Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

DSP'ye Tebligat Nasıl Yapılır ?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-05-2012, 21:36   #1
tiryakim

 
Olumlu DSP'ye Tebligat Nasıl Yapılır ?

Merhabalar Değerli Meslektaşlarım ;

DSP'ye karşı abonelik sözleşmesinden dolayı takip yaptım. Ama tebligatı bir türlü yapamıyorum. DSP ' ye ben tebligatı nasıl yapabilirim ?

Teşekkürler...
Old 07-05-2012, 08:21   #2
av.yağmur deniz

 
Varsayılan

Resmi kurumlara bildirmiş olduğu adrese 35 e göre yapabilirsiniz?
Old 07-05-2012, 08:24   #3
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Siyasi Partiler Kanunu
MADDE 3 - Siyasî partiler, ………… tüzelkişiliğe sahip kuruluşlardır.

MADDE 15 - Partiyi temsil yetkisi genel başkana aittir. Kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydı ile parti adına dava açma ve davada husumet yetkisi, genel başkana veya ona izafeten bu yetkileri kullanmak üzere parti tüzüğünün göstereceği parti mercilerine aittir.

DSP Tüzüğü
MADDE 23 - Partiyi genel baskan temsil eder. Yasalardaki ozel hukumler saklı kalmak
kosuluyla, parti adına dava acma ve husumet yetkisi, onun adına, genel sekreterce kullanılır.


Tebligatın muhatabı:
DSP Genel Başkanlığı

Tebligat Adresi:
DSP Genel Merkezi
Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi
No:17 Beşevler - Ankara


Saygılarımla
Old 22-05-2012, 21:56   #4
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Siyasi Partiler Kanunu
MADDE 3 - Siyasî partiler, ………… tüzelkişiliğe sahip kuruluşlardır.

MADDE 15 - Partiyi temsil yetkisi genel başkana aittir. Kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydı ile parti adına dava açma ve davada husumet yetkisi, genel başkana veya ona izafeten bu yetkileri kullanmak üzere parti tüzüğünün göstereceği parti mercilerine aittir.

DSP Tüzüğü
MADDE 23 - Partiyi genel baskan temsil eder. Yasalardaki ozel hukumler saklı kalmak
kosuluyla, parti adına dava acma ve husumet yetkisi, onun adına, genel sekreterce kullanılır.


Tebligatın muhatabı:
DSP Genel Başkanlığı

Tebligat Adresi:
DSP Genel Merkezi
Mareşal Fevzi Çakmak Caddesi
No:17 Beşevler - Ankara


Saygılarımla

Nasıl yani anlayamadım ben şimdi Dsp genel Merkezine mi göndermeliyim ödeme emrini ...
Old 23-05-2012, 07:47   #5
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sanırım açıklığa kavuşturulacak husus şu:

Partilerin il veya ilçe örgütlerinin tüzel kişiliği yoktur. Dolayısıyla il veya ilçe örgütlerinin husumet ehliyeti bulunmamaktadır.

Bu nedenle tebligat adresi partiyi temsil yetkisi olan organların bulunduğu genel merkez adresidir.

Saygılarımla
Old 23-05-2012, 11:32   #6
tiryakim

 
Olumlu Siyasi Partiler Kanunu 71.Madde

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Sanırım açıklığa kavuşturulacak husus şu:

Partilerin il veya ilçe örgütlerinin tüzel kişiliği yoktur. Dolayısıyla il veya ilçe örgütlerinin husumet ehliyeti bulunmamaktadır.

Bu nedenle tebligat adresi partiyi temsil yetkisi olan organların bulunduğu genel merkez adresidir.

Saygılarımla

Üstadım bence yanılıyorsunuz....

Siyasi Partiler Kanunu 71. Madde

Mali sorumluluk:

Madde 71 - Siyasi partilerin yapacakları giderler, sözleşmeler ve girişecekleri yükümlülükler; genel merkezde parti tüzelkişiliği adına, illerde il yönetim kurulu adına ve ilçelerde ilçe yönetim kurulu adına yetkili kılınan kişi veya kurulca yapılır.

