Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. Üyelerimizin yazdığı ve bizlerle paylaştığı şiir, öykü, deneme ve diğer yazınsal türler.

Aşk Nedir Ne Değildir ?

Yanıt
Konu Notu: 5 oy, 5,00 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-11-2009, 00:48   #451
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Puresoul
Ask kesinlikle tapmak degildir. Eger insani iliskilerde asik masukuna tapiyorsa yakaladigi en ufak bir hatada sonsuza kadar kalin cizgiyle siler, hic affi olmaz. Cunku bir defa taptigi kisiyi kusursuz kabul etmis,hatasiz bellemis, insanustu, doga ustu ve hatta ilahiyat ustu gormus ve oyle kabul etmistir. En ufak bir hata yapabilecegini dusunmez, kotulugu, pis olan seyleri ona yakistiramaz. Ama zaman gelir, onun aslinda diger insanlar gibi ölümlü olduguna, bir gun mutlak hata yapabilecegi ihtimali olduguna sahit olur. Asikina taptigini zannedenler bir gun cok buyuk bir hayal kirikligiyla yuzlesmeye mahkumdurlar.

İlk cümleyi "Aşk tapmaktır." diye düzeltirsek cümlenin gidişatıyla daha uyumlu olacaktır. Zaten bahsettiğiniz özellikler günlük hayatta bir çok kez vücut bulan durumlardır, bu da demektir ki aşk, tapmaktır.

Ne demişler aşkın gözü kördür. Bu yüzden insan sevdiği kişiye tapar, tapmalıdır da yoksa zevki çıkmıyor.
Old 14-11-2009, 02:13   #452
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Raşit Tavus
İlk cümleyi "Aşk tapmaktır." diye düzeltirsek cümlenin gidişatıyla daha uyumlu olacaktır. Zaten bahsettiğiniz özellikler günlük hayatta bir çok kez vücut bulan durumlardır, bu da demektir ki aşk, tapmaktır.

Ne demişler aşkın gözü kördür. Bu yüzden insan sevdiği kişiye tapar, tapmalıdır da yoksa zevki çıkmıyor.

Belirtmeyi unutmuşum galiba bu sendrom genelde 20li yaşlarda oluyor, sonraları insan belli bir olgunluğa gelip aşktan beklediği şeyleri değiştiriyor. Yani hataları kabul edebiliyor.
Old 17-11-2009, 16:06   #453
gulayy

 
Varsayılan

aşk bir hayal..hem acı hem tatlı hem güzel hem çirkin bir hayal..
Old 20-11-2009, 21:45   #454
Av.Turan

 
Varsayılan

yazıyı o zaman görmediğim için özür dilerim( gerçekten çook üzgünüm( çook güzel olmuş ellerin e sağlık. siteden mesaj gönderemediğim için buradan teşekkür edeyim dedim... Ellerine sağlık

Alıntı:
Yazan supernatural
yazdıklarınız gerçekten çok hoşuma gitti aşkla ilgili.Avukatların bu kadar duygusal olabilecekleri aklıma gelmezdi şaşırmadım desem yalan olmaz affınıza sığınarak bende sizin buraya yazdıklarınızı düzenledim (telif hakkı açısındanbelirtmek istedim ) umarım beğenirsiniz...

AŞK;
görmeden, bilmeden bir hayali sevmek,
onsuz yaşayamamak,
ne kadar gerekirse gereksin beklemek,
kavuşabilr miyim umuduyla yaşamak,
o mucadele etmese de sen ondan vazgeçmemen,
sonu belirsiz bir muaamma,
beklemek, ama vazgeçmemek,
onsuz onu yaşamak,
ona ulaşamadan onunla olabilmek,
o susarken onu hissetmek,

başka bir bedende yaşamaktır,
hayatı yeniden anlamaktır,
mutluluk yağmuru yağarken yanmaktır,
çocukluk heyecanına dalmaktır,
yeniden beyaz bir sayfa açmaktır,
yalanda olsa gerçek olmasını istemektir,
rabbine yakınlaşmaktır,
yaşamın değerini tekrar anlamaktır,
yaşanmaya değerdir,
Aşk, bir çift güzel gözü gördüğünde sevincinden havalara uçmaktır,
sevdiğinle aynı yerde bulunduğunda oh demek, kendini cennette bilmektir, Yeryüzünde de cennet vardır çünkü. O da sevdiğinin yanıbaşıdır,
onu görmek istemektir, daima özlemektir,
ona dokunduğunda 'ölsem de gam yemem artık' demektir,
ona bakabilmek, onunla konuşabilmek için kalan her işi bertaraf etmektir,
ölünceye kadar ümit etmektir belki o da beni sever diye,
bir sarhoşluk haldir. İçmeden sarhoş eder,
onu canın kadar sevmektir, hatta öylesine bir sevmek ki kim kimin bedeninde yaşıyor Allah bilir,
aynaya bakınca kendimizi değil de o güzel gözleri görmektir,
bütün güzel ve iyi olan şeylerin toplamıdır,

