Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Muhtara Yapilan Teblİgat

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 19-08-2009, 13:13   #1
av.c_elif

 
Önemli Muhtara Yapilan Teblİgat

Merhabalar,
Müvekkil Almanya'da çalışmakta ve ikamet etmektedir. Türkiye'de de bir ev adresi ve muhtarlıkta kaydı vardır. Borçlu olmadığı halde aleyhine örnek 7 icra takibi başlatılmıştır. Tebligat, muhtarlığa bırakılmış, müvekkilin ancak 19.08.2009 da tebligattan haberi olmuş ve bu tarihte muhtardan almıştır. Kanunen itiraz süremiz geçti ancak menfi tespit davası dışında (ki bu haczi durdurmuyor) itiraz için sizce bir çıkış yolumuz var mıdır ?Şimdiden teşekkür ederim...
Old 19-08-2009, 15:10   #3
av.c_elif

 
Varsayılan

Bunu düşündüm ancak, görüştüğüm bazı kişiler gecikmiş itiraz için hastalık, doğal afetler vs sebeplerin olması gerektiği yönünde bir açıklama yaptılar...
Old 19-08-2009, 15:13   #4
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

Esas : 2004/21691
Karar : 2004/26536
Tarih : 23.12.2004

ÖZET : Borçlunun İcra Mahkemesine başvuru dilekçesine ekli pasaport fotokopisinden anlaşıldığı üzere yurda giriş yaptığı ve kanuni 3 günlük süre içinde de İcra Mahkemesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunduğu anlaşılmıştır. Bu halde yurtdışında ikamet eden müştekinin İİK.nun 65. maddesi koşullarında gecikmiş itiraz nedenlerinin İcra Mahkemesince kabulü ile takibe itiraz nedenlerinin tetkiki gerekir.

(2004 sayılı İİK. m. 65)

KARAR METNİ :
Yukarıda gün ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içerisinde temyizen incelenmesi borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

Borçlunun İcra Mahkemesine başvuru dilekçesine ekli pasaport fotokopisinden anlaşıldığı üzere 23.12.2003 gününde yurda giriş yaptığı ve kanuni 3 günlük süre içinde 24.12.2003 gününde de İcra Mahkemesinde gecikmiş itiraz isteminde bulunduğu anlaşılmıştır. Bu halde yurtdışında ikamet eden müştekinin İİK.nun 65. maddesi koşullarında gecikmiş itiraz nedenlerinin İcra Mahkemesince kabulü ile takibe itiraz nedenlerinin tetkiki gerekirken yazılı biçimde istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarda açıklanan sebeplerle İİK.nun 366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.12.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 19-08-2009, 15:13   #5
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

DİĞER TARAFTAN DİKKAT!!

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

Esas : 2005/24651
Karar : 2006/938
Tarih : 31.01.2006

ÖZET : Borçluya ödeme emri usulüne göre yapılmamıştır. Bu halde uyuşmazlık İİK.nun 65. maddesine göre değil, 7201 s. Kanunun 32. maddesine göre çözülmelidir. Uyuşmazlığı borçlu vekilinin gecikmiş itiraz olarak nitelemesi sonuca etkili değildir.

(2004 sayılı İİK. m. 65) (7201 sayılı Tebligat K. m. 32)

KARAR METNİ :
Mahalli mahkemesinden verilen kararın müddeti içerisinde temyizen incelenmesi her iki taraf vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

İİK.nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak, muhatabın bir engel sebebiyle süresinde itiraz edememiş olması halinde gecikmiş itirazda bulunacak kişinin mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç tarih içerisinde icra Mahkemesine bildirilmesi gerekir. Maddeden de anlaşılacağı üzere gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın yapılmış olmasıdır.