Siyasi partilerin il ve ilçelerdeki teşkilat kademeleri tarafından parti tüzelkişiliği adına sözleşme yapılmasına ve yükümlülük altına girilmesine ilişkin esaslar, merkez karar ve yönetim kurulunca tespit olunur. Bu esaslara aykırı olarak yahut siyasi partilerin tüzüklerine göre merkez karar ve yönetim kurulunca önceden yazılı yetki verilmediği veya sonradan bir kararla onaylanmadığı takdirde, partinin teşkilat kademelerinin yaptıkları sözleşme ve giriştikleri yükümlülüklerden dolayı, parti tüzelkişiliği hiçbir suretle sorumlu tutulamaz; merkez karar ve yönetim kurulu veya genel başkan veya parti tüzelkişiliği aleyhine takipte bulunulamaz. Bu takdirde sorumluluk, sözleşmeyi yapan veya yükümlülük altına giren kişi veya kişilere ait olur.

Bence bu tür dosyalarda bir tane talep açılıp sözleşmeyi siyasi parti adına kimin imzaladığının tespit edilmesi , o tespite binaen tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile sözleşmeyi imzalayan kişiye takip yapılması gerekir diye düşünüyorum.
Old 23-05-2012, 12:25   #7
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan tiryakim
Üstadım bence yanılıyorsunuz....
Hangi konuda?
Old 23-05-2012, 14:52   #8
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Hangi konuda?

Yukarıda yazılan konuda ?
Old 01-06-2012, 21:33   #9
tiryakim

 
Varsayılan Abonelik Sözleşmesini DSP adına imzalayanın Sorumluluğuna Gidilebilir mi ?

Merhabalar Değerli meslektaşlarım;
DSP adına Abonelik Sözleşmesini imzalayan Ali Aksu ( İsim Farazidir. )' nun Sorumluluğuna Gidebilir miyim ? Bu konuda Yardımcı olursanız sevinirim.
Teşekkürler...
Old 01-06-2012, 22:29   #10
tiryakim

 
Varsayılan Karar

Alıntı:
Yazan tiryakim
Merhabalar Değerli meslektaşlarım;
DSP adına Abonelik Sözleşmesini imzalayan Ali Aksu ( İsim Farazidir. )' nun Sorumluluğuna Gidebilir miyim ? Bu konuda Yardımcı olursanız sevinirim.
Teşekkürler...

