Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Süresinde verilmeyen delil listesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-08-2011, 13:28   #1
kapbana

 
Varsayılan Süresinde verilmeyen delil listesi

Merhabalar,

Davalısının haksız yere borca itiraz ettiği ortada olan ve ticari defterler ve muhasebe kayıtları incelendiğinde açıkça alacağın varlığının anlaşılacağı faturaya dayalı takibe ilişkin açılmış olan itirazın iptali davasında,

Davacı taraf kendisine verilen kesin süreyi aşarak delil listesi vermiştir. Dava dilekçesinin deliller kısımında ise deliller ""bilirkişi, tanık, icra takip dosyası, faturalar ve her türlü delil" olarak belirtilmiştir. Dava dilekçesinde ne muhasebe kayıtlarından ne de ticari defterlerden bahsedilmemiştir.

Bu durumda süresinde verilmeyen delil listesinde geçen ve dava dilekçesinin deliller kısmında yer almayan tüm delilleri kabul etmediğimizi beyan edersek, ticari defterlerini davacı inceletebilir mi? (Davacının davasını ispat için ticari defterlerden başkaca bir delili de bulunmamakta)

Davalının süresinde verilmeyen delil listesine muvafakat etmediğini ve kendisinin tcarid efterlere dayanmadığını beyan etmesi davalıya yarar sağlar mı?

Dava dilekçesinde geçen "her türlü delil" ibaresi bu anlamda davacıyı kurtarabilir mi?

Teşekkürler...
Old 08-08-2011, 13:55   #2
madlock

 
Varsayılan

Sn. Meslektaşım; Mevcut usul kanununa göre baktığımızda yazılı usulde davacının zaten dava dilekçesi ile birlikte tüm delillerini hasrederek dilekçeye eklemesi ve karşı tarafa tebliğ ettirmesi gerekmektedir. Ancak uygulamada buna hiç uyulmadığını gayet iyi biliyoruz. 163. madde hakimin verdiği süre kesin ise bir daha verlmez demektedir. Olayımızda da davacı kesin süre içinde delil listesi vermemişse artık o delillere dayanamayacağı sonucu çıkarılabilir. Ancak genelde dava dilekçesi ile birlikte delil listesi de verilmektedir. Yani hakimin kesin süre içinde davacıdan vermesini istediği delil listesi zaten dava dilekçesinin içinde verilmiş olabilir. Yine de kesin sürenin kaçırıldığı hususunun bildirilmesinde yarar var. Öte yandan delil olarak faturaya dayanılmış ise bu delili incelemek ticari defterlerin incelenmesi yolu ile mümkün olabilecektir. Zira fatura da sonuçta ticari defterlere kaydedilmektedir.
Old 08-08-2011, 14:09   #3
kapbana

 
Varsayılan

Sn. Meslektaşım,

Teşekkürler ancak, delillerin dava dilekçesine eklenerek tebliğ edilmediği bir durumu tartışmaya açtım zaten;

Aradığım cevaplar ise:

1. Dava dilekçesinde "her türlü delil" ibaresi var ise davacıya faydası ne olacaktır; ticari defterlerini süresinde vermediği delil listesi ile inceletebilecek midir?

2. Ticari defterler ne dava dilekçesinde geçmemiş ve delil listesinde geçse de süresinde verilmemişse hakim re'sen ticari defterlerin incelenmesini sırf dava dilekçesinin deliller kısmında "faturalar ve bilirkişi incelemesi" geçiyor diye inceletip inceletemmesi.
Old 08-08-2011, 21:32   #4
av.elfida

 
Varsayılan

YARGITAY 2.HUKUK DAİRESİ
Tarih: 5.10.2000 Esas: 2000/9544 Karar: 2000/11588

Kesin Mehil İçinde Delillerin Bildirilmemesinin Dava Dilekçesindeki Delillerin İncelenmesine Engel Teşkil Etmeyeceği


Özet:Kesin mehil içinde delillerin bildirilmemesi dava dilekçesinde gösterilen delillerin incelenmesine engel değildir. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde yemin deliline de dayanmıştır. Bu durumda yemin teklif edilip edilmeyeceğinin hatırlatılması gerekir. Açıklanan hususlar göz önünde bulundurulmadan yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır.


