Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

UYAP ve av.tr konusunda Danıştay'a iptal davası dilekçelerim

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 19-08-2007, 13:46   #1
Dr.Öykü Didem Aydın

 
Varsayılan UYAP ve av.tr konusunda Danıştay'a iptal davası dilekçelerim

Saygıdeğer Meslektaşlar,


UYAP ve av.tr konusunda ayrı ayrı yaşadığımız aksaklıklar bir yana, her iki müessesenin, Anayasaya ve yasalara aykırı olarak kurulduğu iddiası ile UYAP konusunda Adalet Bakanlığı'na ve av.tr konusunda Türkiye Barolar Birliği'ne karşı Danıştay'da iptal davası açmaya yönelik iki dilekçe hazırladım.

UYAP, bütünü ile bir genelgeye dayanarak kurulmuş ve genelgede, "UYAP'ın işlerliğe geçtiği birimlerde tüm başvuru ve kayıtlar ve sair hizmetler UPAP üzerinden gerçekleştirilir" diyor. Hernekadar, özünde çok büyük bir gelişme ve işlerimizi kolaylaştıran bir uygulama olduğunun bilincinde olsam da benim ana fikrim, böyle bir uygulamanın icra ve yargı organlarına "BAŞVURANLAR" bakımından sadece seçimlik olarak öngörülebileceği. Şöyle ki:

1. Genelge, hiçbir yasaya ve yönetmeliğe dayanmıyor.

2. Örneğin, İcra İflas Kanunu'nda takip başvurusunun "yazılı" olarak yapılacağına ilişkin kural değiştirilmemiş. Diğer yasalarda da ve mahkemelerin kuruluşuna ilişkin tüm düzenlemelerde de aynı durum söz konusu.

3. Anayasal dilekçe hakkı (74. madde), kişilerin dilek ve şikayetlerini yetkili organlara yazı ile verebileceklerini düzenlemiş. Özellikle 2001 yılında yapılan değişiklik bu noktayı açıklıkla düzenlemiş.

4. Hak arama özgürlüğü açısından, avukat tutma yükümlülüğü olmayan kimseler için, bu uygulama büyük bir külfet getiriyor.

5. "Devlet, kamu görevini memurlar eliyle yürütür" Anayasal kuralına da aykırılık var. İcra memurunun işlemesi gereken kayıt, avukat ve diğer başvuranlardan talep ediliyor.

6. UYAP, aksaklıklarla işliyor. Mutlaka düzelecek. Ama düzelene kadar ceremesini bizler mi çekeceğiz?


AV.TR konusunda da avukatların bağımsızlığı ve "hiçbir organ kaynağını Anayasadan almayan yetki kullanamaz" şeklindeki Anayasal kurala aykırılık var. Biliyorsunuz, ODTÜ, bu alanı bize "tahsis" ediyor. TBB, yalnızca avukatlığımızı onaylıyor. Anayasa da ve diğer yasalarda bir üniversiteye böyle yetkiler verilmemiş. Verilemez de. ODTÜ, Ulaştırma Bakanlığı ile fi tarihinde bir protokol yapmış, ona göre alan adı dağıtıyor. Dilekçemde ifade ettiğim savlarıma göre, bir üniversite, bağımsız avukata alan adı tahsis edemez. Bu konuda yetki olsa olsa TBB'nde olabilir ancak TBB de nic.tr'de bir temcilci vs. bulundurmuyor. Yine, av.tr uygulaması, bizim için bir prestij gibi görünse de bir ticaret kapısı haline gelmiş. ODTÜ hiçbir teknnik destek vermiyor, tüm başvurular internet ortamında yapılmak zorunda, bir sorun çıktığında başvuracak mercii yok. Barolar, bazı UYAP kayıtlarını güncellemediği için av.tr. başvurularında sorun çıkıyor.


Yine av.tr başvuru süreçlerinde de Anayasamızın ihlali söz konusu. Öyle ki, alan adı tahsis işlemi de bir idari işlem olmasına karşın, yazılı başvurma olanağı tanınmamış, başvurulara yanıt kuralı işletilmiyor ve yine ODTü, TBB'nden onay getirene dek başvuruyu ancak 15 gün süre ile geçerli kabul ediyor. Tüm bunlar Anayasal dilekçe hakkına ve idare hukuku ilkelerine aykırı.

Bir başka nokta, TBB'nin av.tr ile ilgili uyuşmazlıklarda tahkim kuralını öngörmüş olması. Bu kural da kabul edilemez. İdarenin tüm eylem ve işlemleri yargı denetimine tabidir.

Dilekçemde işlemeye çalıştığım pek çok başka nokta var. Anlayış göstermenizi arzu ettiğim konu, benim teknolojiye karşı bir tavır almadığım. Interneti, 1991 yılında ABD'nde kullanmaya başladım. O zamandan bu yana da kullanıyorum. Yine, bilişim teknolojisinin tüm nimetlerinden mesleğimde yararlanıyorum. Benim itirazım, Türkiye'de FİİLİ YOL adı verilen, "ben yaptım oldu" uygulamalarının yaygınlığı. Bu kadar büyük çaplı bir dönüşüm projesinin basit bir genelgeyle yapılması. Av.tr konusunda ise TBB'nin tahsis kuralları, """büronun tabelasını şu firmaya yaptıracaksın ya da kartvizitini önce bana kaşeleteceksin sonra da gidip şu matbaaya bastıracaksın""" demekten farkı yok kanımca. Benim itirazlarım ilkesel.

Belki bir gerekçe değil ama bilişim teknolojilerinin üst düzeyde kullanıldığı ABD, Almanya vd. ülkelerde böyle bir uygulama yok. Olanları da "seçimlik".

Danıştay'a açacağım davada müdahale dilekçeleri ile katılımınızı ve yaşadığınız sorunları aktarmanızı diliyorum. UYAP ve av.tr'den tümü ile memnun meslektaşların ise, Anayasal ve ilkesel düzlemde ortaya koymak istediğim itirazlarımı anlayışla karşılayabileceğini umuyorum. UYAP ya da av.tr hukuk devletinde, başvuranlar açısından yalnızca seçimlik yol olmalıdır. Daireler ya da mahkemeler kendi işlemlerinde UYAP'ı kullanabilirler. Ancak başvurucu avukatları ya da diğer yurttaşları, UYAP kanalı ile başvuruya ve takibe zorlamak kabul edilemez.


Davama destek vermenizi, yaşadığınız sorunları delil olmak üzere aktarmanızı diliyorum. Benim göremediğim pek çok başka gerekçeler olabilir.
Düşündüğünüz başka iptal gerekçeleri var ise, lütfen yazınız. Dileyenlere, dilekçemin bir örneğini gönderebilirim.

Yinelemek pahasına, UYAP'dan ve/veya av.tr uygulamasından memnun olan meslektaşların bu memnuniyetlerine de saygı gösterdiğimi eklemek istiyorum,

Saygılarımla,

Öykü Didem Aydın
Old 19-08-2007, 15:15   #2
hukukbilgisi

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşım,

Öncelikle, temeli sağlam olmayan uygulamaları eleştirmenin, teknoloji veya UYAP düşmanlığı olarak algıamadığımı belirtmeliyim. Vargücümüzle sisteme adapte olmaya çalışsak da, meslektaş çevremizde eleştirmekten geri kalmıyoruz.

Burada can alıcı nokta, uygulamanın bir 'dayatma' olması. Belirttiğiniz gibi, bu seçimlik olmalıdır. Hak arama özgürlüğü ve imkânının belirli bir teknolojinin uygulanmaması nedeniyle gerçekleşememesi haksızlıktır. Hem avukatlara haksızlıktır, hem de vatandaşlara haksızlıktır. Hele ki bu sistem, sorunlu bir sistemse...

Nüfus sayımı da 'adreste' ve bilgisayar teknolojisi kullanılarak yapıldı, ancak 2002 ve 2007 sonuçlarını kimse izah edemiyor. Her yenilik ileri bir adım olmuyor ne yazık ki...

Hep birlikte üzerinde düşünmemiz ve fikir alışverişi yapmamız gereken bir konu...
Old 19-08-2007, 15:36   #3
Dr.Öykü Didem Aydın

 
Varsayılan Teşekkür ederim.

Alıntı:
Yazan Kırkambar
Değerli Meslektaşım,

Öncelikle, temeli sağlam olmayan uygulamaları eleştirmenin, teknoloji veya UYAP düşmanlığı olarak algıamadığımı belirtmeliyim. Vargücümüzle sisteme adapte olmaya çalışsak da, meslektaş çevremizde eleştirmekten geri kalmıyoruz.

Burada can alıcı nokta, uygulamanın bir 'dayatma' olması. Belirttiğiniz gibi, bu seçimlik olmalıdır. Hak arama özgürlüğü ve imkânının belirli bir teknolojinin uygulanmaması nedeniyle gerçekleşememesi haksızlıktır. Hem avukatlara haksızlıktır, hem de vatandaşlara haksızlıktır. Hele ki bu sistem, sorunlu bir sistemse...

Nüfus sayımı da 'adreste' ve bilgisayar teknolojisi kullanılarak yapıldı, ancak 2002 ve 2007 sonuçlarını kimse izah edemiyor. Her yenilik ileri bir adım olmuyor ne yazık ki...

Hep birlikte üzerinde düşünmemiz ve fikir alışverişi yapmamız gereken bir konu...


Çok teşekkür ederim. Söylediğiniz gibi, hak arama özgürlügü gibi son derece önemli bir özgürlükten yararlanmanın, belirli bir teknolojiyi kullanmaya bağlı olması ancak seçimlik olmalı diye düşünüyorum. Şöyle bir parallellik kurabiliriz: Dil bilmeyen taraflar, adli yardımdan yararlanarak kendilerine çevirmen atanmasını sağlayabiliyorlar. Varsayalım, bir yurttaş ya da avukat icra dairesine başvurmak istiyor, ancak UYAP sisteminden yararlanmasını bilmiyor. O zaman, kendisine adli yardım çerçevesinde yardım edilecek mi? Halihazırdaki uygulamaya göre, şüphesiz edilmeyecek. O zaman eğitim programlarına katılsın denebilir. Ama bireyleri böyle programlara katılmaya zorlamak ne derece doğru? Dava açmak için bilgisayar bilmek koşul değil, avukat olmak için de... Acaba böyle bir koşul getirilebilir mi? Ben, Danıştay'ın bu noktaları özenle inceleyeceğine inanıyorum.

Saygılarımla,

Öykü Didem Aydın
Old 21-08-2007, 09:44   #4
Bahadır Turan DURMAZ

 
Varsayılan

Öykü Hn.

Dilekçelerinizi bizimle paylaşmanız mümkün mü acaba?
Old 21-08-2007, 11:34   #5
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Sayın Aydın, Uyap ve av.tr konusunda görüşlerinize katılmıyorum. Dilekçelerinizi buraya eklerseniz sanırım daha iyi bir tartışma ortamı doğabilir.
Old 21-08-2007, 11:42   #6
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Son derece ilginç ve önemli noktalara değinmişsiniz.Aldığınız inisyatifi destekliyorum, teknolojik ilerleme adına hak arama özgürlüğünün kısıtlanması kabul edilemez.
Old 21-08-2007, 11:53   #7
SINIRSIZ

 
Varsayılan

Merhabalar, bence hukuk sohbetlerinde tartışılması gereken bir konu..

Sayın Aydın'a kesinlikle katılıyorum. Bizim hayatımızı bile bu kadar zorlaştıran bir sistemde vatandaş nasıl işin içinden çıkacak? aslında önce bunun herkes için iyi olduğunu düşünmüştüm. Basit bir icra takibi için bile olsa insanlar avukat tutmak zorunda kalacaklar. Bu avukatlar için iyi. ve kişilerde avukat sayesinde, işlemlerinde hatasız, daha güvenli adımlar atabileceklerdi. Fakat Sayın Aydın' ın yazısını okuyunca bir kez daha düşündüm EVET BU HİÇ HUKUKİ DEĞİL.. Bir tercih olması gerekir.
Sayın Aydın Dilekçelerinizi burda paylaşırsanız bende çok sevineceğim.. Tüm meslektaşlarıma kolaylıklar diliyroum..
Old 21-08-2007, 11:58   #8
SINIRSIZ

 
Varsayılan

Bir yanlış anlaşılma olmasını istemediğim için şunu belirteyim.. Uyap ve e- takip sistemi aslında zamanla bizim için çok büyük kolaylık olacaktır. Çok faydasını göreceğimize inanıyorum.. Bizim işimizi zorlaştırıyor derkenden kastım bu alışma devresi için geçerli sadece.. şu an ben hala e- takip hazırlarken sıkıntı çekiyorum.. fakat bu sitenin makaleler bölümünde(sanırım bu bölümdeydi) nasıl e- takip hazırlanacağını anlatan bir yazıdan çok faydalandım.. herkese tavsiye ederim bu arada. hazırlayan meslektaşıma da çok teşekkür ediyorum tekrar..
Old 21-08-2007, 12:32   #9
Av.Nazlı Yolaç

 
Varsayılan

Sn meslekdaşlarım,
Sn Aydın'ın hukuka aykırı bulduğu girişimler için başlattığını ifade ettiği hukuk mücadelesini saygıyla karşılıyorum ve daima biz avukatların bu türlü işlemlere karşı davacı sıfatını taşıyabileceği olaylar karşısında bireysel olarak hukuki mücadeleleri başlatmamız ve topluma bu yönden öncülük ve önderlik yapmamız gerektiğine inanmış bir hukukçu olarak girişimini takdirle karşılyorum.

Ancak konu hakkında pek de anlayamadığım ince detaylar var sanırım. Bu hususlarda beni aydınlatırsanız çok sevineceğim.
1-Uyap'ın tarafları zorlayıcı bir sistem olduğunu düşünmemiştim, bu güne kadar. Hala da ne şekilde icbar edici bir sistem olduğunu anlayabilmiş değilim. Yani gerek biz avukatlar, gerekse vatandaş eskisi gibi icra takibini hazırlayıp icra md. lüğüne gidersek bu takip kabul edilmeyip mutlaka uyap üzerinden takip yapmayı zorlayıcı bir sistem mi var? ben böyle algılamadım konuyu, bu güne kadar bu konu ile ilgili edindiğim bilgiler çerçevesinde ve verilen eğitimler sırasında. Üstelik uygulamada da uyapa geçen adliyelere gittiğimde bütün işlemleri kendileri uyapa kaydederek dilekçe ve takiplerimi kabul ettiler. Bu durumda işlemlerin taraflarca bizzat uyap üzerinden yapılmasını zorunlu kılan bir sistem olduğunu düşündürecek ne gibi bir sistem değişikliğinden bahsedildiğini de anlamadım. Benim anladığım şu ki; uyap sistemi adliyenin dosya, evrak, takip gibi işlemleri kayıt ve takip sistemini merkezi bir bilgiişlem sistemine bağladığı, kaleme gittiğimizde deftere kayıt sisteminin artık uygulamadan kalkıp uyap sistemi üzerinden kayıt ve havale edildiği bir sisteme geçildiği. Bu nedenle uygulamanın anayasaya aykırılık noktasını algılayamadım, açıkcası.
2-Av-tr uygulamasında da alan tahsisi işleminde ne gibi hukuka aykırılık gördüğünüzü + avukatların av.tr adresini almaya icbar edici bir uygulama olduğu kanaatinin dayanağını da anlamadım. Bu isimdeki alanı tahsis yetkisinin bir kuruluşa verilmesindeki hukuka aykırılık tezini de anlamadım.

Bu nedenle diğer meslakdaşlarımızın da dediği gibi, eğer dilekçelerinize burada yer verirseniz gerçekten daha iyi anlayabilirim diye düşünüyorum.

Her zaman bu kadar anlayışsız/anlamakta zorlanan biri değilimdir ama bu konuda tutuldum galiba, yardımlarınızı bekliyorum,

Saygılarımla,
Old 21-08-2007, 19:44   #10
Dr.Öykü Didem Aydın

 
Varsayılan UYAP ve Av.tr Konusundaki Davalarım

Saygıdeğer Meslektaşlar,

Değerli görüşleriniz için Sizlere teşekkür ederim. Genel bir yanıt vermek istiyorum, daha sonra mesaj yazan meslektaşlara ayrıca yanıt vereceğim.

Her şeyden önce UYAP ve av.tr sistemlerine benim de karşı olmadığımı belirtmek isterim. Benim karşı olmadığım dönüşüm projelerinin basit genelgelerle ve protokollerle yapılması. İkinci nokta, UYAP Genelgesi'nin, pekçok icra dairesi tarafından zorlayıcı olarak uygulanması. Benim başıma bununla ilgili dört olay geldi. Dördünde de ilgili icra dairesi, başvuruyu almadı. Bunlardan biri Ayaş icra dairesi, diğerleri de Ankara'daki icra daireleri. İlerideki gelişim dava dilekçeleri bakımından da böyle olacaktır. Tehlikeli bir yol. Bizim için değil belki ama yurttaşlar için. Şüphesiz avukatsız hak arama özgürlüğünden yararlanılması eksiktir ama o davacının ya davalının takdirinde bir husus.


İlk olarak UYAP dava dilekçemi ekliyorum. Karakter sorunları çıkmaz umarım. Sorun çıkarsa site yönetiminin de takdiri ile makale olarak gönderebilirim. daha sonra da av.tr başvurumu göndereceğim.

17 Ağustos 2007

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI’NA,


ANKARA


YÜRÜTMEYİ DURDURMA İSTEMLİDİR

DURUŞMA İSTEMLİDİR

DAVACI: Avukat Yardımcı Doçent Dr. Öykü Didem Aydın,.......

DAVALI: T.C. Adalet Bakanlığı

DAVA KONUSU:

1. DÜZENLEYİCİ İŞLEMİN İPTALİ;
2. HİZMET KUSURU NEDENİYLE ADALET BAKANLIĞI’NIN 500 YTL TUTARINDA TAZMİNAT ÖDEMEYE MAHKUM EDİLMESİ İSTEMİMİZ


İPTALİ İSTENEN DÜZENLEME:

I. Avukatları ve avukat olmayan bireyleri icra takiplerinde ve diğer hukuksal takiplerinde UYAP kanalı yoluyla elektronik başvuruya fiilen zorlayacak biçimde muğlak kaleme alınan ve yorumlanan; UYAP sistemine geçmiş birimler nezdinde yapılacak başvuruların bilgisayar kullanımı yoluyla yapılmasını amir; hiçbir kanuna ve yönetmeliğe dayanmayan; dilekçe hakkı, hak arama özgürlüğü bakımından Anayasaya aykırı bir sınırlama öngören ADALET BAKANLIĞI’NIN B.03.0.BİD.0.00.00.08/010.06.02/1 09/02/2006 Sayılı, “UYAP Uygulamaları” adlı, 124 no’lu GENELGESİNİN YÜRÜTÜLMESİNİN DURDURULMASI ve İPTALİ
I. ADALET BAKANLIĞI UYAP GENELGESİNİN (EK 1) İPTALİ İSTEMİMİZ VE İPTAL İSTEMİNE DAYANAK GÖSTERDİĞİMİZ HUKUKSAL SAVLARIMIZ

1. İptali istenen UYAP konulu genelge, hukuk devleti ile bağdaşmayacak ölçüde muğlak ve hukuksal işlemlerde “imza” kuralını kaldıran, dilekçe hakkı ve hak arama özgürlüğünden yararlanmak isteyen bireyleri ve vekillerini “bilgisayar” kullanmak mecburiyetinde bırakması bakımından Anayasaya aykırı bir düzenlemedir.
2. İptali istenen genelge, “UYAP yazılımlarının işletime geçtiği birimlerde” başlıklı; numarası belirsiz bendin “UYAP'nın işletime geçtiği birimlerdeki bütün kayıt, tevzi, veri girişleri, soruşturma, kovuşturma, harç, duruşma, karar, infaz ve diğer tüm işlemlerin UYAP üzerinden gerçekleştirilmesi” kuralını öngörmüş bulunmaktadır. Bu hali ile genelge, Anayasaya ve Elekronik İmza Kanunu’na aykırıdır ve hukuksal dayanaktan yoksundur.
3. Anayasamızın “Hak arama hürriyeti” ni düzenleyen 36. maddesi – (Değişik: 3.10.2001-4709/14 md.) “Herkes, meşrû vasta ve yollardan faydalanmak suretiyle yarg mercileri önünde davac veya daval olarak iddia ve savunma ile adil yarglanma hakkna sahiptir” düzenlemesini getirmiştir. Yargı merciilerine ve icra dairelerine yazı ile başvurmak meşru bir yoldur. UYAP Genelgesi, kişilerin, bu merciilere yaptıkları başvuruların kayıtlarının UYAP üzerinden gerçekleştirilmesi kuralını koyarken, başvuruyu alan memur ve benzeri görevlileri; başvuruyu yapan kimselerin başvurularını, CD veya benzeri araçlarla almaya da zorlamış bulunmaktadır. Çünkü, her gün binlerce başvuru alan memurların, bu başvuruları UYAP kaydına geçirebilme olanakları bulunmamaktadır. Bu olanağın yaratılması mümkün ise de ilgili genelge buna yönelik bir altyapının oluşturulmasını öngörmemiştir. Özetle, UYAP yazilımlarının işletime geçtiği birimlerde, elektronik başvuru bir zorunluluk olmuştur.