Somut olayda borçlu Ülkü'ye ödeme emri 7201 s. Yasanın 21. maddesine göre tebliğ edildiği halde, muhatabın adreste bulunmama nedenleri Tebligat Tüzüğü'nün 28. maddesi uyarınca ilgililerin imzalarını taşıyan tutanakla tesbit edilmediğinden sözü edilen tebligat usulsüzdür (Hukuk Genel Kurulu'nun 18.04.2001 gün 2001/6-386 esas 2001/389 karar s. kararı).

Bu halde uyuşmazlığın İİK.nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 s. Yasanın 32. maddesine göre çözümlenmesi gerekir (HGK.nun 05.06.1991 gün ve 1991/12-258 E. 1991/344 K.).

7201 s. Tebligat Yasasının 32. maddesinde, "Tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur", hükmüne yer verilmiştir. Borçlunun usulsüz tebliği öğrendiği gün olarak bildirdiği 01.09.2005 gününe göre 05.09.2005 gününde Mahkemeye yaptığı başvurusu kanuni 7 günlük sürededir.

Borçlu vekilinin Mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanması, HUMK.nun 76. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ilişkin olması sebebiyle sonuca etkili olmayıp, başvuru bu hali ile 7201 s. Kanunun 32. maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayetidir (Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.2001 gün ve 1991/12-258 esas 1991/344 karar s. kararı).

7201 s. Kanunun 32. maddesi gereğince muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren takibin şekline göre icra dairesine itiraz etmemiş olması, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde mal beyanında bulunma tarihi ve takip kesinleşmeden haciz konulamayacağı cihetle uygulanan hacizlerin kaldırılacağı sonucunu doğuracağından borçlunun şikayette hukuki yararının bulunması nedeniyle, mercii nezdinde yapılan tebligatın usulsüzlüğüne ait şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez (Hukuk Genel Kurulu'nun 27.06.2001 gün ve 2001/12-543 esas 2001/560 karar s. kararı).

O halde, Mahkemece tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin kabulü ile Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun usulsüz tebligatı öğrendiği gün olarak bildirdiği ve borçlu vekilince karşı çıkılmayan 01.09.2005 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar vermek gerekirken, başvurunun İİK.nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz olarak nitelenip yazılı biçimde hüküm tesisi isabetsizdir.

Kabule göre de; İİK.nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, gecikmiş itirazda bulunacak kişi, mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını da engelin kalktığı günden itibaren 3 tarih içerisinde icra Mahkemesine bildirmek zorundadır, icra Hakimi gecikmiş itiraz nedenlerini ve belgelerini inceleyerek, sonucuna göre bir karar verecektir. İİK.nun 65. maddesine göre Hakim, "gecikme sebebinin mahiyetine" ve "hadisenin özelliklerine" göre, takibin tatilini tensip edebilir. Mazeretin kabulü halinde icra takibi durur. Aynı celsede alacaklı, itirazın kaldırılmasını sözlü olarak da isteyebilir. Bu takdirde tetkikata devam olunarak icra Hakimliğince gerekli karar verilir. Somut olayda Mahkemece borçlunun gecikmiş itirazına dayanak yaptığı belgeler geçerli kabul edildiğine göre, İİK. 65/4. maddesine göre alacaklı itirazın kaldırılması yönünde bir talebi olmadığından Mahkemece mazeretin kabulü ile takibin durmasına karar verilmesi, gerekirken yazılı biçimde borçlunun yetki itirazının kabulü yönünde hüküm tesisi doğru değildir.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle bozulmasına, bozma nedenine göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31.01.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 19-08-2009, 15:50   #6
Av.Ömeroğlu

