Boşanma kararının iptali ve eski eşin hukuki durumu

Müvekkil K.K'nin eşi C.K., çalışmak amacıyla şehir dışına gittiğinde müvekkilden habersiz boşanma davası açar.Dava dilekçesi ile gerekçeli kararı kendi adresinde kendisi tebliğ alarak kararı kesinleştirir ve sonradan L.K. ile evlenir.Bu durumdan sonradan haberdar olan K.K., iade-i muhakeme talebinde bulunur ve talebi doğrultusunda boşanma kararı iptal edilerek boşanma davasının reddine karar verilir.Ancak; iade-i muhakeme talebinden sonraki aşamada C.K. öldüğünden davaya C.K.'nın mirasçılarına karşı devam edilir. Red kararı ilan edilmek suretiyle 2003 yılında kesinleştirilir. Müvekkilin amacı C.K. nın ölümü nedeniyle almaya hak kazanacağı aylığı alabilmektir.Şu anda bu aylığı C.K'nın ölümünden beri ikinci eş L.K. almaktadır.



3- Müvekkil, C.K.'nın ölümü nedeniyle almaya hak kazanacağı aylığı alabilmek için dava açmak zorunda mıdır? Yoksa kuruma başvuru yapmak mı gerekecektir.Dava açılması lazım gelirse zamanaşımı var mıdır?

2-C.K.'nın 1. ve 2. evliliklerin hukuki durumu nedir ?

Saygılarımla ....

sayın meslektaşım, boşanma kararını iptal ettirdiğiniz taktirde ikinci evlilik mutlak butlanla geçersiz olmaktadır. öahkeme nüfustakı kaydı düzelttirdiği taktirde ikinci bir davaya gerek kalmayacağı kanatindeyim.elinizdeki ilamla birlikte evlilik kaydı ile birlikte sskya muracat etmeniz yeterli olur kanatindeyim.

Aşağıdaki karar umarım işinize yarar.

Alıntı: T.C. YARGITAY İkinci Hukuk Dairesi Esas No : 2003/1677 Karar No : 2003/2836 Tarih : 4.3.2003 • ÇİFTE EVLİLİK ( Evli İken Yeniden Evlenen Bir Kimsenin Önceki Evliliğinin Mutlak Butlan Kararı Verilmeden Önce Sona Ermesi - İkinci Eşin İyiniyetli Olması Durumunda Evliliğin İptal Olmayacağı ) • MUTLAK BUTLAN ( Evli İken Yeniden Evlenen Bir Kimsenin Önceki Evliliğinin Mutlak Butlan Kararı Verilmeden Önce Sona Ermesi - İkinci Eşin İyiniyetli Olması Durumunda Evliliğin İptal Olmayacağı ) • EVLİLİĞİN BUTLANINI DAVA ETMEK ( Bir Hak Olarak Mirasçılara Geçmeyeceği - Mirasçıların Açılmış Davaya Devam Edebilecekleri ) • HUSUMET ( C. Savcısının Evlenmenin Butlanını Dava Etmesi - Eş Ölmüşsse Husumetin Mirasçılarına Yöneltilmesi ) • MİRAÇILARA HUSUMET TEVCİHİ ( C. Savcısının Açacağı Evliliğin Butlanı Davası - Eşin Ölmüş Bulunması ) ÖZET : Çifte evlilik sırasında diğer evliliğe bilahare son verilmiş ve ikinci eş de iyi niyetli ise evlilik iptal olunamaz. Evlenmenin butlanını dava etme bir hak olarak mirasen intikal etmez; ancak mirasçılar açılmış davaya devam edebilirler. C. Savcısının açacağı davada davalı eş ölmüşsse husumet mirasçılarına yöneltilmelidir. DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Eşlerden birinin evlenme sırasında evli bulunması mutlak butlan sebeplerindendir. ( MK.md.145/2 ) Evli iken yeniden evlenen bir kimsenin önceki evliliği mutlak bultan kararı verilmeden önce sona ermişse ve ikinci evlenmede diğer eş iyiniyetli ise, bu evlenmenin butlanına karar verilemez. ( MK. md.147/son ) Evlenmenin butlanını dava etme hakkı mirasçılara geçmez ise de, mirasçılar açılmış olan davaya devam edebilirler. ( MK. md. 159 ) Davalı Sefer’in ilk eşi olan Kıymet davadan önce 26.3.2000 de ölmüştür.Dava Cumhuriyet Savcısı tarafından açılmıştır.Mahkemece husumetin Sefer ve Kıymet’ten olma çocukları Güner, Erdoğan ve Elmas ile Sefer’in Necla’dan olma çocuğu Mehmet’e yöneltilmesi, gösterdikleri takdirde delillerinin toplanması, sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir. Açıklanan husus üzerinde durulmadan eksik hasımla işin esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre de diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 04.03.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi. Diaport Hukuk programı

Birinci eşin ilgili sıfatıyla TMK 147 md. uyarınca mutlak butlan nedeniyle ikinci evliliğin feshi davası açabilir.

Bu davada , ikinci eşin iyiniyetli veya kötüniyetli olduğuda tespit edilir.

İkinci eş kötüniyetli ise, mirasçılık haklarından yararlanamaz.

İkinci eş iyiniyetli ise; kanunda boşluk vardır. Hakim tarafından doldurulur. Bu durumda her iki eşin mirasçı olmasını kabul etmekten başka çare gözükmemektedir.

Her iki eşin eşit oranda miraçılığı kabul edilebilir ise de, örneğin 1. evlilik uzun süre 2 evlilik çok kısa sürmüş ise, hakim miras paylarını değişik oranda kabul edebilir. ( Bu konudaki açıklamalar için bkn. Ali Naim İnan/ Şeref Ertaş/Hakan Albaş , Miras Hukuku , 2004 , Sağ Kalan Eşin Mirasçılığının Şartları sh:118 ve dev.)

Çözüm olarak, evliliğin feshi davası açılmalı ve bu davada mahkemeden ikinci eşin kötüniyeti ortaya çıktığında, eş sıfatıyla birinci eşin mirasçı olduğunun ikinci eşin mirasçı olmadığının tespiti ; iyiniyetli görülmesi halinde her iki eşin miraçılık sıfatlarının varlığının tespiti ile miras payları oranlarının hakim tarafından belirlenmesi talep edilmeli. Mirasçılık durumu belli olduktan sonra, veraset ilamı çıkartılarak emekli maaşı ve diğer miras sorunları bu şekilde çözümlenmeli. Diye düşünüyorum.

Saygılarımla.