vekaletnamesiz takip

İyi çalışmalar.
Evvelce takip ettiğimiz ve sonuçlanmış bir dava ile ilgili olarak karşı taraf vekili meslektaşımız ilam vekalet ücretini icra takibine konu yaptı.
Ancak sorun şurada:
Müvekkili davanın sonuçlanmasından hemen sonra vefat ettiği için vekalet ilişkisi kalmadı.
Bu yüzden meslektaşımız müteveffa müvekkilinin mirasçılarından da hiçbir şekilde vekaletname almaksızın ilam vekalet ücretini doğrudan kendi adına takibe konu etti.
Mahkeme kararında vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesi şeklinde ibare olmasına rağmen takip talebinde ve gönderilen ödeme emrinde doğrudan alacaklı olarak meslektaşımız gözükmektedir.
Elbette vekalet ücreti meslektaşımızın hakkıdır. Ancak bir hukukçu olarak usulsüz bir işlem yaptığını düşünüyorum ve vekalet ilişkisini doğrudan icra müdürünün kontrol etmesi gerektiğinden bahisle Memurun Muamelesini Şikayet yoluna gideceğim.
Bu konu hakkındaki görüşlerinizi ve itiraz yöntemlerini paylaşabilirseniz çok sevinirim.
Şimdiden teşekkür eder iyi çalışmalar dilerim.

Her ne kadar avukatlık kanununda karşı taraf vekalet ücretinin avukata ait olduğu düzenlenmişse de avukat bu hakkını icraya koyarken müvekkili üzerinden hareket etmek zorundadır. Avukat arkadaşımızın,sona ermiş bir vekalet ilişkisinden kaynaklı ücrete istinaden doğrudan kendi adına takip yapma hakkı yoktur. Alacaklının takip yapma hak ve ehliyeti bulunmadığı yönünde takibin iptali için şikayette bulunabilirsiniz. Bu durum açıkça kanuna aykırı olduğundan süreye de tabi değildir,diye düşünüyorum.

Gerekçeli kararda avukatın adı yazıyorsa vekaletname olmadan da kararı icraya koyabilir. Vekalet ücretini çekmek için ise ahzu kabz yetkisine gerek yoktur.

Sayın Olgu'ya katılıyorum. Hatta bir dönem vekalet ücretlerini tahsili için başka meslektaşlarımıza vekalet verirdik; bunun böyle olmasını icra daireleri de isterdi.

Alıntı: Yazan olgu Gerekçeli kararda avukatın adı yazıyorsa vekaletname olmadan da kararı icraya koyabilir. Vekalet ücretini çekmek için ise ahzu kabz yetkisine gerek yoktur.

Tartışılan, avukatın ahzu kabz yetkisi değil ki. Müvekkilin ölümü ile vekalet ilişkisi sona ermiştir. Sayın yılmazkan'ın yanıtı doğrudur. (Bir tek ilk tümcedeki "aksi kararlaştırılmadıkça" ibaresine katılmıyorum. Bu ibare yasa değişikliği ile 164/son maddesinden çıkarılmıştı.)

Gözümden kaçmış, alacaklı olarak avukat yazıyormuş. Ben avukat vekaletnamesiz takibi vekil sufatıyla açtı sandım.
İlama aykırı takip sözkonusu iptal edilir ilamlı takipse. ( mesajda ödeme emri yazıyor)

Sayın Aladağ dikkatiniz için teşekkür ediyorum, uyarınız doğrultusunda yanıtımını değiştiriyorum.

Alıntı: Yazan Av.Cengiz Aladağ Tartışılan, avukatın ahzu kabz yetkisi değil ki. Müvekkilin ölümü ile vekalet ilişkisi sona ermiştir. Sayın yılmazkan'ın yanıtı doğrudur. (Bir tek ilk tümcedeki "aksi kararlaştırılmadıkça" ibaresine katılmıyorum. Bu ibare yasa değişikliği ile 164/son maddesinden çıkarılmıştı.)

Sn.Yılmazkan'ın görüşüne aynen iştirak ediyorum. Konu çok açık ve net.Takip iptal edilmelidir.

Takip iptal edilsinde takipte ki vekalet ücreti avukatın değil mi?

