maliyeye düşük gösterilen kira - yazılı sözleşme olmaması

Kira sözlşemesi

1- Kira sözleşmesi mal sahibi ile kiracı arasında 2000 TL olarak yapılmıştır
2- Mal sahibi kiracılara bir yazı tebliğ etmiştir, kiraların bankadan yatırılmasını istemiş ve bu belgeyi de imzalamıştır.
3- Kiracı bir kontrat hazırlamış ve 2009 yılından beri kirayı bankaya 500 TL olarak yatırmıştır. Bu kontratta mal sahibinin imzası bulunmamaktadır.
4- Kiracı Stopaj vergisinin aylık 500 TL üzerinden yani bankaya yatırdığı miktar üzerinden göstermektedir. Mal sahibi de gelir vergisini 500 TL bedel üzerinden göstermektedir.
5- Kiracı ile mal sahibi arasında resmiyete dökülen ve vergi dairelerine bildirilen aynı zamanda bankaya yatırılan miktar 500 TL dir.
6- Başka da aralarında hiçbir yazılı makbuz vesaire belge bulunmamaktadır.
7- Kiracı ile mal sahibi arasında 2 yıl sonra 2010 yılında ihtilaf çıkmış ve mal sahibi kiranın 2000 Tl olduğunu ve ödenmediğini söyleyerek icra takibi başlatmış ve yapılan itiraz üzerine itirazın kaldırılması için İcra mahkemesine dava açmıştır.
8- Bu halde mahkeme’nin vereceği karar ne olabilir?
9- Kira sözleşmelerinin yazılı şekle tabi olmaması ve süregelen ilişkide bankaya 500 TL yatırılmış olması, mal sahibinin de kiraların sadece bankaya yatırılması konusunda yazılı belge vermiş olması, her iki tarafın da vergi dairesine bedel olarak 500 TL yatırıyor olması halinde İcra mahkemesi kiracı ile mal sahibi arasında yapılmış olan ve 2000 TL olarak aktedilen yazılı sözleşmenin esas alınamayacağına dair bir karar verebilir mi?
10- Bu halde kiracıya önerebileceğimiz bir hukuki yol var mıdır?
11- Bu konuda elinde kiracı lehine emsal karar, Yargıtay kararı olan var mı lütfen görüş ve önerilerinizi bekliyorum.

Kiralayan tarafıysanız:

Kira bedelinin 2000-TL olduğu iddiasını -kiracı kabul etmediği taktirde- kiralayan yazılı belge ile ispatlamak zorundadır. (Elbette altında sadece kendi imzası olan, kiracının imzası olmayan bir belgenin bu nitelikte olmadığını söylemeye gerek yok).

Taraflar arasında "dışardan gözüken" kira miktarı 500-TL'dir ve kiracı aksini ikrar etmediği takdirde ev sahibini bunun üzerinde bir kira alamaz. Kaldı ki malsahibinin maliyeye beyanı da bu şekilde olduğundan aksini savunmak hiç mümkün değil ve kazayla aksini kiracıya kabul ettirseniz bile vergi kaçakçılığı suçunun muhatabı olabileceğinizi dikkate almak gerek.

Bu olaydan kiralayanın çıkartacağı ders 2 kuruş düşük vergi ödemek için böyle kanuna karşı hile yollara başvurmaması gerektiği, aksi takdirde kötüniyetli bir kiracıdan gerçek kirayı tahsil etmesinin imkansız olduğudur.

Kiracı tarafıysanız:

X kağıdığında ne yazdığı, sizin maliyeye ne ödediğiniz, evsahibinin ne talep ettiğinin önemi yok, kendinize sormanız gereken soru: Siz burayı gerçekte kaça kiraladınız ve evsahibi ile hangi miktarda el sıkıştınız. O miktar ne kadarsa, ödemeniz gereken kira budur. Kiralayanın ne istediğini dikkate almayın, sizin ne söz verdiğinizi dikkate alın ve bu miktar kiranızı bankaya ödeyin. Ayrıca vergi kaçakçılığı ile muhatap olmamak için de vergi dairesine de ödediğiniz doğru miktar üzerinden bildirim yapın.