 
Varsayılan

Yani bir diğer deyişle olayda gecikmiş itirazın şartları yoksa,hatta gecikmiş itirazın şartları olsa bile öncelikle muhtara yapılan tebligatın Tebligat Kanunu 21.maddesi ve Tebligat Tüzüğü 28.maddeye uygun olup olmadığına bakmanızda yarar var.Eğer dağıtım görevlisi 21.maddeye tam riayet etmediyse örneğin adreste bulunmama nedenini araştırmadan doğrudan muhtara tebligatı götürdüyse,Tebligat Kanunu 32.maddesi çerçevesinde icra hakimliğine tebligatın usulsüzlüğünden bahisle başvurup tebligattan haberdar olduğunuz tarihin tebliğ tarihi olarak tespitini isteyeceksiniz.Ancak dikkat bunu yaparken aynı anda icra dosyasına da borca itiraz dilekçenizi sunmayı unutmayınız,zira açtığınız dava sadece tebliğ tarihinin tespitine yönelik olacak lehinize sonuçlansa dahi borca icra müdürlüğünde süresinde itirazınız(yani usulsüz tebligatı öğrendiğinizi beyan ettiğiniz tarihten itibaren 7 gün içinde)olmadan takip durmayacaktır.
Old 19-08-2009, 20:11   #7
erkoo1733

 
Varsayılan

bence sözkonusu ilamsız takibe ileride yapacağınız itirazın süresinde olabilmesi için İTM'ye ''tebliğ tarihinin 19.08.2009 olarak düzeltilmesine karar verilmesi'' talepli dava açmanız gerekmektedir. çünkü bu davayı ispatlayıp, 2. davanın yani itiraz davasının süresinde açılıp açılmadığının ortaya çıkarılması gerekiyor.
tebligat tüzüğü ''Tebliğ imkansızlığı:Madde 28 - (Değişik Birinci Fıkra: 5.10.1987 - 87/12170 K.) Muhatap veya
muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiç biri gösterilen adreste bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, MUHTAR , ihtiyar kurulu veya meclisi üyeleri, zabıta amir ve memurlarından tahkik ederek beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp altını imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir.'' demektedir.
yani olayımızda posta memurunun, müvekkilinizin yurtdışında bulunduğu beyanını tebliğ evrakına yazması ve muhtarın beyanının altını imzalaması gerekirdi.
bunun yanında aynı maddenin 2. fıkrası ''(Değişik: 5.10.1987 - 87/12170 K.) Muhatap ölmüşse veya gösterilen adresten DEVAMLI OLARAK AYRILMIŞ ve yeni adresi de tebliğ memurunca tespit edilmemişse, tebliğ evrakı, çıkaran mercie geri gönderilir.'' denilmektedir.
bu durumda posta memurunun tebliğ evrakını çıkış merciine iade atmesi gerekirken, muhtara bırakması ve böylece takibin kesinleşmesi usul ve yasaya aykırıdır diye düşünüyorum. benzer bir davayı da ben açtım ve kazandım. bu kazandığımız tebliğ tarihinin düzeltilmesi davası sayesinde de takibe itiraz ettik.
Old 19-08-2009, 20:14   #8
erkoo1733

 
Varsayılan

bu arada sayın ömeroğlunun da dediği gibi, normal itiraz süresi (7 gün) için de icra dosyasına borca itiraz dilekçesini de koymayı unutmayın..
Old 19-08-2009, 21:08   #9
mdelen82

 
Varsayılan

Av. ömeroğlunun görüşüne göre hareket edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Old 19-08-2009, 21:12   #10
mdelen82