- 1086 sayılı HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU m.159,163

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir..
2- Kesin süre içerisinde delillerin bildirilmemesi dava dilekçesinde gösterilen delillerin incelenmesine engel değildir. Davacı dava dilekçesinde yemin delillerine de dayanmıştır. O halde davacının davalıya yemin teklif edip etmeyeceği hatırlatılmak, sonucuna göre karar verilmek gerekir. Yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: 1- Hükmün bozma kapsamı dışında kalan kesimlerine yönelik davacı itirazlarının 1. bentte gösterilen nedenlerle REDDİNE,
2- Hükmün 2. bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 05.10.2000.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU
Tarih: 28.1.2009 Esas: 2008/6-824 Karar: 2009/25
Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı - Ziynetlerin Koca Yedinde Kaldığı Davacı Kadın Tarafından Kanıtlanmalıdır


Özetavacı kadın, evden zorla çıkarıldığını, ziynet ve çeyiz eşyalarının davalı kocasında kaldığını iddia ederek mevcut ise aynen, bu mümkün değilse bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Ziynet eşyaları, normal koşullarda ve hayatın olağan akışına göre kadın üzerinde bulunan, saklanabilen ve götürülebilir nitelikte eşyalardır. Bu nedenle ziynet eşyalarının koca yedinde kaldığı iddiası, davacı kadın tarafından ispat edilmelidir. Eldeki davada, davacı kadın iddiasını ispat edememiştir. Delil listesinde yemin deliline de dayandığından yemin teklif etme hakkı hatırlatılmalıdır.


- 1086 sayılı HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU m.337
- 4721 sayılı TÜRK MEDENİ KANUNU m.6

Taraflar arasındaki "ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, bulunamadığı takdirde bedellerinin tahsili" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 11. Aile Mahkemesi`nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 20.04.2007 gün ve 2006/696 E., 2007/635 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi`nin 03.03.2008 gün ve 2007/13877 E., 2008/2318 K. sayılı ilamı ile, (...Dava, boşanma davasından tefrik edilerek yeniden esasa kayıt edilen ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, bulunmadığı takdirde bedellerini davalıdan tahsiline ilişkindir. Mahkemece ziynet eşyaları yönünden davanın kısmen kabulüne, çeyiz eşyaları yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, evden zorla çıkarıldığından bahisle alınmasına müsade edilmeyen ziynet eşyalarının davalıda kaldığını iddia ederek, mevcutsa aynen, olmadığı takdirde bedelinin davalıda tahsilini talep etmiştir. Davalı, ziynet eşyalarının davacı üzerinde götürüldüğünü, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ziynet eşyalarının, normal koşullarda ve hayatın olağan akışına göre kadın üzerinde bulunan, saklanabilen ve götürülebilir nitelikte eşyalar olduğunun kabulü gerekir. Bunun sonucu olarak davacı ziynetlerinin, davalı koca yedinde kaldığını ispat etmek durumundadır. Davacı, ziynet eşyalarının götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha önceden götürme fırsatı elde edemediğini mevcut deliller ile ispat edememiştir. Bu durumda, mahkemece dava dilekçesinde tüm yasal deliller denilmekle davacının yemin deliline de dayandığı anlaşıldığından davalıya yemin teklif etme hakkı olduğu davacıya hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın ziynet eşyaları yönünden kısmen kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Temyiz Eden: Davalı vekili.
Hukuk Genel Kurulu Kararı
Hukuk Genel Kurulu`nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu`nca da benimsenen özel daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının özel daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.`nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 28.01.2009 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

Sizin olayınızın bire bir benzeri yargıtay kararı bulamadım ancak bu iki yargıtay kararını birlikte değerlendirdiğimde çıkardığım sonuçları paylaşmak isterim. Olayınızda davacı her türlü delil demiştir ancak ticari defterlerini açıkça yazmamıştır. Yukarıdaki yargıtay kararında her türlü yasal delil demenin yemin yasal delilini de kapsadığı ve bu nedenle delil listesinde açıkça bildirilmese de başvurulabileceği yazıyor. Ticari defterler yasal delil olmadığına göre davacının ticari defterleri açıkça yazmayıp sadece her türlü delil demesini ve ardından verilen kesin süre içerisinde delil listesini de bildirmemesini onun lehine yorumlamak onu ödüllendirmek ve davalı açısından büyük bir haksızlık olur. Tabi bu benim şahsi görüşüm Yargıtay ne düşünür bilemem. Siz davalı olarak itirazlarınızı bu şekide dile getirin. Hakimi ikna etmeye çalışın.