Sayın Admin, biz kiracı tarafıyız. Kiracı taraf olarak Maliyeye 500 TL gösteriyoruz, Kirlayan da 500 TL gösteriyor. Ancak 2009 yılında Mal sahibi ile anlaşmamız 500 TL'dir. Dükkanı kiraladığımızda 2 tane kira sözleşmesini boş olarak imzaladık, mal sahibi bu sözleşmeleri sekreterinin dolduracağını ve 1 hafta sonra gidip bir nüshasını alabileceğimizi söyledi. Bir hafta sonra gidip bir nüshasını aldık. Vergi dairesine resmi açılışımızı yaptık. Aradan 2 yıl geçti biz her ay düzenli şekilde kira bedeli olan 500 TL'yi yatırdık. Mal sahibi tüm işhanının 2 ay içinde boşaltılmasını 25 dükkandaki kiracılara bildirdi. Biz de boşaltmadık. Bunun üzerine o boş olarak doldurup vermiş olduğumuz kira sözleşmelerinden kendisine sakladığı nüshayı 2000 TL olarak doldurduğunu, bize vermiş olduğu nüshada ise kendi imzasının olmadığını öğrendik. Mal sahibi tüm işhanındaki 25 dükkanı boşaltmak için kiracılardan 4 kat fazla kira bedeli istedi. Dükkan sahiplerinden (kiracılar) 20 tanesi baskılara dayanamadı ve korkusundan dükkanları boşalttılar. Biz de diğer 5 dükkan ile birlikte kalıp hukuki mücadele vermeye karar verdik. Mal sahibi tüm işhanını satmak için kiracılardan ödedikleri bedelin 4 katını isteyerek icraya verdi. Gerekçe olarak da kiralayan ve kiracının imzalamış olduğu ve kendi uhdesinde tuttuğu ancak vergi dairesine bildirmediği 2.000 TL'lik sözleşmeyi gösterdi. Fakat bizim gerçekte böyle bir sözleşmemiz bulunmamaktadır. Mal sahibi sonradan sözlşemleri 2000 Tl olarak doldurmuş ve bunu mahkemeye sunmuştur. Bizler bunun ancak 2 yıl sonra farkına varabildik. Yani davalar açıldıktan sonra.. Mal sahibi son derece kötü niyetli davranmaktadır, her ay kendisine 5000 TL yöneticilik maaşı bağlamış, aidatları da yalan beyanlarla olması gerekenden 3 kat fazla almıştır. Gözünü para hırsı ile bürümüşl bir insandır. 2 yıl önce kiracıya vermiş olduğu sözleşmede ise kendi imzası bulunmamaktadır. Bu halde mahkeme nasıl bir karar verebilir. Bizim elimizdeki 500 TL yazan sözleşmede onun imzası yoktur biz bunu daha yeni öğrendik. Ancak bize parayı bankaya yatırmamız için kendi imzası ile tebliğ yapmıştı biz de düzenli olarak 500 TL olan kiramızı onun hesabına 2 yıl boyunca yatırdık. Hatta geçen sene 500 olan kiraya bu yıl 50 TL zam yapmıştı bu sene başından beri 550 TL yatırıyoruz. Kiralayan da geçen yıl 500 bu yıl da 550 olarak gelirini maliyeye bildirmiştir.
Bu durumda kira sözleşmesinin 550 Tl olduğu, her iki tarafın maliyeye bu şekilde bildirdiği, bankaya düzenli olarak yapılan ödemelerin mal sahibi tarafından çekincesiz şekilde kabul edildiği, mal sahibibnin iş hanını boşaltmak için sözleşmeyi anlaşmaya aykırı şekilde doldurduğu şeklinde yapmış olduğumuz savunma nasıl karşılanacaktır. Mal sahibinin elindeki 2000 TL olan sözleşme sözlü anlaşmaya aykırıdır ve süregelen ilişki de kiranın 500 Tl olduğuna işaret etmektedir gerekeçesi ile davayı kazanma şansımız var mıdır. Fikir ve görüşlerinizi yazarsanız memnun olurum. Saygılar

Sayın msahinparlak,

İlk mesajınızdaki olay ile ikinci mesajınızdaki, gerek hukuki temel, gerek olayın gelişimi, gerekse sorduğunuz soru olarak birbirinden bayağı bir farklı, siz de öyle düşünmüyor musunuz?

İkinci mesajınızdan anladığım evsahibinin elinde altında sizin imzanız bulunan kira bedelinin 2000-TL olduğunu belirtir yazılı bir sözleşme bulunduğudur ve malumunuz veçhile yazılı bir sözleşmeye karşı beyan edeceğiniz itirazlarınızı yine yazılı delillerle ispatlamanız gerekiyor. Dolayısıyla kira miktarınızın gerçekte 500-TL olduğunu vs. ileri sürmeniz altında kiralayanın imzası bulunan yazılı bir belgeniz olmadığı sürece Mahkemece dikkate alınmayacaktır diye düşünüyorum. Şansınız çok olmasa da, kiralayanın maliyeye verdiği bildiriminin bir örneğini mahkemeye sunabilirsiniz ancak bu durum da esasında kiranızın 2000-TL olmadığını değil, sadece mal sahibinin vergi kaçırdığını gösterir nitelikte olduğundan bu davada dikkate alınacağı kanaatinde değilim. Öte yandan yemin teklif etmeniz veya davayı kaybetseniz bile maliyeye ihbarda bulunmanız olası elbette.

Alıntı: Yazan Admin davayı kaybetseniz bile maliyeye ihbarda bulunmanız olası elbette.

Mal sahibinin gelir vergisi beyannamesinde eksik beyanda bulunması halinde vergi kaçakçısı olacağına ilişkin görüşünüze katılıyorum.

Öte yandan, kira stopajlarını beyan etmek ve ödemek kiracının yükümlülüğüdür. Bu nedenle kiranın 2000 TL olduğunun kabulü halinde stopaj açısından kiracı vergi kaçakçısı olacaktır kanısındayım.

Saygılarımla