Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Katkı payı alacağında yetkili mahkeme

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 27-08-2008, 11:24   #1
Av.F.Karakurt

 
Varsayılan Katkı payı alacağında yetkili mahkeme

Merhabalar,
2002 yılı öncesi evlilik birliği içersinde alınmış olan ve eşlerden biri adına kayıtlı olan ancak alımında diğer eşin de katkısı olan mallara ilişkin olarak( özellikle gayrımenkul mallarda ) ) boşanma davası sonrasında açılacak olan katkı payı alacağına ilişkin davada yetkili mahkeme hangisdir? Malların tasfiyesine ilişkin davadaki yetki kuralları burada da geçerli olurmu? Yoksa genel yetki kuralları mı geçerlidir?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.
Old 27-08-2008, 12:56   #2
imge_nil

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/16562

K. 2005/3667

T. 8.3.2005

• KATKI PAYI DAVASI ( Davacı Evlilik Birliği İçerisinde Aldıkları Taşınmazların Bedellerinin Tespiti İle Tahsili Talebi - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Edinilmiş Mallar Yönünden Çıkan Uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• EVLİLİK BİRLİĞİ İÇİNDE EDİNİLEN MALLAR ( Çıkacak Uyuşmazlıklarda Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Çıkan Uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• GÖREV ( Evlilik Birliği İçinde Edinilen Mallar Yönünden Çıkacak Uyuşmazlıklarda Aile Mahkemesinin Görevli Olduğu - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Çıkan Uyuşmazlıklarda İse Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• AİLE MAHKEMESİ ( Evlilik Birliği İçinde Edinilen Mallar Yönünden Çıkacak Uyuşmazlıklarda Görevli Olduğu - Yeni Medeni Kanunun Yürürlüğe Girmesinden Önce Çıkan Uyuşmazlıklarda İse Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

1086/m. 7, 27

4722/m. 1

ÖZET : Davacı, davalı ile 30 yıldan beri evli olduklarını, evlilik birliği içerisinde 1993 yılında ortak katkılarıyla iki adet taşınmaz satın aldıklarını ileri sürerek bu taşınmazların bedellerinin tespiti ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Aile mahkemeleri, yeni Medeni Kanunun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonra karı koca arasında edin ilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklarda görevlidir. Bu tarihten önceki uyuşmazlıklarda ise asliye hukuk mahkemeleri görevlidir. Somut olayda, asliye hukuk mahkemesi görevli olmasına rağmen aile mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermesi usul ve yasaya aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki katkı payı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı ile 30 yıldan beri evli olduklarını, evlilik birliği içerisinde 1993 yılında ortak katkılarıyla iki adet taşınmaz satın aldıklarını ileri sürerek bu taşınmazların bedellerinin tespiti ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bu tür davaların aile mahkemelerinde görüleceği gerekçe gösterilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Aile mahkemeleri MK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonra karıkoca arasında edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklara ilişkin olan davalara bakmakla görevlidir. Bu tarihten önce edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklar asliye hukuk mahkemelerinde görülür. Davacı, 30 yıl önce evlendiklerini, bu tarihten sonra oluşturdukları ortak kazanç ve katkılarıyla davaya konu daireyi satın aldıklarını ileri sürdüğüne göre davaya bakmaya asliye hukuk mahkemesi yetkili ve görevlidir.
Türk Medeni Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 1. maddesi Türk Medeni Kanunu'nun yürürlüğe girdiği tarihten önceki olayların hukuki sonuçlarına bu olayların hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişse o kanun hükümleri uygulanır hükmünü getirmiştir. Davaya konu taşınmaz 01.01.2002 tarihinden önce edindiğinden 743 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekir. Bu hususun göz ardı edilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu aşamada diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.03.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
yarx
Old 27-08-2008, 13:00   #3
imge_nil

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/10978

K. 2004/12183

T. 20.10.2004

• BOŞANMADAN SONRA AÇILAN DAVA ( Mal Ayrılığı Rejiminin Cereyan Ettiği Dönemde Edinilen Taşınmaza Yapılan Katkı İsteğinin Borçlar Hukukunun Genel Hükümlerine Göre Çözümlenmesi Gereği - Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• MAL AYRILIĞI REJİMİN CEREYAN ETTİĞİ DÖNEM ( Edinilen Taşınmaza Yapılan Katkı İsteğinin Borçlar Hukukunun Genel Hükümlerine Göre Çözümlenmesi Gereği - Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• GÖREV ( Mal Ayrılığı Rejiminin Cereyan Ettiği Dönemde Edinilen Taşınmaza Yapılan Katkı İsteğinin Borçlar Hukukunun Genel Hükümlerine Göre Çözümlenmesi Gereği - Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