4. Davamız çerçevesinde UYAP modelinin işlerliğe geçtiği örnek bir çerçeve olarak seçtiğimiz icra dairelerine yapılan takip başvurularının elektronik yapılması yolunda bir zorunluluk İcra İflas Kanunu’nca öngörülmemiştir. Tam aksine, bu kanunun TAKİP TALEBİ VE MUHTEVASI başlıklı 58.- (Değişik: 538 - 18.2.1965) maddesi “Takip talebi icra müdürüne yaz ile veya sözlü olarak yaplr” düzenlemesini getirmiştir. Mahkemelerin teşkilatı ile ilgili tüm yasalarda da böyle bir zorunluluk bulunmamaktadır. UYAP sistemini yaşama geçiren idare, bu yasalarda dahi bir değişikliğe gitme lüzumu görmeden, basitçe bir genelge çıkarmış ve bireylerin hak arama özgürlüğü bakımından son derece önemli bir konunun düzenlenmesini bir genelgeye bırakmıştır.

5. Anayasamız, temel hak ve özgürlüklerin düzenlenmesinin kanunla yapılmasını hükme bağlamıştır. Anayasamızın 36. maddesi ile düzenlenen hak arama özgürlüğü temel bir haktır. Hak arama özgürlüğünden hangi usulde yararlanılacağının düzenlenmesi kanunla yapılmak gerekirken UYAP Genelgesi’nin çıkarılması Anayasaya aykırıdır.

6. İptali istenen genelgenin dayandığı bir kanun ya da yönetmelik bulunmamaktadır. Bu genelgeye belki dayanak olabilecek bir kanun olan ELEKTRONİK İMZA KANUNU da (Kanun No. 5070, Kabul Tarihi : 15.1.2004, Resmi Gazete Say: 25355, Resmi Gazete Tarih: 23.1.2004), yargı organlarına ve icra dairelerine yapılacak başvuruların UYAP sistemi çerçevesinde bilgisayar kullanımı ile gerçekleştirileceğine dair hiçbir düzenleme getirmemiştir. Böylesine büyük çaplı bir dönüşüm projesi, kanunla ya da en azından yönetmelikle yapılmak lazım gelirken, basit bir genelge ile hak arama özgürlüğünün sınırlandırılması hukuk devleti ilkesinin bir ihlalidir. Avrupa Birliği ülkelerinde de UYAP benzeri projeler yaşama geçirilmiştir ve hukuksal birimlerin kendi arşiv, karar ve diğer işlemlerinde verimli olarak kullanılmaktadır. Ancak, hiçbir sistemde, bireylerin, örneğin icra takiplerini münhasıran CD ve benzeri araçlarla yapmak zorunda bırakılması uygulaması bulunmamaktadır. UYAP sisteminin yaygınlaştığı şu günlerde, Ankara’da bulunan hiçbir icra dairesi, Ayaş, Polatlı ve saire ilçeleri dahil, UYAP kullanılmadan, klasik formlarla ve yazılı olarak yapılan takipleri almamaktadır. Ankara’nın kavurucu sıcak günlerinde içme suyu hizmetini dahi sağlayamayan, su keseceğim derken boru hatlarının ön bakımını yapmayı ihmal edip susuz ortamda yapay sel felaketlerine yolaçan devletin, bireyleri siber dünyada uzay araçları ile yaşayan, sosyal refahı son derece yüksek, bilgisayar ve internet teknolojisini sınırsızca kullanabilen bireyler olarak algılamaya çalışması doğru değildir. Bugün sadece belirli bir nesle mensup avukatlar değil, her yaş grubundan avukatın UYAP icra takipleri ile ilgili olarak yaşadığı çok sayıda teknik sorunu bulunmaktadır. Davacı, akademisyenlik mesleği gereği, internet kullanımı konusunda çok iyi bir eğitimden geçmiş, interneti Türkiye’de yaygınlaşmaya başladığı 1990’lı yıllardan önce kullanmaya başlayan bir kimsedir. Buna rağmen, kaş yapacağım diye göz çıkarmak anlamına gelen, elektronik takibe mecbur bırakılma üç dil bilen, doçentliğe hazırlanan bir akademisyen avukat olan şahsımı dahi, UYAP kullanımında yaşanan teknik aksaklıklar nedeniyle hak arama özgürlüğümden mahrum bırakmaktadır. Yakın zamanda, mahkemeler de UYAP sistemine geçtiklerinde, tüm başvuruları elektronik olarak kabul etmeye başlayacaklardır. Okuma yazma oranının görece oldukça düşük olduğu ülkemizde, davacıları elektronik başvuruya zorlamak, hak arama özgürlüğünün önüne anayasal dayanağı olmayan bir engel koymak anlamına gelecektir.

7. Örnek olarak, 13. 06. 2007 tarihinden itibaren http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=16792 adresinde avukatlar arasındaki yazışmalar aşağıdaki gibidir (Biz, meslektaşların adları ya da üye isimlerini gizleyerek alıntı yapıyoruz, ancak bu mesajlar ve sahipleri internet ortamında “UYAP Sorunu” ifadesi ile arama yapıldığında, açıkça görülebilmektedir. ):

"""""""""""""""""“........E-Takip programında taraf bilgilerini girebiliyorsunuz ama avukat bilgilerini girmek istediğinzde boş bir sayfa açılıyor ve bu bilgileri giremiyor musunuz?

Uyap E-Takip programının hala kullanılmakta olan 1.1 sürümü 2006 yılına ait bir yazılımdır ve Java Runtime Environment (JRE) programının son sürümü olan 6.1 ile uyum sorunu ortaya çıkmaktadır. Sisteminde Java'nın son sürümü olmasına rağmen avukat bilgilerini giremeyen meslektaşlar, Java'nın eski sürümü olan 5.0 versiyonunu aşağıdaki linkten indirebilirler.

http://ftp.freenet.de/pub/filepilot/...ows-i586-p.exe

Eski versiyonu sisteminizi yüklemeden önce mevcut Java programını kaldırmayı unutmayın.Java'nın eski sürümünü yükledikten sonra probleminiz çözülecektir.

Bu arada 500-600 YTL'ye satılan icra programlarını görünce şaşıyorum doğrusu. Dünya piyasasında ufak çaplı yazılımların ortalama fiyatı 20-30$ civarındadır. Ama 5-10 MB'lık oldukça basit icra programları 500-600 YTL gibi fahiş fiyatlara satılıyor, buna inanamıyorum.

Koskoca Office paketinin bile fiyatı 200-300$ iken, XP gibi başlı başına bir işletim sistemi 100-150$ iken sıradan ve ufak bir yazılımın böylesine yüksek rakamlara satılması gerçekten inanılır gibi değil.

Benim meslektaşlarıma tavsiyem, ücretsiz E-Takip programını kullanmaları ve fahiş fiyatlara satılan programlara para vermemeleridir.
T...us
Üye Kimliği
T...us İsimli Üyeye Özel Mesaj Gönderin
T...us İsimli Üyeye Email Gönderin
T...us İsimli Üyenin Tüm Mesajları Arayın
14-06-2007, 16:24 #2
*sine...on*

Sayın T...us,

Bilgisayarımda Java 5.0 sürümü var ama yine de avukat bilgi girişi koca bir boşluk. Allah'tan icralar 3 dosyaya kadar e-takipsiz almayı kabul ediyorlar da problem çıkmıyor.Yazınızı görünce "Oh be nihayet sebebini buldum" demiştim ama olmadı. Yine de teşekkürler. (Oysa artık icra daireleri e-takipsiz başvuru almıyor)

Saygılar...
*sine...on*
Üye Kimliği
*sine...on* İsimli Üyeye Özel Mesaj Gönderin
*sine...on* İsimli Üyeye Email Gönderin
*sine...on* İsimli Üyenin Tüm Mesajları Arayın
14-06-2007, 17:02 #3

Ben de aynı sorunu yaşıyordum ama yukarıda açıkladığım şekilde problemi çözdüm ve avukat bilgilerini girebiliyorum artık. Sisteminizdeki mevcut Java uygulamasını kaldırıp, link verdiğim Java'yı indirip kurun göreceksiniz probleminiz düzelecek.
T...us
Üye Kimliği
T...us İsimli Üyeye Özel Mesaj Gönderin
T...us İsimli Üyeye Email Gönderin
T...us İsimli Üyenin Tüm Mesajları Arayın
19-06-2007, 12:09 #4
Av.H.E.

Sorun: güncelleştirilmiş java
Bu "boşluk" problemi büyük ölçüde, java'nın güncelleştirilmiş olmasından kaynaklanıyor. Java'nın eski sürümünü yüklemek tek başına yeterli değil. Aynı zamanda "program ekle veya kaldır" menüsünden java güncelleştirme programlarını da (2-3 tane) kaldırmanız gerekiyor.
Yani, e-takipte sorun yaşayan meslektaşların:
1-Halihazırda yüklü olan java'yı ve java güncelleştirme (update) programlarını kaldırmaları,
2-Eski sürüm java'yı yüklemeleri,
3-Belli aralıklarla (nadiren) ekranın sağ alt köşesinde çıkan ve java'nın güncelleştirilmesinin istenip istenmediğini soran uyarıyı da kabul etmeyip kapatmaları gerekiyor.

Anlattıklarımı birçok meslektaşın bilgisayarında uyguladım. Sorun çözüldü.
İyi çalışmalar.
Av.H.E.
Üye Kimliği
Av.H.E. İsimli Üyeye Özel Mesaj Gönderin
Av.H.E. İsimli Üyeye Email Gönderin
Av.H.E. İsimli Üyenin Tüm Mesajları Arayın
20-06-2007, 17:43 #5
T...us

Anlaşılan bu küçük java hatası yüzünden birçok meskelktaş, "uyap e-takip sorunlu" düşüncesiyle 500-600 YTL'ye satılan programlardan satın almış. Ancak sorun etakip'te değil, javada...
T...us
Üye Kimliği
T...us İsimli Üyeye Özel Mesaj Gönderin
T...us İsimli Üyeye Email Gönderin
T...us İsimli Üyenin Tüm Mesajları Arayın
25-06-2007, 01:14 #6
V.74

Sayın meslektaşım;

E-takip programını iş yerimde kullanıyordum. Ancak evdeki bilgisayara kurdum ve sizin bahsettiğiniz sorunu aynen yaşadım. Bir türlü av. bilgilerini giremedim. Goggle da konuyu bir arattım ki sizin mesajınızı gördüm, dediğinizi uyguladım ve işe yaradı. Çıldırmak üzereydim neredeyse.

Bu sebeple yarama merhem oldunuz teşekkür ediyorum.

Ancak anlayamadığım bir husus da şu ki; bu durumdan neden adalet.gov.tr de bahsedilmediği. Bence programın yüklendiği sayfaya mutlaka bununla ilgili bir uyarı konulmalıydı. Hem de en dikkat çekici haliyle. Bu kadar sinirlerim gerildi, değermiydi yani.

Saygılarımla...
V.74
Üye Kimliği
V.74 İsimli Üyeye Özel Mesaj Gönderin
V.74 İsimli Üyeye Email Gönderin
V.74 İsimli Üyenin Tüm Mesajları Arayın
05-07-2007, 14:13 #7
Av.H.Ç.

java
Ben de aynı problemi yaşadığım için başka bir program satın almak zorunda kaldım. Peki javanın yeni sürümünü kaldırıp eski sürümü yüklersem yeni programıma zararı olur mu?
Av.H.Ç.
Üye Kimliği
Av.H. Ç. İsimli Üyenin Tüm Mesajları Arayın
05-07-2007, 15:31 #8
Admin

Alıntı:

Yazan Av.H. Ç....

Ben de aynı problemi yaşadığım için başka bir program satın almak zorunda kaldım. Peki javanın yeni sürümünü kaldırıp eski sürümü yüklersem yeni programıma zararı olur mu?

Bu soruyu yanıtlayabilmek için yeni programınızın özelliklerini bilmek lazım. Muhtemelen JAVA'ya ihtiyaç duymayan bir Windows programıdır ve eğer böyleyse sizin JAVA sürümleri ile oynamanız onu etkilemez. Ancak eğer JAVA platformunda çalışan bir programsa, programın sitesinden hangi JAVA sürümü ile uyumlu olduğunu kontrol edin böylece eski sürüm kurduğunuzda çalışıp çalışmayacağı hakkında bir fikriniz olabilir.”""""""""""""""""""




8. Müvekkillerin Anayasal hak arama özgürlüğünden yararlanmasını sağlamaya uğraşan avukatların bugün içinde bulunduğu durumu en iyi yukarıdaki iletişim metinleri göstermektedir. Bireylerin hak arama özgürlüğünden yararlanmasını sağlamaya çalışan Avukatın, bu “kamu görevi”ni icra etmeye çalışırken uğraştığı dertlere bir de UYAP eklenmiştir.

9. Kamu hizmeti “memurlar eliyle yürütür” yolundaki Anayasa kuralına rağmen, icra dairelerindeki memurların, başvuruları kendi sistemlerine geçirme yükünü; başvuran yurttaşlara veya avukatlarına yüklemesi de hukuksal dayanaktan yoksundur. Herkes, herhangi bir kamu kurumuna ya da mahkemelere yaacağı başvuruları, yazı ile hazırlama özgürlüğüne sahip olmalıdır. İptali istenen genelge ve ihdasının akabinde başlatılan uygulama Anayasamızın “Dilekçe Hakkı” (Değişik: 3.10.2001-4709/26 md.) başlıklı 74. MADDESİNE DE aykırılık oluşturmaktadır. Buna göre, “…Vatandaşlar ve karşlkllk esas gözetilmek kaydyla Türkiye’de ikamet eden yabanclar kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikâyetleri hakknda, yetkili makamlara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine yaz ile başvurma hakkna sahiptir. (Değişik: 3.10.2001-4709/26 md.) Kendileriyle ilgili başvurmalarn sonucu, gecikmeksizin dilekçe sahiplerine yazl olarak bildirilir. Bu hakkn kullanlma biçimi kanunla düzenlenir.”


10. İptali istenen genelge ve bu genelgeye dayalı, şu anda özellikle icra dairelerince kabul edilen istisnasız uygulamalar, 74. maddenin “yazı ile” kuralına ve özellikle, dilekçe hakkının kanunla düzenleneceği yoludaki açık hükmüne de aykırıdır. Yazı ile başvurmak ve başvurusu hakkında yazılı bir yanıt almak, her yurttaşın Anayasal hakkı iken, Türkiye’deki bu bilgisayarla başvurma merakının nedeni anlaşılamamaktadır. Kaldı ki, ülkemizde internet kullanımı açısından, 2005’de yapılan Hanehalkı Bilişim Teknolojileri kullanımı Araştırmasına göre, hanelerin % 8.66’sında internete erişim imkanı bulunmaktadır.Hal böyle iken, yazilık kuralını istisna olarak kabul etmek, kamu yararına da aykırıdır.


11. Her koşulda, teknolojinin nimetlerinden yararlanmak ve adalet hizmetlerinde hızı ve verimliliği, usul ekonomisini sağlamak yolunda atılan UYAP adımı, özellikle mahkemelere ve icra dairelerine başvuran bireyler açısından -halihazırda yürürlükteki kurum ve kurallar gereğince- ancak bir “SEÇENEK” olarak düzenlenmek zorundadır. Bu nedenle sadece iptali istenen genelgenin, “ UYAP yazılımlarının işletime geçtiği birimlerde” başlıklı numarası belirsiz bendin “UYAP'nın işletime geçtiği birimlerdeki bütün kayıt, tevzi, veri girişleri, soruşturma, kovuşturma, harç, duruşma, karar, infaz ve diğer tüm işlemlerin UYAP üzerinden gerçekleştirilmesi” kuralı Anayasaya ve Elekronik ımza Kanunu’na aykırıdır. Bunun ötesinde, anılan genelgenin, tümü ile Basit bir FİİLİ YOL biçiminde uygulanmaya başlandığı bellidir. UYAP sistemi, Anayasal ve yasal dayanaktan yoksundur. Bunun ötesinde dayandığı kanun ve yönetmelik dahi belli değildir. Kaynağını Anayasadan, kanundan, yönetmelikten almayan bir genelgenin ve bu genelgenin keyfekeder uygulanışının Türk adalet sisteminde verimliliği gerçekleştirmek yolundaki iyi niyeti gölgelediği açıktır.

II. HİZMET KUSURUNDAN DOĞAN TAZMİNAT TALEBİMİZ

Bu durum, aynı zamanda Adalet Bakanlığı’nın bir hizmet kusurudur. UYAP sistemini kullanma zorunluluğu nedeniyle ve bu sistemin aksak yürümesi yüzünden pekçok icra dairesine yapmak zorunda olduğumuz başvuruları yapamadık. Bu uygulama yüzünden, Ayaş İcra Dairesi’ne yapmaya çalıştığımız bir başvuru reddedilmiş ve Ankara 25. İcra Dairesi’ne yapmaya çalıştığımız bir takip başvurusu da bu dairede görevli H. Y.’nin yardımı ile bir kereye mahsus olmak üzere yazılı olarak alınmıştır. Yine daha sonra yapmaya çalıştığımız başvurular UYAP CD’sini getirmediğimiz nedeni ile reddedilmiştir. 15. 05. 2007 tarihinde UYAP;a kendimizi tanıttığımız halde (EK 2), av.tr alan adı başvurumuz bakımından TBB tarafından teyid edilmesi gereken ODTÜ nezdinde yaptığımız başvuru, ODTÜ tarafından reddedilmiştir (EK 3). Hem UYAP’a kayıt olmaya çalışırken yaşadığımız iş saati kaybı hem de icra dairelerine başvurmada yaşadığımız sıkıntılar bize 15 günlük iş kaybına ve gecikmesine malolmuştur. İdarenin hizmet kusurundan kaynaklanan bu gecikmelerimizi tazmin etmesi gerekmektedir.

17 Ağustos günü, TBB internet sayfasına girip av.tr teyidimizi yaptırmak için başvurduğumuzda, daha önceki günlerde olduğu gibi aşağıdaki mesajla karşılaştık:

“""""""""""""""AV.TR ALAN ADI BAŞVURU SAYFASI
DİKKAT! ÖNEMLİ UYARI Bilgisayarınızın IP Adresi: 85.99.4.100
İlk başvuruyu https://www.nic.tr adresinden yaptığınızdan emin olunuz. Başvurudan önce Bilgi Notu ve Tahsis Kuralları'nı mutlaka okuyunuz.

3 tip başvuru şekli bulunmaktadır. 1- Avukatın şahsı adına başvurusu, 2- Avukatlık Bürosu başvurusu, 3- Avukatlık Ortaklığı başvurusu
Başvuru şekline göre alabileceğiniz alan adları Tahsis Kurallarında açıklanmaktadır. Tahsis Kurallarını görmek için tıklayınız.

TBB Sicil Numaranızı Giriniz


Tamam

30715 kaydı (TBB Sicilimiz) bulunamadı.


Olası Nedenler:

1- Bu TBB numarasına mensup avukat kaydı bulunmayabilir.

2- UYAP veritabanına kaydınız girilmemiş olabilir. TBB Web Sitesindeki Avukat Arama formunda isminiz çıkıyorsa bilgileriniz veritabanında var demektir.

3- UYAP veritabanında bilgileriniz mevcut olabilir ancak TBB numaranız eksik ya da yanlış yazılmış olabilir.


