uzlaştırma konusunda bir garip durum

Dün mahkeme aşamasında yargılaması devam eden bir dosyada uzlaştırmacı olarak görevlendirildim.Dosyada, cezaevinde bulunan iki tutuklu, bir başka tutukluyu tartışma sırasında basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralamışlar.Olayda iki sanık bir müşteki var.Soruşturma aşamasında Cm savcısı tarafından uzlaştırma yoluna gidilip, tarafların hiç birinin uzlaşmayı kabul etmediklerine dair rapor düzenlenmiş.Sonrasında müşteki olan tahliye olmuş ve mahkeme aşaması için talimatla alınan beyanında sanıklardan biri hakkında şikayetinden vazgeçtiğini ancak diğerinin cezalandırılmasını istediğini söylemiş.Mahkemece yapılan son celsede hakkında şikayetten vazgeçilen sanığa diyecekleri sorulmuş vazgeçmeyi kabul etmiş, diğer sanık da bunun üzerine uzlaşmak istiyorum demiş.Sorularım şunlar:

-Uzlaşmayı düzenleyen genel hükümlerde UZLAŞMANIN SONUÇSUZ KALMASI HALİNDE TEKRAR UZLAŞMA YOLUNA GİDİLEMEZ düzenlemesi var.Burda savcılık aşamasında sonuçsuz kalmış, yargılamanın tümü için geçerli değil mi, yoksa soruşturmada ayrı kovuşturmada ayrı mı değerlendirme konusu yapılmalı? Aynı dosyada iki farklı uzlaştırmacı raporu olmasını garipsedim.

-Mahkemenin son celsesinde müştekinin vazgeçme beyanı, hakkında şikayetten vazgeçilene sorulmuş, kabul ettiğini söylemiş ancak bu konuda bir karar tesis edilmeden diğerinin uzlaşma talebi ile uzlaştırması görevlendirilmesi konusunda karar tesis edilmiş. Görevlendirmemde de her iki sanık adı geçerli.Ben yalnızca müşteki ile uzlaşmak isteyen sanık için rapor hazırlamayı düşünüyorum.Eksik olmayacağı kanaatindeyim.Diğeri için de rapor hazırlayıp vazgeçme ve kabulü konu edecek değilim düşüncesindeyim

-Şu anda sanık cezaevinde müşteki dışarda cezaevlerinde uzlaştırma müzakereleri için ayrı bir alan tesis edilmediğini düşünüyorum ve müşteki ile aynı anda sanığın ziyaretine gidemeyeceğimiz için de uzlaştırma yönetmeliğindeki MÜZAKERELER TARAFLARLA BİRLİKTE VEYA AYRI AYRI GERÇEKLEŞTİRİLECEK TOPLANTILARLA YÜRÜTÜLEBİLİR hükmü gereği müşteki ile büromda, sanık ile de cezaevinde görüşüp rapor hazırlamayı düşünüyorum. Usule aykırı olmayacağı düşüncesindeyim

-Sanık durumunda olanın sanırım cezaevinde tutuklu bulunmasına neden olan suçtan verilen cezasının kesinleşmesine az kalmış, hükümlü durumuna geçerse uzlaştırma talebimi yasal temsilcisine yapmam gerekecek, bu durum raporumu sunma süremi uzatacak ancak yasal temsilci atanması vs geçen süre benden kaynaklanmadığı için bu durumu mahkemeye dilekçe ile bildirmemin yeterli olduğunu ek süre talebine gerek olmadığını yada bu konuda benim kaygılanmamam gerektiğini düşünüyorum

Bu konudaki son derece değerli görüşlerinizi ve tecrübelerinizi paylaşırsanız sevinirim, saygılarımla...