Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Bu mal beyanı usulsüz mü?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-04-2009, 09:04   #1
prag

 
Varsayılan Bu mal beyanı usulsüz mü?

Yaptığımız bir icra takibinde borçlu mal beyanında bulundu ve borca yetecek iki adet taşıtı olduğunu ve plakalarını bildirdi. Ancak bu araçlar üzerinde birden fazla haciz bulunmaktadır. Yaptığımız araştırmada borçlunun adına kayıtlı bir aracın daha bulunduğunu ve bu aracın üzerinde haciz olmadığını tespit ettik. Borçlunun üzerinde haciz bulunmadığını bildiği taşıtı, mal beyanında bildirmemesi usulsüz mal beyanı olarak değerlendirilebilir mi?
Old 06-04-2009, 09:55   #2
JULY_83

 
Varsayılan ilgili kararın yardımcı olacağını düşünüyorum!

YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ E. 2008/4443T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2008/4443

K. 2008/4181

T. 3.6.2008

• MAL BEYANINDA BULUNMAMAK ( Ağır Ceza Mahkemesinin İtirazın Kabulünü Takiben Disiplin ve Tazyik Hapsi Dışındaki Hapis Cezasını Gerektiren Suçlar Hakkında Temyiz Yolu Öngörülen Hapis Cezası Verme Yetkisinin Olmadığı )

• TEMYİZ YOLU ÖNGÖRÜLEN HAPİS CEZASI VERME YETKİSİ ( Mal Beyanında Bulunmamak - Ağır Ceza Mahkemesinin İtirazın Kabulünü Takiben Disiplin ve Tazyik Hapsi Dışındaki Hapis Cezasını Gerektiren Suçlar Hakkında Temyiz Yolu Öngörülen Hapis Cezası Verme Yetkisinin Olmadığı )

• MAL BEYANI DİLEKÇESİNİN USULÜNE UYGUN OLMAMASI ( Ağır Ceza Mahkemesinin İtirazın Kabulünü Takiben Disiplin ve Tazyik Hapsi Dışındaki Hapis Cezasını Gerektiren Suçlar Hakkında Temyiz Yolu Öngörülen Hapis Cezası Verme Yetkisinin Olmadığı )

• GERÇEĞE AYKIRI MAL BEYANINDA BULUNMAK ( Ağır Ceza Mahkemesinin İtirazın Kabulünü Takiben Disiplin ve Tazyik Hapsi Dışındaki Hapis Cezasını Gerektiren Suçlar Hakkında Temyiz Yolu Öngörülen Hapis Cezası Verme Yetkisinin Olmadığı )