Eğer 2. veya 3. nedenden kaydınız yok ise Avukat Bilgilerinizin UYAP veritabanında güncellenmesi için Baronuza müracaat ediniz. Baronuz veritabanını internetten güncelleyebilir. 2005/16 sayılı TBB Duyurusu gereği avukatların bilgilerini güncellemek baroların sorumluluğundadır.

Her Hakkı Saklıdır ©2007 Türkiye Barolar Birliği"""""""""""""""


Internet sitemiz için av.tr alan adını kullanmaya mecbur olduğumuz için yaptığımiz bu teyid başvurusunda dahi, UYAP sistemine aylar önce başvurduğumuz halde kaydedilmediğimiz ortada iken, icra dairelerine ve mahkemelere başvurularımızın kaydedildiğinin güvencesini hangi usul dairesinde alacağız?

III. SONUÇ VE İSTEM:

Bir fiili yol olarak işlerliğe geçirilmiş bulunduğu açık olan, Anayasamızca güvence altına alınan hak arama özgürlüğü ve dilekçe hakkına açık bir aykırılık teşkil eden ve uygulanması Anayasal özgürlüklere telafisi imkansız bir zarar veren
“ADALET BAKANLIĞI’NIN B.03.0.BİD.0.00.00.08/010.06.02/1 09/02/2006 Sayılı, “UYAP Uygulamaları” adlı, 124 no’lu GENELGESİ”nin YÜRÜTÜLMESİNİN DURDURULMASI ve İPTALİNE karar verilmesini; ve yukarıda açıkladığımız nedenlerden ötürü hizmet kusuru işleyen Adalet Bakanlığı’nın; fazlaya ilişkin haklarımız saklı olmak, üzere tarafımıza 500 YTL tazminat ödemeye mahkum edilmesini Yüce Danıştay’a saygılarımla arzederim.

IV. YASAL DAYANAKLARIMIZ:

Anayasa, İYUK, Mahkemelerin Teşkilatı Hakkında Kanunlar, Elektronik İmza Kanunu, Bilgi Edinme Kanunu, İcra İflas Kanunu ve ilgili diğer mevzuat.

V. DELİLLERİMİZ:

1. UYAP sisteminin olması gerektiği gibi yürütülmediğine delalelet etmek üzere 15. 05. 2007’de başvurduğumuz halde, hala TBB internet sayfasında kayıtlı olmadığımızı kanıtlayan 17 Ağustos 2007 tarihli, TBB Internet Sitesi’nde http://www.barobirlik.org.tr/avtr/basvuru/basvuru.aspx sayfası ve Bilgisayarmızın 85.99.4.100 numaralı IP Adresi görünerek yaptığımız teyid isteminin reddi kayıtları ve daha önceki tüm kayıtlar;

2. Ankara 25. İcra Dairesi’nde görevli H. Y.’nin tanıklığı, Ayaş İcra Dairesi görevlilerinin tanıklığı ve Yüce Mahkemenizin belirleyeceği diğer yetkili icra daire müdürlerinin beyanları.

3. UYAP Avukat Tanıtım Bilgi Formu’ndaki 15. 05. 2007 tarihli Baro kaşesi.(EK 2)

4. UYAP sistemindeki aksaklıklara dayanak olarak Yüce Mahkemenizin, dava dilekçemizin ekleri ile internet arama motorlarından biri ile “Uyap Sorunu” “Uyap sorunlar”, “Uyap aksaklık” ifadeleri altında arama yapması ve avukatların yaşadığı sorunları tespit etmesi.

Saygılarımla, Av. Dr. Öykü Didem Aydın



EK1 :

1.
T.C.

ADALET BAKANLIĞI

Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı

Sayı : B.03.0.BİD.0.00.00.08/010.06.02/1 09/02/2006

Konu : UYAP Uygulamaları

GENELGE

No: 124

Bakanlığımız, Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) ile yargı birimlerinde, merkez ve taşra teşkilatında, bağlı ve ilgili kuruluşlarında adalet hizmetlerinin daha etkin ve verimli şekilde yürütülmesini, iş süreçlerinin hızlandırılmasını, elektronik arşivin oluşturulmasını amaçlamıştır.

"e-Devlet" sisteminin bir parçası olan "e-Adalet" sisteminin kurulması için. Yüksek Yargı Organları ve yargı için bilgi temininde vazgeçilmez özellikte bulunan kurumlar da sisteme dâhil edilerek, Bakanlık merkez teşkilatı ile birlikte tüm mahkemeleri, Cumhuriyet başsavcılıklarını, adli tıp, ceza infaz kurumları ve icra dairelerini de içine alacak şekilde, bilgisayar ağının (nctvvork) kurulması, bilgi alışverişlerinin elektronik ortama taşınması. vatandaşa ve avukatlara internet üzerinden on-linc hizmet sağlanması, entegrasyon sağlanan dış birimlerden bilgilerin istenilen zamanda sistem tarafından hazır edilerek adli sistemin güvenilir, doğru ve hızlı işleyişinin sağlanması hedeflenmiştir.

Proje kapsamında ilgili diğer kamu kurum ve kuruluşları ile entegrasyona gidilmekte olup bu kapsamda MERNİS ve Adli Sicil Veri Tabanları ile web servisleri üzerinden verilabanları seviyesinde entegrasyon sağlanmış, nüfus ve sabıka kayıtlarında sorgulama ve vcritabanına aktarma imkanları temin edilmiştir. POLNET, VEDOP, TAKBİS başta olmak üzere diğer kamu bilgi sistemleri ile entegrasyon çalışmaları devam etmektedir.

UYAP iç ve dış birimlerle entegrasyonu sağlayarak, idarî işlemler ve yargılama süreçlerindeki mükerrer yapılan işlemlerle gereksiz uygulamalara engel olmakta, sürat ve kolaylıklar sağlayarak, iş yoğunluğunu azaltmakta ve personel açığından kaynaklanan sıkıntıları en aza indirmektedir.

e-devlet hedefini yakalamada devlet politikası haline gelmiş UYAP'in başarısı, yazılımın merkez teşkilatı ile hâkim ve Cumhuriyet savcıları başta olmak üzere bütün çalışanlarımız tarafından kullanılmasına bağlı bulunmaktadır.

UYAP kapsamında geliştirilen uygulama yazılımları, merkez teşkilatı ile bazı birimlerimizde işletime alınmış olup. kısa zamanda bütün teşkilât tarafından kullanılmaya başlanacaktır.

Bu itibarla,

Projenin önemi ve bir an önce uygulamaya geçirilmesi gerekliliğinin Cumhuriyet başsavcısı ve Adalet Komisyonları tarafından tüm personele anlatılması,

UYAP uygulaması idari işlerinde görev almak üzere adli yargıda bir Cumhuriyet savcısı, idarî yargıda da bir hâkimin UYAP Birim Sorumlusu olarak ve aynı unvanda yeterli sayıda UYAP Birim Sorumlu Yardımcısının görevlendirilmesi;

herhangi bir sebeple bu görevin boşalması durumunda derhal yeni görevlendirmenin yapılarak irtibat bilgileriyle birlikte Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığına bildirilmesi, eski UYAP birim sorumlusunun üzerindeki görev ve işlerin yeni sorumluya aktarılmasının sağlanması,

Bu kişilerin;

a. Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı ve yüklenici firmalara karşı birimlerini temsil etmeleri ve koordinasyonu sağlamaları (haberleşme, her türlü iletişim veya randevu talepleri gibi),

b. Birimiyle ilgili olarak projenin sağlıklı yürümesi için gereken her türlü tedbiri almaları,

c. Proje konusunda biriminden kendisine iletilen önerileri Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı veya yüklenici firmalara bildirmeleri,

d. Biriminde çalışacak olan Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı veya yüklenici firma görevlilerinin çalışmalarında yardımcı olmaları, gerekli yer, araç ve gereci temin etmeleri,

e. Birimlerinde UYAP kullanımı sırasında oluşan hataları mümkün olduğunca yerinde çözmeleri, yerinde çözümleyemedikleri sorunları tek yetkili olarak toplamak sureliyle Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınailetmeleri, UYAP Birim Sorumluları tarafından bildirilmeyen düzeltme taleplerinin değerlendirmeye alınmayacağının duyurulmasını sağlamaları,

f. Görevi değişen, emekli olan veya diğer sebeplerle meslekle ilişiği kesilen personelin biriminden ayrılmasından önce, mutlaka UYAP kapsamında üzerlerinde bulunan işleri bitirmeleri veya ilgili kişiler üzerine aktarılmasını sağlamaları ve bu kişilerin yetkilerinin kaldırılması için birimlerinde yetkili olan personele bilgi vermeleri,

g. Sistem kesilmeleri halinde, ilgili ekran veya dosya bilgileri ile hatanın ne olduğu (ekranın açılmaması veya sisteme girilememesi gibi), başlangıç-bitiş tarih ve saatini içeren tutanak düzenlenerek bir suretini Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığına göndermeleri.

3 Her kullanıcı, kullanıcı adı ve şifresinin gizliliğinden sorumlu olduğundan, üçüncü kişilerin eline geçmesi nedeniyle oluşabilecek her türlü hukukî ve cezaî sorumluluğun kendisine ait olacağını bilmesi,

UYAP yazılımlarının işletime geçtiği birimlerde;

UYAP'nin işletime geçtiği birimlerdeki bütün kayıt, tevzi, veri girişleri, soruşturma, kovuşturma, harç, duruşma, karar, infaz ve diğer tüm işlemlerin UYAP üzerinden gerçekleştirilmesi,


UYAP'ne veri girişlerinde dosyanın temci bilgilerinin (taraf bilgileri veya dava ve suç isimleri gibi) doğru ve eksiksiz olarak girilmesi, veri girişlerinin iş sürecine ait ekrandan yapılarak tutarsız bilgi oluşmasının engellenmesi, sistem üzerinde yapılan onaylamadan sonra ilgili işlemin kesinleştiği ve bu tür düzeltmelerin ancak yasal dayanağı olması halinde ilgili birimce UYAP birim sorumlusu aracılığıyla gönderilecek resmi yazı üzerine Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca düzeltilebileceğinin bilinmesi,

Sistem üzerinde yapılan işlemlerin hangi kullanıcı tarafından, hangi makine üzerinden, hangi tarih ve saatte yapıldığı veya yapılan işlemin ne olduğu gibi kayıtlar sistemde tutulduğundan, usulsüz işlemlerin hukuki ve cezai sorumluluk gerektireceğinin bilinmesi,<<<<<<<<<<HANGI CEZAI SORUMLULUK? YA FIILLER TAKSIRLI ISE? TUM BILISIM SUCLARI KASIT ARIYOR?>>>>>>

Fizikî çalışma ortamlarının UYAP uygulamalarını kolaylaştıracak şekilde hazırlanması, elektronik ortamda akışı sağlanan dosyaların, ilgili birime fiziki ortamda aktarılmasının gecikmeye mahal verilmeden yapılması,

Her türlü başvuruda T.C. vatandaşlık numarasının istenmesi ve tüm işlemlerde bu numaranın kullanılması,

Bilgisayar ortamında yapılan işlerin kağıt ortamında tekrar yapılmaması açısından, kalemlerde tutulan defter ve kayıtlar yerine, elektronik ortamda tutulan kayıtlardan alınacak çıktıların imzalanarak saklanması,

Yargıtay, Bakanlık, Cumhuriyet başsavcılıkları, mahkemeler, icra daireleri, ceza ve infaz kurumları, adli tıp ve diğer birimlerimizin kendi aralarındaki yazışma ve işlemlerinin UYAP vasıtasıyla gerçekleştirilmesi,

11- Tevzi ve vezne birimlerinde banko düzenine geçilmesi, tevzi işlemlerinin aynı günde yapılarak dosyaların mahkemelerine verilmesi,

12- Elektronik ortamdan doğrudan veri akışı sağlanıncaya kadar, kolluk kuvvetlerinden veya diğer birimlerden adliyeye intikal eden soruşturma ve kovuşturma evrakı ile sair belge ve bilgilerin mevzuatta belirtilen usul ve esaslara aykırı olmamak koşuluyla disket, CD, flash bellek veya benzeri elektronik veri depolama cihazlarına kaydedilerek UYAP sistemine aktarılmasının sağlanması,

13- UYAP işletimine geçme sürecini tamamlayan Başsavcılıkların, Adalet Komisyonlarının, mülhakatlarından yeterince personeli ağır ceza merkezine geçici yetki ile alarak eğitmeleri ve kendi uzman kullanıcıları vasıtasıyla mülhakat birimlerinin işletime geçiş süreçlerinin tamamlanması,

Konularında bilgi edinilmesini ve gereğinin ifasını rica ederim.

Cemil ÇİÇEK


EK 2: UYAP AVUKAT TANITIM BİLGİ FORMU VE DİĞER FORMLAR.

EK 3: ........
Old 21-08-2007, 20:07   #11
Dr.Öykü Didem Aydın

 
Varsayılan AV.TR iptal davası dilekçem

Saygıdeğer Meslektaşlar,


Av.tr'deki sorun avukatların bağımsızlığı sorunu George Orwell tarzı bir "Big Brother" havası içinde ODTÜ'nün avukata alt alan adı tahsis etmesi. Uyuşmazlıklarda da Barolar Birliği'nin Anayasal kurala aykırı olarak yargı yerine tahkimi öngormesi.

Benim açımdan av.tr uygulamasının, kartvizitimi ODTÜ'ye bastırma ya da once baroya kaseletip sonra bana dayatilan bir matbaada bastırmak zorunluluğundan farkı yok. Ustelik babam Avukat Ahmet Aydin'in av.tr sitesinin basvurularini ve kaydini ben yaptirmis idim. O sırada bir sorun yaşamadım. Ama geçen Mart ayında kendisini yitirdim ve şimdi kendi adıma av.tr kaydı yaptırırken binbir sorun yaşıyorum. Bu sorunları aşmak sorun değil ama ilkesel bir itirazım var. ODTÜ bu alt alan adını verirken TBB denetimine tabi değil. Bu adı bizlere tahsis ederken yetkiyi nereden alıyor? Ulaştırma Bakanlığı ile filanca zaman yaptığı bir protokolden ve Barolar Birliği'nin, bir yönetmelik bile olmayan tahsis kurallarından. Bu kuralları kaynağı da belli değil. ODTÜ, kaynağını Anayasadan almayan bir yetki kullanıyor. Başka savlar da var. Aşağıda okumanızı diliyorum.

Bir meslektaşım geçen gün bana yazdı. Kendisi arzu ederse daha sonra adını açıklayayım. Bu meslektaşım da Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde bu konularla ilgili ODTÜ'den bilgi almaya çalışmış. ODTÜ bu bilgileri vermemiş "idarenin ozel hukuk işlemidir" deyip geçmiş. Madem idarenin özel hukuk işlemidir, o ozel hukuk işlemine dahil olmaya, özel hukuk ilişkisinin tarafı olmaya bizi kim zorlayabilir? Anayasal sözeleşme özgürlüğü buna engeldir. Özetle, kendileri dahi hangi tip yetkiyi kullandıklarını bilmiyorlar. Madem bilmiyorlar, biz de Yüce Danıştay'dan öğrenelim istiyorum.


Saygılarımla,

Öykü Didem Aydın

DİLEKÇE METNİ

17 Ağustos 2007

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI’NA,


ANKARA


YÜRÜTMEYİ DURDURMA İSTEMLİDİR

DURUŞMA İSTEMLİDİR

DAVACI: Avukat Yardımcı Doçent Dr. Öykü Didem Aydın, ......

DAVALI: Türkiye Barolar Birliği

DAVA KONUSU:

1. DÜZENLEYİCİ İŞLEMLERİN YÜRÜTÜLMELERİNİN DURDURULMASI VE İPTALLERİ İLE

2. HİZMET KUSURU NEDENİYLE TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ’NDEN 500 YTL TUTARINDAKİ TAZMİNAT İSTEMİMİZ

İSTEM:

I. TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ REKLAM YASAĞI YÖNETMELİĞİ’NİN İNTERNET BAŞLIKLI 9. MADDESİNİN İKİNCİ FIKRASININ BİRİNCİ CÜMLESİNİN “…yalnzca [av.tr] uzantl internet sitesi açabilir. Tabelada, basl evraklarnda ve internet sitesinde sadece av.tr uzantl veya Türkiye Barolar Birliğinin ya da bağl bulunduğu barosunun verdiği e-posta adreslerini kullanabilir…” KISMI İLE 3. FIKRASININ B BENDİNİN “…"avukat, hukuk, hukukçu, adalet, savunma, iddia, eşitlik, hak" KISMININ YÜRÜTÜLMESİNİN DURDURULMASI ve İPTALİ

II. Türkiye Barolar Birliği tarafından ihdas edilen “Alan Adı Tahsis Kuralları” düzenlemesinde yeralan “…Alan adnn tahsisi, durdurulmas veya geri alnmasnda uyuşmazlk çkmas halinde, uyuşmazlk başvuran Avukatla yaplacak olan sözleşme hükümlerine göre T.B.B. Bilişim Komisyonu veya yetkilendireceği kurul tarafndan tahkim usulleri dairesince çözülür” kuralının YÜRÜTÜLMESİNİN DURDURULMASI ve İPTALİ

I. İPTAL İSTEMİ KONUSU DÜZENLEYİCİ İŞLEMLER

Türkiye Barolar Birliği tarafından yayımlanan Reklam Yasağı Yönetmeliği’nin 9. maddesi aşağıdaki düzenlemeyi içermektedir:

“Madde 9 — Bu Yönetmelik kapsamnda olanlar, internet dahil, teknolojinin ve bilimin olanak tandğ her tür ortamda avukatlk mesleğinin onur ve kurallarna, avukatlk unvannn gerektirdiği sayg ve güvene, Türkiye Barolar Birliği tarafndan belirlenen "Avukatlk Meslek Kurallar"na aykr olmayacak şekilde kendisini ifade etme hakkna sahiptir.

Mesleki faaliyetlerini internet üzerinden sürdürmek, müvekkillerini bilgilendirmek, mesleki makalelerini ve bilimsel çalşmalarn yaynlamak amacyla yalnzca [av.tr] uzantl internet sitesi açabilir. Tabelada, basl evraklarnda ve internet sitesinde sadece av.tr uzantl veya Türkiye Barolar Birliğinin ya da bağl bulunduğu barosunun verdiği e-posta adreslerini kullanabilir. Internet sitesi üzerinden mesleki faaliyetini yürütürken avukatlk mesleğinin onur ve kurallarna, avukat unvannn gerektirdiği sayg ve güvene aykr olmamak şart ve gerekli güvenlik tedbirlerini alarak sr saklama yükümlülüğüne uygun davranmak kayd ile internet'in kendine özgü araçlarn ve sadece ilgili kişinin ulaşabileceği, şifre-algoritma ile korunan internet sitesinin geri plannda kişiselleştirilmiş "sanal ofis" benzeri uygulamalar kullanabilir. Bu uygulamalar ilgilisinin dşndakilerin kullanmna açlamaz.

Bu Yönetmelik kapsamnda olanlar açacaklar internet sitelerinde;

a) Site sahibi ya da sahiplerinin ad soyad varsa akademik unvan, avukatlk ortaklğ ise tescil unvan, avukatlk bürosu ise büro unvan, fotoğraf, Türkiye Barolar Birliği ve baro sicil numaralar, mesleğe başlama tarihi, mezun olduklar üniversite, bildikleri yabanc dil, mesleki faaliyetin yürütüldüğü büro adresi, telefon ve faks numaralar, e-posta adresi gibi bilgilerin bulunmasn sağlar,

b) İş sağlama amacna yönelik olmamak ve meslektaşlaryla haksz rekabete yol açmamak kaydyla internet sitelerini arama motorlarna kayt ederken anahtar kelime (keyword) olarak; "ad ve soyad", "avukatlk ortaklğ unvan","avukatlk bürosu unvan", "bulunduğu şehir ve kaytl olduklar baro" "avukat, hukuk, hukukçu, adalet, savunma, iddia, eşitlik, hak" dşnda bir sözcük ya da tantm tümcesi kullanamaz…”

II. TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ TARAFINDAN İHDAS EDİLEN [av.tr] ALT ALAN ADI TAHSİS KURALLARI

Türkiye Barolar Birliği tarafından ihdas edilen alan adı tahsis kuralları aşağıdaki düzenlemeyi öngörmektedir:

“AMAÇ

[av.tr] Türkiye Barolar Birliğine kayıtlı Avukatların mesleki kullanımları için açılmış bir alt alan'dır.

