Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

EPDK nın kesmiş olduğu cezaya karşı ne yapılabilir....

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-07-2011, 14:07   #1
av.tuğbabal

 
Varsayılan EPDK nın kesmiş olduğu cezaya karşı ne yapılabilir....

İyi çalışmalar

EPDK bir akaryakıt istasyon sahibi şirlekete karşı ,alınan numunelere ilişkin olarak,numunelerein yeterli şart ve seviyede marker içermediğini ve teknik düzenlemelere aykırı olduğunu gösterir analiz raporu ve ilgili emniyet müdürlüğünün tutanakları doğrultusunda idari para cezası kesmiştir.ancak ne analiz raporunu nede emniyetin tutanaklarını tebliğ etmemiştir.

ayrıca müvekkil beyanına göre; numuneler deponun en aşağı kısmından alındığı için eski akaryakıt ve yağ olma ihtimalide yüksekmiş.Ayrıca müvekkil şirket kaçak akaryakıttan dolayı açılan ceza davasında hüküm giymiş ve henüz hüküm kesinleşmemiştir.


Teşekkürler...
Old 05-07-2011, 14:44   #3
tiryakim

 
Varsayılan Makale

ENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURUMU TARAFINDAN KESİLEN İDARİ PARA CEZALARI MÜKELLEFLERİ MAĞDUR ETMEKTEDİR

Bilindiği gibi Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu sektörde faaliyette bulunan pek çok mükelleflere, akaryakıtçılara, akaryakıt nakliyesi işi yapan şirketlere çeşitli nedenlerle (aracın taşıma lisansı bulunmadığı, lisans almaksızın lisansa tabi faaliyetlerin yapıldığı, bayilik lisansına sahip olunmaması vb.) hayli yüksek miktarlarda idari para cezası keserek tebliğ etmektedir. Öyle ki bu cezalar gerek satıcıların ve gerekse nakliyecilerin mal varlıklarının çok çok üzerinde idari para cezaları olarak afaki ve ödenmesi imkansız rakamlara ulaşmaktadır. Bu durum gerek bayileri ve gerekse taşıyıcıları oldukça huzursuz ettiği gibi, bayileri ve taşımacıları adeta zorlamaktadır.

Bu konuda pek çok ceza muhatabı şirketler kendilerine tebliğ edilen cezalara karşı enerji piyasası düzenleme kurumuna kendilerine kesilen cezalarla ilgili gerekli itirazlarını yaparak öncelikle bu kuruma başvurmaları zorunludur. Kurum tarafından idari para cezalarının terkin edilmesi yani kaldırılması talebiyle yapılan başvurular gerekçeli olarak ilgili şirketlere tebliğ edilmektedir. Sonuçta, idari para cezaları, Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliğine aykırı olarak hareket edildiği iddiasıyla şirketlerin başvuruları reddedilebilmektedir. İdari para cezalarının kaldırılması talebi red edilen müracaatçıların Danıştay’da dava açmaları yolundan başka bir yol kalmamaktadır([1]).

5015 sayılı Yasa’nın 3/1-b madde hükmü ile ve Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği’nin 5/1-2 fıkra hükümlerine göre Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Denetim Dairesi Başkanlığı’na karşı savunmada bulunan ceza muhatapları savunmaları kabul edildiği takdirde kesilen cezalar terkin olunabilmektedir.

Uygulamada lisans almaksızın lisansa tabi olan faaliyetleri yapan kişi veya kurumlar hakkında bu fiillerden tespit edilmesi veya tutanağa bağlanması gerekmektedir.

Kendilerine idari para cezası tebliğ edilen kişiler bu cezaya karşı EPDK Denetim Dairesi Başkanlığı’na yapacakları savunmalar neticesinde kurul tarafından verilecek olan karar ve eki idari para cezası uygulaması tebligatı üzerine Petrol Piyasası Kanunu’nun 21/3 md. hükmüne göre kararın yazılı bildirim tarihinden itibaren 60 gün içerisinde kurul kararı aleyhine Danıştay nezdinde dava açma olanağı bulunmaktadır. Danıştay’a yapılacak başvuruların “yürütmenin durdurulması talepli” olarak yapılması yararlı olabilecektir. Zira ödenmeyen idari para cezaları ilgili şirketin iş merkezinin bulunduğu vergi dairesi müdürlüğü tarafından veya bu bölgede vergi dairesi olmaması durumunda mal müdürlükleri tarafından işbu idari para cezaları muhataplarına ödeme emri tebliğ edilerek tahsil ve koğuşturma işlemleri başlatılmaktadır([2]).

