Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Miras - Evlat Edinmenin İptali

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-12-2007, 16:42   #1
dadaş

 
Varsayılan Miras - Evlat Edinmenin İptali

Müvekkilimizin halası bir bayanı evlatlık olarak alıyor ona baktığı için.Daha sonra müvekkilimizin halası ölüyor.Ona bakan kadın mirasçısı oluyor ölenin doğal olarak.Şimdi bizim müvekkil (Ölenin halası)bu evlatlığın iptalini istiyor hile ve tehdit var gerekçesiyle.Bu mümkünmü?bununla ilgili yargıtay kararı bulanlar yollayabilir mi ?sonsuz tesekkurler
Old 04-12-2007, 09:55   #2
Av.Nilay TOPRAK

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi
Esas: 1975/7209
Karar: 1975/8971
Karar Tarihi: 24.11.1975
ÖZET: Evlat edinmede muvazaanın ileri sürülmesi olayları kendi yararlarına yorumlama çabasından öte bir anlam taşımaz. Sözleşmenin iptalini gerektiren şekil eksikliği bulunmadığı gibi, esasen amaçta sakatlık da söz konusu değildir. Evlatlık sözleşmesinin düzenlenmesinden kısa bir süre sonra evlat edinen öldüğü için resmi ilişki az devam etmiştir. Bunda da kanuna aykırı bir yön yoktur.

(743 S. K. m. 256, 258)
S. Hatap kapılı ve arkadaşları ile F. A. Bekçen arasındaki evlatlık mukavelesinin iptali davasının yapılan muhakemesi sonunda davanın reddine dair verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar tarafından istenilmekle dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Evlat edinme sözleşmesine geçerlik veren, noterde düzenlenen resmi senettir. Hakimin izni ise, ammenin vesayetini sağlamak ve bu yolla tarafları olabildiğince dikkate davet etmek için öngörülmüştür.
Evlat edinme sözleşmesi yapıldıktan ve sağlığında evlat edinen bu işlemi ve ilişkiyi benimsedikten sonra ölümü halinde, mirasçılarının şekil eksikliğinden söz ederek sözleşmenin geçersizliğini ileri sürmeleri, dürüstlük kuralına ters düşer. Uygulama bu yoldadır. Resmi senetteki şekil eksiklikleri bile fesih sebebi kabul edilmemekte iken ikinci derecedeki bir işlem olan izindeki eksikliğin iptal sebebi sayılması mümkün değildir. Onun için hakimin izin beyanını evde, yada dairede açıklaması hiçbir şeyi değiştirmez. Yani sözleşmeyi geçersiz kılmaz.
Öte yandan evlenmede olduğu gibi, evlat edinme sözleşmelerinde de mavazaaya dayanılamaz. Kanun koyucu önemli ilişkiler meydana getiren bu sözleşmelerde genel kuraldan ayrılmış, özel iptal sebepleri öngörmüştür. (M.K. 112, 258) Şu halde evlat edinme sözleşmesinde muvazaa ileri sürülemez. (Prof. Von Tuhr, İsviçre Borçlar Hukuku, Cevat Edege tercümesi, 1952 baskısı, cilt 1, sahife 290, Prof. Kenan Tunçomağ, Borçlar Hukuku 1972 baskısı, cilt 1, sahife 199, Prof. A. Esat Arsebük, Borçlar Hukuku, 1943 baskısı cilt 1, sahife 405 - 406) Öyle ise davacı tarafın, evlat edinme sözleşmesinin gerçek amacının miras hakkını zedeleme olduğu yolundaki iddiası benimsenemez. Esasen evlatlık sözleşmesinin bünyesinde mal varlığının mirasçıdan başkasına intikali unsuru vardır. Bu bakımdan bünyeden gelen bu zorunluluğun muvazaa sebebi olarak ileri sürülmesi mümkün olamaz.
Bir an için saklı payı giderme amacı güdülerek sözleşme yapıldığı farz edilse bile Medeni Kanun belli işlemleri hedef tutmuş bundan dolayı da şahsi hak niteliğinde olmak üzere tenkis davası açmak hakkı tanımıştır. Bu itibarla saklı pay sahibine tanınan özel dava yolu varken, evlatlık sözleşmesinin iptali şeklinde bir dava hakkının mevcut olduğunu düşünmek mümkün bulunmamaktadır. 1.4.1974 günlü ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, saklı pay sahibi olmayan kişilere, sadece gerçekte bağışlandığı halde tapuda satılmış gibi bir işlem yapılması halinde taşınmazların tapusunun iptali hakkında dava hakkı vermiştir. Onun için bu sınırlı haktan yararlanarak evlat edinme sözleşmesinin iptalini istemekte mümkün değildir.
Davacı tarafın görüşleri benimsendiği takdirde, mirasçılara ve Emekli Sandığı ve Sosyal Sigorta gibi kuruluşların evlenmenin iptalini istemek haklarının bulunduğu kabul edilmiş olur ki, bunu davacıların bile savunacakları akla gelmez. Buna rağmen evlat edinmede muvazaanın ileri sürülmesi ise olayları kendi yararlarına yorumlama çabasından öte bir anlam taşımaz.
Sözleşmenin iptalini gerektiren şekil eksikliği bulunmadığı gibi, esasen amaçta sakatlık da söz konusu değildir. Çünkü: Evlatlık sözleşmesinin düzenlenmesinden kısa bir süre sonra evlat edinen öldüğü için resmi ilişki az devam etmiş olmakla beraber, miras bırakan sağlığında davalıya kendisine çok yakın bulmuş, bu yakın ilişkiler yıllarca devam etmiş, nihayet fiili durum hukuki şekle çevrilmiştir. Bunda da kanuna aykırı bir yön yoktur.
Sonuç: Yukarıda yazılan gerekçelere, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, duruşma için takdir olunan bin lira vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine 24.11.1975 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 04-12-2007, 09:56   #3
Av.Nilay TOPRAK