Bu alt alan, ".tr". üst düzey alan'ı altındaki kullanım alanlarının ve hizmetlerin sayısının artırılarak, İnternet'in mesleki kullanımının yaygınlaştırılmasına, avukatların toplumsal katkılarını sunabilmelerine ve mesleki gelişmelerini artırılabilmelerine olanak sağlanması için açılmıştır.

Bu alan adı sadece Avukatlık meslek grubuna özgü olması nedeniyle av.tr'nin tahsis ve işleyiş kuralları belirlenmesi öncelikli olarak Barolar Birliği'ne verilmiştir ve tek yetkili karar merci olarak yetkilendirilmiştir.

İÇERİK

İçerik olarak kullanımında diğer alt alan adlarında uygulanan genel ilke ve kurallara ek olarak T.B.B.'nin uygulayacağı sınırlamalar geçerli olacaktır, içerik ile ilgili tüm sorumluluk ilgili alan adının tahsis edildiği avukata aittir. İçerik nedeniyle, ".tr" Alan Adı Yönetiminin, TBB'nin veya yetkilendirdiği makamların herhangi bir sorumlulukları yoktur.

KURALLAR

[av.tr] alt alan adının tahsisinde, başvuru sahibi yada sahiplerinin TBB'ne kayıtlı avukat yada avukat ortaklığı olması esastır.

[av.tr] alt alan adının tahsisi konusunda tek yetkili başvuru ve karar mercii Türkiye Barolar Birliğidir.

Bir avukatın şahsen alan adı başvurusu yapması halinde; [adıikinciadı[varsa]soyadı].av.tr olarak tahsis edilecektir.
Örnek :
1- deryademirgoz.av.tr
2- ddemirgoz-1.av.tr
3- ddemirgoz.av.tr
4- deryad.av.tr

Bir avukatlık bürosu adına bir veya birkaç avukatın başvurusu yapması halinde; [birlikte çalışan avukatlardan biri yada bir kaçının "soyadı" ya da "adı ve soyadı"].av.tr olarak tahsis edilecektir. Sadece bir kişinin adıyla yapılan alan adı (avukatadı.av.tr) başvuruları kabul edilmeyecektir.
Örnek :
1- gul-deryademirgoz.av.tr
2- demirgoz.av.tr
3- gulkeskin.av.tr
4- demirgoz-1.av.tr
5- demirgoz-keskin.av.tr

Bir Avukatlık Ortaklığının alan adı başvurusu yapması halinde; [avukat ortaklığı avukatlarından biri yada bir kaçının "soyadı" ya da "adı ve soyadı"].av.tr olarak tahsis edilecektir. Sadece bir kişinin adıyla yapılan alan adı (avukatadı.av.tr) başvuruları kabul edilmeyecektir.
Örnek :
1- bodur-aslan-akman.av.tr
2- velibodur-ahmetakman.av.tr
3- bodur-akman-tas-mutlu-cortuk.av.tr
4- akman-1.av.tr
Avukatlık Bürosu/Avukatlık Ortaklığı adına alan adı tahsisi için başvurulması halinde başvuran kişi nin dışında avukatlık bürosunda/ortaklığında çalışan diğer kişilerin, online başvuruda TBB numaraları girilerek forma eklenmesi gerekmektedir.

Her avukat mensubu olduğu avukatlık bürosu veya avukatlık ortaklığının alan adı tahsisi alması yanında kendi adına da ayrıca alan adı başvurusu yapabilir.

Alan adı tahsisi için, avukatın www.nic.tr adresine online olarak başvurması ve istenen bilgi ve belgelerin imzalı asıllarının T.B.B.'ne ulaştırılması gerekir. TBB'nin onayı üzerine DNS Yönetimi alan adını tahsis eder

Başvuru sahibi Avukat, avukatlık sıfatını geçici veya sürekli olarak kaybetmesi, ölümü, kaydının silinmesi, avukatlık bürosunun yada hukuk bürosunun kapanması, avukatlık ortaklığının feshi gibi durumlarında alan adına erişim TBB tarafından res'en geçici olarak durdurulur yada alan adı iptal edilir. Alan adı alan avukat T.B.B.nin veya yetkilendireceği kurulun kapatma işlemlerine karşı , alan adı başvurusu ile kapatma kararının uygulanmasına şartsız muvafakat ettiğini kabul ve taahhüt etmiş sayılır.

Alan adının tahsisi, durdurulması veya geri alınmasında uyuşmazlık çıkması halinde, uyuşmazlık başvuran Avukatla yapılacak olan sözleşme hükümlerine göre T.B.B. Bilişim Komisyonu veya yetkilendireceği kurul tarafından tahkim usulleri dairesince çözülür.

[av.tr] alan adı başvurusunda bulunan Avukat, ".tr" Alan Adı Yönetimi ve TBB tarafından tutulan yazılı ve elektronik kayıtların kesin delil niteliğinde olduğunu, bunlara karşı her türlü itiraz hakkından feragat ettiğini beyan, kabul ve taahhüt ederler.

www.av.tr, alan adı ".tr" Türkiye Barolar Birliği tarafından rehber hizmeti vermek için kullanılır.

Bu kurallara ek olarak ".tr" Alan Adı Yönetiminin diğer genel kuralları uygulanır. “

III. TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ (TBB) REKLAM YASAĞI YÖNETMELİĞİ’NİN 2. FIKRASININ BİRİNCİ CÜMLESİNİN İPTALİNE İLİŞKİN İSTEMİMİZE DAYANAK GÖSTERDİĞİMİZ SAVLARIMIZ

1. TBB Reklam Yasağı Yönetmeliği’nin 9. maddesinin iptali istenen hükümleri, hukuk devleti ilkesine, hak arama özgürlüğüne, yargı bağımsızlığının bir uzantısı olan avukatlık mesleğinin bağımsızlığı ilkelerine aykırıdır.

2. Avukatların “av.tr” uzantılı bir alt alan adı alma zorunluluğu, avukatlık mesleğini icra eden kimselerin kartvizitlerini belirli bir matbaadan alma zorunluluğuna eş bir haksızlık içermektedir. Şöyle ki

a. Av.tr uzantısı sadece bir alt alan adı olup, Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin (ODTÜ) teknik hakimiyeti ve denetimi altındadır. Avukatların internetteki varlığını, üniversite olan başka bir kuruluştan alınacak “adrese”, “izne” ve “teknik hakimiyete” bağlayan böyle bir sistemin kabul edilir yanı yoktur. Bu aykırılık herşeyden önce, “Hiçbir kimse veya organ kaynağn Anayasadan almayan bir Devlet yetkisi kullanamaz” düzenlemesini öngören 6. madde delaletiyle değerlendirilmesi gereken Yüksek Öğretim Kurumlarının görevlerini düzenleyen 130. maddesi hükmüne karşıdır. Keza, Kamu Kurumu Niteliğindeki Meslek Kuruluşlarını düzenleyen 135. madde hükmüne de aykırılık oluşturmaktadır. Çünkü, Anayasamızın sözü edilen hiçbir hükmü, bir üniversitenin aslen –tartışmalı da olsa- Barolar Birliği’ne ait olması gereken alan adı tahsisi gibi bir yetkiyi kullanabileceği yorumuna açık değildir. ODTÜ nezdindeki “nic.tr” kuruluşunda Barolar Birliği’nden bir temsilci bulunmadığı da açıktır. Kaldı ki alan adı tahsisi konusunda tüm yetki Barolar Birliği’ne ait dahi olsa, TBB’nin böyle bir alt-alan adı zorunluluğu getirebilme yetkisi bulunmamaktadır. Site sahiplerinin, gerçekten avukat olup olmadığını denetleme iyi niyeti ve amacıyla kabul edildiğini düşündüğümüz “av.tr” uzantılı bir alt-alan adı alma zorunluluğu, avukatların, başkalarına gönderecekleri mektup zarflarını önceden Barolar Birliği’ne kaşeletip, daha sonra da PTT’ye onaylatması gibi anlamsız bir uygulamadan farkı yoktur. Bu kural fiilen de hiçbir biçimde işletilememektedir. Bugün internet üzerinde bulunan internet sitelerine göz gezdirildiğinde sayısız avukatlık bürosunun com.tr, com. net. gen.tr ve sair. alan adlarını kullandıkları tespit edilecektir. Bir yasağın yaygın biçimde çiğnenmesi, yasağın hukuka aykırı olduğu anlamına gelmezse de, hukuk devletinin ve özgürlükler hukukunun temel ilkesi, hiçbir biçimde kabul görmeyecek ve teknik olarak mümkün olmayan bir yasağın orantılılık ilkesine aykırı olduğudur. Bugün, her meslekte olduğu gibi avukatlık mesleğinde de kendisini avukat olarak tanıtan ancak avukat olmayan kimseler bulunmaktadır. Bu kimseler, herhangi bir yerde “büro” açabilir, bürosuna sahte bir ruhsatname asabilir veya sahte bir vergi levhası asabilir, sahte kartvizitler bastırabilir. Böyle davranışlar suç oluşturmaktadır. Sınırlı sayıdaki suçluyu takip amacıyla, avukatın iletişim özgürlüğünün kısıtlanması, alan adını bir üniversiteden almaya mecbur bırakılması, başka denetim yollarının varlığı halinde, Anayasamızca bir temel hak olarak öngörülen düşünce ve iletişim özgürlüğünün bir uzantısı olan mesleki haber alma ve verme özgürlüğüne açıkça ölçüsüz müdahale anlamına gelir. Temel hakların sınırlandırılması, kanunla yapılmak lazım gelirken, sırf olası bir takım kötüye kullanmaları önlemek amacıyla, başlıbaşına reklam sayılmayan bir iletişim platformu oluşturma özgürlüğünün bir yönetmelik hükmü ile sınırlanması da Anayasaya aykırıdır.

b. Çağdaş hukuk devletlerinin, hatta dünyanın hiçbir yerinde iptali istenen düzenleme ve uygulamaya paralel bir uygulama bulunmamaktadır. ODTÜ, “av.tr” alt alan adını avukatlara tahsis ederken ücret almakta, bürokratik bir başvuru mercii gibi işlemekte ve alt-alan adı başvuruları ile ilgili hiçbir teknik destek ve yardım sağlamadığı gibi, “av.tr” başvurusunda sadece on-line yolu mecbur kılmaktadır. “Av.tr” başvurusu için gereken bir dizi aşama, sadece on-line olarak yapılmak zorunda olup, bu aşamalardan “TBB Onayı” bölümü ise sadece UYAP kullanılarak gerçekleştirilmek zorundadır. Bu durum, internet bilgisi ve becerisi sınırlı olan bazı avukatların nic.tr labirentinde kaybolmasına yolaçmakta, bilgi sahibi olanları da teknik destek ve danışma alt yapısı olmayan, aslen kendisi de bir üniversite olarak Barolar Birliği’nden üstün ve denetçi konumda olmayan ODTÜ’ne muhtaç duruma getirmektedir. Avukatlık meslek ilkelerinin koruyucusu ve denetleyicisi olan TBB, internet sitesi açan kimselerin gerçekten avukat olup olmadığını denetleme hakkına sahip olabilir. Bu amaçla başvurulabilecek, avukatlık mesleğinin bağımsızlığını zedelemeyecek sayısız yol var iken ODTÜ egemenliğine girilmesinin kabul edilir bir yanı yoktur. Şüphesiz, ODTÜ, ülkemizin en saygın ve önde gelen üniversitelerinden biridir. Bilim ve teknik dünyasına hizmetleri ve yetiştirdiği onbinlerce aydın meslek insanlarının ülkemize katkısı yadsınamaz. Bununla birlikte, binlerce meslek sahibi içinde sadece avukatların sitelerinin “av.tr” uzantılı olmaya mecbur kılınması ve bu uzantının da sadece ODTÜ’den elde edilmesi Anayasaya aykırıdır.

c. ODTÜ’nin “nic.tr” adlı yapılanması, mesleki tanıtımını yapmak ve gerek dış dünya gerek meslektaşları ile iletişim platformu yaratmak isteyen avukatlar için son derece büyük bir bürokratik sıkıntı olmuştur. Bir avukatın, tüm kamunun hizmetine sunduğu mesleki varlığını internet üzerinde bildirmek için bir başka özerk kuruluşun “tahsisine” muhtaç olması ve internet üzerindeki üst alanlardan serbestçe yararlanamaması, avukatlık mesleğinin devlete ve diğer kurumlara karşı bağımsızlığının önüne çıkarılmış bir engeldir. Avukat, nasıl kartvizitini istediği matbaada bastırabilir, bürosunu istediği caddede açabilirse, internet sayfa uzantısını da dilediği merkezden alabilmelidir. İptali istenen yasak, reklam konusu ile ilgili olmadığı gibi, hiçbir biçimde amacı gerçekleştirmeye uygun bir düzenleme değildir. Ruhsatname almadan, kapısına “avukatlık bürosu” tabelası asabilecek kimseler olabileceği gibi, internette “avukatım” diyerek site açan, ancak aslında avukat olmayan pekçok kimse de olabilir. Av.tr düzenlemesi, suistimalleri önlemeye yönelik olmakla birlikte, avukatın iletişim ve meslek özgürlüğüne ölçüsüz bir müdahale getirmektedir.

d. Ülkemizde avukatların reklam yasağı ilkesi, avukatlık meslek ilke ve kurallarına azami riayetin sağlanması amacıyla, hem avukatlığın kamu görevi niteliği ve müvekkilleri koruma, hem de avukatlar arasındaki haksız rekabeti önleme yolunda kabul edilmiş bir ilkedir. Ancak, avukatlığın kamu görevi niteliği, kamu görevlisi niteliği demek değildir. Bugün, bir devlet memurunun herhangi özel bir alt-alan adı almak mecburiyetinde bırakılmamasına karşın avukatların av.tr alt alan adını almaya zorlanmasının hukuksal bir dayanağı bulunmamaktadır.

e. Kaldı ki, örneğin, bu sistem içinde kendi adı ile internet adresi almak isteyen avukatın ismi, başka bir adaşı tarafından alınmış ise avukat, başka bir isim seçmeye de mecbur bırakılmaktadır. Herkesin, mesleki tanıtımında ve bildireceği adreslerde, kartvizitinde “kendine ait ismi” tam olarak kullanma hakkı vardır. Türkiye’de onbinlerce Ali Aydın bulunabilir ve bunların çok sayıda olan bir kısmı da avukat olabilir. Bu kimselerin, internet adreslerinde aliaydin@av.tr adresini kullanabilmelerinden daha doğal bir gereksinim olmamasına karşın, ODTÜ’ne ait nic.tr, ilk alınan aliaydin’dan sonra bir ikincisine izin vermemektedir. Bir avukatın kendi adı ile uzaktan yakından ilgili olmayan bir takım adresleri seçmeye bırakılması dahi bu sistemin sorunlarına bir örnektir.

f. Av.tr; açlm “avukat.türkiye” olan bir alt alan ad olup, 1.11.2003 tarihinde Ortadoğu Teknik Üniversitesi ve Türkiye Barolar Birliğinin işbirliği içinde yürüttüğü proje çerçevesinde Türkiye’deki avukatlarn hizmetine sunulduğu belirtilmektedir. “Av.tr” ile ilgili ODTÜ sitesinde av.tr’nin “sanal ortamda avukat kimliğinizle sahip olabileceğiniz (www.avukat isimsoyad.av.tr) bir sanal adrestir. Bu alt alan ad ile tesis edilecek sanal adresiniz nüfus cüzdan, meslek kimliği, pasaport gibi sizin sanal kimliğiniz olacaktr” ifadesi yer almaktadır. Bir kimsenin ismini ve adresini seçme özgürlüğü vardır. İsim ve adres gibi önemli bir alanda dahi bu özgürlük geniş olarak kabul edilirken, sanal adres seçme özgürlüğünün kisıtlanması, medeni haklar bakımından da dayanaksızdır.

g. Yine ODTÜ tarafından yapılan açıklamada asağıdaki ifadeler yer almaktadır: “Türkiye Cumhuriyetinde alt alan adlarnn yönetimi Ulaştrma Bakanlğ, DNS (Türkiye Alan Ad Tahsis) Grubu adna Orta Doğu Teknik Üniversitesince yapmaktadr. ODTÜ Alan Ad Yönetimi 2003 ylnn ikinci yarsında Türkiye’deki tüm alan adlarnn bundan böyle online başvuru ile tahsis edilmesi sistemine geçmiştir. Ancak aşağda da değinilecek alt alan adlarnn bir ksmnn tahsisi için belge sunumu gerekmektedir. Avukatlk hizmetinin bir kamu hizmeti olmas av.tr alt alan ad tahsisinde titiz davranmay ve başvuran kişinin avukat olduğunu ispat eden bir takm belgelerin sunumunu gerektirmektedir. Bu nedenle alt alan ad almak isteyen avukatlarn yapacaklar başvuru iki aşamaldr. Öncelikle ODTÜ alan ad yönetimine ait www.nic.tr adresine müracaat ederek almak istedikleri av.tr alt alan adn online rezerv ettirmeleri daha sonra Türkiye Barolar Birliğinin web sitesinden (www.barobirlik.org.tr) online bir başvuru yaparak başvuru srasnda dolduracaklar formun ardndan sayfada çkacak taahhütnameyi onaylayarak başvurularn tamamlayacaklardr. Başvurulara ilişkin onaylar www.barobirlik.org.tr/avtr/ adresinin av.tr menüsü altnda duyurulmaktadr. Başvuru sahipleri başvurularyla ilgili sonucu TBB onay açsndan web sitemizden takip edebilirler. Daha sonra avukat olduğu Birliğimizce onaylanan kişilerin almak istedikleri av.tr alan adlar ODTÜ tarafndan kullanma açlmaktadr.”

h. Bir an için, TBB’nin mesleki çalışmalarını tanıtmak için internet sitesi açan avukatlardan, avukat olup olmadıklarına yönelik bir ön izin alma denetimi getirebileceği kabul edilse bile, bu süreç içinde ODTÜ’ne yetki devri Anayasal dayanaktan yoksundur. Internet sitesi açılan avukatların, sitelerini, TBB’ne tanıtmaları sağlamak yolunda sayısız teknik yol var iken, ODTÜ’ne tahsis yetkisi tanınamaz.