• TAŞINMAZA YAPILAN KATKI PAYI TALEBİ ( Mal Ayrılığı Rejiminin Cereyan Ettiği Dönemde Edinilen Taşınmaz - Borçlar Hukukunun Genel Hükümlerine Göre Çözümlenmesi Gereği/Asliye Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğu )

4721/m.227

ÖZET : Evlilik birliği sona erdikten sonra açılan ve mal ayrılığı rejiminin cereyan ettiği dönemde edinilen taşınmaza yapılan katkı isteğinin Borçlar Hukukunun genel hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Bu durumda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Eşler 12.04.2000 tarihinde kesinleşen kararla boşanmışlar, evlilik birliği 12.04.2000 tarihinde sona ermiş, dava da 23.05.2000 tarihinde açılmıştır. Evlilik birliği 12.04.2000 tarihinde sona erdiğinden, mal ayrılığı rejiminin cereyan ettiği dönemde edinilen taşınmaza yapılan katkı isteğinin Borçlar Hukukunun genel hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Bu durumda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu yön gözetilmeden davanın yeniden görevli ve yetkili Asliye Hukuk Mahkemesine devri gerekirken, davaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.10.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 27-08-2008, 14:13   #4
Av.Y.Gülekli

 
Varsayılan

Değerli meslekdaşım,
Bu konuda Yargıtay 2 HD'sinin yerleşik içtihadı görevli mahkemenin aile mahkemesi olduğudur
Bu konuda HGK kararı da mevcuttur
T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 2005/13-712

K. 2005/716

T. 14.12.2005

• GÖREVLİ MAHKEME ( Eski Medeni Kanun Döneminde Evlilik Birliği İçerisinde Edinilen Maldaki Katkı Payına İlişkin Davada )

• EVLİLİK BİRLİĞİ İÇERİSİNDE EDİNİLEN MALDAKİ KATKI PAYININ ÖDETİLMESİ TALEBİ ( Görevli Mahkeme - Dava Konusu Eşyanın Eski Medeni Kanun Döneminde Edinilmiş Olmasının Görevli Mahkemeyi Değiştirmeyeceği )

• KATKI PAYI BEDELİNİN TAHSİLİ TALEBİ ( Eski Medeni Kanun Döneminde Evlilik Birliği İçerisinde Edinilmiş Maldaki Katkı Payı İçin Açılan Davada Görevli Mahkeme )

