Takibin iptali talebine karşı verilen kesn karar

Müvekkil şirket tarafından nama yazılı olarak keşide edilerek verilen çek lehdarın elinde ciro edilmeden önce çalındı. Lehdar tarafından çekin iptali için müracaat yapıldı. Müvekkil şirket tarafından yeni bir çek keşide edilerek lehdara verildi ve çek tahsil edildi. İptal kararı verilmeden çek takibe kondu ve ödeme emri tebellüğ edildi. Takibe konu çek incelendiğinde çekteki ilk cironun lehdar şirket ismi yanlış yazılarak bir kaşe yapıldığı ve bu şekilde ciro edildiği sonrasındaki ciroların da sahte olduğu ve neticede bankaya çeki ibraz eden kişinin takip alacaklısı olmadığı göüldü. Takip alacaklısı bir finans kurumu çeki bankaya şahsı adına ciro ederek ibraz eden kişi ise takip alacaklısının vekili. Çekteki ciro silsilesindeki bozukluk ve takip alacaklısının yetkili hamil olmaması nedeniyle takibin iptali konusunda İcra Mahkemesinde dava açıldı ancak yetersiz inceleme nedeniyle olduğunu düşündüğüm bir şekilde taleplerin reddine kesin olarak karar verildi. Mahkemenin gerekçesi ise imzaların istiklali prensibi ve alacaklının şekline yetkili hamil olduğu. Başvuru nedenlerim ile gerekçenin bir alakası yok ama değer bakımından kesin olarak karar verildi. Çekin iptali için açılan davanın duruşması bu hafta orda bir müracaat olmazsa iptal kararı alınacak. Bu aşamada iptal kararı ile başvurabileceğim bir yol var mı? neticede takip kesinleşti, ya da menfi tespit veya ödemeden sonra istirdat davası açmak mı daha mantıkllı. Belki bunlar dışında aklıma gelmeyen bir çözüm olabilir.
Saygılar
Av. Ceyda

Bahsettiğiniz menfi tespit/istirdat davaları haricinde çek iptali davasındaki yargılama açısından bir olasılık var.Çek iptali davasında çekin "kimin elinde olduğunun bilindiği" olasılığı (icra takibi) gerçekleşmiştir.Bu durumda davacıya çek hamiline karşı istirdat davası açmak için süre verilmedilir. Açılacak bu davada başlatılmış olan takibin durdurulması amacıyla tedbir kararı talep edilmelidir.

Meslektaşım öncelikle teşekkürler. Bu olasılık da aklıma geldi ancak çek iptali davası açan lehdar icra takibinde borçlu olmadığı gibi çekte ciranta olarak da göülmüyor. Sahte kaşe yapılırken şirket isminde bir harf yanlış yazılmış dolayısıyla çek iptali davasının davacısı olan şirket takipte borçlu görünmüyor ve cekte ciranta dahi değil. Ayrıca müvekkilim çek keşidecisi. Ayrıca çak iptali davasına takip alacaklısı tarafından müracaat olmadığından ve davacı borçlu olarak gösterilmediğinden takipten haberdar olmadı.

Dolayısıyla şekli bir kararla bitecek olan olan iptal davası ilamı 3. kişiye karşı zaten ileri sürülemeyecek.Bu durumda menfi tespit/istirdattan başka çare kalmıyor.