Danıştay’a yapılan müracaatlarda, kesilen idari para cezalarının iptali için yüksek mahkeme tarafından çeşitli kararlar verilebilmektedir. Örneğin; Danıştay 13. Dairesi tarafından verilen bir Karar’da “akaryakıt ticareti ile uğraşan davacının, iş yerinde bayilik lisansını ibraz etmediğinden bahisle tutulan mühürleme tutanağına dayanılarak, EPDK’ca idari para cezası kararı verilmişse de, mühürleme zaptının tutulduğu tarihte davacı adına lisans tanzim edildiği, mühürleme tarihinden önce faaliyette bulunduğuna ilişkin bir kanıt da sunulmadığı anlaşıldığından, işlemin hukuka aykırı bulunduğu ….”([3]) şeklinde karar verilerek kesilen idari para cezası ortadan kaldırılmıştır.

Yine bir başka olayda ise yüksek mahkeme tarafından verilen Karar’da: “bayilik lisansı almadan, lisansa tabi faaliyette bulunan davacı hakkında 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun 19. maddesine göre idari para cezası uygulamasına ilişkin EPDK kararında, hukuka aykırılık görülmediği”([4]) şeklinde karara bağlanarak kesilen idari para cezası tasdik edilmiştir.

Sonuç olarak, görüldüğü gibi Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu pek çok şirketlere idari para cezası keserek fahiş ve mesnetsiz idari para cezaları ile pek çok taşımacı ve bayileri maddi ve manevi yönden zor durumlara sürüklemektedir. Uygulamanın yumuşatılması ve kesilen cezaların daha gerçekçi ve tutarlı miktarlara çekilmesinde yarar olacaktır. Kesilen cezaların daha gerçekçi ve ödenebilir olması esastır. Diğer taraftan uygulamada kesilen cezaların tespiti konusunda cezayı gerektirir fiilin bütün unsurlarıyla tespit edilmesi ve failin cezayı gerektirir fiilinin tam olarak kavranması temin edilmelidir.

Kendisine idari para cezası tebliğ edilenler bu cezaya karşı gerekli itiraz, savunma ve süresi içerisinde Danıştay’a dava açmamaları durumunda bağlı bulundukları vergi daireleri tarafından ödeme emri tebliği ile karşı karşıya kalacaklarından dolayı ödenmesi gerekli olan safhalara gelen bu cezalar hakkında vergi daireleri mükelleflerin banka hesapları dahil, taşıma araçları üzerine, ruhsatlarına ve bütün mamelekine haciz koyup, icrai işlemleri uygulayabileceklerdir.




--------------------------------------------------------------------------------

* Dr., SMMM

* * Doç. Dr., Dokuz Eylül Ünv., İİBF, Maliye Bölümü

[1] Petrol Piyasası Kanunu’nun 21/3 madde hükmüne göre kararın yazılı bildirim tarihinden itibaren 60 gün içerisinde dava açılmalıdır. 2577 sayılı Danıştay Kanunu md. 23,24

[2] 6183 sayılı AATUHK md.58

[3] Dn. 13. D.’nin, 20.11.2006 tarih ve E.2005/9752, K. 2006/4387 sayılı Kararı.

[4] Dn. 13. D.’nin, 20.11.2006 tarih ve E.2005/9730, K.2006/4394 sayılı Kararı.