boyun eğmektir ve bu boyun eğişte kendini yaşamaktır ,
elif gibidir her şeyin içindedir ama hiç bir şeyde değildir,
tekbir kelimedir tekbir isimdir ,
haklı gerekçeler bulabileceğimiz tek bencilliğimizdir,

sen severken onu onun seni farketmemesidir. farketse bile seni aşık olarak sevmemesidir,
birgün takılırsa ayağı taşa o zaman seni hatılamasıdır.ama ne yazık ki o zaman iş işten geçmiş olmaktadır,
sen severken dost kalınması, kaybetmemek için susman ve birgün başkasını sevdiğini görmendir,

ne zaman vazgeçeceğini bilememektir,
onsuz bir ömür geçirememektir,

ACISIYLA TATLISIYLA....


AŞK: ODUR...
(alıntı)
Old 20-11-2009, 21:47   #455
Av.Turan

 
Varsayılan

Aşk sevip değer verirken ona ulaşamamak, vazgeçip değer vermekten vazgeçtiğinde peşinden koşulmasıdı...
Old 21-11-2009, 01:32   #456
Münzevi

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Raşit Tavus
Belirtmeyi unutmuşum galiba bu sendrom genelde 20li yaşlarda oluyor, sonraları insan belli bir olgunluğa gelip aşktan beklediği şeyleri değiştiriyor. Yani hataları kabul edebiliyor.


Hayatta ilk askini yasarken karsidakinin her turlu hatadan munezzeh olduguna inanirsin. Cunku hatalari goremezsin. Sonralari hatalari gorunce buyuk bir hayal kirikligina ugrar, sevdigini bir kalemde harcarsin. Daha sonraki adimda masukun hatalarini gorunce once sasirir ve boyle bir insani nasil sevdigini dusunursun. Sonraki adimda hatalari gorunce artik sasirmaz ancak sevgiline yakismadigini dusunur ve ona bunu guzel bri dille hatirlatmaya baslarsin. Sonra ki adimda hatalar gozune gozune batmaya baslar ve artik sevgiline biraz da hoyratca yaptigi seylerin kendisinin hosuna gitmedigini anlatmaya calisirsin. Ve fakat bir gun gelir hatalari yuzunden sevdiklerini uyardikca veya tavsiyelerde bulundukca onlarin birer birer etrafindan gittiklerini gorursun ve artik hatalari gorunce susarsin. Gormezlikten gelmek artik gercekten gormemeyi takip eder ve hatalari artik su su su diye kategorize etmez, en basa donersek artik gormezsin. Hasili sevdigini ufak tefek hatalariyla birlikte sevmeyi kendine siar edinirsin. Cunku bilirsin ki senin onda hosuna gitmeyen halleri kadar, onun da sende hosuna gitmeyen hareketlerin vardir
Old 21-11-2009, 02:19   #457
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Puresoul
Hayatta ilk askini yasarken karsidakinin her turlu hatadan munezzeh olduguna inanirsin. Cunku hatalari goremezsin. Sonralari hatalari gorunce buyuk bir hayal kirikligina ugrar, sevdigini bir kalemde harcarsin. Daha sonraki adimda masukun hatalarini gorunce once sasirir ve boyle bir insani nasil sevdigini dusunursun. Sonraki adimda hatalari gorunce artik sasirmaz ancak sevgiline yakismadigini dusunur ve ona bunu guzel bri dille hatirlatmaya baslarsin. Sonra ki adimda hatalar gozune gozune batmaya baslar ve artik sevgiline biraz da hoyratca yaptigi seylerin kendisinin hosuna gitmedigini anlatmaya calisirsin. Ve fakat bir gun gelir hatalari yuzunden sevdiklerini uyardikca veya tavsiyelerde bulundukca onlarin birer birer etrafindan gittiklerini gorursun ve artik hatalari gorunce susarsin. Gormezlikten gelmek artik gercekten gormemeyi takip eder ve hatalari artik su su su diye kategorize etmez, en basa donersek artik gormezsin. Hasili sevdigini ufak tefek hatalariyla birlikte sevmeyi kendine siar edinirsin. Cunku bilirsin ki senin onda hosuna gitmeyen halleri kadar, onun da sende hosuna gitmeyen hareketlerin vardir