2004/m.74, 337, 338, 353

ÖZET : Her ne kadar İcra Mahkemesince İİK'nun 337/1.maddesi uyarınca borçlunun 10 gün disiplin hapsi ile cezalandırılması kararını itirazı kabil olmak üzere vermiş ise de itirazı inceleyen Ağır Ceza Mahkemesinin itirazın kabulünü takiben disiplin ve tazyik hapsi dışındaki hapis cezasını gerektiren suçlar hakkında uygulanabilen ve İİK'nun 353/2.maddesi uyarınca da, temyiz yolu öngörülen hapis cezası verme yetkisi yoktur. Hal böyle olunca verilen karar usul ve yasaya aykırıdır.
DAVA : Mal beyanında bulunmamak eyleminden borçlu UA'in 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 337/1. maddesi uyarınca 10 gün disiplin hapsi ile cezalandırılmasına dair, Saruhanlı İcra Mahkemesinin 03.12.2007 tarihli ve 2007/298-293 sayılı kararına yönelik itirazın kabulü ile disiplin hapsinin kaldırılmasına, anılan kanunun 338.maddesi uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, Manisa Ağır Ceza mahkemesinin 08.01.2008 tarihli ve 2008/35 değişik iş, 2008/23 müteferrik sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Tebliğname ile; alacaklı vekili Avukat ÖA imzalı 23.10.2007 tarihli dilekçe ile sanığın mal beyanı dilekçesinin usulüne uygun olmadığı, mali bilgilerini sakladığı ve üzerine kayıtlı taşınmazları bildirmediği gerekçesiyle şikayetçi olunduğu, Saruhanlı İcra Müdürlüğünün 2007/1148 esas sayılı takip dosyasına göre de borçlu sanığın verdiği 16.10.2007 tarihli mal beyanı dilekçesinde üzerine kayıtlı taşınmazları göstermeyerek gizlemiş olduğu anlaşılmakta ise de, ödeme şeklinin gösterilmemesi sebebiyle dilekçenin usulüne uygun olmadığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.09.2005 tarihli ve 2005/17-109-105 sayılı kararında da belirtildiği üzere, gerçeğe aykırı mal beyanından dolayı ceza verilebilmesi için öncelikle usulüne uygun mal beyanı dilekçesinin olması gerektiği, 2004 sayılı İİK'nun 74.maddesindeki koşulları taşımayan mal beyanı dilekçesinin usulüne uygun bulunmaması sebebiyle geçerli sayılamayacağı ve bu durumda sanığın mal beyanında bulunmadığı kabul edilerek cezalandırılması gerekeceği, diğer yandan sanığın eyleminin gerçeğe aykırı mal beyanında bulunma suçunu oluşturduğu kanaatine varılması halinde ise sadece itirazın kabul edilerek İcra Ceza Mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına karar verilip, eylemin bu yönde değerlendirilmesi için dosyanın İcra Ceza Mahkemesine gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemekle kararın 5271 sayılı CMK'nun 309.maddesi uyarınca bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 25.03.2008 gün ve 17468 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C.Başsavcılığının 07.05.2008 gün ve K.Y.B.2008/80890 sayılı tebliğnamesiyle istenilmiş olmakla,
Gereği görüşüldü:
KARAR : Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 25.04.2006 gün, 2006/123 esas ve 2006/127 sayılı kararında da işaret olunduğu üzere, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5358 sayılı Yasa'nın 21. maddesi ile değiştirilen İİK'nun 353. maddesi uyarınca müeyyidesi disiplin ve tazyik hapsi olarak belirlenen eylemlerden dolayı yapılacak yargılama sonucu verilecek tüm kararların niteliğine bakılmaksızın tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde yargı çevresinin bulunduğu Ağır Ceza Mahkemesine itiraz edilebileceği düzenlenmiştir.
Ayrıca; müşteki vekili 25.10.2007 tarihli şikayet dilekçesiyle, borçlu sanığın mal beyanı dilekçesinin usulüne uygun olmadığı, mali bilgilerini sakladığı ve üzerine kayıtlı taşınmazlarını bildirmemesi nedeniyle şikayetçi olması nedeniyle yargılamanın da İİK'nun 338/1.maddesi gereğince yapılarak sonucuna göre bu madde çerçevesinde hüküm kurulması gerekirken İcra Mahkemesince hatalı olarak eylem mal beyanında bulunmamak olarak kabul edilerek 10 gün disiplin hapsi ile cezalandırılmasına itirazı kabil olarak karar verilmiştir.
İtirazı inceleyen Manisa Ağır Ceza Mahkemesi, şikayetin gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçuna yönelik olmasına rağmen mal beyanında bulunmamak eyleminden cezalandırılmasını isabetsiz bularak itirazı kabul etmiş, ancak mal beyanında bulunmamak eyleminden dolayı verilen hükmü kaldırarak, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan dolayı hüküm kurulması için dosyayı İcra Mahkemesine gönderilmesine karar vermesi gerekirken, işin esasına girip, sanığın İİK'nun 338/1.maddesi gereğince 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir. Her ne kadar İcra Mahkemesince İİK'nun 337/1.maddesi uyarınca borçlunun 10 gün disiplin hapsi ile cezalandırılması kararını itirazı kabil olmak üzere vermiş ise de itirazı inceleyen Manisa Ağır Ceza Mahkemesinin itirazın kabulünü takiben disiplin ve tazyik hapsi dışındaki hapis cezasını gerektiren suçlar hakkında uygulanabilen ve İİK'nun 353/2.maddesi uyarınca da, temyiz yolu öngörülen hapis cezası verme yetkisi yoktur. Hal böyle olunca verilen karar usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ : Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine atfen düzenlendiği tebliğname yerinde görülmekle Manisa Ağır Ceza Mahkemesinin 08.01.2008 gün ve 2008/35 müteferrik sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nun 309/4-a maddesi uyarınca BOZULMASINA, sair işlemlerin mahallinde ifasına, dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