Avukat kendi alacağını takibe koyabilir... Hatta bazı icra daireleri, takipteki vekalet ücretlerini avukata ait olduğundan dolayı, icra vekalet ücretinden kısmıyorlar mı?

avukat kendi adına icraya koyabilmelidir.aksini düşünürsek ölen müvekkil adına nasıl takip yapılacak tüm mirasçılarından vekalet mi alınacak.mahkemelerin davacıdan alınıp davacıya ödenmesi şeklindeki kararları avukatın davada taraf olmayışındandır.vekalet ücretinin nasıl tahsil edilip nasıl icraya konacağı mahkemenin işi değildir.avukatlık kanunu açıktır hükmolunan karşı vekalet ücreti avukata aittir.her hak gibi avukat da kendi hakkını kendi adına takip edebilmelidir.

Araştırmalarım sırasında konu ile ilgili bulduğum bir yargıtay kararını paylaşmak istiyorum.
Bu arada ilk derece mahkemesi de talebimizi haklı bularak Takibin İptaline karar verdi. En kısa sürede o kararı da burada paylaşacağım.
T.C. YARGITAY

12.Hukuk Dairesi
Esas: 2010/30738
Karar: 2011/11892
Karar Tarihi: 07.06.2011


ÖZET: Somut olayda ilamın davacısı lehine hükmedilen ücreti vekaletin avukata ait olduğu tartışmasız ise de, yukarıda açıklanan gerekçelerle ödenmeyen avukatlık ücretinin tahsili, ancak asil adına takibe konabilir. İcra takibi de vekil vasıtasıyla yapıldığına göre alacaklı yararına avukatlık ücreti hesaplanacağından, icra takibinde, icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık yoktur. Öte yandan, vekalet ücretinin vekil vasıtasıyla tahsili için yapılan icra takibinde icra vekalet ücreti verilmeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır. Mahkemece icra vekalet ücreti talebine yönelik şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.

(1086 S. K. m. 423, 424) (1136 S. K. m. 164) (2004 S. K. m. 138)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü.

Karar: 1 - Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının reddine,

2 - Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Takibe konu edilen Seydişehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 30.6.2009 tarih ve 2005/278 E. - 2009/292 K. sayılı kararının hüküm bölümünde aynen; <taraflar harçtan muaf olduğundan harç konusunda karar verilmesine yer olmadığına.....davacı tarafça yapılan toplam 736,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı (alacaklı) tarafa verilmesine, ...davacı duruşmalarda kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’ne göre hesaplanan 29.108,62 TL nispi vekalet ücretinin davalı (borçludan) alınıp davacı (alacaklıya) verilmesine> karar verilmiştir.

Anılan ilam gereği takip talebi ve buna uygun düzenlenen icra emri ile 736,60 TL yargılama gideri alacağının talep edilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığından, mahkemece bu kalem alacağın harç alacağı kabul edilerek iptaline karar verilmesi doğru değildir.

Ayrıca, HUMK.nun 423/6.maddesinde avukatlık ücreti, yargılama giderleri arasında sayılmıştır. Aynı Yasanın 424.maddesinde de yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin, ancak yargılamanın tarafları arasında geçerli olacağı belirtilmiştir. Ayrıca, 1136 Sayılı Avukatlık Yasası'nın 164/son maddesinde; <Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet, ücreti avukata aittir> hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm vekil ile müvekkil arasında iç ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıkları düzenlemek amacıyla öngörülmüştür. (HGK. nun 07.04.2004 tarih ve 2004/12-213 E. - 2004/215 K.sayılı kararı).

Somut olayda ilamın davacısı lehine hükmedilen ücreti vekaletin avukata ait olduğu tartışmasız ise de, yukarıda açıklanan gerekçelerle ödenmeyen avukatlık ücretinin tahsili, ancak asil adına takibe konabilir. İcra takibi de vekil vasıtasıyla yapıldığına göre alacaklı yararına İİK.nun 138.maddesi uyarınca avukatlık ücreti hesaplanacağından, icra takibinde, icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık yoktur. Öte yandan, vekalet ücretinin vekil vasıtasıyla tahsili için yapılan icra takibinde icra vekalet ücreti verilmeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmamaktadır.

Yapılan bu açıklamalar ve yasal düzenlemeler karşısında, mahkemece icra vekalet ücreti talebine yönelik şikayetin reddi yerine yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.

Sonuç: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 07.06.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.