Evet sonuna kadar katılıyorum. Acı ve hüsran dolu deneyimlerim bizi ortak bir paydada buluşturdu
Old 22-11-2009, 17:35   #458
üye8180

 
Varsayılan

Aşk, sadece bir eli tutabilmek için, bu dünyaya gelmeye değerdi diyebilmektir...
Old 22-11-2009, 18:17   #459
Münzevi

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Raşit Tavus
Evet sonuna kadar katılıyorum. Acı ve hüsran dolu deneyimlerim bizi ortak bir paydada buluşturdu


Sevgili Rasit,

16 yasima kadar yakisikli olan herkese asik olabilirdim.(Hepsine degil de tabi, bir tanesine Ve bana gore yakisikli kisilerin cogu hatasiz , koru korune baglanabilecegim insanlardi. 16 yasimda bunun boyle olmadigini anladim. Cunku ben gittikce gelisiyordum ve karsimdaki yakisikli benim anlattiklarima mal mal bakiyordu. 17 yasimda ise radikal dusunup, yakisiklilarin sadece guzel manzaradan ibaret olduklarini ve bilgi birikimlerinin olmasina asla ihtimal vermiyodum. Ve dolayisi ile nerde bir yakisikli gorsem onu icimden asagiliyordum. 18 yasima geldiginde erkeklerin cirkin mi guzel mi , karakteri saglam mi degil mi diye bakmadan, direkt olarak muktesebati olan her erkegin hatasiz olabilecegini dusunurdum. Ve nitekim de 17'imi henuz bitirmistim ki benden yasca buyuk olan bir arastirmaci yazarla tanistim ve adeta ansiklobedi olan bu dev insanin bilgisine sahip olmanin dunyada her seyden daha degerli oldugunu ve onun asla hata yapmayacak kadar mukemmel oldugunu dusunuyordum. Oyle bir seydi ki ilk iki sene agzindan ne cikarsa kaydediyordum defterlere. Bu adamin bilgisine ve dolayisi ile kalbine hesapsiz kitapsiz salya sumuk asik olmustum ve bu ask dunyanin bana gore Leyla ile Mecnun'dan sonra en buyuk askiydi. 20 yasina geldigimde bilgisine ve kendisine taptigim adamin bilgisi disinda hic bir seyine tapmanin bir kiymet-i harbiyesi olmadigini gordum. 22 yasima geldigimde oyleki biilgi birikimi haricinde katlanilmaz bir hal almisti artik. Sevgi orucu tutturan bu adam beni kangren etmisti ama bilgisini hayat unitesi gibi gordugumden, cikartirsam olecegimi dusunuyordum. 23 yasima geldim. Onun soyledigi seyler tabiki cok kiymetliydi ama onun anlattiklarini artik ben biliyordum sanki ve bana yeni bir sey kazandirmiyordu. Yani beni artik bilgisi tatmin etmiyordu, benden daha bilgili bir insan olmaliydi karsimdaki. Oysa boyle degildi. Cunku ben ona coktan yetismistim.

23'umu henuz bitirmistim ki bu hayat unitesinin zaten beni yasatmadiigni, bilakis oldurdugunu gordugumden bu askin kendi ellerimle butun cesaretimi toplayip katili oldum. Dunyaya yeniden gelmek bu olmaliydi cunku ben yeniden dogmustum. Bir bebek gibi taptaze icimdeki Mesih doguran Meryem'e uyanmistim.