2. Nic.tr sayfalarından alınan yukarıdaki ifadeleri okuduktan sonra kamu hizmeti gören bir avukat olarak soracağım soru şudur: “Benim avukatlığımı tespit ve adresimi tahsis ODTÜ’ne mi kalmıştır? ODTÜ, bu yetkiyi hangi yasadan veya hukuksal düzenlemeden almaktadır?” TBB Reklam Yasağı Yönetmeliği’nde av.tr alt-alan adı dağıtımını ODTÜ’nün yapacağına dair bir kural da bulunmamaktadır. Üstelik Türkiye Barolar Birliği’nden alınacak onayın da UYAP sistemi çerçevesinde yapılması gerekliliği, internet sitesi açmak isteyen yasalara saygılı avukatların zahmetini bir kat daha arttırmıştır. Bu durum, iletişimi ve iletişim teknolojisinin yaşamı kolaylaştırıcı etkilerinin, bürokratik engellerle nasıl tersine çevrildiğinin ve “Avrupalı oluyoruz” diye Avrupa’dan alınan sistemlerin nasıl abartılıp dejenere edildiğinin ve ücretle alan adı tahsis eden ODTÜ yolu ile bir ticaret kapısı haline geldiğinin açık bir örneğidir. Dünyanın hiçbir çağdaş hukuk sisteminde internet sitesi açan bir avukat, bir üniversiteye başvurup alt-alan adı almaya zorlanamazken, Türk avukatlarına karşı çıkarılan bu engeller, hukuklaşma düzeyinin görece çok düşük olduğu ülkemizde hak arama özgürlüğüne vurulmuş bir darbedir. AV.TR İLE İLGİLİ ODTÜ NIC.TR SİTESİNDE BULUNAN BİLGİLER DİLEKÇEMİZİN EKİNDE BULUNMAKTADIR (EK 1). Bu bilgiler arasında bulunan “""""Av.tr başvurularnn işleyiş şeklinde önemli değişikler oldu. 1- Bundan sonra avukattan tüm baro, adres ve kimlik bilgileri girmesi istenmeyecek, avukatn kontrolü TBB'de bulunan UYAP veritabanndan TBB SİCİL NUMARASININ ÇEVRİMİÇİ (ONLINE) SORGULANMASI ile yaplacaktr. Bu sorgulamaya esas olan veritabannn güncellenmesi, halen 2005-16 no.lu duyuru gereği barolar tarafndan yaplmaktadr. Bilgisi güncellenmediği için veritabannda bulunmayan veya bilgileri eksik bulunan avukatlarn başvurusu mümkün olmayacaktr. Bu nedenle barolarn bu konuya hassasiyet göstermeleri önemlidir. 2- Önceki uygulamada imzalanp baroya kaşeletilen Av.tr Alan Ad Kullanm ve Tahsis Taahhütnamesi bundan böyle avukat tarafndan çevrimiçi ortamda kabul edilecektir. Taahhütnameyi Türkiye Barolar Birliği'ne göndermenize gerek yoktur. Bu taahhütnamenin birer kopyas başvuran avukatn e-posta adresine ve Türkiye Barolar Birliği e-posta adresine gönderilecektir”"""" ifadeleri içinde bulunduğumuz haksız durumu ortaya koymaktadır. Örneğin aylar önce, UYAP veri tabanına Avukat Öykü Didem Aydın adı, adresi ve sair bilgileri ile kaydolduğumuz halde, TBB internet sitesinden av.tr onayı almak üzere bir “işlem” gerçekleştiremedik. Çünkü kaydımız, güncellenmemiş ya da eklenmemişti. Bu durum, av.tr alt-alan adı alamamamıza neden oldu. Çünkü aylar önce UYAP kaydımızı yaptırmış olmamıza rağmen, alan adı alabilmek için sadece Türkiye Barolar Birliği internet sitesi üzerinden gerçekleştirmeye çalıştığımız işlem sırasında UYAP kaydımızın işlenmemiş olduğunu gördük. Başvurumuz ODTÜ tarafından reddedildi (EK 2) Av.tr için başvuru “rezervasyonlarının” yalnızca 15 gün geçerli olması, TBB’nin ihmali yüzünden aynı başvuruyu, ismimiz UYAP tabanında güncellenene dek tekrar tekrar yapmamızı gerektirecektir! Bir kamu kurumuna yapılacak başvurular, “rezervasyonlu” ve “opsiyonlu” olarak yapılamaz ve sadece 15 gün geçerli tutulamaz. Yapılacak başvurunun sonuçlandırılması bir başka kamu kurumunun onay işlemine bağlı olması halinde ise bu durum açık bir hukuka aykırılık teşki etmektedir. Başvuruların elektronik ortamda yapılması zorunluluğu ise Anayasamızın 74. maddesinde öngörülen dilekçe hakkına açıkça aykırıdır. Anayasamızın 74. maddesi– (Değişik: 3.10.2001-4709/26 md.) “Vatandaşlar ve karşılıklılık esası gözetilmek kaydıyla Türkiye’de ikamet eden yabancılar kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikâyetleri hakkında, yetkili makamlara ve Türkiye Büyük Millet Meclisine yazı ile başvurma hakkına sahiptir” düzenlenmesini getirmiştir. Yine aynı maddenin 2. fıkrası da (Değişik: 3.10.2001-4709/26 md.) “Kendileriyle ilgili başvurmaların sonucu, gecikmeksizin dilekçe sahiplerine yazılı olarak bildirilir” düzenlemesini öngörmüştür. Yazı ile başvurmak ve başvurusu hakkında yazılı bir yanıt almak, her yurttaşın Anayasal hakkı iken, internet sitesi alan adı almak için de olsa, elektronik başvuru zorunluluğunun nedeni anlaşılamamaktadır. Böyle bir merakın nedeni, elektronik yapılan başvurularda karar veren mercii önüne bir elektronik perde çekilip kararı verenin kimliğini saklaması yolu ile sorumluluktan kurtulması mıdır? Davacı, 1996-2004 yılları arasında Federal Almanya’da doktora yapmış ve doktorasından sonra yine Federal Almanya’da akademisyen olarak da çalışmıştır. Dünyanın gelişmiş ülkelerinden biri olan bu ülkede, bireylere elektronik başvuru ancak bir seçenek olarak sunulmuş bulunmaktadır ve hiçbir kamusal otoriteye başvuru elektronik yollarla yapılmak zorunda değildir. Kaldı ki, idari başvurularda, ancak zaman kazanmak isteyenler için faks ya da elektronik bir imkan tanınmakta, ancak başvuruların yazı ile gönderilmesi zorunlu kılınmaktadır. UYAP ve sair uygulamalarla, ileri teknolojinin işlerlik kazanması şüphesiz sevindiricidir. Ancak, böyle uygulamalar, ancak başvuranlar bakımından seçimlik olarak yürütülebilecek uygulamalardır. Elektronik ortamın, tüm çabalara karşın yeterince güvenli bir ortam olmadığı bilinmektedir. Elektronik başvuru süreçleri, başvuran açısından şeffaf süreçler de değildir. Hal böyle iken, avukatın kuracağı sitesi için yapacağı başvurunun şeffaf olmayan bir karar sürecine bırakılması dayanaktan yoksundur. Internet sitesi alan adı almak da ODTÜ ve TBB süreçleri içinde, idari bir mercie yapılan başvuru gibi işletiliyorsa, başvuruların yazilı olarak yapılabilmesi gerekir.

IV. TBB Reklam Yasağı Yönetmeliği’nin 9. maddesinin 3. fıkrasının b Bendinin İptali İstemine Dayanak Savlarımız

1. Düzenlemenin; iptali istenen 9. maddesinin 4. FIKRASININ B BENDİNİN “…"avukat, hukuk, hukukçu, adalet, savunma, iddia, eşitlik, hak" KISMI hukuka aykırıdır. Hukuk sitesinin aranıp bulunması yolunda reklam teşkil etmeyecek ancak hukuk kavram ve mesleği ile ilgili tüm kavram ve sözcükler arasından neden yalnızca “avukat, hukuk, hukukçu, adalet, savunma, iddia, eşitlik, hak” seçilmiştir belli değildir. Bu ifadede, örneğin “özgürlük” yoktur da neden “eşitlik” vardır? Tüze kullanılamaz mı? Avukat yerine savunman, iddia yerine sav neden kullanılamasın? Muğlak olarak sınırlayıcı bir içeriği olan ve anlamsız bu hükmün Reklam Yasağı Yönetmeliği’nden çıkarılması gerekmektedir. Avukatlık mesleği, kamusal alandan uzaklaşacak derecede içine kapalı bir “lonca” biçiminde örgütlenecek bir yapıya tahammül edebilecek bir meslek değildir. Dünya ve ülkemiz tarihinde sayısız avukat; siyasal lider, toplum insanı, bireysel özgürlükler hareketi önderi, kültür insanı olarak devlet ile yurttaşları arasında bir iletişim köprüsü işlevi görmüş; parasal ereklere dayalı reklam amaçlı değil savundukları davalar, hak kazanımları ve değerler yoluyla kamuoyuna çıkmayı başarmış, hak arama özgürlüğünün yardımcısı ve kamu görevini; özünde serbest bir meslek olan, vekalet hizmetinden gerektiği ölçüde ayırabilmiştir. Türkiye’de avukatlara karşı arttığı gözlenen güvensizlik duygusunun, kendi meslek örgütümüzde dahi kurumsallaştığını görmek bizleri haksız zararlara uğratmaktadır. Barolar Birliği, denetimini en başta staj ve mesleğe yetiştirme noktasında ispat etmelidir. Bireylerin internet sitesini gözetlemekte değil. Bugün Türkiye’de avukatlık stajı, devam aranmayan, aransa da stajyere bilgi ve tecrübe sağlama kapasitesinde yapılandırılmamış, dağınık bir; yıllık “vakit kaybından” başka bir şey değildir. Avukatlık mesleği ve uygulamalarında, ODTÜ ile alan adı işbirliğinden daha acil cok sayıda sorun vardır. Buna karşın avukatın Anayasal hakları ve iletişim özgürlüğü, “reklam yasağı” adı altında sınırsız müdahale konusu edilmektedir. Böyle bir fikir yapısının, otoriter rejimlere özgü bir eğilim olduğu ortadadır.

V. Alan Adı Tahsis Kurallarının İptali İstemimize Dayanak Savımız

1. Türkiye Barolar Birliği tarafından ihdas edilen “Alan Adı Tahsis Kuralları” düzenlemesinde yeralan “…Alan adnn tahsisi, durdurulmas veya geri alnmasnda uyuşmazlk çkmas halinde, uyuşmazlk başvuran Avukatla yaplacak olan sözleşme hükümlerine göre T.B.B. Bilişim Komisyonu veya yetkilendireceği kurul tarafndan tahkim usulleri dairesince çözülür” kuralı, Anayasamızın 125. maddesinin “İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karş yarg yolu açktr…” kuralına açıkça aykırıdır

VI. HİZMET KUSURU

Baro kaşesi ile UYAP veri tabanına Avukat Öykü Didem Aydın adı, adresi ve sair bilgileri ile kaydolduğumuz halde (Ek 3), TBB internet sitesinden av.tr onayı almak üzere bir “işlem” gerçekleştiremedik. Çünkü kaydımız, güncellenmemiş ya da eklenmemişti. Bu durum, av.tr alt-alan adı alamamamıza neden oldu. Çünkü UYAP kaydımızı yaptırmış olmamıza rağmen, alan adı alabilmek için sadece Türkiye Barolar Birliği internet sitesi üzerinden gerçekleştirmeye çalıştığımız işlem sırasında UYAP kaydımızın işlenmemiş olduğunu gördük. Başvurumuz ODTÜ tarafından reddedildi (EK 2). ODTÜ’ne başvuruda bulunmak için çalışma süremizden altı saatimiz, TBB sayfalarında UYAP kaydımızı teyid etmek için beş saatimizi harcadık. Günlerce, ODTÜ’nün başvurumuzu onaylamasını bekledik. Ancak bize red yanıtı gelmis bulunmaktadır. Bunun nedeni, TBB’nin hizmet kusurudur. Bu dilekçeyi tamamlamaya çalıştığımız şu saatlerde yani 17 Ağustos günü, TBB internet sayfasına girip av.tr teyidimizi yaptırmak için başvurduğumuzda, daha önceki günlerde olduğu gibi aşağıdaki mesajla karşılaştık:

“"""""""""AV.TR ALAN ADI BAŞVURU SAYFASI
DİKKAT! ÖNEMLİ UYARI Bilgisayarınızın IP Adresi: 85.99.4.100
İlk başvuruyu https://www.nic.tr adresinden yaptığınızdan emin olunuz. Başvurudan önce Bilgi Notu ve Tahsis Kuralları'nı mutlaka okuyunuz.

3 tip başvuru şekli bulunmaktadır. 1- Avukatın şahsı adına başvurusu, 2- Avukatlık Bürosu başvurusu, 3- Avukatlık Ortaklığı başvurusu
Başvuru şekline göre alabileceğiniz alan adları Tahsis Kurallarında açıklanmaktadır. Tahsis Kurallarını görmek için tıklayınız.

TBB Sicil Numaranızı Giriniz



Tamam

30715 kaydı bulunamadı.

Olası Nedenler:

1- Bu TBB numarasına mensup avukat kaydı bulunmayabilir.

2- UYAP veritabanına kaydınız girilmemiş olabilir. TBB Web Sitesindeki Avukat Arama formunda isminiz çıkıyorsa bilgileriniz veritabanında var demektir.

3- UYAP veritabanında bilgileriniz mevcut olabilir ancak TBB numaranız eksik ya da yanlış yazılmış olabilir.


Eğer 2. veya 3. nedenden kaydınız yok ise Avukat Bilgilerinizin UYAP veritabanında güncellenmesi için Baronuza müracaat ediniz. Baronuz veritabanını internetten güncelleyebilir. 2005/16 sayılı TBB Duyurusu gereği avukatların bilgilerini güncellemek baroların sorumluluğundadır.

Her Hakkı Saklıdır ©2007 Türkiye Barolar Birliği"""""""""""""""


Bu durum, TBB’nin hizmet kusurudur. UYAP sisteminde tanımlanamamız, sadece av.tr alan adını alamamamıza değil, aynı zamanda icra dairelerine başvuru yapamamıza da neden olmuştur. Bu nedenle, Ayaş İcra Dairesi’ne yapmaya çalıştığımız bir başvuru reddedilmiş ve Ankara ... İcra Dairesi’ne yapmaya çalıştığımız bir dizi takip başvurusu da bu dairede görevli H. Y.’nin yardımı ile bir kereye mahsus olmak üzere yazılı olarak alınmıştır. Yine daha sonra yapmaya çalıştığımız başvurular UYAP CD’sini getirmediğimiz nedeni ile reddedilmiştir. Hem alan adını almaya uğraşırken yaşadığımız iş saati kaybı hem de icra dairelerine başvurmada yaşadığımız sıkıntılar bize 15 günlük iş kaybına ve gecikmesine malolmuştur. İdarenin hizmet kusurundan kaynaklanan bu gecikmelerimizi tazmin etmesi gerekmektedir.


VII. SONUÇ VE İSTEM: Anılan nedenlerle iptal talebimize konu TBB Reklam Yasağı’nın 9. maddesinin 2. fıkrası ile 3. fıkrasının b bendi ve “Av.tr Tahsis Kuralları”nın iptal edilmesini; Anayasaya ve kanunlara açıkça aykırı bu düzenlemelerin, avukatların bağımsızlığı ve bireylerin hak arama ozgürlüğünü kullanmaları bakımından telafisi imkansız zararlar doğurması nedeni ile iptal edilene dek YÜRÜTÜLMELERİNİN DURDURULMASINI ve yukarıda V. Maddede açıkladığımız nedenlerden ötürü hizmet kusuru işleyen Türkiye Barolar Birliği’nin; fazlaya ilişkin haklarımız saklı olmak üzere tarafımıza 500 YTL tazminat ödemeye mahkum edilmesini Yüce Danıştay’a saygılarımla arzederim.

VIII. YASAL DAYANAKLARIMIZ: Anayasa, İYUK, Mahkemelerin Teşkilatı Hakkında Kanun, Elektronik İmza Kanunu, Bilgi Edinme Kanunu İcra İflas Kanunu ve ilgili diğer mevzuat.

iX. DELİLLERİMİZ:

1. 17 Ağustos 2007 tarihinde, TBB Internet Sitesi’ne http://www.barobirlik.org.tr/avtr/basvuru/basvuru.aspx sayfası ve Bilgisayarmızın 85.99.4.100 numaralı IP Adresi görünerek yaptığımız teyid istemi kayıtları ve daha önceki tüm kayıtlar;

2. Ankara .... İcra Dairesi’nde görevli H. Y.’nin tanıklığı, Ayaş İcra Dairesi görevlilerinin tanıklığı ve Yüce Mahkemenizin belirleyeceği diğer yetkili icra daire müdürlerinin beyanları.

3. UYAP Avukat Tanıtım Bilgi Formu’ndaki 15. 05. 2007 tarihli Baro kaşesi.

EK 1: ALAN ADI KONUSUNDA BİLGİLER (ODTÜ’ne ait “nic.tr” adlı web sitesinden ve TBB internet sitesinden alınmıştır)

İnternette bulunan ve aslnda saysal bir adres karşlğ olan web veya mail sunucusu gibi bir servis bilgisayarna ulaşmak için kullanlan isimlerdir. Teknik olarak bilgisayarlarn birbiri ile iletişim kurmalar için saysal adreslere ihtiyaçlar vardr, ancak IP protokolü sayesinde bu saysal adresler (örneğin : 144.122.1.101) aklda kalr ve insanlar tarafndan bilinir isimlerle ulaşlabilecek şekle dönüşmüştür. İşte bu adreslere ALAN ADI denmektedir. Sanal Dünyada (internette) yerini almak isteyen herkesin bu türden bir adresi olmas gerekmektedir.

Alan adlar .COM, .NET ve .ORG ve benzerleri gibi uzantlarla biterler.

COM – (Commercial) ticari veya kişisel amaçl site adlandrmalar için kullanlrlar.
NET – (Network) daha çok bilgisayar veya internet işi ile uğraşan firmalar için kullanlr
ORG - organizasyonlar, dernekler, vakflar için kullanlrlar.
EDU - eğitim kurumlar,
GOV - devlet kurumlar
MIL - askeri kurumlar tarafndan kullanlrlar.

1)Top Level Doman (Tld) - Üst Seviye Alan Nedir?

Üst Seviye Alan, bir alan adnn sonuna konmuş bir uzantdr. Örneğin :www.superonline.com da, “superonline” alan ad, ".com" Üst Seviye Alandr.

Üst Seviye Alan iki çeşittir ; global ve ülke kodu.

A)Global Üst Seviye Alan (gTLD) - Global Top Level Domain
İnternetin genel Üst Seviye Alanlardr. Global Üst Seviye Alanlar şunlardr:
.com
.net
.org
.edu
.mil
.gov

B)Ülke kodu Üst Seviye alan (ccTLD) - Country Code Top Level Domain
Herbir ülke tarafndan kullanlmak üzere ayr ayr kendi ülke kodlarna göre yaratlmşlardr.
Kimi ülkeler alan adlarnda global ve ülke kodu alanlarn birlikte kullanmay tercih etmişlerdir (.com.tr gibi).
Kimi ülkeler ise sadece ülke kodunu kullanmay tercih etmişlerdir (Almanya .de , İsviçre .ch gibi).

AV.TR BAŞVURULARININ İŞLEYİŞ ŞEKLİ DEĞİŞTİ

Av.tr başvurularnn işleyiş şeklinde önemli değişikler oldu.

1- Bundan sonra avukattan tüm baro, adres ve kimlik bilgileri girmesi istenmeyecek, avukatn kontrolü TBB'de bulunan UYAP veritabanndan TBB SİCİL NUMARASININ ÇEVRİMİÇİ (ONLINE) SORGULANMASI ile yaplacaktr.

Bu sorgulamaya esas olan veritabannn güncellenmesi, halen 2005-16 no.lu duyuru gereği barolar tarafndan yaplmaktadr. Bilgisi güncellenmediği için veritabannda bulunmayan veya bilgileri eksik bulunan avukatlarn başvurusu mümkün olmayacaktr. Bu nedenle barolarn bu konuya hassasiyet göstermeleri önemlidir.

2- Önceki uygulamada imzalanp baroya kaşeletilen Av.tr Alan Ad Kullanm ve Tahsis Taahhütnamesi bundan böyle avukat tarafndan çevrimiçi ortamda kabul edilecektir. Taahhütnameyi Türkiye Barolar Birliği'ne göndermenize gerek yoktur. Bu taahhütnamenin birer kopyas başvuran avukatn e-posta adresine ve Türkiye Barolar Birliği e-posta adresine gönderilecektir.

Bunun dşnda Av.tr ile ilgili daha önceden uygulamada olan tüm mevzuat, yönetmelik ve kurallar aynen geçerlidir.

1) "av.tr" Alan adn kimler alabilir:
Avukatlar, Avukatlk Bürolar, Avukatlk Ortaklklarna av.tr altnda alan ad, örneğin xyz.av.tr, tahsis edilebilir. DNS yönetimine yaplan başvurular şahsi yaplabileceği gibi bunlar adna servis sağlayclar tarafndan da yaplabilir.

2) Alan ad başvurunuzu yapmadan bu bölümde yer alan [av.tr] Alt Alan Ad Tahsis Kurallar ve [av.tr]Alt Alan Ad Tahsis ve Kullanm Taahhütnamesini lütfen dikkatlice okuyunuz.

3) Alt alan adlar www.nic.tr adresinden online başvuru ile başlatlacak bir prosedüre göre verilmektedir. [av.tr] alt alan ad tahsisi için öncelikle www.nic.tr adresine online başvuru yapmanz gerekmektedir. Bu başvuruyu kendiniz yapabileceğiniz gibi sizin adnza servis sağlaycnz da yapabilir.

Şayet Başvuruyu siz yapyorsanz:

Online başvuru prosedürünün ilk adm olarak bir "sorumlu kodu" almanz gerekmektedir. Sorumlu kodu almak için www.nic.tr adresinden yapacağnz online başvuru srasnda çalşan bir e-posta adresiniz ve vergi numaranz gerekmektedir. Ayrca www.nic.tr adresine yapacağnz online başvuru srasnda yardm menüsünün altnda bulunan formlardan alan ad tescil formunun başvuru esnasnda ODTÜ'ye iletildiğinden emin olunuz. Gereksinim duyabileceğiniz diğer teknik bilgiler için servis sağlaycnza danşabilirsiniz.