Makalenin Linki ;

http://www.yaklasim.com/mevzuat/derg...0080211002.htm


Umarım faydası olur.
Teşekkürler...
Old 05-07-2011, 14:57   #4
av.tuğbabal

 
Varsayılan

ilginiz için teşekkür ederim sayın tiryakim...

bende sizin yaptığınız araştırmalara göz gezdirmiştim...lakin tutulan tutanaklara ilişkin olarak daire kararı aıyorum yada emsal bir karar...elinizde varsa yada ulaşabileceğim bir yer varsa şimdiden teşekkürler....
Old 05-07-2011, 15:22   #5
tiryakim

 
Varsayılan Makalede yer alan kararların tam metnini ekliyorum

T.C. Danistay

13.Dairesi
Esas: 2005/9752
Karar: 2006/4387
Karar Tarihi: 20.11.2006


İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE İLİŞKİN ENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURULU KARARININ İPTALİ İSTEMİ - LİSANS ALMAKSIZIN AKARYAKIT PİYASASI FAALİYETİNDE BULUNULMASI

ÖZET: Mühürleme tarihi itibarıyla davacının bir yıl süreli bayilik lisansının olduğu, bu tarihten önce lisanssız olarak faaliyette bulunduğu yolunda, davalı idarece hukuken geçerli bir bilgi ve belge sunulamadığı göz önüne alındığında, davacının, 5015 sayılı Kanunda düzenlenen ve lisans almak için son gün olan 20.03.2005 tarihinden lisansı aldığı tarihe kadar faaliyette bulunduğu varsayımıyla, yeterli tespite dayalı olmadan 13.10.2005 tarih ve 563/503 sayılı Kurul kararı ile verilen idarî para cezasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.



(5015 S. K. m. 3/1-b, 19)

İstemin Özeti: Davacıya idarî para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 tarih ve 563/503 sayılı kararının iptali istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: Lisanssız piyasa faaliyeti yaptığı mühürleme tutanağı ile tespit edilen davacı hakkında 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu hükümleri uyarınca kesilen cezanın hukuka uygun olduğu ileri sürülerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hâkimi Suat DURSUN'un Düşüncesi: Dosyanın incelenmesinden, akaryakıt ticaretiyle uğraşan davacının, bayilik lisansını ibraz etmediğinden bahisle, iş yerinde 18.07.2005 tarihinde mühürleme tutanağının tutulduğu; bu tutanağa dayanılarak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 tarih ve 563/503 sayılı kararı ile davacı adına, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 19'uncu maddesinin 2'nci fıkrasının (b) bendi uyarınca, dava konusu edilen idari para cezasının kesildiği; davacıya mühürleme tutanağının tutulduğu 18.07.2005 tarihinde, 1 yıl süreli lisans verildiği anlaşılmakta olup, mühürleme tarihi itibarıyla lisansı olan davacının, bu tarihten önce lisanssız olarak faaliyette bulunduğu yolunda, davalı idarece hukuken geçerli bir bilgi ve belge sunulamadığından, 5015 sayılı Kanun'da düzenlenen ve lisans almak için son gün olan 20.03.2005 tarihinden sonra faaliyette bulunduğu varsayımıyla kesilen cezada yasal isabet bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenle, davanın kabulü ile dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.

Danıştay Savcısı Mehmet KARAOĞLU'nun Düşüncesi: Dava, lisans almadan petrol piyasasında faaliyette bulunduğu gerekçesiyle davacıya verilen idari para cezasının iptali istemiyle açılmıştır.

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 3/1-(b) maddesinde; <Akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alınması zorunludur.> hükmü yer almış, 20/3.maddesinde, akaryakıt istasyonu kapsamında sürdürülen bayilik faaliyetlerinin, bu Kanuna veya bu Kanuna istinaden çıkarılan düzenlemelere aykırılığının kurumca tespiti halinde, anılan istasyonda yapılan akaryakıt ikmalinin kurumca geçici veya süresiz olarak mühürleme suretiyle durdurulacağı belirtilmiş, Kanunun Geçici 1.maddesinde de <Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce; 6326 sayılı Petrol Kanununa göre belge sahibi olan kişiler ile Bakanlıkça yapılan düzenlemelere istinaden faaliyetlerine izin verilen akaryakıt dağıtım ve pazarlama kuruluşlarının ilgili mevzuat kapsamında tanınan hak ve menfaatleri ile yükümlülüklerine ilişin hükümler, bu Kanunda belirlenen süre ve esaslar dahilinde faaliyeti ile ilgili lisans verilinceye kadar saklıdır.

Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte fiilen, bu Kanunla yapılması için lisans alınması gereken faaliyetleri yürüten kişiler, bu Kanunun yayımı tarihinden (20.12.2003) sonra bir yıl içinde durumlarını bu Kanuna uygun hale getirerek, Kurum Tarafından istenecek bilgi ve belgelerle Kuruma başvurmak zorundadır. Başvurusunu yapmış ancak işlemleri tamamlayamayan kişilerin faaliyetlerinin devamı için, üç ayı aşmamak üzere ek süre verilmesinde kurum yetkilidir.

Süresinde başvurmayan veya süresinde başvurduğu halde süresinde durumunu bu Kanuna uygun hale getirmeyenlerin faaliyetleri, sürenin bitim tarihi itibarıyla durdurulur. Daha önce verilen hak, izin ve yetki doğurucu her türlü karar, işlem ve evrak başkaca bir işleme gerek kalmaksızın hükümsüz hale gelir.> hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır.

Anılan Yasanın <İdari para cezaları> başlıklı 19.maddesinde ise; lisans alınmaksızın lisansa tabi faaliyetlerin yapılması ve sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterilmesi halinde, sorumluları hakkında Yasada öngörülen miktarda idari para cezası uygulanacağı belirtilmiştir.

Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının mevzuatta öngörülen süre içerisinde lisans almaksızın akaryakıt piyasası faaliyetinde bulunduğu ve bu hususun yetkililerce tutanakla tespit edilip mühürleme işlemi yapıldığı anlaşılmakta olup; davacının sabit olan bu faaliyeti nedeniyle verilen dava konusu idari para cezasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

Davacının diğer iddiaları ise yerinde görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, davacıya idari para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 tarih ve 563/503 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 3.maddesinin (a) fıkrasında, petrol ile ilgili; rafinaj, işleme, madeni yağ üretimi, depolama, iletim, serbest kullanıcı ve ihrakiye faaliyetlerinin yapılmasının ve bu amaçla tesis kurulmasının ve/veya işletilmesinin, (b) bendinde; akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alınmasının zorunlu olduğu; 19/2-b/1 maddesinde; lisans almaksızın hak konusu yapılan tesislerin yapımına ve/veya işletimine başlanması ile bunlar üzerinde tasarruf hakkı doğuracak işlemlerin yapılmasının birinci derece kusur sayılarak, sorumluları hakkında idarî para cezası uygulanacağı; geçici 1.maddesinin 2.fıkrasında, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte fiilen, bu Kanunla yapılması için lisans alınması gereken faaliyetleri yürüten kişilerin, bu Kanunun yayımı tarihinden sonra 1 yıl içinde durumlarını bu Kanuna uygun hale getirerek Kurum tarafından istenecek bilgi ve belgelerle Kuruma başvurmak zorunda olduğu, başvurusunu yapmış ancak işlemleri tamamlayamayan kişilerin faaliyetlerinin devamı için üç ayı aşmamak üzere ek süre verilmesinde Kurumun yetkili olduğu, 3 üncü fıkrasında; süresinde başvurmayan veya süresinde başvurduğu halde süresinde durumunu bu Kanuna uygun hale getirmeyenlerin faaliyetlerinin, sürenin bitim tarihi itibarıyla durdurulacağı, daha önce verilen hak, izin ve yetki doğurucu her türlü karar, işlem ve evrakın başkaca bir işleme gerek kalmaksızın hükümsüz hale geleceği; 17.06.2004 tarih ve 25495 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 5.maddesinin 1. ve 2.fıkralarında; lisansın, bir gerçek veya tüzel kişinin piyasada faaliyet gösterebilmek için Kurumdan almak zorunda olduğu izin belgesi olarak tanımlandığı, her bir piyasa faaliyeti ve piyasa faaliyeti yürütülen her bir tesis için ayrı lisans alınacağı hükme bağlanmıştır.

Bu kuralların birlikte değerlendirilmesi sonucunda, yasa koyucunun, akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alma zorunluluğunu getirdiği ve lisanssız faaliyet halinde idarî para cezası verilmesini öngördüğü tartışmasızdır.