Ve evet. Hic bir insan beni heyecanlandirmadi o gunden sonra. Hele ilk goruste ask diye bri seye asla ve kat'a inanmiyordum. Vakıa halen de inanmiyorum ya. Ilk goruste ask olabilir tabiki ama ilk gorusteki asklar kisa surelidir. Yel gibi gelir gecer. Kisa surelidir ifadesini biraz daha acacak olursam cok zayiftir. Kendini zamanla gelistirip guclendirmezse bir kasirga gelir ve darmadagan eder gider. Bir gun bir vesileyle tanistigimiz kisiyle 7 ay boyunca cok iyi dost olmustuk. Onun kalbini, duygu ve dusuncelerini Allah adeta 7 ay boyunca icime naksetmisti. 7 ay sonra bir aksam vakti yani 19 mayis 2008 gunu bir baktim ki, ben bu adama vakif olmustum ve dolayisi ile asik olmustum. Oyleki bilgisi hem oncekilere bin basardi, hem de hem hem hem hem idi. Yani hem hem hem ozelliklerinden dolayi icimdeki Sems'e bir Pir, gonlume Mir idi . Hatalarini cok once gordukten sonra asik oldugum icin varsa da kusurlarini da biliyordum. Ve hic saskinlik , hic inkisar-i hayal, hic duzeltme istegi yasamiyordum.


Yani hasili askin bendeki evoluasyonu boyle
Old 22-11-2009, 23:16   #460
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Münzevi
Sevgili Rasit,

16 yasima kadar yakisikli olan herkese asik olabilirdim.(Hepsine degil de tabi, bir tanesine Ve bana gore yakisikli kisilerin cogu hatasiz , koru korune baglanabilecegim insanlardi. 16 yasimda bunun boyle olmadigini anladim. Cunku ben gittikce gelisiyordum ve karsimdaki yakisikli benim anlattiklarima mal mal bakiyordu. 17 yasimda ise radikal dusunup, yakisiklilarin sadece guzel manzaradan ibaret olduklarini ve bilgi birikimlerinin olmasina asla ihtimal vermiyodum. Ve dolayisi ile nerde bir yakisikli gorsem onu icimden asagiliyordum. 18 yasima geldiginde erkeklerin cirkin mi guzel mi , karakteri saglam mi degil mi diye bakmadan, direkt olarak muktesebati olan her erkegin hatasiz olabilecegini dusunurdum. Ve nitekim de 17'imi henuz bitirmistim ki benden yasca buyuk olan bir arastirmaci yazarla tanistim ve adeta ansiklobedi olan bu dev insanin bilgisine sahip olmanin dunyada her seyden daha degerli oldugunu ve onun asla hata yapmayacak kadar mukemmel oldugunu dusunuyordum. Oyle bir seydi ki ilk iki sene agzindan ne cikarsa kaydediyordum defterlere. Bu adamin bilgisine ve dolayisi ile kalbine hesapsiz kitapsiz salya sumuk asik olmustum ve bu ask dunyanin bana gore Leyla ile Mecnun'dan sonra en buyuk askiydi. 20 yasina geldigimde bilgisine ve kendisine taptigim adamin bilgisi disinda hic bir seyine tapmanin bir kiymet-i harbiyesi olmadigini gordum. 22 yasima geldigimde oyleki biilgi birikimi haricinde katlanilmaz bir hal almisti artik. Sevgi orucu tutturan bu adam beni kangren etmisti ama bilgisini hayat unitesi gibi gordugumden, cikartirsam olecegimi dusunuyordum. 23 yasima geldim. Onun soyledigi seyler tabiki cok kiymetliydi ama onun anlattiklarini artik ben biliyordum sanki ve bana yeni bir sey kazandirmiyordu. Yani beni artik bilgisi tatmin etmiyordu, benden daha bilgili bir insan olmaliydi karsimdaki. Oysa boyle degildi. Cunku ben ona coktan yetismistim.

23'umu henuz bitirmistim ki bu hayat unitesinin zaten beni yasatmadiigni, bilakis oldurdugunu gordugumden bu askin kendi ellerimle butun cesaretimi toplayip katili oldum. Dunyaya yeniden gelmek bu olmaliydi cunku ben yeniden dogmustum. Bir bebek gibi taptaze icimdeki Mesih doguran Meryem'e uyanmistim.

Ve evet. Hic bir insan beni heyecanlandirmadi o gunden sonra. Hele ilk goruste ask diye bri seye asla ve kat'a inanmiyordum. Ve halen de inanmiyorum. Ilk goruste ask olabilir tabiki ama ilk gorusteki asklar kisa surelidir. Yel gibi gelir gecer. Bir gun bir vesileyle tanistigimiz kisiyle 7 ay boyunca cok iyi dost olmustuk. Onun kalbini, duygu ve dusuncelerini Allah adeta 7 ay boyunca icime naksetmisti. 7 ay sonra bir aksam vakti yani 19 mayis 2008 gunu bir baktim ki, ben bu adama vakif olmustum ve dolayisi ile asik olmustum. Oyleki bilgisi hem oncekilere bin basardi, hem de hem hem hem hem idi. Yani hem hem hem ozelliklerinden dolayi icimdeki Sems'e bir Pir, gonlume Mir idi . Hatalarini cok once gordukten sonra asik oldugum icin varsa da kusurlarini da biliyordum. Ve hic saskinlik , hic inkisar-i hayal, hic duzeltme istegi yasamiyordum.