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/14818
K. 2008/18419
T. 24.10.2008
• USULSÜZ TEBLİĞ ( Usulsüz Tebliği Öğrendiğini Beyan Eden Muhatap Öğrenme Tarihi İtibariyle Tebliği Almış Sayıldığı )
• KAPIYA YAPIŞTIRMA YÖNTEMİ ( Uygulanması İçin Tebligat Saatinde Adresinde Bulunmayan Muhatabın Dağıtım Saatinden Sonra O Adrese Geleceğinin Belirli Olması Gerektiği )
• GECİKMİŞ İTİRAZ ( Kapıya Yapıştırma Yönteminin Uygulanması İçin Tebligat Saatinde Adresinde Bulunmayan Muhatabın Dağıtım Saatinden Sonra O Adrese Geleceğinin Belirli Olması Gerektiği )
• ÖGRENME TARİHİ ( Usulsüz Tebliği Öğrendiğini Beyan Eden Muhatap Öğrenme Tarihi İtibariyle Tebliği Almış Sayıldığı - Borçlunun Öğrendiğini Bildirdiği Tarih Tebliğ Tarihi Olarak Düzeltilmesi Gerektiği )
7201/m.21, 32
2004/m.65
1086/m.76
ÖZET : Usulsüz tebliği öğrendiğini beyan eden muhatap, öğrenme tarihi itibariyle tebliği almış sayılır. Buna göre, borçlunun öğrendiğini bildirdiği tarih tebliğ tarihi olarak düzeltilmelidir. Tebligat Yasasının 21. maddesine göre kapıya yapıştırma yönteminin uygulanması için, tebligat saatinde adresinde bulunmayan muhatabın, dağıtım saatinden sonra o adrese geleceği belirli olmalıdır.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu isle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 15.12.2006 vadeli bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmış olup borçlu, icra mahkemesine başvurusunda ödeme emri tebliğ tarihinde şehir dışında bulunduğunu ve tebligatı 18.02.2008 günü mahalle muhtarından tebellüğ ettiğini bildirerek gecikmiş itirazının kabulünü istemiş ve dilekçesinde itiraz nedenini de bildirmiştir.

İİK. 65. maddesine göre gecikmiş İtirazdan söz edilebilmesi için tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması ancak borçlunun kusuru olmaksızın bir mani nedeniyle itiraz edememiş olması gerekir. HUMK. 76. maddesine göre hukuki nitelendirme hakime ait olduğundan borçlunun dilekçesinde gecikmiş itirazdan söz etmiş olmasının bağlayıcılığı yoktur. Somut olayda örnek 10 nolu ödeme emri "Adres kapalı muhatabın nereye gittiğini bilmediğini söyleyen komşusu Ali beyanından anlaşıldı" şerhi ile yapılmıştır. Tebligat Kanunu 21. maddeye göre muhatap veya adına tebligatı kabule kanunen yetkili kimseler adreste yok ise tebliğ imkansızlığının söz konusu olduğu bu durumda tebliğ memuru Tebligat Tüzüğü 28, maddesine göre tahkik işlemini yapmalıdır. Zira Tebligat Kanunu 21. maddeye göre kapıya yapıştırma tarihinin tebliğ tarihi kabul edilebilmesi için muhatap sadece tebligatın yapılacağı sırada adreste bulunmamalı ve fakat tevziat saatlerinden sonra o adrese geleceği belirli olmalıdır. ( HGK. 13.10.1965 tarih ve 2/793-360; 16.09.1981 tarih ve 7/2371-604 ) Bu durumda borçluya yapılan tebliğ işlemi "muhatabın tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği" anlaşılamadığından usulsüzdür. 7201 Sayılı Kanunun 32. maddesine göre ( tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi addolunur. ) düzenlemesi yer almaktadır. Mahkemece borçlunun tebligatı öğrendiğini bildirdiği 18.02.2008 tarihi tebliğ tarihi olarak düzeltilerek buna göre takip şekline göre süresinde icra mahkemesine yapılmış olan itirazın esası incelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 24.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

___________kaynak:KAZANCI_________________________ ______
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
muhtara tebligat aqua Meslektaşların Soruları 16 09-09-2019 16:40
İdarece Yapilan Teblİgat Ve Tahakkuk Av.Günes Meslektaşların Soruları 1 23-07-2009 13:50
ÖlÜ Davaliya Muhtara Teblİg Netİcesİ Taraf TeŞkİlİ avukatmsd Meslektaşların Soruları 1 20-05-2009 13:29
muhtara tebligat av.medinealtintaş Meslektaşların Soruları 2 08-04-2009 19:43
LÜbnan Ve Panama Teblİgat Pınar Meslektaşların Soruları 3 08-04-2008 11:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05842209 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.