T.C. YARGITAY
3.Hukuk Dairesi
Esas: 2001/4845
Karar: 2001/6113
Karar Tarihi: 04.06.2001
İTİRAZIN İPTALİ DAVASI - DAVALININ PASİF HUSUMET EHLİYETİ BULUNMADIĞI - DAVANIN REDDİNE KARAR VERİLMESİ GEREĞİ - HÜKMÜN BOZULDUĞU
ÖZET: Somut olay itirazın iptali davasına ilişkindir. Davalının pasif husumet ehliyeti bulunmadığı nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü cihetine gidilmesi isabetsizdir.
(2820 S. K. m. 71) (818 S. K. m. 32)
Dava: Dava dilekçesinde 11.419.536 lira asıl alacak ve ferileri için takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi, icra inkar tazminatına hükmedilmesi masrafların davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
KARAR: Davacı vekili dilekçesi ile; Refah Partisi İl Başkanlığının 06.11.1995 tarihli Karatay Telekom Müdürlüğüne hitaben yazmış olduğu yazıda davalı İsmail Tunca'nın Parti adına telefon satın almaya, form doldurup gerekli evrakları imzalamaya, sözleşme ve akitler yapmaya yetkili kılındığı bildirilmiş olmakla, adı geçenle 07.11.1995 tarihinde müvekkili ile Refah Partisi İl Başkanlığı adına abone sözleşmesi imzalandığını, tahakkuk eden fatura bedellerinin ödenmemesi nedeni ile sözleşmenin fesh edildiğini ve konuya ilişkin Siyasi Partiler Kanununun 71. maddesinin amir hükmü gereği Parti tüzelkişiliği adına sözleşmeyi imzalayan kişi ve kişilerden borçların tahsili imkanı mevcut bulunduğundan davalı hakkında başlatılan icra takibinde davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; İsmail Tunca'nın Refah Partisini temsilen davalı olarak gösterildiğini, oysa Refah Partisinin Anayasa Mahkemesinin kapatma kararı üzerine fiil ehliyetini ve tüzelkişiliğini yitirdiğini, bu nedenle ölü kişi aleyhine takip yapılamayacağını ve dava açılamayacağını, kaldı ki ölü kişinin temsilinin de mümkün bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 71/2. maddesi gereğince davalının yaptığı sözleşmeden kişisel olarak sorumlu olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden icra takibinin; Refah Partisi aleyhine değil ve fakat 2820 sayılı Yasanın 71/2. maddesi gereğince sözleşmeyi imzalayan kişi olarak İsmail Tunca aleyhine yapıldığı ve itirazı üzerine de iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Oysa, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 71. maddesinde <Siyasi partilerin yapacakları giderler, sözleşmeler ve girişecekleri yükümlülükler; genel merkezde parti tüzelkişiliği adına, illerde il yönetim kurullarına ve ilçelerde ilçe yönetim kurulu adına yetkili kılınan kişi veya kurulca yapılır.
Siyasi partilerin il ve ilçelerdeki teşkilat kademeleri tarafından parti tüzelkişiliği adına sözleşme yapılmasına ve yükümlülük altına girilmesine ilişkin esaslar, merkez karar ve yönetim kurulunca tespit olunur. Bu esaslara aykırı olarak yahut siyasi partilerin tüzüklerine göre merkez karar ve yönetim kurulunca önceden yazılı yetki verilmediği veya sonradan bir kararla onaylanmadığı takdirde, partinin teşkilat kademelerinin yaptıkları sözleşme ve giriştikleri yükümlülüklerden dolayı, parti tüzel kişiliği hiçbir suretle sorumlu tutulamaz; merkez karar ve yönetim kurulu veya genel başkan veya parti tüzelkişiliği aleyhine takipte bulunulamaz. Bu takdirde sorumluluk, sözleşmeyi yapan veya yükümlülük altına giren kişi veya kişilere ait olur.> hükmünü amirdir.
OLAYIMIZDA İSE; davalı, Refah Partisi Konya İl Başkanı Zülfikar Gazi'nin yetkilendirmesi üzerine hukuki muameleyi gerçekleştirmiştir. Davalı, aktin tarafı değildir. Refah Partisi Konya İl başkanlığı adına temsilci sıfatı ile sözleşmeyi imzalamıştır. Bu itibarla davalı İsmail Tunca 2820 sayılı Yasanın 71/2. maddesinde anılan <sözleşmeyi yapan....> olarak kabul edilemez. BK.nun 32/2. maddesi uyarınca mümessilin (temsilcinin) yaptığı hukuki muamele temsil olunanca yapılmış sayılıp, sözleşmeyi yapan kişinin Refah Partisinin İl Başkanı Zülfikar Gazi olduğunun kabulü gerekir. Davacı taraf Refah Partisi Anayasa Mahkemesince kapatıldığından dolayı tüzelkişilik aleyhine değil de Siyasi Partiler Kanununun 71/2. maddesi gereğince sözleşmeyi yapan kişi adına açmış bulunduğuna göre; bu durumda ancak, anılan madde gereğince sözleşmeyi yapan olarak Refah Partisi Konya İl Başkanı Zülfikar Gazi aleyhine takipte bulunabilir ve dava açabilir.
Mahkemece, davalının pasif husumet ehliyeti (davalı sıfatı) bulunmadığı nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulü cihetine gidilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 04.06.2001 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Bir tane karar buldum ama kararı tam olarak çözümleyemedim. Bu karar benim lehime bir karar mı acaba ?
Old 01-07-2012, 20:31   #11
tiryakim

 
Varsayılan

Samsun DSP ye yaptığım takipten dolayı DSP Genel Merkezi ANKARA bu borçtan ( Telefon aboneliği borcundan ) sorumlumudur ? Sorumluysa DSP Genel Merkezine 89/1. Haciz İhbarnamesi Gönderebilir miyim ?
Old 02-07-2012, 08:56   #12
av_yaseminceylan