4) www.nic.tr adresine yaplan başvurudan sonra Türkiye Barolar Birliği internet sitesinde yer alan www.barobirlik.org.tr/avtr/basvuru/ adresindeki çevrimiçi (online) başvuru bölümüne girerek TBB numaranz ile başvuru yapmanz gerekmektedir. Daha sonraki bölümlerde istenen bilgileri de doldurduktan sonra sayfada çkan av.tr Alan Ad Tahsis ve Kullanm Taahhütnamesini onaylayarak başvurunuzu tamamlayabilirsiniz. Taahhütnamenin birer kopyas TBB'ye ve başvuru srasnda bildirdiğiniz e-posta adresinize gönderilecektir.

5) Türkiye Barolar Birliği tarafndan başvurunuz incelenerek onaylanmas halinde bu onay DNS yönetimine bildirilecektir. Başvurunuzun onay veya red durumu hakknda e-posta adresinize bilgi verilecektir.

6) DNS yönetimi yaplan online başvurunun ardndan Türkiye Barolar Birliğinden verilecek onay üzerine; tarafnza, almak istediğiniz xyz.av.tr seklindeki alan adnn [ yada almak istediğiniz av.tr altndaki alan adnn] tahsisinin yapldğna dair (online başvuru srasnda bildirdiğiniz adrese) bir elektronik posta gönderecektir. Bu elektronik postann tarafnza ulaşmasn takip eden 5 gün içinde size tahsis edilmiş alan adna ait ödemenin kredi kartyla web üzerinden yaplmas şarttr aksi takdirde tahsis edilen alan ad otomatik olarak silinecektir

7) Başvurusunu yapp talepte bulunduğunuz [av.tr] altndaki alan adnz, [yada xyz.av.tr şeklindeki alan adnz]alan adnn tahsisine dair elektronik posta geldikten itibaren kullanma hazrdr.Tahsis işlemi tamamlanan bir alt alan adyla ilgili ödemeler dahil tüm işlemler web üzerinden yaplacaktr. Ayrca alan adna ilişkin tüm uyarlar tarafnza elektronik posta yoluyla iletilecektir.

8) Tarafnza tahsis edilen alan adna ilişkin tüm kurallar Avukatlk Kanunu, Reklam Yasağ Yönetmeliği ve Meslek Kurallarna tabiidir. Avukatn mevzuata aykr edimi halinde ilgili kurallar uygulanacaktr.

9) Başvurulara ilişkin onaylar ayrca www.barobirlik.org.tr/avtr/ adresinin av.tr menüsü altnda duyurulmaktadr Başvuru sahipleri başvurularyla ilgili sonucu web sitemizden takip edebilirler.


[av.tr] ALT ALAN ADI TAHSİS KURALLARI

AMAÇ

[av.tr] Türkiye Barolar Birliğine kaytl Avukatlarn mesleki kullanmlar için açlmş bir alt alan'dr.

Bu alt alan, ".tr". üst düzey alan' altndaki kullanm alanlarnn ve hizmetlerin saysnn artrlarak, İnternet'in mesleki kullanmnn yaygnlaştrlmasna, avukatlarn toplumsal katklarn sunabilmelerine ve mesleki gelişmelerini artrlabilmelerine olanak sağlanmas için açlmştr.

Bu alan ad sadece Avukatlk meslek grubuna özgü olmas nedeniyle av.tr'nin tahsis ve işleyiş kurallar belirlenmesi öncelikli olarak Barolar Birliği'ne verilmiştir ve tek yetkili karar merci olarak yetkilendirilmiştir.

İÇERİK

İçerik olarak kullanmnda diğer alt alan adlarnda uygulanan genel ilke ve kurallara ek olarak T.B.B.'nin uygulayacağ snrlamalar geçerli olacaktr, içerik ile ilgili tüm sorumluluk ilgili alan adnn tahsis edildiği avukata aittir. İçerik nedeniyle, ".tr" Alan Ad Yönetiminin, TBB'nin veya yetkilendirdiği makamlarn herhangi bir sorumluluklar yoktur.

KURALLAR

[av.tr] alt alan adnn tahsisinde, başvuru sahibi yada sahiplerinin TBB'ne kaytl avukat yada avukat ortaklğ olmas esastr.

[av.tr] alt alan adnn tahsisi konusunda tek yetkili başvuru ve karar mercii Türkiye Barolar Birliğidir.

Bir avukatn şahsen alan ad başvurusu yapmas halinde; [adikinciad[varsa]soyad].av.tr olarak tahsis edilecektir.
Örnek :
1-
deryademirgoz.av.tr
2-
ddemirgoz-1.av.tr
3-
ddemirgoz.av.tr
4-
deryad.av.tr

Bir avukatlk bürosu adna bir veya birkaç avukatn başvurusu yapmas halinde; [birlikte çalşan avukatlardan biri yada bir kaçnn "soyad" ya da "ad ve soyad"].av.tr olarak tahsis edilecektir. Sadece bir kişinin adyla yaplan alan ad (avukatad.av.tr) başvurular kabul edilmeyecektir.
Örnek :
1-
gul-deryademirgoz.av.tr
2-
demirgoz.av.tr
3-
gulkeskin.av.tr
4-
demirgoz-1.av.tr
5-
demirgoz-keskin.av.tr

Bir Avukatlk Ortaklğnn alan ad başvurusu yapmas halinde; [avukat ortaklğ avukatlarndan biri yada bir kaçnn "soyad" ya da "ad ve soyad"].av.tr olarak tahsis edilecektir. Sadece bir kişinin adyla yaplan alan ad (avukatad.av.tr) başvurular kabul edilmeyecektir.
Örnek :
1-
bodur-aslan-akman.av.tr
2-
velibodur-ahmetakman.av.tr
3-
bodur-akman-tas-mutlu-cortuk.av.tr
4-
akman-1.av.tr

Avukatlk Bürosu/Avukatlk Ortaklğ adna alan ad tahsisi için başvurulmas halinde başvuran kişi nin dşnda avukatlk bürosunda/ortaklğnda çalşan diğer kişilerin, online başvuruda TBB numaralar girilerek forma eklenmesi gerekmektedir.

Her avukat mensubu olduğu avukatlk bürosu veya avukatlk ortaklğnn alan ad tahsisi almas yannda kendi adna da ayrca alan ad başvurusu yapabilir.

Alan ad tahsisi için, avukatn www.nic.tr adresine online olarak başvurmas ve istenen bilgi ve belgelerin imzal asllarnn T.B.B.'ne ulaştrlmas gerekir. TBB'nin onay üzerine DNS Yönetimi alan adn tahsis eder

Başvuru sahibi Avukat, avukatlk sfatn geçici veya sürekli olarak kaybetmesi, ölümü, kaydnn silinmesi, avukatlk bürosunun yada hukuk bürosunun kapanmas, avukatlk ortaklğnn feshi gibi durumlarnda alan adna erişim TBB tarafndan res'en geçici olarak durdurulur yada alan ad iptal edilir. Alan ad alan avukat T.B.B.nin veya yetkilendireceği kurulun kapatma işlemlerine karş , alan ad başvurusu ile kapatma kararnn uygulanmasna şartsz muvafakat ettiğini kabul ve taahhüt etmiş saylr.

Alan adnn tahsisi, durdurulmas veya geri alnmasnda uyuşmazlk çkmas halinde, uyuşmazlk başvuran Avukatla yaplacak olan sözleşme hükümlerine göre T.B.B. Bilişim Komisyonu veya yetkilendireceği kurul tarafndan tahkim usulleri dairesince çözülür.

[av.tr] alan ad başvurusunda bulunan Avukat, ".tr" Alan Ad Yönetimi ve TBB tarafndan tutulan yazl ve elektronik kaytlarn kesin delil niteliğinde olduğunu, bunlara karş her türlü itiraz hakkndan feragat ettiğini beyan, kabul ve taahhüt ederler.

www.av.tr, alan ad ".tr" Türkiye Barolar Birliği tarafndan rehber hizmeti vermek için kullanlr.

Bu kurallara ek olarak ".tr" Alan Ad Yönetiminin diğer genel kurallar uygulanr.
EK 2: ODTÜ’den aldığımız E-Mail Cevabı


EK 3: UYAP AVUKAT TANITIM BİLGİ FORMU
Old 21-08-2007, 23:00   #12
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Sayın Aydın,

UYAP genelgesi avukatlara ve vatandaşlara herhangi bir yük getirmemektedir. İcra takiplerinizin alınmaması, o icra müdürlüğünün usulsüz işlemi olup, icra mahkemesine şikayet hakkınız bulunmaktadır. Dava ve takip hakkını kullanmak isteyenlerin bunu bilgisayar kullanarak yapmaları gerekmemektedir, genelgede böyle bir zorunluluk öngörülmemiştir.

UYAP ile "yazılılık" kuralı terkedilmemiştir. Yapılan işlemlerin çıktısı alınarak ilgili kişilerce imzalanmaktadır. Yine UYAP ile "kamu hizmetinin memur eli ile yürütülmesi" kuralı da terkedilmemiştir. Genelgede böyle bir hüküm yoktur.

UYAP genelgesi idareye yöneliktir ve tekrarında yarar var, avukat ya da vatandaşa bir külfet yüklememektedir. Aksini iddia ederek dava ya da takibi elektronik ortamda talep eden merciler, yasaya ve genelgeye aykırı davranmaktadırlar. Tüm bunların genelgenin iptalini gerektirecek nitelikte olmadığı kanısındayım. Zamansızlık nedeniyle UYAP hakkındaki (pek de olumlu olmayan) görüşlerimi yazamıyorum.

av.tr bir alan adıdır. Bu açıdan sizin sitenizin içeriğini belirlememektedir. Alan adı com.tr, gen.tr, .com, .org vb. olarak alınmak istense de "bir yerden" alınmak zorunluluğu vardır. 2003 yılında Türkiye Barolar Birliği'nde yapılan ve Reklam Yasağı Yönetmeliği taslağının tartışıldığı toplantıda Baromuz adına “avukatların ya da avukatlık ortaklıklarının istedikleri alan adı uzantısı ile site açabilmeleri, yönetmelikte böyle şekli unsurların değil de içerikle ilgili düzenlemelerin yapılması gerektiği”ni savunmuştum. Görüşlerim değişmemekle birlikte, bugünkü av.tr zorunluluğunun da avukata herhangi bir yük getirmediği kanısındayım. En azından T.B.B.nin talep edenin avukat olup olmadığının kontrolü sözkonusu olduğundan avukat olmayanların av.tr uzantılı site açmaları engellenebilmektedir. ODTÜ'nün rolü ise T.B.B.den gelen onay doğrultusunda alan adını kullanıma açmaktan ibarettir; bu bir lütuf değildir, bu açıdan avukat bir tahsise muhtaç bırakılmamaktadır.

Sizin yaşadığınız sorunun, bağlı olduğunun Baronun ihmalinden kaynaklandığı açıktır. Baronuz T.B.B. sitesine bilgilerinizi girmediği ya da eksik girdiği için yaşanan aksaklığın Yönetmeliğin 9. maddesi ile ilgisi yoktur. Kanımca 9. maddede aksayan yönler varsa da düzenlemenin açıkça hukuka aykırı bir yönü bulunmamaktadır.

Uygulamada ise, nic.tr tarafından başvurunun ve ödemenin internet ortamında yapılmasının zorunlu kılınması aksayan ve hakkın kullanımını kısıtlayan bir husustur.

İnternet sitesini arama motorlarına kaydederken kullanılabilecek anahtar kelimeler (keyword) konusunda 2003 yılındaki toplantıda yoğun tartışmalar yaşanmış, bu konuda Baromuz adına “arama motorlarının internet kullanıcıları tarafından aranan siteye ulaşmak için kullanıldığı, bu anlamda bir bakıma adres bulma işlevini yerine getirdiği, anahtar kelimelerin de sitenin bulunabilmesi için arama motoruna kaydedildiği, yönetmelikteki düzenleme ile metni dağıtılan 9. madde önerisinde adı, soyadı, unvanı ve bulunduğu şehir dışında hiçbir kelimenin keyword olarak kullanılmasına izin vermediği, oysa bir avukatın akademik unvanı, kitap ya da makaleleri, hobileri ve benzeri meslek kurallarına aykırı olmayan unsurlar web sitesinde yer alabileceğinden, bu unvan, kitap adı, makale konusu ve benzeri kelimelerin anahtar kelime (keyword) olarak kullanılabilmesi gerektiği; internet ortamında adresi bilinmeyen ve arama motorlarında bulunamayan bir sitenin, hiç kimse tarafından ulaşılamayacağı için bir anlamının da olmayacağı” görüşünü savunmuştum. Dolayısıyla dilekçenizin bu konudaki bölümlerine katılıyorum.
Old 22-08-2007, 00:11   #13
Dr.Öykü Didem Aydın

 
Varsayılan UYAP ve av.tr

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Sayın Aydın,

UYAP genelgesi avukatlara ve vatandaşlara herhangi bir yük getirmemektedir. İcra takiplerinizin alınmaması, o icra müdürlüğünün usulsüz işlemi olup, icra mahkemesine şikayet hakkınız bulunmaktadır. Dava ve takip hakkını kullanmak isteyenlerin bunu bilgisayar kullanarak yapmaları gerekmemektedir, genelgede böyle bir zorunluluk öngörülmemiştir.

UYAP ile "yazılılık" kuralı terkedilmemiştir. Yapılan işlemlerin çıktısı alınarak ilgili kişilerce imzalanmaktadır. Yine UYAP ile "kamu hizmetinin memur eli ile yürütülmesi" kuralı da terkedilmemiştir. Genelgede böyle bir hüküm yoktur.

UYAP genelgesi idareye yöneliktir ve tekrarında yarar var, avukat ya da vatandaşa bir külfet yüklememektedir. Aksini iddia ederek dava ya da takibi elektronik ortamda talep eden merciler, yasaya ve genelgeye aykırı davranmaktadırlar. Tüm bunların genelgenin iptalini gerektirecek nitelikte olmadığı kanısındayım. Zamansızlık nedeniyle UYAP hakkındaki (pek de olumlu olmayan) görüşlerimi yazamıyorum.

av.tr bir alan adıdır. Bu açıdan sizin sitenizin içeriğini belirlememektedir. Alan adı com.tr, gen.tr, .com, .org vb. olarak alınmak istense de "bir yerden" alınmak zorunluluğu vardır. 2003 yılında Türkiye Barolar Birliği'nde yapılan ve Reklam Yasağı Yönetmeliği taslağının tartışıldığı toplantıda Baromuz adına “avukatların ya da avukatlık ortaklıklarının istedikleri alan adı uzantısı ile site açabilmeleri, yönetmelikte böyle şekli unsurların değil de içerikle ilgili düzenlemelerin yapılması gerektiği”ni savunmuştum. Görüşlerim değişmemekle birlikte, bugünkü av.tr zorunluluğunun da avukata herhangi bir yük getirmediği kanısındayım. En azından T.B.B.nin talep edenin avukat olup olmadığının kontrolü sözkonusu olduğundan avukat olmayanların av.tr uzantılı site açmaları engellenebilmektedir. ODTÜ'nün rolü ise T.B.B.den gelen onay doğrultusunda alan adını kullanıma açmaktan ibarettir; bu bir lütuf değildir, bu açıdan avukat bir tahsise muhtaç bırakılmamaktadır.

Sizin yaşadığınız sorunun, bağlı olduğunun Baronun ihmalinden kaynaklandığı açıktır. Baronuz T.B.B. sitesine bilgilerinizi girmediği ya da eksik girdiği için yaşanan aksaklığın Yönetmeliğin 9. maddesi ile ilgisi yoktur. Kanımca 9. maddede aksayan yönler varsa da düzenlemenin açıkça hukuka aykırı bir yönü bulunmamaktadır.

Uygulamada ise, nic.tr tarafından başvurunun ve ödemenin internet ortamında yapılmasının zorunlu kılınması aksayan ve hakkın kullanımını kısıtlayan bir husustur.

İnternet sitesini arama motorlarına kaydederken kullanılabilecek anahtar kelimeler (keyword) konusunda 2003 yılındaki toplantıda yoğun tartışmalar yaşanmış, bu konuda Baromuz adına “arama motorlarının internet kullanıcıları tarafından aranan siteye ulaşmak için kullanıldığı, bu anlamda bir bakıma adres bulma işlevini yerine getirdiği, anahtar kelimelerin de sitenin bulunabilmesi için arama motoruna kaydedildiği, yönetmelikteki düzenleme ile metni dağıtılan 9. madde önerisinde adı, soyadı, unvanı ve bulunduğu şehir dışında hiçbir kelimenin keyword olarak kullanılmasına izin vermediği, oysa bir avukatın akademik unvanı, kitap ya da makaleleri, hobileri ve benzeri meslek kurallarına aykırı olmayan unsurlar web sitesinde yer alabileceğinden, bu unvan, kitap adı, makale konusu ve benzeri kelimelerin anahtar kelime (keyword) olarak kullanılabilmesi gerektiği; internet ortamında adresi bilinmeyen ve arama motorlarında bulunamayan bir sitenin, hiç kimse tarafından ulaşılamayacağı için bir anlamının da olmayacağı” görüşünü savunmuştum. Dolayısıyla dilekçenizin bu konudaki bölümlerine katılıyorum.


Sayın Aladağ,


Mesajınız için çok teşekkür ederim. Şüphesiz savlarınız çok dikkate değer. Ancak yeniden vurgulamak istediğim konu şunlar:

1. Tabii icra mahkemesine de itiraz edlebilir bireysel olarak. Hatta, bahsettiğim sorunları, ozellikle av.tr ile ilgili olanları bireysel olarak çözmek bennim için mesele değil. Fakat ben, genelgenin muğlak kaleme alındığını iddia ettim. Verdiğim dört örnek gerçek örnekler. Çevreden de onlarca benzer örnek duyuyorum. İcra daireleri, CD getirmeyenin işlemini kesinlikle yapmıyor. Ayaş'da, Polatlı'da bile... Bu genelge, muğlak olduğu için hukuka aykırı. Bundan daha da önemli olan, böyle bir dönüşüm projesinin genelge ile yapılıp yapılamayacağı sorunu. Her gittiğinizde UYAP'da kayıtlı mısınız diye soruluyor? Avukatların, mesleklerini icra ederken bir sisteme kayıt olmaya zorlanması ancak kanunla emredilebilir. Avukatlık Kanunu'nda UYAP'a kaydolma zorunluluğu yok. Şüphesiz idare, yasalara aykırı olmamak koşulu ile her türlü işlemi yapmakta serbest kılınmıştır. Kamu yararına uygunluk var ise, işlem yapılır. UYAP konusunda kamu yararı, ancak başvuranlar açısından seçimlik olması halinde kamu yararına olarak kabul edilebilir. Tabii imzalanacak çıktı alınıyor ama önce takibin CD ile getirilmesi isteniyor.


2. Av.tr konusunda tabii ben de alt alan adının icerik belirlemediği konusunda bilgi sahibiyim. Fakat şöyle düşünün, size alt-alanınızı "tahsis" eden, bu alanı "iptal" de edebilir. Bağımsızlığımız, alat alan adı konusunda özgür olmamızı da içerir bence. İşin ilkesel bağımsızlık boyutu sandığımızdan çok daha önemli. Site sahibinin avukat olduğunu tespit etmek yolunda bir kamu yararı var ise, bürosunun kapısına tabela asan herkes, tabelasını Barolar Birliğine onaylatıp, ODTÜ'den de "tahsis" mi alsın? Verdiğim bu örnek ne kadar absürdse, internette avukatlığımızı onaylatmak da aynı derecede anlamsız geliyor bana. Herkes, her durumu, her titri kötüye kullanabilir. Kötüye kullanmayı önlemek, TBB'nin görevidir şüphesiz. ODTÜ sürecini katmadan pekala teknik olarak TBB'nde de internet sitelerinin kaydı tutulabilir. Sunucu kütüğü, IP veya alan adı ya da adres kütüğü tutulabilir. Bir nev'i ticaret sicili gibi. Ya da TBB'ne site onaylatılabilir (sadece sahibinin avulat olduğunu tespit anlamında). Siteye baro sicil numarası koymak zorunluk haline getirilebilir. Daha sonra da "onaylı" biçiminde bannerlar konulabilir. Zaten her birimize verilen avukatlık kimliği de aynı biçimde kullanılmıyor mu? Avukatlık kimliğinin de sahtesi yapılabilir. ODTÜ, kimliğimizi de mi tahsis etsin? ODTÜ'ye bu yetki neden verilmek zorunda? Kanundan almadığını tahsis yetkisini neden kullanıyor? Siz iyi niyetle diyorsunuz ki """"ODTÜ'nün rolü ise T.B.B.den gelen onay doğrultusunda alan adını kullanıma açmaktan ibarettir""""" Fakat o rol, neden ODTÜ'nün de örneğin benim değil? Tübitak'ın değil? Böyle bir rolü üstlenebilmesinin yasal bir dayanağı olmalı.