4722/m.1,2

4787/m.4


ÖZET : Katkı payına dayalı tazminat isteminin konusunu oluşturan 35 KVC 89 plaka sayılı Opel Astra marka otomobil, 22.12.1998 tarihinde satın alınmış olup, davalı adına trafiğe kayıtlıdır. Mahkemece, dava konusu aracın edinilmesinde davacının %30 oranında katkısı bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 4.500.000.000 TL. katkı payının dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Özel dairece, Aile mahkemelerinin MK.nun yürürlüğe girdiği 1.1.2002 tarihinden sonra karı-koca arasında edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklara ilişkin olan davalara bakmakla görevli olduğu, bu tarihten önce edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıkların Asliye Hukuk Mahkemelerinde görüleceği gerekçesiyle bozulan karara karşı yerel mahkemece önceki kararda direnilmiştir. 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 1. ve 2. maddeleri ile; 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesi hükümleri uyarınca, eldeki davaya bakma görevi Aile Mahkemesine aittir.
DAVA : Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Karşıyaka 3. Aile Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 3.6.2004 gün ve 2003/161-2004/718 sayılı kararın incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 1.2.2005 gün ve 2004/12997-2005/1167 sayılı ilamı ile,
( ... Davacı, davalı ile 1996 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde kendi kazancı ile 22.12.1998 tarihinde Opel marka bir araç satın aldığını, aracı davalı adına tescil ettirdiğini, davalının müşterek haneyi terk ettiğini ileri sürerek şimdilik araç bedeli olan 6.000.000.000 TL.nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu esas alınarak 4.500.000.000 TL.nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, her iki tarafça temyiz edilmiştir.
Aile mahkemeleri MK.nun yürürlüğe girdiği 1.1.2002 tarihinden sonra karı-koca arasında edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklara ilişkin olan davalara bakmakla görevlidir. Bu tarihten önce edinilmiş mallar yönünden çıkacak uyuşmazlıklar Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülür. Davacı bu davasında 22.12.1998 tarihinde alınan araç yönünden talepte bulunduğuna göre, davaya bakmaya Asliye Hukuk Mahkemesi yetkili ve görevlidir. Türk Medeni Kanunu’nun 1.maddesi Medeni Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki olayların hukuki sonuçlarına bu olayların hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmiş ise o kanunun uygulanacağı hükmünü getirmiştir. Davaya konu araç 1.1.2002 tarihinden önce edinildiğinden 743.sayılı Türk Medeni Kanun hükümlerinin uygulanması gerekir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası incelenip, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir... ),
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, evlilik birliği içerisinde edinilen ve davalı adına tescil olunan otomobille ilgili, katkı payı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacı Metin Özer vekili, tarafların 1996 yılında evlendiklerini, davalının müşterek haneyi terk ederek boşanma davası açtığını; evlilik birliği içinde 1998 yılında satın alınan ve bedelinin tamamına yakını davacının kazancı ile ödenen 35 KVC 89 plakalı Opel Astra marka otomobilin, isteği üzerine davalı adına tescil edildiğini, davalının boşanma davası açmasından sonra müşterek kullanılan bu aracı da aldığını ve satmaya çalıştığını, aracın dava tarihindeki değerinin yaklaşık 15 milyar TL. olduğunu ileri sürerek, bu araç sebebiyle 6.000.000.000 TL. katkı payına ilişkin tazminatın, dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Tülay Özer vekili, dava konusu aracın satın alınmasında davacının hiçbir katkısı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Yerel Mahkeme, bilirkişi raporlarından ve diğer delillerden, dava konusu aracın edinilmesinde davacının %30 oranında katkısı bulunduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 4.500.000.000 TL. katkı payının dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar vermiştir.
Taraflar vekillerince temyiz edilen karar, Özel Dairece yukarıdaki gerekçeyle bozulmuş; Yerel Mahkeme gerekçesini tekrarlayarak önceki kararında direnmiş; direnme kararı da yine taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Taraflar 25.5.1996 tarihinde evlenmişler; eldeki davanın davalısı Tülay Özer tarafından 6.6.2003 tarihinde açılan dava sonucunda, Karşıyaka 1. Aile Mahkemesi, 7.4.2004 günlü kararla, evlilik birliğinin temelden sarsıldığı gerekçesiyle tarafların boşanmalarına hükmetmiştir. Hüküm, her iki tarafça, boşanma dışındaki yönlerden temyiz edilmiş; Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 24.6.2004 gün ve 2004/7092-8349 sayılı ilamla, davalı kocanın tüm, davacının sair temyiz itirazlarını reddetmiş, davacı kadın yararına yoksulluk nafakası takdiri ve ayrıca, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren maddi ve manevi tazminatlara faiz yürütülmesi gereğine işaretle hükmü bozmuş, davalının karar düzeltme istemini de 25.10.2004 günü reddetmiştir. Mahkemece bozmaya uyulmuş, 22.12.2004 günlü kararla, sadece yoksulluk nafakası ve faiz yönünden hüküm kurulmuştur. Bu karar temyiz edilmemiş ve 22.1.2005 günü kesinleşmiştir.
Katkı payına dayalı tazminat isteminin konusunu oluşturan 35 KVC 89 plaka sayılı Opel Astra marka otomobil, 22.12.1998 tarihinde satın alınmış olup, davalı adına trafiğe kayıtlıdır.
Yukarıda "Maddi Olay" bölümünde açıklanan olgular karşısında; 4722 sayılı Türk Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 1. ve 2. maddeleri ile; 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesi hükümleri uyarınca, eldeki davaya bakma görevi Aile Mahkemesine aittir.
Bu durumda Yerel Mahkemenin ( Aile Mahkemesinin ) aynı yöne ilişkin direnme gerekçesi yerindedir.
Ne var ki, işin esası konusunda Özel Dairece bir inceleme yapılmadığından, dosyanın bu yönden inceleme yapılmak üzere görevli Yargıtay Özel Dairesine gönderilmesi gerekir.
Hüküm Aile Mahkemesinden verilmiş ve bu Mahkemenin görevli bulunduğu da Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilmiş olduğuna göre, temyiz incelemesi görevi, Yargıtay 2. Hukuk Dairesine aittir.
Bu nedenle dosya, bozma kararını veren 13. Hukuk Dairesine değil, görevli 2. Hukuk Dairesine gönderilmelidir.
SONUÇ : Yerel Mahkemenin göreve ilişkin direnmesi yerinde görüldüğünden, işin esası incelenmek üzere dosyanın görevli 2. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 14.12.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. yarx
rarı da mevcut Bilginize
Old 27-08-2008, 14:32   #5
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