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,isterseniz evlet edinme işleminde bir şekil hatası olup olmadığını kontrol ediniz öncelikle.Eski bir karar oldu.
Old 04-12-2007, 15:56   #4
ayse1728

 
Varsayılan

müvekkiliniz ancak evlat edinmenin diğer noksanlıklar bölümüne dayanarak iptalini siteyebilir.(yaş farkı, 30 yaş, en az 1 yıl bakılmış olması gibi...)ancak bu durumlarda her illgili ve c. savcısı evlatlığın iptalini dava edebilir.
Old 02-03-2008, 16:01   #5
Turkhukukcu

 
Varsayılan evlatlıktan önceki vasiyete evlatlık tenkis davası açtı

Alıntı:
Yazan Av.Nilay TOPRAK
Sayın meslektaşım,isterseniz evlet edinme işleminde bir şekil hatası olup olmadığını kontrol ediniz öncelikle.Eski bir karar oldu.
Evlatlık (FK) vekiliyim. Evlat edinen HK, müvekkilemi 11-12 yaşlarındayken yanına almıştır(Müvekkilemin doğum tarihi 1979 dur). Evlat edinen HK, evlat edinme işleminden 29 ay (2 yıl 5 ay)önce, erkek kardeşine bir vasiyetname ile tüm g.menkullerini ayarak ve murisi evvellerinden kalanlarla birlikte vasiyet etmiştir(12.4.1999). Daha sonra HK, müvekkilem FK'yi 26.9.2001 de evlat edinmiştir. Muris HK, 4.5.2002 de vefat etmiştir. Erkek kardeş VK, vasiyetin açılması davası 2002 de açmış, ilk celsede müvekkile evlatlık FK hazır bulunmuş, cevap vermesi için verilen surede, erkek kardeşin sözlü güvencesine inanıp cevap vermemiş, vasiyetin açılması 31.12.2002 de kesinleşmiştir.
Bu arada erkek kardeşin açtığı bir g.menkulle ilgili izalei şüyu davasında, murisi evvellerden birinden gelen hisseden dolayı hissedar görünen müvekkilem de izalei şüyu davası tarafı olarak davaya çağrılmıştır. Satış aşamasından kısa süre önce bize gelen müvekkile bize gelmiştir. Bu satışın bedelinden, Muris HK nin bir Murisievvelinden düşen miras payı oranındaki bedeli tahsil de etmiştir.
Evlatlık müvekkile FK adına, adına 19.10.2007 de, 'satış bedelinden düşen saklı payının erkek kardeş VK ye ödenmemesi,ayrıca vasiyetnamede sayılan g.menkullere ihtiyaten dava sonuna kadar tedbir konulması kaydıyla vasiyetnamedeki g.menkullerden düşen paylarının tenkisi ve tapuya tescili' Davası açtık. Tedbir kararı mahkemece verildi. Davamızdan 7 ay önce, erkek kardeş vekilinin açtığı 'Vasiyetin Tenfizi'nin tebliği ise, usulsüz olarak müvekkilenin eşinin iş adresine yapılmışsa da, eş tarafından tebellüğ edilmiştir.
Şimdi fiilen beş yılı aşkındır muris evlat edinenle yaşayan müvekkilenin, birlikte yaşadıkları sırada ve evlat edinme işleminden 29 ay önce erkek kardeşe yapılan bu vasiyete dayalı devirlerin geçersizliği konusunda acilen değerli görüşlerinize ihtiyacım var.İçtihat, görüş ve bilgilerinizi bekliyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İİk M.121 Mİras Hİssesİnİn Haczİ Av.Ufuk Meslektaşların Soruları 17 27-01-2017 11:38
evlatlıgın mıras payı didem kunal Aile Hukuku Çalışma Grubu 8 23-09-2007 15:14
HakdÜŞÜrÜcÜ SÜre Ve Mİras Hakki advokat34 Meslektaşların Soruları 4 30-05-2007 19:35
Mıras Paylasımı FAIK Hukuk Soruları Arşivi 1 14-02-2002 01:42
Mİras ZEYNEP Hukuk Soruları Arşivi 2 12-02-2002 00:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06277394 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.