Bakılan uyuşmazlıkta, akaryakıt ticaretiyle uğraşan davacının iş yerinde, bayilik lisansını ibraz etmediğinden bahisle, 5015 sayılı Kanun ve bu Kanuna dayanılarak çıkarılan Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ile Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler için Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Özel Denetim Kuruluşlarından Hizmet Alımına İlişkin Usul ve Esaslar ve İçişleri Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Arasında Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimlere İlişkin İşbirliği Protokolü hükümleri doğrultusunda, petrol piyasasında lisans sahibi olmaksızın bayilik faaliyetinde bulunulup bulunulmadığının tespiti amacıyla görevlendirilen kamu personeli tarafından 18.07.2005 tarihinde mühürleme tutanağının tutulduğu; bu tutanağa dayanılarak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 tarih ve 563/503 sayılı kararı ile davacı adına, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 19'uncu maddesinin 2'nci fıkrasının (b) bendi uyarınca, dava konusu edilen idari para cezasının kesildiği; davacıya mühürleme tutanağının tutulduğu 18.07.2005 tarihli 519-17 sayılı, 1 yıl süreli lisans verildiği; davacının lisansın verildiği tarihten önce faaliyette bulunduğu yolunda bir bilgi ve belge sunulamadığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda, olay, yukarıda yer alan Kanun maddeleriyle birlikte değerlendirildiğinde, mühürleme tarihi itibarıyla davacının bir yıl süreli bayilik lisansının olduğu, bu tarihten önce lisanssız olarak faaliyette bulunduğu yolunda, davalı idarece hukuken geçerli bir bilgi ve belge sunulamadığı göz önüne alındığında, davacının, 5015 sayılı Kanunda düzenlenen ve lisans almak için son gün olan 20.03.2005 tarihinden lisansı aldığı tarihe kadar faaliyette bulunduğu varsayımıyla, yeterli tespite dayalı olmadan 13.10.2005 tarih ve 563/503 sayılı Kurul kararı ile verilen idarî para cezasında hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 tarih ve 563/503 sayılı işleminin iptaline, aşağıda dökümü yapılan toplam 83.60 YTL yargılama giderinin, davalı idare Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'ndan alınarak davacıya verilmesine, artan 24.50 YTL posta giderinin istemi halinde davacıya iadesine, 20.11.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)




Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 05-07-2011, 15:23   #6
tiryakim

 
Varsayılan

T.C. Danistay

13.Dairesi
Esas: 2005/9730
Karar: 2006/4394
Karar Tarihi: 20.11.2006


MÜHÜRLEME TUTANAĞINA DAYANILARAK BAYİLİK LİSANSININ OLMADIĞINDAN BAHİSLE KESİLEN CEZANIN İPTALİ İSTEMİ - DAVACININ SÜRE İÇERİSİNDE LİSANS ALMAKSIZIN AKARYAKIT PİYASASINDA FAALİYETTE BULUNMASI

ÖZET: Davacının mevzuatta öngörülen süre içerisinde lisans almaksızın akaryakıt piyasasında faaliyette bulunduğu ve bu hususun yetkililerce tutanakla tespit edilip mühürleme işlemi yapıldığı anlaşılmakta olup; davacının lisansa tabi olan bu faaliyeti nedeniyle lisans almaksızın faaliyette bulunduğu açık olduğundan, dava konusu idari para cezasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

(5015 S. K. m. 2, 3, 19, 20, Geç. m. 1) (Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği m. 5)

İstemin Özeti: Davacıya idari para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 tarih ve 563/591 sayılı kararının; lisans almak için üzerine düşen yükümlülükleri süresinde tamamladığını; ancak, davalı idarenin yavaş çalışması sonucu, tamamen idarenin kusurundan kaynaklanan gecikme nedeniyle zamanında lisans alamadığını; tutulan mühürleme tutanağına dayanılarak bayilik lisansının olmadığından bahisle kesilen cezanın hukuka uygun olmadığını ileri sürerek, iptali istenilmektedir.

Savunmanın Özeti: 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu ile bu Kanuna dayanılarak çıkarılan Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği hükümleri uyarınca, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nca kesilen dava konusu idari para cezasının hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmuştur.

Danıştay Tetkik Hâkimi Suat DURSUN'un Düşüncesi: Dava bayilik lisansı almaksızın akaryakıt satışı yaptığından bahisle tutulan tutanağa dayanılarak, davacıya idari para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun kararının iptali istemiyle açılmıştır.