4722 SY. YASA
III. Kazanılmamış haklar

MADDE 4.- Eski hukuk yürürlükte iken gerçekleşmiş olup da Türk Medeni Kanununun yürürlüğe girdiği sırada henüz herhangi bir hak doğurmamış olaylara, bu Kanun hükümleri uygulanır.

Son verilen yargıtay kararında kanunun yürürlüğe girdikten sonra hk doğması durumunda Aile Mahkemesidir, hak yürürlükten önce var olduğu için ilk verilen yargıtay kararları uygundur.(Asliye Hukuk Mahkemesi)

Ancak soruyu oran arkadşımız görevli değil yetkili mahkemeyi sorduğunu hatırlatırım.

Alıntı:
boşanma davası sonrasında açılacak olan katkı payı alacağına ilişkin davada yetkili mahkeme hangisdir?

Sorunun cevabını bende merak ediyorum. (BK 496, TMK 214 ve HUMK 9)
Old 30-08-2008, 21:26   #6
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.F.Karakurt
Merhabalar,
2002 yılı öncesi evlilik birliği içersinde alınmış olan ve eşlerden biri adına kayıtlı olan ancak alımında diğer eşin de katkısı olan mallara ilişkin olarak( özellikle gayrımenkul mallarda ) ) boşanma davası sonrasında açılacak olan katkı payı alacağına ilişkin davada yetkili mahkeme hangisdir? Malların tasfiyesine ilişkin davadaki yetki kuralları burada da geçerli olurmu? Yoksa genel yetki kuralları mı geçerlidir?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.

2002 yılı öncesi katkı payına dair alacak davalarında, istek konusu benzese de özü itibariyle taşınmazın aynına ilişkin olmadığından, bir sözleşmenin ifası biçiminde de düşünülemeyeceğinden, genel yetki kuralı, yani HUMK.m.9 geçerli olmalı (kıyasen TMK.m.214/3 ile de uyumlu), diye düşünüyorum.

Saygılarımla...
Old 01-09-2008, 13:22   #7
BaharB

 
Varsayılan

Edinilmiş mallara katılma rejimi, edinilmiş mallar ile eşlerden her birinin kişisel mallarını kapsamaktadır. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait olan mal, o eşin kişisel malıdır. Eşlerden biri, diğerine ait kişisel malın edinilmesine hiç yada uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise tasfiye sırasında bu kişisel malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında alacak hakkına sahiptir(md.227). Bu alacak hakkına dair isteğin TMK 202 - 241. maddeleri (mal rejimlerine dair genel hükümler ve edinilmiş mallara katılma hükümleri) çerçevesinde değerlendirilip görülmesi gerekmektedir. (2.HD./05/252-3306; 05/16726-1095)
Dolayısıyla yetkili mahkemenin 214 deki yetki kuralları çerçevesinde belirleneceği düşüncesindeyim.
Old 01-09-2008, 13:52   #8
Av.F.Karakurt

 
Varsayılan

cevapları için tüm meslektaşlarıma teşekkür eder, iyi çalışmalar dilerim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
katkı payı davası yetkili ve görevli mahkeme köktaş Meslektaşların Soruları 6 09-01-2017 01:17
Katkı Payı Alacağında Zamanaşımı Av.Sever Köz Aile Hukuku Çalışma Grubu 23 29-05-2013 12:39
Nafaka Alacağında Yetkili İcra avsafran Meslektaşların Soruları 10 08-05-2008 11:26
katkı payı alacağında anlaşmalı boşanmanın etkisi Av.Sever Köz Meslektaşların Soruları 9 17-02-2008 13:38
Katkı Payı-Yetkili Mahkeme-Miras dadaş Meslektaşların Soruları 5 22-10-2007 21:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05644608 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.