4. Üstelik bu konudaki anlaşmazlıklarda tahkim usulünü uygulamak, hangi hukuk devleti ilkesine uyuyor? İdarenin tüm işlem ve eylemleri yargı denetimindedir. TBB'nin alan adı tahsis kurallarına eklediği tahkim kuralı Anayasaya aykırıdır.

3. Her durumda görüşleriniz çok değerli. Mutlaka sizin baktığınız açıdan da değerlendirilebilir konu. Her başvuru yapılmak istendiğinde icra mahkemelerine itiraz da yapılabilir. Ancak bir düzenlemenin, uygulayıcıların yorumuna açık olmayacak derecede açık kaleme alınmış olması gerekir.

4. Biliyorsunuz Avukatlık Kanununda açıkça yeralmasına karşın kimliğimiz bile resmi kimlik sayılmıyor. Ben bankaya gittiğimde bunun yerine ehliyet ya da nüfus kağıdı kullanmak zorundayım. Avukata bu güvensizlik nereden kaynaklanıyor? Sonradan öğrendim ki, Danıştay da kimliğimizin resmi belge sayılması yolunda açılan bir davayı reddetmiş. Konunun ayrıntılarını bilmiyorum ama her aşamada avukata bu kadar güvensizliğin kendi örgütlerimizden kaynaklanması beni rahatsız ediyor. Ehliyeti de polis teşkilatı veriyor. O noktada güven tam... Fakat iş TBB'nin verdiği kimliğe gelince o kabul edilmiyor. TBB ise, kendi meslektaşlarının açtığı internet sayfalarına bile güvenmiyor, her aşamada teyid istiyor. Geçenlerde Ankara Adliyesinde dava açmaya gittik. Sıra çok kalabalıktı, fakat Baro Kartı olan meslektaşlar öncelikle alınıyordu. Benim Baro kartım yanımda değildi. Ögreniyorum ki oraya iki gün önce bir cihaz konulmuş, Baro kartı olanları öncelikle alıyormuş. Benim avukatlık kimliğim yetmiyor, her asamada yeni bir ücret ödeyerek yeni bir kart, yeni bir kayıt, yeni bir tahsis almak zorundayım. Konuyu dağittım belki ama karşı olduğum şey bu. Her çıkarılan sisteme ücret ödemek, her cihaz çıktığında yeni bir kart almak zorunda isem avukatlık kimliğimi ne yapayım?

5. Sonra dedik ki madem elektronik başvuru ile herşey halledilebiliyor, bari biz de Akbank da hesap açalım, sonra bir şirketten güvenli sertifikası talep edelim. Öğreniyoruz ki Baromuz bir sertifika şirketi ile anlaşmış, Adliyede o şirketin standında bir başvuru yapıyoruz, iki ay önce. 65 YTL ödüyoruz. Sertifika alacağız. Başvurumuz tamam. İki ay oldu ses yok. Şirkete soruyoruz, çıktığında size SMS göndereceğiz deniyor. Şu ana kadar bir SMS de yok. Bekliyoriz ki sertifika çıksın. Yanlış anlaşılmamak için şunu da ekleyeyim, UYAP sisteminde açık yakalayan hacker'lar piyasaya çıkıp da herşey altüst olana dek beklememiz gerekmediğini düşünüyorum. İcra daireleri daha bazı yazılı dosyaların akıbeti konusunda bilgi veremiyor. Bu nedenle, memurları videoya almayı denemiyor muyuz? Çekim yapıyoruz! Ülkemizin adalet sistemini çekiyoruz! Burada, çekiyoruz sözünü her iki anlama çekebiliriz. Hem çekiyoruz, hem ceremesini çekiyoruz. Erdemimize kamera konulması gerekiyor artık. Turk Hukuk Sitesinin anketi bu kamera uygulamasının çoğunlukla olumlu bulunduğunu gösteriyor. Ben de olumlu buluyorum. Ama bir yandan da utanıyorum. Dosyalar kayboluyor, biz memurları videoya çekiyoruz. Acaba bir memur çıkıp, yasal dayanak olmadan beni videoya çekemezsiniz diyecek mi merak ediyorum.

6. Aslında konunun ilkesel özü de buradan geliyor. Avukata güvensizlik. Bir doktor, insan hayatı bakımından bu derece önemli bir etkinlik gosteren Doktor DR.TR alan adı almak zorunda olmuyor, biz AV.TR almak zorundayız. Bana göre, bu bir prestij kaynağı değil, güvenilmemektir.

7. Değerli görüşleriniz dilekçemi daha ayrıntılı olarak gozden geçirme imkanı verdi. Bunları da dikkate alıp karşı sav bulamadığım noktaları kaldıracağım, fakat ilkesel olarak görüşümü koruyorum. Her iki uygulama da bir kez olsun yargı denetiminden, hatta olumsuz durumda AIHM denetiminden geçirilmeli. Sonra gönül rahatlığı ile biz de sisteme alışırız. Nasılsa Yeni Ceza Kanunu, Yeni CMK, Yeni her turlu yasanın tam egitimi butun Turkiye'de verildi. UYAP konusunda da, gostermelik eğitiliveririz. Staj eğitimimiz de göstermelik değil mi nasılsa? Yeni mezun heyecanlı arkadaşlarımız bir de bakıyor ki, ya kendilerine hiçbir ciddi iş verilmeden öylece sandalyede oturuyorlar ya da üç beş günde bir gidip imza atıyorlar. Stajını bitiren ve avukat olan eğitilmiş çıkıyor...Bir konuda eğitilmiş olarak: "dostların alışverişte görmesi, alışveriş yapmaktan evladır."

Sayın Aladağ, tekrar teşekkürlerimle,

Saygılar,

Öykü Didem Aydın
Old 23-08-2007, 08:45   #14
ad-hoc

 
Varsayılan

Sayın Aydın'ın görüşlerine tamamen katılıyorum. Uyap ile ilgili başıma gelen son derece "saçma" bir olayı anlatmak isterim. Eyüp adliyesinde açmış olduğum bir dava, dilekçesi tam, usule uygun.... Davayı açma tarihim 10 Haziran... Yaklaşık bir iki haftaya duruşma günü gelir diye bekliyorum, e malum yasa yargılamanın seri usule tabi olduğunu söyleyince "zaten iki ayda yargılama bitmeli" inancındayım. İşte olan ile olması gereken farkı deriz ya hep...
Tarih Temmuz ortaları henüz tebligat yok, kaleme gidiyorum tebligat çıkmış bugün yarın gelir deniyor, sabırla bekliyorum ve adli tatile bir kaç gün kala saat 09:45 gibi mahkeme kalemini tekrar arıyorum ve tebligatın akıbetini soruyorum.Cevap veren ses: "Avukat bey nerdesiniz sizin bugün 10:10'da duruşmanız var"
İstanbul trafiği koşuşturma son derece tehlikeli manevralarla adliyedeyim saat 11:00'da duruşmaya giriyorum. (Bu gecikmelere zaten alıştık, eleştirisini başka zeminlerde hep yaptık/yapıyoruz ) Hakim dosyaya bakıyor ne davalıya ne davacıya tebligat yapılabilmiş. Nerden öğrendiğimi soruyor ve "tesadüf" diyorum. "Duruşmanın haliyle adli tatil sonrasına bırakılmasına, davalıya yeniden tebligat çıkarılmasına" karar veriliyor.Duruşmadan hemen sonra kaleme iniyorum ve bu saçmalığın sebebini soruyorum. Cevabı aynen aktarıyım:
" Avukat bey UYAP'a kayıtlı mısınız, eğer kayıtlı değilseniz böyle sorunlar yaşanıyor sertifika almalısınız, sorun baronuzla alakalı onlarla görüşün"
Aklıma takılıyor:
HUMK dilekçelerde adres zorunluluğu öngörüyor, yerine getirmişim, hem benim hem de davalı tarafın adresleri dava dilekçemizde mevcut peki tebligatın çıkmaması niye? HUMK UYAP demiyor ki!Adres diyor!
Baroyu arıyorum, söylenenleri aktarıyorum, cevap daha komik:
"Avukat bey sertifikanızın gelmesi 3 4 ay bulur, kusur kalemde, aslında göndermeleri gerekirdi, becerememişler" Barodaki görevli sayesinde "göndermeleri gerektiğine" ilişkin HUMK bilgimi teyid ediyorum ve kara kara düşünüyorum: "UYAP olmasaydı biz ne yapardık?"
Bu olay çerçevesinde sormak isterim; UYAP'ın bana ne yararı var?
Müvekkilimin duruşmasının ertelenmesini hangi mantıklı gerekçelerle ile izah edebiliriz? Bunu müvekkile izah etmesi gereken ben miyim, yoksa UYAP ilgilileri mi? ( Düşünüyorum, "tüh bak müvekkile ne diyeceğiz şimdi , dava başında da yargılamanın seri yargılama usulüne tabi olduğunu belirtmiştik" )
Hukukun genel ilkeleri çala kalem düzenlenmiş bir genelgeye göre mi tatbik edilmeli?
Yukarıda anlattıklarım göz önüne alındığında hangi yasal dayanak UYAP savunucularının haklı çıkaracaktır merak ediyorum. Evet, teknolojiye asla karşı değilim fakat ülkemizin hep bildik sorunu "baştan sağma düzenlemeler öngörme meselesi" son derece sıkıntılı şekilde sonuç doğuruyor. Genelge yapılıyor dayanak yok, alt yapı yok, eğitim yok, külfet ve iş yükü fazlalığı da cabası.
Arkadaşlar,
Teknoloji hayatı kolaylaştırmak içindir bu asli unsuru lütfen göz ardı etmeyelim.
Öte yandan Sayın Aladağ'ı bir gün Şişli Adliyesinde takip yapmaya çağırıyorum, o zaman olan ile olması gerekenin etkilerini sanırım çok daha iyi anlayacaktır. 1,5 saat elinizde belgeler, CD, herşey hazır ve sırada UYAP kaydı bekledik: Gerekçe mi, kimi meslektaşlarımızın CD'si yoktu ( ki olmak zorunda da değil) kimi memurlar UYAP'ı henüz öğreniyorlardı. Hayatımdan çalınan 1,5 saat özellikle bu mesleği icra eden bir kimse olarak, benim için son derece önemli... Hesabını vermesi gerekenler için de aynı derecede önem arz ettiğine şahit olacağımız güzel günlere...
Sağlıcakla Kalın
Old 23-08-2007, 11:36   #15
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Sayın Aydın,

Bu tartışmadan Uyap ve "av.tr" konusunda yeni açılımlar çıkar ve aksayan yönlerle ilgili gerekli değişiklikler yapılırsa benim için de yararlı olacaktır. Ancak tartışmaya katılan üye sayısının azlığı dikkat çekicidir.

Forum konusu olan davaların kabul edilebilirliği ile ilgili hala kuşkularım var. Şöyle ki;

Sözkonusu genelgenin emretmediği bir hususun yaygın olarak uygulanması (icra müdürlüklerinin takipleri e-takip şeklinde istemesi) genelgenin iptaline neden olamaz. Uygulamadan ben de rahatsızım ama sorunun genelgeden değil, memur eksikliği, eğitim eksikliği vb. nedenlerle uygulayanlardan kaynaklandığı gün gibi açık. UYAP öncesi de bildiğiniz gibi, ödeme emri, icra emri gibi İcra Müdürlüğünce hazırlanması gereken belgeler, işlerin hızlı yürümesi bakımından avukatlar tarafından hazırlanarak götürülüyordu. E-takip hazırlama konusu da aynı şeydir. Yasa ve genelge avukatın (ya da tarafın) ödeme emri hazırlamasını öngörmediği gibi, e-takip hazırlamasını da öngörmemektedir. Ancak isteyen avukat bunu hazır götürebilir. İcra Müdürlüklerinin e-takip şeklinde hazırlanmamış bir takibi reddetme hakkı yoktur. Ne yasada ne de genelgede bu reddi haklı kılacak bir hüküm vardır.

"Bu genelge, muğlak olduğu için hukuka aykırı. Bundan daha da önemli olan, böyle bir dönüşüm projesinin genelge ile yapılıp yapılamayacağı sorunu." diyorsunuz. Evet, keşke usul yasaları ve Avukatlık Yasası'na bu konuda genel hükümler konsa ve ayrıntılar yönetmelik(ler) ile düzenlenseydi. Ancak bu bile genelgenin bu yasalara aykırı olmadığı gerçeğini değiştirmiyor. Dilekçelerinizi dikkatle inceledim; somut olarak genelgenin şu hükmü şu yasanın şu maddesine aykırıdır iddiası yok. Anayasa'nın 36. maddesine ve İİK.nun 58. maddesine aykırılıktan sözedilmişse de, bu aykırılık genelgeden değil, uygulamadan kaynaklanmaktadır. Genelgenin hiçbir maddesi hak arayanlara ve vekillerine yönelik bir hüküm içermemektedir. Sadece "Her türlü başvuruda T.C. vatandaşlık numarasının istenmesi" hükmü bu çerçevede değerlendirilebilirse de, bu hüküm de Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 47. maddesine dayanmaktadır. Genelgede avukatların UYAP'a kaydolma zorunluluğundan da sözedilmemektedir. Böyle bir kaydı avukatlar yaptırmak zorunda değildir. UYAP'ı kullanacak birimler diğer birimlerle işbirliği yaparak bu kayıtları kendileri yapmak durumundadırlar. Elbette kaydın bir an önce yapılması için ilgili formun avukatlar tarafından doldurup gönderilmesi de mümkündür. Örneğin Baromuz, meslektaşlara formu dağıtıp, doldurulmasına yardımcı olunarak, toplu halde ilgili birime yollamış ve kayıtların sağlıklı yapılmasını sağlamıştır. Ancak bu, bir zorunluluk dolayısıyla yapılmamıştır. Yukarıda da yazdığım gibi, genelgede bu yönde bir hüküm yoktur.

"av.tr" alan adı konusunda yazdıklarınızda "size alt-alanınızı "tahsis" eden, bu alanı "iptal" de edebilir." diyorsunuz. Şunu vurgulamakta yarar var: alan adını bir yerden almak zorundasınız. Kimse alan adını kendisi oluşturamaz. "av.tr" ya da ".com" olması, daha önce alınmış bir alan adının başkası tarafından alınamayacağı gerçeğini değiştirmez. Yine alınmış bir alan adı teknik olarak iptal edilebilir ama bu tüm alan adları için geçerlidir ve sözleşmenize göre alan adını verenin sorumluluğunu doğurur. Avukatlara biri tarafından "tahsis edilmeyecek" ya da "avukat tarafından özgürce oluşturulacak" bir alan adı yoktur; bu, internetin mantık ve işleyişine tersdir.

ODTÜ'nün rolü, ".tr" alt alan adını vermekten ibarettir. TBB'nde internet sitelerinin kaydının tutulması ve önerdiğiniz diğer çözümlerle şu anki işleyişin ne farkı vardır? "ODTÜ, kimliğimizi de mi tahsis etsin?" gibi söylemlerinizden "av.tr" alan adı alımınız sırasında yaşadığınız sıkıntılardan ODTÜ'ye tepkili olduğunuz sonucunu çıkarıyorum. "ODTÜ'ye bu yetki neden verilmek zorunda?" diye soruyorsunuz. Hatta "Fakat o rol, neden ODTÜ'nün de örneğin benim değil?" diyorsunuz. O yetki birine verilmek zorunda. ".tr" alt alan adı, ODTÜ'nün internetin ülkemize geldiği 1990 yılında "Kayıtlı İsimler ve Numaralar İçin İnternet Organizasyonu" (ICANN)'a başvurması ve o tarihte bu konuda teknik olarak yeterli tek kuruluş olarak ICANN ile yaptığı anlaşma uyarınca oluşturulmuş ve o tarihten bu yana talep edenlere belirli kurallar dahilinde verilmektedir. Bu açıdan "av.tr" alt alan adını da ODTÜ veriyor. ODTÜ olmasa Ulaştırma Bakanlığı verecek ya da bir başka kuruluş. Zaten bu konuda Telekominikasyon Kurulu vb çok istekli ve böyle bir tartışma var. Bence kar amacı gütmeyen ODTÜ'de kalması daha iyi. Sonuçta alan adı bir yerden alınacak. Tüm bunlar Reklam Yasağı Yönetmeliğinin 9. maddesinin iptali için yeterli nedenler değil ama.

TBB'nin "av.tr" alan adı konusundaki anlaşmazlıklarda tahkim usulünü uygulamasının yasal dayanağı olmadığı konusunda sizinle aynı düşüncedeyim.

Bu tartışmaların yeni katılımlarla daha yararlı olacağını umuyorum. Saygılarımla.
Old 23-08-2007, 12:03   #16
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Sayın ad-hoc,

Eyüp adliyesinde yaşadığınız aksaklığın UYAP genelgesinden değil, personelden kaynaklandığı açık. "Müvekkilimin duruşmasının ertelenmesini hangi mantıklı gerekçelerle ile izah edebiliriz?" diye soruyorsunuz. Kim söylemişti ve tam olarak tümce nasıldı şu an anımsamıyorum; şuna benzer bir ifadeydi: "Avukatların başka hiçbir yararı olmasa bile hukuk sisteminin açmazlarını insanlara benimsetmek gibi bir işlevleri var." Gerçekten yaşadığınız aksaklığı ya da benzer şekilde tüm meslektaşlarımızın yaşadıklarını, aksaklıktan asıl zararı gören müvekkillere açıklanması apayrı bir sorun. Hukuka, adalete en çok inanması gereken biz avukatlarda bile böyle bir inanç bırakmayan işleyiş, müvekkillere kısaca açıklanamayacak kadar aksaklık, hata, sorun içeriyor.

Ancak; "Hukukun genel ilkeleri çala kalem düzenlenmiş bir genelgeye göre mi tatbik edilmeli?" şeklindeki sorunuzun yaşanan aksaklığa ilişkin olmadığını, (belki iyi ifade edemedim, bir de şöyle deneyeyim) aslında sorunun "Bu genelge böyle mi uygulanmalı? Genelge uygulanırken, yasanın bir kenara bırakılması mı gerekir?" şeklinde sorulması gerektiği kanısındayım.

Körükörüne UYAP'ı savunmuyorum. Geçen yıldan bu yana çalıştığım kentte de UYAP var ve yaşanan aksaklıklar "burdan köye yol olur"; yine UYAP programlarının java ile yapılmış olması, yavaşlığı, sık sık bağlantı kesilmesi, her aşamada anlamsız bir "TAMAM" tıklaması gerektiren kötü kullanıcı arayüzü vb. gibi eleştirilecek ve eleştiriler dikkate alınarak düzeltilmesi gereken birçok yönü olmasına rağmen, sonuçta adalet mekanizmasının teknolojiden yararlanmasının iyi olduğunu düşünüyorum. UYAP genelgesi açısından olaya bakarsak, genelgenin hukuka aykırı olduğu kanısında değilim. Genelge adli mercilere yöneliktir ve avukatlar ile vekilsiz hak arayan kişilere bir külfet getirmemektedir. Sorun, adli mercilerin keyfi ya da personel yetersizliği, iş yoğunluğu, UYAP konusunda yeterli eğitim alınmaması gibi nedenlerle genelgeyi uygularken genelgede olmayan hususları kişi ya da avukatlardan istemesidir.