20.12.2003 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun <Tanımlar ve Kısaltmalar> başlıklı 2. maddesinde, bayilik faaliyeti için gerekli donanıma sahip gerçek ve tüzel kişiler bayi olarak, bu Kanuna göre gerçek ve tüzel kişilere piyasada faaliyet gösterebilmeleri için Kurul tarafından izin verildiğini gösterir belge de lisans olarak tanımlanmış, aynı Kanun'un 3. maddesinin (b) fıkrasında da, akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alınmasının zorunlu olduğu düzenlenmiştir.

Öte yandan, 5015 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin 2. fıkrasında, lisans alınması gereken faaliyetleri yürüten kişilerin, bu Kanunun yayınlanmasından itibaren bir yıl içinde durumlarını bu Kanuna uygun hale getirerek Kurum tarafından istenen bilgi ve belgelerle lisans almak için Kuruma başvurmak zorunda oldukları düzenlenmiş, başvurusunu süresinde yapmış ancak işlemlerini tamamlayamayan kişiler için üç ayı aşmamak üzere faaliyetlerinin devamı için ek süre verme konusunda Kurum yetkili kılınmıştır. Bu yetkiye istinaden 14.12.2004 gün ve 394/82 sayılı Kurul kararı ile lisans almak için başvurulması için son gün olan 20.12.2004 tarihine kadar başvurmaları koşulu ile işlemlerini tamamlayamayanlara 20.3.2005 tarihine kadar lisanssız olarak faaliyetlerine devam etmeleri yolunda üç aylık ek süre verilmiştir.

Ayrıca, 5015 sayılı Kanun'un <İdari Para Cezaları> başlıklı 19. maddesinin 2. fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendinde, lisans almaksızın hak konusu yapılan tesislerin yapımına ve/veya işletimine başlanması ile bunlar üzerinde tasarruf doğuracak işlemlerin yapılması hali birinci derece kusur sayılarak ikiyüz milyar Türk Lirası ile cezalandırılacağı; aynı maddenin 4. fıkrasında da, anılan cezaların bayiler için beşte birinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

Yukarıda yer alan Kanunun maddelerinin birlikte değerlendirilmesinden, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu yürürlüğe girmeden önce, bu Kanununun lisans alınmasını zorunlu kıldığı bir faaliyeti yürüten gerçek ve tüzel kişilerin, bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içinde ve en son 20.12.2004 tarihine kadar Kurum tarafından istenen bilgi ve belgelerle Kuruma başvurmak zorunda oldukları, böyle bir başvurunun bulunması halinde işlemlerini tamamlayamayanların Kurulca verilen üç aylık ek sürenin sonu olan 20.3.2005 tarihine kadar lisans almaksızın faaliyetlerine davam edebilecekleri, bu tarihten sonra hiç bir şekilde lisans olmaksızın lisansa tabi bir faaliyetin yürütülemeyeceği, yürütülmesinin tespit edilmesi halinde de Kanunda öngörülen cezanın uygulanacağı anlaşılmaktadır.

Olayda ise, davacının, .... adresinde 02.05.2001 tarihinden itibaren akaryakıt istasyonu çalıştırdığı; anılan istasyon için 03.01.2005 tarihinde lisans başvurusunda bulunduğu; 29.03.2005 tarihinde Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nca, davacının nüfus cüzdan sureti, istasyonun inşaat ruhsatı, ticaret sicil kaydı ile bayilik sözleşmesinin eksik olduğundan bahisle davacıya eksik evrak bildiriminin yapıldığı; davacının yukarıdaki adreste bulunan akaryakıt istasyonunda tutulan, 19.07.2005 gün ve Seri A 001665 sayılı mühürleme tutanağıyla bayilik lisansı olmadan faaliyette bulunduğunun tespit edildiği; davacıdan istenilen eksik belgelerden oda sicil kaydının 22.07.2005, Delta Petrol Ürünleri ile yapılan bayilik sözleşmesinin ise, 29.07.2005 tarihli olduğu; davacının 11.08.2005 tarihinde de bayilik lisansı aldığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda, Kanun maddeleriyle olayın birlikte yorumlanmasından, süresinde bayilik lisansı başvurusunda bulunmayan, mühürleme tutanağının düzenlediği tarihte lisansı olmayan davacı hakkında kesilen idari para cezasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenle, dava konusu işlem Kanuna uygun olarak tesis edildiğinden, davanın reddi gerektiği düşünülmüştür.