Yani hasili askin bendeki evoluasyonu boyle

Heyecanla ve bir çırpıda okudum haklısınız ne diyeyim.
Old 22-11-2009, 23:52   #461
Refya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Turan
Aşk sevip değer verirken ona ulaşamamak, vazgeçip değer vermekten vazgeçtiğinde peşinden koşulmasıdı...
Çok doğru
Old 23-11-2009, 01:52   #462
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Raşit Tavus
Aşk bir hukuk öğrencisinin derse devam etme sebebidir.
ama derse devam etmemesine de sebep olabilir.
Old 23-11-2009, 02:21   #463
üye25928

 
Varsayılan

Aşk acıdır-acıtır.
Old 23-11-2009, 03:03   #464
Münzevi

 
Varsayılan

Ask; yedigin cukulatalari 4090 km oteden paket yapip gondermektir.

Ask; vahsice, ekmegi isirir gibi gunlerce sevismek istemektir.

Ask; buldugunda "Iste bu adamla bir omur gecse sezadir!" dedigin andir.

Ask; sevdigine yemekler yapip ellerinle yedirmek istemektir .

Ask; gecenin nurunda kalkip ona dualar etmektir.

Ask; kaburgalarin kirilincaya kadar sarilmak istemektir.
Old 23-11-2009, 10:08   #465
Atahun

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Münzevi
Ask; yedigin cukulatalari 4090 km oteden paket yapip gondermektir.

Ask; vahsice, ekmegi isirir gibi gunlerce sevismek istemektir.

Ask; buldugunda "Iste bu adamla bir omur gecse sezadir!" dedigin andir.

Ask; sevdigine yemekler yapip ellerinle yedirmek istemektir .

Ask; gecenin nurunda kalkip ona dualar etmektir.

Ask; kaburgalarin kirilincaya kadar sarilmak istemektir.


Sonuç itibariyle hepsi ayrı ayrı bir eziyet.
Old 23-11-2009, 11:30   #466
Av.Turan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan refya
Çok doğru
Peki neden böyle oluyor? Neden eldeki elmas sokaktaki bakırdan daha değersiz gelir insanlara? neden kaybedince anlaşılır değer? ve neden bayanlar kendilerini seveni değil bir hayali tercih eder?
Old 23-11-2009, 11:57   #467
supernatural

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Turan
Peki neden böyle oluyor? Neden eldeki elmas sokaktaki bakırdan daha değersiz gelir insanlara? neden kaybedince anlaşılır değer? ve neden bayanlar kendilerini seveni değil bir hayali tercih eder?

bunun cevabı aslında basit o anki tercihlerden dolayı. değersiz bakır öyle bir an gelirki çok değerli gözükür insanın gözüne ve ve gereğinden fazla büyütülür.Ama gün gelirki rüzgar ters döndüğünde eldeki elmasın değeri anlaşılır ancak o zaman birçok kez geç kalınmış olur.İnsanlar hata yapabilirler eğer bundan gerçekten pişman olduğunu düşünülen biri varsa ve değerinizi anladıysa 2. şansı haketmeli bence
Old 23-11-2009, 14:10   #468
Av.Turan

 
Varsayılan

bencede hak eder herkes ama ya ikinci şansta da sizi yerden yere vurursa o zaman ne yaparsınız peki?
Old 23-11-2009, 15:21   #469
supernatural

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Turan
bencede hak eder herkes ama ya ikinci şansta da sizi yerden yere vurursa o zaman ne yaparsınız peki?

zaten onu da haketmediğini düşünürüm ve bir daha da kesinlikle görüşmem ayrıca artık üzülmemde.
Old 23-11-2009, 18:47   #470
Av.Turan