Diğer bir husus.Yukarıdaki yargıtay kararında kesin süre içerisinde delil bildirilmese dahi dava dilekçesinde dayanılan delillerin değerlendirilebileceği yazıyor. Sizin olayınızda davacı dava dilekçesinde ticari defterler dememiş ki bu kolaylıktan yararlanabilsin. Bu durumu da bu şekilde lehinize çevirebilirsiniz. Kolay gelsin.
Old 08-08-2011, 22:08   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.elfida
...Ticari defterler yasal delil olmadığına göre ....



6762 S.K. m.82 vd. maddeleri

E - TİCARİ DEFTERLERİN İSPAT KUVVETİ:

I - KATİ DELİL:

m.82: Ticari işlerden dolayı tacir sıfatını haiz olan kimseler arasında çıkan ihtilaflarda ticari defterler aşağıdaki maddelerde gösterilen şartlar dairesinde delil olarak kabul olunur.

Tasdike tabi olmayan defterler ancak 69 uncu madde gereğince tasdike tabi olup da tasdik edilmiş olan ilgili defterlerle birlikte delil olarak kabul olunur.

Bir tacirin tuttuğu bütün defterlerin birbirini teyit etmesi şarttır; aksi takdirde defterler delil olmaktan çıkar."

Saygılar...
Old 09-08-2011, 18:42   #7
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan kapbana
Merhabalar,

Davalısının haksız yere borca itiraz ettiği ortada olan ve ticari defterler ve muhasebe kayıtları incelendiğinde açıkça alacağın varlığının anlaşılacağı faturaya dayalı takibe ilişkin açılmış olan itirazın iptali davasında,

Davacı taraf kendisine verilen kesin süreyi aşarak delil listesi vermiştir. Dava dilekçesinin deliller kısımında ise deliller ""bilirkişi, tanık, icra takip dosyası, faturalar ve her türlü delil" olarak belirtilmiştir. Dava dilekçesinde ne muhasebe kayıtlarından ne de ticari defterlerden bahsedilmemiştir.

Bu durumda süresinde verilmeyen delil listesinde geçen ve dava dilekçesinin deliller kısmında yer almayan tüm delilleri kabul etmediğimizi beyan edersek, ticari defterlerini davacı inceletebilir mi? (Davacının davasını ispat için ticari defterlerden başkaca bir delili de bulunmamakta)

Davalının süresinde verilmeyen delil listesine muvafakat etmediğini ve kendisinin tcarid efterlere dayanmadığını beyan etmesi davalıya yarar sağlar mı?

Dava dilekçesinde geçen "her türlü delil" ibaresi bu anlamda davacıyı kurtarabilir mi?

Teşekkürler...

Sayın meslektaşım,

Dava dilekçesinde zikredilsin zikredilmesin, delil listesi verilsin veya verilmesin, süresinde veya sonradan verilsin;

Uyuşmazlığı çözebilmek ve hüküm kurabilmek için mahkemenin ticari defterleri inceleyeceği tabii ve kendiliğinden bir husustur. Bu defterlerin içeriği ve isbat kabiliyetini haiz olup olmadıkları ise inceleme sonucunda anlaşılacaktır.

Saygılar.
Old 10-08-2011, 09:44   #8
kapbana

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Sayın meslektaşım,

Dava dilekçesinde zikredilsin zikredilmesin, delil listesi verilsin veya verilmesin, süresinde veya sonradan verilsin;

Uyuşmazlığı çözebilmek ve hüküm kurabilmek için mahkemenin ticari defterleri inceleyeceği tabii ve kendiliğinden bir husustur. Bu defterlerin içeriği ve isbat kabiliyetini haiz olup olmadıkları ise inceleme sonucunda anlaşılacaktır.

Saygılar.

İşte aradığım cevap...Teşekkürler; umarım bunu Yargıtay kararı ile destekleyecek bir meslektaşıma da teşekkür edebilme fırsatını yakalarım!
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Süresinde verilmeyen cevaba cevap(replik)Dilekçesi gulsarihan Meslektaşların Soruları 3 02-10-2009 10:48
kesin süre iç.de delil listesi verilmemis ise ıslah ile delil sunulabilirmi av.mustafapak Meslektaşların Soruları 12 19-02-2009 12:05
delil listesi cengiz yaka Meslektaşların Soruları 2 26-02-2008 11:20
Delil Listesi turbo Meslektaşların Soruları 7 09-08-2007 13:46
süresinde verilmeyen cevap dilekçesinin geçerliliği Avukat Kamer Akgül Meslektaşların Soruları 4 02-02-2007 14:45


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05831909 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.