Danıştay Savcısı Emin Celâlettin ÖZKAN'ın Düşüncesi: Dava, lisans almadan petrol piyasasında faaliyette bulunduğu gerekçesiyle davacıya verilen idari para cezasının iptali istemiyle açılmıştır.

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 3/1-(b) maddesinde; <Akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alınması zorunludur.> hükmü yer almış, 20/3.maddesinde, akaryakıt istasyonu kapsamında sürdürülen bayilik faaliyetlerinin, bu Kanuna veya bu Kanuna istinaden çıkarılan düzenlemelere aykırılığının Kurumca tespiti halinde, anılan istasyonda yapılan akaryakıt ikmalinin Kurumca geçici veya süresiz olarak mühürleme suretiyle durdurulacağı belirtilmiş, Kanunun Geçici 1.maddesinde de Bu Kanunun yürürlüğe girmesinden önce; 6326 sayılı Petrol Kanununa göre belge sahibi olan kişiler ile Bakanlıkça yapılan düzenlemelere istinaden faaliyetlerine izin verilen akaryakıt dağıtım ve pazarlama kuruluşlarının ilgili mevzuat kapsamında tanınan hak ve menfaatleri ile yükümlülüklerine ilişin hükümler, bu Kanunda belirlenen süre ve esaslar dahilinde faaliyeti ile ilgili lisans verilinceye kadar saklıdır.

Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte fiilen, bu Kanunla yapılması için lisans alınması gereken faaliyetleri yürüten kişiler, bu Kanunun yayımı tarihinden (20.12.2003) sonra bir yıl içinde durumlarını bu Kanuna uygun hale getirerek, Kurum tarafından istenecek bilgi ve belgelerle Kuruma başvurmak zorundadır. Başvurusunu yapmış ancak işlemleri tamamlayamayan kişilerin faaliyetlerinin devamı için, üç ayı aşmamak üzere ek süre verilmesinde kurum yetkilidir.

Süresinde başvurmayan veya süresinde başvurduğu halde süresinde durumunu bu Kanuna uygun hale getirmeyenlerin faaliyetleri, sürenin bitim tarihi itibarıyla durdurulur. Daha önce verilen hak, izin ve yetki doğurucu her türlü karar, işlem ve evrak başkaca bir işleme gerek kalmaksızın hükümsüz hale gelir.> hükmüne yer verilmiş bulunmaktadır.

Anılan Yasanın <İdari para cezaları> başlıklı 19.maddesinde ise; lisans alınmaksızın lisansa tabi faaliyetlerin yapılması ve sahip olunan lisansın verdiği haklar dışında faaliyet gösterilmesi halinde, sorumluları hakkında Yasada öngörülen miktarda idari para cezası uygulanacağı belirtilmiştir.

Dava dosyasında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının mevzuatta öngörülen süre içerisinde lisans almaksızın akaryakıt piyasasında faaliyette bulunduğu ve bu hususun yetkililerce tutanakla tespit edilip mühürleme işlemi yapıldığı anlaşılmakta olup; davacının sabit olan bu faaliyeti nedeniyle verilen dava konusu idari para cezasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

Davacının diğer iddiaları ise yerinde görülmemiştir.

Belirtilen nedenlerle, davanın reddine karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