 
Varsayılan

İşte malesef insanlar ikinci şanstada hep bunu yapıyorlar. Duygusal ve sevgi dolu insanlar zarar görür bu nedenle hep. Onun içinde acaba dünyada gerçek aşk var mıdır?
Old 24-11-2009, 00:16   #471
Refya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan supernatural
bunun cevabı aslında basit o anki tercihlerden dolayı. değersiz bakır öyle bir an gelirki çok değerli gözükür insanın gözüne ve ve gereğinden fazla büyütülür.Ama gün gelirki rüzgar ters döndüğünde eldeki elmasın değeri anlaşılır ancak o zaman birçok kez geç kalınmış olur.İnsanlar hata yapabilirler eğer bundan gerçekten pişman olduğunu düşünülen biri varsa ve değerinizi anladıysa 2. şansı haketmeli bence
Gerçekten 2. şansı hakettiğini düşünüyormusunuz?
Old 24-11-2009, 00:18   #472
Refya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Turan
bencede hak eder herkes ama ya ikinci şansta da sizi yerden yere vurursa o zaman ne yaparsınız peki?
Vurmayacağını kim garanti edebilir ki?
Garantisi olmayan bir olaya, kim geri dönmek ister ki?
Old 24-11-2009, 00:24   #473
Refya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Turan
Peki neden böyle oluyor? Neden eldeki elmas sokaktaki bakırdan daha değersiz gelir insanlara? neden kaybedince anlaşılır değer? ve neden bayanlar kendilerini seveni değil bir hayali tercih eder?
Alışkanlıklar ve kaybadildiğinde özlenen yine alışkanlıklar.
Bayanlar hayali değil, sevdiğini tercih ederler.
Old 24-11-2009, 00:27   #474
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan refya
Vurmayacağını kim garanti edebilir ki?
Garantisi olmayan bir olaya, kim geri dönmek ister ki?

Aşk ve garanti sözcükleri yanyana bile gelemezler.
Old 24-11-2009, 00:28   #475
Nur Deniz

 
Varsayılan

Aşkın garantisi mi olur ya?
Kim aşka söz geçirebilir?
Old 24-11-2009, 07:37   #476
Av.Turan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan refya
Alışkanlıklar ve kaybadildiğinde özlenen yine alışkanlıklar.
Bayanlar hayali değil, sevdiğini tercih ederler.
bu görüşünüze katılmıyorum. O zaman neden kendilerine değer vermeyenlerin peşinde koşarlar. Kendilerini seveniyse peşlerinde süründürmekten zevk alırlar?
Old 24-11-2009, 07:39   #477
Av.Turan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan supernatural
zaten onu da haketmediğini düşünürüm ve bir daha da kesinlikle görüşmem ayrıca artık üzülmemde.
Çoğunluk her ne kadar ikinci şans yok desede bence her durumda ikinci şans olmaz. ama yinede gerçek pişmanlıklar için ikinci şans gerekli.
Old 24-11-2009, 08:11   #478
supernatural

 
Neşeli

Alıntı:
Yazan refya
Gerçekten 2. şansı hakettiğini düşünüyormusunuz?

karşımdaki insanın eğer samimiyetinden şüphe etmezsem eveteğer gerçekten pişmansa neden olmasın.
Old 24-11-2009, 08:39   #479
Refya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan supernatural
karşımdaki insanın eğer samimiyetinden şüphe etmezsem eveteğer gerçekten pişmansa neden olmasın.

Aşk herşeyi affedermiş
Olsun zamanla geçermiş Güzel günlerin hatrına
Aşk herşeyi affedermiiiş

Diyorsunuz yani
Old 24-11-2009, 08:49   #480
supernatural

 
Neşeli

Alıntı:
Yazan refya
Aşk herşeyi affedermiş
Olsun zamanla geçermiş Güzel günlerin hatrına
Aşk herşeyi affedermiiiş

Diyorsunuz yani

yok yapılan şeyler unutulmaz ama zamanla eskisi kadar canı yanmaz insanın.Ama ben bunu değer için dedim aldatma için demedim dikkatinizi çekerim
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Cumhuriyet Nedir? Batu Han Hukuk Sohbetleri 10 03-11-2013 14:28
Cmk kapsamında ''hüküm'' nedir? Av.Güçlü KERVAN Hukuk Sohbetleri 7 27-07-2013 08:21
Namus Nedir? Namussuzluk Nedir? Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 47 15-01-2010 12:02
Barış nedir biliyormuyuz???? mustigocer Yazdıklarımız - Yazdıklarınız. 4 22-01-2007 20:25
Kamu Düzeni Nedir ? Av. Hulusi Metin Hukuk Sohbetleri 2 12-05-2002 05:58


THS Sunucusu bu sayfayı 0,12522197 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.