 
Varsayılan

Birinci sorunuzun yanıtı için:
T.C. YARGITAY 4. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/16878 K. 2005/474 T. 27.1.2005
• PARTİ İL VE İLÇE TEŞKİLATLARI ( Tüzel Kişiliğe Sahip Olmaması ve Genel Merkezi Temsil Yetkisinin Bulunmaması - Su Borcundan Dolayı Genel Merkeze ve İlçe Teşkilatına Karşı Dava ve Takip Açılamaması )
• HUSUMET EHLİYETİNİN BULUNMAMASI ( Siyasi Parti Yerel Teşkilatının Tüzel Kişiliğe Sahip Olmaması ve Genel Merkezi Temsilen Borç Altına Girme Yetkisinin de Bulunmaması - Su Borcundan Dolayı Genel Merkeze ve İlçe Teşkilatına Karşı Dava ve Takip Açılamayacağı )
• SU BORCU NEDENİYLE SİYASİ PARTİ İLÇE TEŞKİLATINA VE GENEL MERKEZE KARŞI DAVA VE TAKİP YAPILAMAMASI ( İlçe Teşkilatının Tüzel Kişiliğe Sahip Olmaması ve Genel Merkezi Temsilen Borç Altına Girme Yetkisinin de Bulunmaması )
• TÜZEL KİŞİLİĞİ BULUNMAYAN PARTİ YEREL TEŞKİLATININ GENEL MERKEZİ TEMSİLEN BORÇ ALTINA GİREMEMESİ ( Su Borcu Nedeniyle Siyasi Parti İlçe Teşkilatına ve Genel Merkeze Karşı Dava ve Takip Açılamaması )
1086/m.39
ÖZET: Davacı idare, davalının kullandığı su parasını ödemediğini belirterek hakkında icra takibi yapmış, davalının itirazı üzerine, eldeki iş bu dava ile itirazın iptalini istemiştir. Kaçak suyu kullanan CHP Kartal İlçe Başkanlığıdır. İcra takibi de bunun aleyhine yapılmıştır. İtiraz etmesi üzerine dava açılmıştır. Davalı davaya cevap vermemiştir. 9.2.2002 günlü oturumda mahkeme ara kararı ile, davalının tüzel kişiliği bulunmadığını, bu nedenle de temsilcide hata kabul edilerek, dilekçenin CHP Genel Merkezine tebliğini öngörmüştür. Davacı tarafından bu gereklilik yerine getirilmiştir. Bunun üzerine CHP Genel Merkezince İlçe Başkanlığına su kullanma sözleşmesi yapma yetkisi verilmediğini, İlçe Başkanlığının buna rağmen borç altına girmesinde Genel Merkezin sorumlu olamayacağını savunmuştur. Mahkemede İlçe Başkanlığının Tüzel Kişiliği bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir.

DAVA : Davacı İSKİ Genel Müdürlüğü vekili Avukat Hasan Aydın tarafından, davalı CHP Genel Başkanlığı aleyhine 14.9.2001 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 30.4.2003 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

KARAR VE SONUÇ : Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 27.1.2005 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY :

Davacı idare, davalının kullandığı su parasını ödemediğini belirterek hakkında icra takibi yaptığını, davalının itirazı üzerine, eldeki iş bu dava ile itirazın iptalini istemiştir.

Kaçak suyu kullanan CHP Kartal İlçe Başkanlığıdır. İcra takibi de bunun aleyhine yapılmıştır. İtiraz etmesi üzerine dava açılmıştır. Davalı davaya cevap vermemiştir. 9.2.2002 günlü oturumda mahkeme ara kararı ile, davalının tüzel kişiliği bulunmadığını, bu nedenle de temsilcide hata kabul edilerek, dilekçenin CHP Genel Merkezine tebliğini öngörmüştür. Davacı tarafından bu gereklilik yerine getirilmiştir. Bunun üzerine CHP Genel Merkezince İlçe Başkanlığına su kullanma sözleşmesi yapma yetkisi verilmediğini, İlçe Başkanlığının buna rağmen borç altına girmesinde Genel Merkezin sorumlu olamayacağını savunmuştur. Mahkemede İlçe Başkanlığının Tüzel Kişiliği bulunmadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir.

Karar, dairece onanmıştır. Onama kararına katılamıyorum. Şöyleki;

Bir defa mahkemede çelişkiye düşmüştür. Bir taraftan davada, temsilcide hata yapıldığını, bu nedenle davanın Genel Merkeze yöneltilmesini istemiş, bu husus yerine getirilmesine karşın davayı husumetten reddetmiştir.

Öte yandan davalı İlçe Başkanlığı, Genel Merkezin temsilcisi ve onun direktifi ile hareket eder. Zaten davalı Genel Merkez de bu savunmada bulunmuştur. Bu nedenle de İlçe Başkanlığının üçüncü kişilere verdiği zarardan birlikte sorumludurlar. Parti Tüzüğü iç ilişki ile ilgili bir düzenlemeyi içerir. Mahkeme bu olayda tüzüğün kurallarını gözetemez.