Dava, bayilik lisansı olmaksızın akaryakıt satışı yaptığından bahisle tutulan tutanağa dayanılarak, davacıya idari para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 gün ve 563/591 sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanununun 3.maddesinin (a) fıkrasında, petrol ile ilgili; rafinaj, işleme, madeni yağ üretimi, depolama, iletim, serbest kullanıcı ve ihrakiye faaliyetlerinin yapılmasının ve bu amaçla tesis kurulmasının ve/veya işletilmesinin, (b) bendinde; akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alınmasının zorunlu olduğu; 19/2-b/1 maddesinde; lisans almaksızın hak konusu yapılan tesislerin yapımına ve/veya işletimine başlanması ile bunlar üzerinde tasarruf hakkı doğuracak işlemlerin yapılmasının birinci derece kusur sayılarak, sorumluları hakkında idarî para cezası uygulanacağı; geçici 1.maddesinin 2.fıkrasında, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte fiilen, bu Kanunla yapılması için lisans alınması gereken faaliyetleri yürüten kişilerin, bu Kanunun yayımı tarihinden sonra 1 yıl içinde durumlarını bu Kanuna uygun hale getirerek Kurum tarafından istenecek bilgi ve belgelerle Kuruma başvurmak zorunda olduğu, başvurusunu yapmış ancak işlemleri tamamlayamayan kişilerin faaliyetlerinin devamı için üç ayı aşmamak üzere ek süre verilmesinde Kurumun yetkili olduğu, 3 üncü fıkrasında; süresinde başvurmayan veya süresinde başvurduğu halde süresinde durumunu bu Kanuna uygun hale getirmeyenlerin faaliyetlerinin, sürenin bitim tarihi itibarıyla durdurulacağı, daha önce verilen hak, izin ve yetki doğurucu her türlü karar, işlem ve evrakın başkaca bir işleme gerek kalmaksızın hükümsüz hale geleceği; 17.06.2004 tarih ve 25495 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği'nin 5.maddesinin 1. ve 2.fıkralarında; lisansın, bir gerçek veya tüzel kişinin piyasada faaliyet gösterebilmek için Kurumdan almak zorunda olduğu izin belgesi olarak tanımlandığı, her bir piyasa faaliyeti ve piyasa faaliyeti yürütülen her bir tesis için ayrı lisans alınacağı hükme bağlanmıştır.

Bu kuralların birlikte değerlendirilmesi sonucunda, yasa koyucunun, akaryakıt dağıtımı, taşıması ve bayilik faaliyetlerinin yapılması için lisans alma zorunluluğunu getirdiği ve lisanssız faaliyet halinde idarî para cezası verilmesini öngördüğü tartışmasızdır.

Bakılan uyuşmazlıkta, akaryakıt ticaretiyle uğraşan davacının iş yerinde, bayilik lisansını ibraz etmediğinden bahisle, 5015 sayılı Kanun ve bu Kanuna dayanılarak çıkarılan Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ile Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimler için Kamu Kurum ve Kuruluşları ile Özel Denetim Kuruluşlarından Hizmet Alımına İlişkin Usul ve Esaslar ve İçişleri Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Arasında Petrol Piyasasında Yapılacak Denetimlere İlişkin İşbirliği Protokolü hükümleri doğrultusunda, petrol piyasasında lisans sahibi olmaksızın bayilik faaliyetinde bulunulup bulunulmadığının tespiti amacıyla görevlendirilen kamu personeli tarafından 19.07.2005 tarihinde mühürleme tutanağının tutulduğu; bu tutanağa dayanılarak, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun 13.10.2005 gün ve 563/591 sayılı kararı ile davacı adına, 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nun 19'uncu maddesinin 2'nci fıkrasının (b) bendi uyarınca, dava konusu edilen idari para cezasının kesildiği anlaşılmaktadır.

Bu durumda, davacının mevzuatta öngörülen süre içerisinde lisans almaksızın akaryakıt piyasasında faaliyette bulunduğu ve bu hususun yetkililerce tutanakla tespit edilip mühürleme işlemi yapıldığı anlaşılmakta olup; davacının lisansa tabi olan bu faaliyeti nedeniyle lisans almaksızın faaliyette bulunduğu açık olduğundan, dava konusu idari para cezasında mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle davanın reddine, aşağıda dökümü yapılan toplam 83,60 YTL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, ayrıca Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 400,00 YTL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idare vekiline verilmesine, artan 24.50 YTL posta giderinin istemi halinde davacıya iadesine, 20.11.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yargıtay Kararına Karşı Ne Yapılabilir? Av. Hamza Meslektaşların Soruları 0 09-08-2010 13:55
Çek iptal kararına karşı ne yapılabilir BOSMAN Meslektaşların Soruları 3 17-03-2010 20:55
Sgk'nın kesmiş olduğu cezadan eski malikin sorumluluğu Av.Gökçe Peker Meslektaşların Soruları 5 24-04-2009 19:02
Yargıtayın kesin hükmündeki hata ya karşı ne yapılabilir? av.pınar Meslektaşların Soruları 3 20-03-2009 15:39


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03965497 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.