Sayın ad-hoc, Şişli adliyesinde takip yapma önerinizi de gülümseyerek karşılıyorum. Merak etmeyiniz, UYAP ile takip yapmak, bağlantı kesildiği için harç yatırmak için 2 saatten fazla beklemek gibi sorunlara aşinayım. Ancak tüm bunların "sorumlusunun" UYAP genelgesi olmadığı kanısındayım. Bizler hukukçu isek ve bir genelgenin iptalini istiyorsak, somut olarak bu genelgenin yönetmelik, yasa ya da anayasaya aykırılığını ortaya koymak zorundayız. UYAP'dan ben de memnun olmamama rağmen, böyle bir aykırılık bulamıyorum. Saygılarımla.
Old 23-08-2007, 12:24   #17
ad-hoc

 
Varsayılan

Sayın Aladağ,
Belirtmiş olduğunuz konularda genel anlamıyla sizinle aynı fikirdeyim. Fakat son derece şiddetle savunduğum bir başka hususta var ki o da Sayın Aydın'ın haklı olduğu noktalar... Yani memurların CD önkoşulları, isteksiz davranışları ve mağduriyetimiz. Uygulama böyle olunca ister istemez bir icbarla karşılaşıyorsunuz ve bu noktada da hukuka aykırılık tezi zemin buluyor. UYAP uygulamasına son derece apar topar geçildiğini düşünüyorum. Sizin de belirtmiş olduğunuz üzere sıklıkla yaşanan kayıt sorunları içinden çıkılmaz bir hal aldı. Bu aksaklıkların zamanımızı çaldığı aşikar. Şimdi bu durumda idarenin hizmet kusurundan bahsetmek ne derece mümkün? Kanuna göre, sözlü talebim uyarınca hazırlanması gereken bir "talep", uygulamada herşeyin tarafınızca hazırlanmasına icbar şeklinde vuku buluyor. Bu durumda neyin nasıl tartışılacağı da malesef sağlıkla tespit edilemiyor. UYAP projesinin hukuka aykırılığı bazında yasalara baktığımızda "evet aykırılık yok" ama uygulamada tüm süreç hukuka aykırı!
O halde bir gün şöyle bir yol izlesek ne şekilde sonuçlanacağı hakkında lütfen beyin jimnastiği yapalım:
Elimde İİK ve daireye gittim, sözlü olarak takip talebimi bildirdim. Memur şaşırdı ( ki yasaya göre şaşırmak ne hacet )ve " Kardeşim git doğru düzgün talep hazırla gel dedi" Ne yapacaksınız? Şikayet mi edeceksiniz? Hakim ne şekilde cevap verecek?
Lütfen yanlış anlamayın, hukuk sürecindeki varış noktamızı tespit etmek gayesiyle soruyorum.
Bugün Ödeme Emri, Senet, Takip Talebi, Tebligat evraklarının dosya sıralamasında dahi memurlarca tabiri caizse "fırça atılan" kimi avukat ve stajyerleri, bu durumlar cereyan ederken hangi yasayı uygulayacaklar?
Son sözüm şudur ki, uygulama Sayın Aydın'ın ın gerekçelerini son derece haklı kılmaktadır. UYAP henüz ham bir projedir ve olması gerektiğinden çok daha hızlı yaygınlaştırılmaya çalışılmaktadır. Bu da birçok aksaklığı doğurmaktadır.
Evet, genelge yakındığımız hususları düzenlemediğinden "hukuka uygundur" fakat konunun önemi uygulamada kendi gösterdiğinden ıslahı zaruridir.
Old 23-08-2007, 15:57   #18
sunay

 
Varsayılan

Merhaba Arkadaşlar ;
Ben de çalışmalarım sırasın da uyap ve e-takip dolayısıyla sıkıntılar yaşıyorum. Eyüp Adliyesinde e-takip olmadığı için icra takibine başlayamadığım oldu. Ancak ısrar edilince aldıklarını gördüm. Ve bu takipleri aldıktan sonra bilgisayara geçirmeleri uzun zaman aldı. Bağlantı kopmaları yüzünden saatlerce beklediğim oldu.
Avukatların dahi sıkıntı çektiği bir durumda vatandaşlara nasıl bi uygulama yapılacak ? Genelgede zorunluluk olmasa dahi uygulamada yaşanan sorunları yine genelgeye konulacak hükümlerle mi aşılacak ?
Hukuk sistemi için son derece önemli konuda genelgeyle düzenleme yapılmıştır. Kesinlikle kanunla yapılması gereken bi düzenleme olduğuna inanıyorum. Ve bu avukatlar içinde seçimlik olmalı, kesinlikle zorunlu olmamalı.Gerekli alt yapı oluşturulmamış ve hukuk düzeninin tam orta yerine oturtulmuş yanlışlıklarla dolu bi uygulamayla karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Sistem ne kadar iyi olursa olsun uygulamadaki eksiklikler , yanlışlıklar giderilmedikçe faydasından çok zararını görüyoruz.
Old 24-08-2007, 11:50   #19
Av.Nazlı Yolaç

 
Varsayılan

Merhaba Sayın meslekdaşlar,
Sn.Av.Cengiz Aladağ, bu konuda özellikle Sn.Aydın'ın dava dilekçelerini okuduktan sonra oluşan düşünce ve kanaatlerimi aynen yansıtıyor. Bir türlü zaman bulup ta toparlayamadım, kaç kere niyetlendim hatta başladım, bir şekilde bölündü ve yarım kaldı, o yüzden buraya ekleyemedim. O yüzden hay elinize sağlık Sn. Aladağ diyorum.

Sn. Aladağın tüm görüşlerine katılıyorum ve diğer arkadaşların belirttiği ve hepimizin yaşadığı sıkıntıların tümünün uygulama sorunları olduğunu, genelgeye ilişkin ve genelgeden kaynaklanan sorunlar olmayıp çoğunun uygulayıcılardan ve teknolojinin cilvelerinden kaynaklanan sorunlar olduğunu düşünüyorum Dolayısı ile Sn. Aladağ'ın da belirttiği gibi;
Alıntı:
Ancak tüm bunların "sorumlusunun" UYAP genelgesi olmadığı kanısındayım. Bizler hukukçu isek ve bir genelgenin iptalini istiyorsak, somut olarak bu genelgenin yönetmelik, yasa ya da anayasaya aykırılığını ortaya koymak zorundayız.
genelgenin yasaya veya anayasaya aykırılık iddiasının dayanağının bir türlü oluşturulamadığını gözlüyorum. Bu nedenle, sistemin yarattığı uygulama sorunlarının yarattığı bezginlikten "nasıl yapsak ta bu uygulamaya son versek" duygusunun dava sebebi oluşturmayacığını hele dava dayanağı hiç olamayacağını kabul etmemiz gerekiyor, bence.

Bir de bu konuda uyap sertifikası almakla, uyapta tanımlı olmak kavramlarının birlikte değerlendirildiği duygusuna kapıldım, yazılanlardan.
Uyap sertifikası almak için İstanbul Barosunun seminerine katıldım ve sertifika için başvurdum, 2006'nın sonu idi hala gelmedi. Ancak seminerde anlatılan bu sertifika ile internet üzerinden takip, dava açmak veya dilekçe göndermek gibi işlemlerin yapılabileceği idi. Ayrıca internet üzerinden bu işlemlerin kabul edilmesi için bir de ayrıca elektronik imza sertifikasının alınması gerekiyor. Ancak bu sertifikaları almak zorunlu değil, işlemlerini internet üzerinden yapmak isteyen meslekdaşlarımızın alması gerekiyor.
UYAP sisteminde tanımlı olmak ise daha farklı bir işlem ve bildiğim kadarıyla barolar tarafından yürütülüyor. Zira bu sistemin ilk uygulamaya geçtiği günlerde, uyap'a geçen adliyelerden Gebze'de ilk işlemimi yaptım ve bir kararı temyiz ettim. Oradaki katibe hanım beni sistemde bulamadı, internetten araştırdı, yine olmadı. Ama gene de işlemimi yaptı ve baronuzla konuşun bu durumun düzeltilmesi gerekiyor, sonra işlerinizi aksatabilir dedi. Onun bu uyarısı ile baroyu aradım. Telefonda konuşurken birlik sicil numaramın sisteme girilmediğini ve bu yanlışlıktan dolayı uyap sisteminde görünmediğimi tespit ettiler ve iki dakikalık bir telefon görüşmesi sonucunda sorun giderildi, bugün bir çok adliyede işlem yapıyorum ve bir daha da hiç bir sorunla karşılaşmadım. Kimse de sertifika sormuyor çünkü sertifika ile yapılacak işlemleri yapmadım henüz, sabırla bekliyorum belki bir gün gelecek, çünkü tüm Türkiye'nin sertifikaları Adalet Bakanlığından çıkıyor bu nedenle gecikiyormuş.

Av.tr konusunda ise yine Sn.Aladağ'ın konu hakkındaki teknik açıklamaları yeterince aydınlatıcı. Bence de bu alan adını bir kurumun vermesi gerektiğine göre bu kurumun sırf ODTÜ olmasının anayasaya aykırı olduğunu iddia etmek pek de dayanaklı gelmiyor. Zira bu alan adını verecek kurumun aynı zamanda bu işi yapmaya yetecek teknik donanıma sahip olması ve güvenilirliği şüphe götürmeyecek bir kurum olması gerekli ve yeter şart bence. ODTÜ'nün ise bu koşulları taşıdığında tereddüt bulunmasa gerek.

Ayrıca avukatların bu alan adı üzerinden bir internet sayfası alma zorunluluğu da bulunmuyor. Av.tr. alan adı üzerinden internet sayfası açmak istemeyen bir avukat isterse com.tr alan adı ile internet sayfası açabilir, buna hiç bir engel olmadığı gibi meslekdaşlarımız arasında örnekleri de mevcuttur. Bu nedenle zorlayıcı ve dayatmacı bir işlem olduğunu düşünmüyorum. Yalnızca av.tr. alan adı almak isteyen meslekdaşlarımızın tarif edildiği şekilde başvuru yapması gerekmekte. Bu nedenle herhangi bir anayasa veya yasa ihlali olduğu kanaatini taşımıyorum.

Saygılarımla,
Old 04-09-2007, 16:22   #20
fatotaso

 
Varsayılan

Benim şahsi kanaatim;
UYAP'tan ne köy olur, ne kasaba...

Bu projeye bu güne kadar ne kadar para harcandı, bilen var mı?

İcra Dairelerince bir kısım verilerin istenmesi son derece kolay bir programla yapılabilecekken; öyle karmaşık bir program yazılmış ki, senede 3-4 icra takibi yapan meslektaşlarımız bile kendine icra programı almak zorunda kaldı. Bazı firmalar programlarını UYAP uyumlu hale getirip tekrar sattılar.

XML verilerin aktarılmasına elverişli son derece basit bir yapı iken, Bakanlığın vermiş olduğu programla veri kaydı yapabilmek sinir savaşına dönüşüyor.

Özünde UYAP iyi amaçlarla oluşturulmak istenmiş olabilir. Ancak, verimli bir kullanımı yok. Bu saatten sonra, sıkıtılarının giderilmesi de son derece zor olacaktır. Belki sil baştan yapmak çok daha kolay olacaktır.

Davanızda başarılı olmanızı canı gönülden diliyorum.

Dilekçenizi tam olarak incelemek için zamana ihtiyacım olacağından şu an için bir şeyler söyleyemiyorum. Faydası olabilecek bilgilerin olması halinde paylaşacağım.
Saygılarımla.


Bu satırları yazdıktan birkaç gün sonra; adliyede uyap yüzünden bütün işler ağır aksak ilerliyor. 1 saat kalemden makbuzu al, bir saat veznede sıra bekle, bir dilekçe vermek 2 saatinize mal olsun iyi mi? İdare mahkemesinde ise bilirkişi ücretini bile yatıramadık.
Old 12-01-2008, 23:17   #21
Av.Atılgan Barış YÖRÜK

 
Varsayılan

Yakıntda bir davada ben açmayı düşünüyorum. Uyap için dilekçe vermiş olmama rağmen kaydım yapılmamış. Geçenlerde bir icra takibi için tevzi bürosuna gittiğim de Uyap'da kaydım bulunmadığı gerekçesiyle icra takibi açamadım.
Kanuni bir düzenlemesi dahi bulunmayan bir hizmet için bana nasıl böyle bir kayıt yükümlülüğü yüklerler ve bu yükümlülüğü yerine getirmediğim gerekçesiyle de İcra iflas Kanununa uygun olarak açmaya çalıştığım takip nasıl kabul edilmez anlayabilmiş değilim.
Old 21-01-2008, 20:43   #22
pir_i fani

 
Varsayılan

Türkiye adliyelerdeki Uyap sistemi ile Çin işkencelerini solladı.Bu şaka tabi ki.Bazen de şaka gibi dedirtiyor adeta.Hem iyi hem kötü.İkisi bir arada yani.Çözüm ve kötü yönlerini ortadan kaldırtacak formülse, takipleri yalnızca takip memurunun alması.Yani uyap yalnızca dosya kaydında sıkıntı oluyor.Avukatlara ve memurlara.Ondan sonraki tüm işlemleri özellikle kasa-harç işlerini kolaylaştırıyor.Daha güvenilir hale geliyor yapılan işlemler.Malesef icra dairelerinin sorunları bakanlığı ve amirleri ilgilendirmiyor.Bir komisyon kararıyla, en işe yaramaz, yaşlı memur önce savcılıklara, ordan da icralara gönderiliyor.Yeni başlayan bilgisayar ve bu işlerden anlayan gençler ise mahkemelerde tutuluyor.Bir icra dairesinde açılan dosya sayısı kadar mahkemede ve savcılıkta dosya açılmıyor.İcra dairelerinin yükü ağır diyorum.Bu yükü kaldırmak içinse yeterli personelin verilmesi lazım.Avukatların da yüzlerinin güldüğünü göreceğiz o vakit.
Old 30-01-2008, 11:44   #23
Hacer

 
Varsayılan

merhaba,
uyapla ilgili yazılanları kısaca okumaya çalıştım. galiba ortak nokta uyap'ın en başından anlatıldığı gibi işimizi kolaylaştırıyor olmaması. teknoloji her zaman olumlu sonuçlar doğurmuyor ne yazık ki. kullanmayı bilmeyenler oluyor, alt yapı yetersiz oluyor vs.vs.bu konuda herkes aynı görüşte. diyelim ki genelgeyle ilgili bir sorun yok. sorun uygulamada. o zaman uygulamadaki bu sorun nasıl aşılacak. konuyla ilgili istanbul barosunun adalet bakanlığına yaptığı başvuru var. ancak hala bir sonuç alınabilmiş değil. bence bu konuda tüm avukatlar olarak ses çıkarmak zorundayız. şehir dışına gidipte sırf uyap çalışmıyor diye işlem yapamamak, son günleri kaçırmak, saatlerce beklemek. bunlar bizim işimiz olmamalı. zaten yeterince zor ve stresli bir işin mensuplarıyız bari teknoloji bizi bu kadar yıpratmasın. kaldı ki sadece avukatlar değil kalemdeki memurlarda çok şikayetçi bu durumdan. onlarda işlem yapamamaktan ve tüm gün oturmaktan yakınıyor. şimdi yapılması gereken uygulama ile ilgiliyse bu sorun eğer bunun çözümünü bulmak olmalı.
Old 22-02-2008, 14:41   #24
magist

 
Varsayılan

çok Kısa, elimde dosyam tevzi bürosunun önündeyim. beklemekle olmuyor. Tevzi deki memure hanıma harcı ve dosyamı bırakıp çıktım. çünkü uyap çalışmıyor. Genelde uygulama artık bu yönde, ertesi gün gelip mahkemenizi öğreniyorsunuz.ancak işlem saat 16:30 gibi gerçekleşiyor. tabi veznedeki memurlarda çıkıp gidiyor. harç yatırılamıyor, taraflar olmadığı için tutanakta tutulmuyor. Ertesi gün gidiyorum mahkemeyi öğrenmeye malesef henüz davam açılmamış, son gün olması da önemli değil zaten,!! memurlara yalvararak(aynen bunu yapmak durumunda kaldım) bir önceki güne dair tutanak düzenleyip sonucu beklemek üzere büroma dönüyorum..
Old 22-02-2008, 16:26   #25
Av.Barış

 
Varsayılan

Şunu belirtmek zorunda hissediyorum kendimi.Uyap'ın ilk uygulanmaya başladığı zaman yeni başlayan bir avukattım.1 ay boyunca bir icra dosyasının takibe koyamamıştım(personelin bilmemesi)
Önceleri eleştirdik zamanla geçer dedik ama gün geçtikçe sistem dosyaların artmasıyla birlikte Uyap iyice yavaşlamaya başladı.Şimdi adalet bakanlığı çözüm olarak hakim,savcı ve avukatların mesai saatleri içerisinde uyap'a girmesini yasakladı.Ama sorun artarak devam ediyor.Çünkü sunucu tek merkezde ve bu sunucular bu kadar yoğunluğu kaldırmıyor.
Şimdilik en azından bazı önlemler almak mümkün olabilir.Mesela icra dosyaları için uyap son derece gereksiz.Hukuk dosyaları içinde bu durum geçerli.Çünkü Avukatların elinde zaten dosya örnekleri var.Zeten duruşma tutanakları haricinde birşey göremiyoruz.
O zaman yapılması gereken şimdilik bu süreci biraz kısmak mümkün.Çünkü gün geçtikçe yavaşlama artıyor ve bekleme süreleri çoğalıyor.
Şunu da belirmek istiyorum.Avukat portal gerçektende çok kötü yapılmış.Hakim onayı felan.Benim 2 aydır işlemde olan dosyalarım daha onaylanmamış durumda.Mesela istediğim dosyanın duruşma gününü felan öğrenemiyorum.Fakat hakimler veya savcılar bütün dosyalara rahatlıkla girebiliyorlar.Bu çifte standart niye merak ediyorum.
Old 21-07-2009, 14:11   #27
Av. Nezih Sütçü

 
Varsayılan

E Kart ile Uyap sistemine girdiğimde, bazı dosyalarım hakkında bilgi alamıyorum. Dosyalar ya sisteme kaydedilmemiş durumda ya da içindeki bilgiler güncel değil. Özellikle İdare Mahkemelerine gittiğimde, görevliler UYAP sistemiden dosyanın son durumu hakkında bilgi veriyorlar. Yürütmeyi durdurma istemlerinin akıbeti için gün aşırı Mahkemeye uğramak zorunda kalıyorum. Hakimin onay vermemesinden dolayı bu aksaklığın olduğu ifade edilmektedir. Bu nedenle, Bursa 2. İDare Mahkemesine, verdiğim dilekçede Mahkemede vekaletim altında görülmekte olan davalarda, vekil olarak UYAP sistemina kaydımın yapılmasını, kaydımın yapılmış olduğu dosyaların da aynı gün güncellenmesini ve dava dosyalarının seyrinin internet ortamında takibine olanak sağlanmasını talep ettim. Ancak Sayın Mahkeme talebim konusunda bir karar vermediği gibi, talebim doğrultusunda uygulama da yapmadı. Zımni red işlemine karşı dava hazırlığına girdiğimde, UYAP sistemi ile ilgili yasal düzenlemenin bulunmaması nedeniyle Mahkemeye talebimi kabul ettiremeyeceğim sonucuna vardım. Bu nedenle de sistemin işlerliğinin sağlanması için kanunla düzenleme yapılması şarttır.
Old 24-06-2011, 06:57   #28
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Öğrenmek için

" UYAP (elektronik Ulusal Yargı Ağı) sisteminin iptali için Danıştay’da açtığım dava devam ediyor"
YARSAV eski Başkanı Sn.Ömer Faruk Eminağaoğlu, Milliyet,24.06.2011,"Taha Akyol, Yargı ve Siyaset".

Sayın Aydın,
Davanız hakkında bizleri bilgilendirir misiniz lütfen?Teşekkürler.
Old 05-10-2011, 23:56   #29
av.perihan

 
Varsayılan

konu 2007 de açılmış....en başta bende uyap a gıcık kapsamda oturduğum yerden duruşma tutanağı görmek hoş bişi...teknolojiden hoşlanmıyorum..herşeyi makinaların eline bırakmak kötü sonuçlar doğurabilir...ama tembelikte hoş bişiymiş yani...bir duruşma tutanağı almak için taa adliyeye git derdi bitti...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
iptal davası sonrası tazminat Av.Yasin TOPRAK Meslektaşların Soruları 3 23-07-2007 16:02
iptal davası ve tam yargı davası konusunda belirsizlik GaLaxY Hukuk Soruları 3 18-06-2007 12:44
iş mahkemesinde iptal davası dinamik Meslektaşların Soruları 3 03-05-2007 13:13
Sezer'den kısmi iptal davası ahmetsacit Hukuk Haberleri 0 04-08-2006 09:42


THS Sunucusu bu sayfayı 0,12007308 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.