Dava ekonomisi de, davanın dinlenmesini öngörmektedir. Kaldı ki, İlçe Başkanlığının tüzel kişiliği vardır. Olmasa dahi Genel Merkezin temsilcisidir.

Tüm bu nedenler gözetildiğinde işin esasının incelenmesi gerektiği düşüncesi ile mahkeme kararının bozulması gerektiğini, bu nedenlede çoğunluğunun vardığı sonuca katılamamaktayım.

İkinci sorunuzun yanıtı için:
T.C. YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/21475 K. 2001/22145 T. 27.12.2001
• HACİZ İHBARNAMESİ ( Borçlu İlçe Başkanlığı İçin Siyasal Parti Genel Başkanlığının 3. Kişi Sayılmayacağı - İhbarnamenin Yok Hükmünde Olduğu )
• SİYASAL PARTİ ( İlçe Teşkilatının Genel Merkezin Organı Durumunda Olduğu - Genel Merkeze İlçe Teşkilatının Borcu İçin Haciz İhbarnamesi Gönderilemeyeceği )
• KİRA SÖZLEŞMESİ ( Siyasal Parti Genel Başkanlığının İlçe Başkanlığına Sözleşme Yapmak İçin Yetki Vermemesi - Sözleşmeyi Yapan Kişinin Şahsen Borçtan Sorumlu Olduğu )
2004/m. 89/1
2820/m. 71
ÖZET : İ.İ.K. 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilen Siyasal Parti Genel Başkanlığı takip borçlusu ilçe Başkanlığı yönünden 3.kişi sayılamıyacağından, ilçe teşkilatı genel merkezin organı durumunda olduğundan haciz ihbarnamesi yok hükmünde olup sonuç doğurmaz.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Takibe dayanak yapılan kira sözleşmesi Siyasal Parti İlçe Başkanlığı ile alacak arasında yapılmış olup, adı geçen borçlu için kesinleşen takip sebebiyle ilçe teşkilatının bağlı olduğu Genel Başkanlığa İ.İ.K.'nun 89/1.maddesi uyarınca haciz ihbarnamesi gönderilmiştir. Anılan maddede takip borçlusunun 3. şahıs nezdinde bulunan hak ve alacakları ile menkul mallarının haczedileceği öngörülmüştür. Somut olayda 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilen Genel Başkanlık takip borçlusu İlçe Başkanlığı yönünden 3.kişi sayılamayacağından ilçe teşkilatı Genel Merkezin organı durumunda olduğundan sözü edilen haciz ihbarnamesi sonuç doğurmaz. Yasanın emredici kuralına aykırı bu husus kamu düzeniyle ilgili olduğundan süresiz şikayet hakkı bulunduğu gibi yok hükmünde sayılan İ.İ.K.'nun 89/1 haciz ihbarnamesi doğrultusunda Genel Merkezin malı hakkında uygulanan haciz işlemi de geçersizdir. Her ne kadar İcra Müdürü kendisinin verdiği haciz kararını başvuru üzerine kaldıramaz ise de, kamu düzeniyle ilgili olması sebebiyle haczi kaldırmasında usulsüzlük bulunmamaktadır. 2820 Sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun 71.maddesi hükmü gereğince, kira sözleşmesi yapma hususunda İlçe Başkanlığına yetki verilmediğinden Genel Merkezin borçtan sorumlu tutulması da mümkün olmayıp, sözleşmeyi yapan kişi şahsen sorumludur. Merciice açıklanan ilkeler doğrultusunda şikayetin reddine karar vermek gerekirken yazılı gerekçeyle karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Siyasi Parti Genel Başkanlığı'nın temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428.maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 27.12.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
tebligat yapılacak şahıs o an için adreste bulunamazsa tebligat nasıl yapılır? Av. Aylin Kaya Meslektaşların Soruları 10 10-03-2010 12:18
Yurt dışındaki Türk borçluya tebligat nasıl yapılır? pir_i fani Meslektaşların Soruları 3 28-02-2008 17:57
Mühürleme Nasıl Yapılır ? Armağan Konyalı Meslektaşların Soruları 8 08-04-2007 06:46
İski'den Tahsilat Nasıl Yapılır. abay Hukuk Sohbetleri 2 02-09-2005 16:35


THS Sunucusu bu sayfayı 0,09434295 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.