Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

BoŞanma Davasinda Nafaka Ve Tazmİnat Tan Feragat

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 12-03-2007, 13:52   #1
Av.Zuhat Kaya

 
Varsayılan BoŞanma Davasinda Nafaka Ve Tazmİnat Tan Feragat

Sayın Meslektaşlarım ;
müvekkilime karşı açılmış olan boşanma davasında müvekkil nafaka ve maddi-manevi tazminat taleplerinden feragat ederek boşanmayı kabul etmiştir. Verilen karar da sadece tarafların boşanmalarına dair olup nafaka ve tazminat ile herhangi bir hüküm içermemektedir. Müvekkil 4 yaşındaki çocuğunu düşünerek ve karşı tarafın vaadlerine inanarak boşanmayı kabul etmiş ancak nafaka ve tazminattan vazgeçmiştir. Ancak karşı taraf müvekkil ile tekrar evlenmeyip başkası ile evlenmiş ve vaad ettiği gibi çocuğun nafakasını ve tazminatı ödememiştir. Şu durumda kanaatimce kısmi feragat söz konusu ancak bu durum kesin hüküm teşkil eder mi ayrıca feragatın hile sebebiyle feshi davası açsak bunun prosedürü hakkında bilgilerinizi rica ediyorum örneğin boşanma davasının açıldığı mahkenmede mi açmalıyız bu davayı ve ispat şekilleri sadece tanık yeterli olmaz diye düşünüyorum. Şimdiden teşekkürler.Stj. av. fulya
Old 13-03-2007, 00:12   #2
NURHANOKURÖZCAN

 
Varsayılan

YOKSULLUK NAFAKASI DAVASI - KESİNLEŞEN BOŞANMA KARARI - BOŞANMA DAVASINDA NAFAKA İSTENMEMESİ - KESİN HÜKÜM
Esas Yılı : 2005
Esas No : 9674
Karar Yılı : 2005
Karar No : 8731
Karar Tarihi : 19.09.2005
Daire No : 3
Daire : HD
ÖZET : Davacı kadın, davalı ile anlaşmalı boşandıklarını, boşanmadaki amacın davalının yurt dışına gidebilmesini temin olduğunu bu nedenle yoksulluk nafakası talep etmediğini,ancak daha sonra aldatıldığını ileri sürerek yoksulluk nafakası talebinde bulunmuştur. Davacının boşanma davası sırasındaki bu beyanı kendisini bağlar. Kesin hüküm nedeniyle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
**************

(4721 S. K. m. 175) (1086 S. K. m. 237)

Dava: Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Karar: Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili ile davalının anlaşmalı olarak boşandıklarını, boş anmadaki amacın davalının yurt dışına gidebilmesini temin olduğunu, oysa davalının bir süre sonra başka biriyle evlendiğini, müvekkilinin aldatıldığını ileri sürerek; müvekkili ( kadın ) için 200.000.000.- Lira yoksulluk nafakası takdir edilmesini, boşanma kararıyla çocuklara takdir edilen nafakanın da arttırılarak aylık 150'şer milyon Liraya yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde; çocuklar için ayrı ayrı 100.000.000.- Lira nafaka ödemeyi kabul ettiklerini, yoksulluk nafakası talebinin ise reddine karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece; "Her ne kadar anlaşmalı boşanma davası sırasında davacı eş nafaka talep etmemiş ise de, davalının Almanya'ya gidebilmesi için boşanma davasını kabul ettiği, aslında boşanma amacının olmadığı; ancak, davalının bu durumu fırsat bilerek boşandıktan sonra bir başka kadınla yaşamaya başladığı nedeni ile davalı yanıltılmış olup, bu durum MK'nun 2. maddesinde açıklanan iyi niyet kuralları gereğince korunamaz" gerekçesi ile, davacı için 100.000.000. Lira yoksulluk ve müşterek çocukların her biri için takdir edilen iştirak nafakasının da 100.000.000.- Liraya yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.

Ancak, boşanma davasında davacı ( kadın ), nafaka istemediğini beyan etmiş ve bu beyanını imzası ile tevsik etmiştir. Davacının boşanma davasındaki beyanı kendisini bağlar. Boşanma kararı kesinleşmiş olmakla, kesin hüküm nedeniyle davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde yoksulluk nafakası talebinin kısmen kabulü doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç? Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.09.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (¤¤)

Velayet anneye verilmişse her zaman iştirak nafakası isteyebilirsiniz.Vazgeçme hüküm ifade etmez.
Old 13-03-2007, 13:22   #3
lawyer-z

 
Varsayılan

mahkemece verilen karar sadece boşanmayı hüküm altına almış, maddi-manevi tazminat konusunda her hangi bir hüküm vermemişse MK 178.madde gereğince;
'evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden 1 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.'
bu 1 yıllık süreyi geçirmemişseniz nafaka va maddi-manevi tazminat davası açabilirsiniz.
kısmi feragat anladığım kadarıyla dosyada geçmiyor. yani duruşma esnasında veya dilekçe ile feragat söz konusu değil. taraflar şifaen anlaşıyor.feragatın hile ile geçersizliği işinizi uzatır kanaatindeyim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yurtdışı boşanma kararı - tenfiz - nafaka hükmü seyitsonmez Meslektaşların Soruları 5 11-07-2008 12:56
boşanma davasında feragat Av.Gamze Korkmaz Meslektaşların Soruları 5 21-04-2008 12:17
BoŞanma Davasinda Delİller Kavaz Meslektaşların Soruları 2 20-10-2006 10:13
Boşanma Ve Nafaka ADNE Hukuk Soruları Arşivi 1 22-06-2002 21:49
Boşanma,nafaka Nergiz Yörük Hukuk Soruları Arşivi 1 21-02-2002 22:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04866910 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.