Reşit olmayanla cinsel ilişki

Değerli meslektaşlar sorum şu: Diyelim anne ve baba kızlarını imam nikahıı ile evlendiriyor.Tabi ki yönlendirmeler yaparak.Kızın da, her iki ailenin de imam nikahı ile yaşamaya rızası var.Sonra kız doğum yapınca bu durum ortaya çıkıyor ve hastanede kızın yaşının cinsel ilişki esnasında 15 den küçük olduğu ortaya çıkıyor.Sonra bu durum çocuğun cinsel istismarı ihbarı ile savcılığa duyuruluyor.Mahkeme aşamasında Adli Tıp Kurumu raporunca kızın yaşının 15 den büyük olduğu ortaya çıkıyor.Bu durumda iştirak eden sıfatıtyla sanık olarak yargılanan ailenin ve failin sorumluluğu doğarmı?

Alıntı: Yazan eumenes Değerli meslektaşlar sorum şu: Diyelim anne ve baba kızlarını imam nikahıı ile evlendiriyor.Tabi ki yönlendirmeler yaparak.Kızın da, her iki ailenin de imam nikahı ile yaşamaya rızası var.Sonra kız doğum yapınca bu durum ortaya çıkıyor ve hastanede kızın yaşının cinsel ilişki esnasında 15 den küçük olduğu ortaya çıkıyor.Sonra bu durum çocuğun cinsel istismarı ihbarı ile savcılığa duyuruluyor.Mahkeme aşamasında Adli Tıp Kurumu raporunca kızın yaşının 15 den büyük olduğu ortaya çıkıyor.Bu durumda iştirak eden sıfatıtyla sanık olarak yargılanan ailenin ve failin sorumluluğu doğarmı?

Onbeş yaşını doldurmuş olduğuna yönelik varılacak kanaat halinde, haklarında açılmış olunan dava beraat ile sonuçlanacaktır.

Tabiki burada şu hususunda değerlendirilmesi gerekir TCK m.103 de 15 yaşından büyük algılama yeteneği gelişmiş çocukların cebir,tehdit hile veya iradeyi etkileyen başka nedenlerle gerçekleştirilen cinsel davranışları çocukların cinsel istismarı olarak nitelemiştir.Oysa ki 104'üncü madde reşit olmayanla cinsel münasebet kurulmasını zaten suç saymıştır. Yani 15 i doldurmuş rızası ile cinsel münasebete girmiş kimsenin iradeyi etkileyen hallerle bu fiili işlemesi mümkün değilmidir?Yanlışmı anlıyorum?Yani ailenin ''kızım evlenebilirsin şu ailenin oğlu iyi vs diyerek''tabiki hile hali dışarıda tutularak böyle demesi ve tamamen iyiniyetle davranılması sorun oluşturacakmıdır?

Bir de bu durumda mağdura kayyım tayin edilmesi söz konusu olurmmu?Çünkü bildiğim kadarıyla 15 yaşından küçüğün cinsel ilişkiye girmesi halinde velilerin her ikisi ile birlikte mağdurun da onayının alınması gerekiyor.Ama bu verdiğim örnekte velilerin sanık kürsüsünde olmaları söz konusu?Pek tabiki mağdur 15 yaşından büyük..

Adli Tıp raporuyla 15 den büyük olduğu belirlendikten sonra,mağdur da şikayetçi olmadığı için şikayet yokluğu nedeniyle davanın düşürülmesine karar veriliyor.Bu tür karşılıklı rızaya dayalı evlenmelerde artık mahkeme çok da üstüne gitmiyor..meğer ki yakınan olmasın.

şikayet yoksa davanın düşürülmesine karar verilecektir. ancak burada TCK 230/5 de düzenlenen resmi nikah olmaksızın evlenmenin dinsel törenle yapılması hükmü gereği de sorumlu olacaklardır.

Sayın meslektaşım,mad 104 gereği 15 yaşını bitirmiş çoçukla cinsel ilşkiye giren kimse ancak şikayet üzerine cezalandırılır.Bu madde uyarınca çoçuğun rızası olsa bile önem verilmez.Ancak sizin olayınızda şikayetçi olunmadığına göre ceza sonucu çıkmayacaktır.

Benzer bir dava yeni sonuçlandı. Üzülerek belirtmek isterim ki, sonuç "Şikayet yokluğu nedeni ile beraat".

İyi günler.

Suç tarihinde mağdurun yaşı 15'ten büyükse rıza ile cinsel ilişki suçu TCK'nın 104/1 maddesine ilişkindir ve dava mümeyyiz mağdurun şikayetine bağlıdır; mağdur şikayetçi değilse düşme kararı verilir.

Saygılarımla.

Alıntı: ...kız doğum yapınca bu durum ortaya çıkıyor ve hastanede kızın yaşının cinsel ilişki esnasında 15 den küçük olduğu ortaya çıkıyor.

Alıntı: Madde 103 - (1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismar deyiminden; a) Onbeş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış, b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar, Anlaşılır. (2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, sekiz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. .....

Bu durumda, şikayet aranmaksızın sanığın suçun ağırlaştırılmış şeklinden sorumlu olacağı görüşündeyim.

Hatta henüz bedensel gelişimini tamamlamaış kız çocuğunun gebeliğinin de onun vücut bütünlüğüne, bedensel ve ruhsal gelişimine zarar verdiği ileri sürülmeli.

Benzer bir davada mağdur kız çocuğunun vekiliyim.Bizim dosyamızda doğumdan sonra kemik yaşı tespit edilmesine karar verildi. Zannediyorum ceza çıkmayacak.

Ancak bu dosyalar beraatle sonuçlandıkça bu çocuk istismarı da hiç son bulmayacak.