YARGITAY 16. HUKUK DAİRESİ E. 2007/432T.C.

YARGITAY

16. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/432

K. 2007/460

T. 1.3.2007

• İLAMSIZ TAKİP ( Süresinde Borca İtiraz Halinde Mal Beyanında Bulunmak Gerekmediği - Ancak İtirazın Kaldırılması Halinde Tefhim veya Tebliğden İtibaren 3 Gün İçinde Beyan Zorunlu Olduğu )

• MAL BEYANINDA BULUNMAK ( İlamsız Takiplerde Süresinde Borca İtiraz Halinde Mal Beyanında Bulunmak Gerekmediği - Ancak İtirazın Kaldırılması Halinde Tefhim veya Tebliğden İtibaren 3 Gün İçinde Beyan Zorunlu Olduğu )

• İTİRAZIN KALDIRILMASI ( Halinde Tefhim veya Tebliğden İtibaren 3 Gün İçinde Mal Beyanında Bulunmak Zorunlu Olduğu )

• BEYAN ZORUNLULUĞU İlamsız Takiplerde Süresinde Borca İtiraz Halinde Mal Beyanında Bulunmak Gerekmediği - Ancak İtirazın Kaldırılması Halinde Tefhim veya Tebliğden İtibaren 3 Gün İçinde Beyan Zorunlu Olduğu )

2004/m.74, 75, 337

İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği m. 29
ÖZET : İlamsız icra takiplerinde süresi içinde borca itiraz edilmesi halinde mal beyanında bulunma zorunluluğu yoktur. Ancak itirazın iptaline veya kesin veya geçici kaldırılmasına ilişkin kararın tebliğ ve tefhiminden itibaren üç gün içinde mal beyanında bulunmak gerekir. Somut olayda. süresi içinde borca itiraz edilmiştir. Bu durumda mal beyanında bulunma yükümlülüğü bulunmadığından beraate karar verilmesi gerekirken mahkumiyete karar verilmesi hatalıdır.
DAVA : Mal beyanında bulunmamak suçundan sanık Y. hakkında yapılan yargılama sonucunda sanığın 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 5358 Sayılı Kanunla değişik 337. maddesi uyarınca 10 gün disiplin hapsi ile cezalandırılmasına dair Ankara 14. İcra Mahkemesi'nin 15.06.2006 tarihli ve 2006/255-657 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 20.7.2006 tarihli ve 2006/449 müteferrik sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
Dosya kapsamına göre örnek 163 nolu ödeme emrinin 04.03.2006 tarihinde tebliğini müteakip, süresi içerisinde 09.03.2006 tarihinde borçlu vekilince borca itiraz edildiği anlaşılmakla, mal beyanında bulunma yükümlülüğü ortadan kalkmış olacağından suçun oluşmayacağı ve sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemekle kararın 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 13.12.2006 gün ve 59327 sayılı yazılı emirlerine atfen Yargıtay C.Başsavcılığı'nın 30.01.2007 gün ve KYB.2006/323474 sayılı tebliğnamesiyle istenilmiş olmakla, GEREGİ GÖRÜŞÜLDÜ:
KARAR : Dosya kapsamına ve 2006/3113 sayılı icra takip dosyasına göre; borçlu sanık Y. hakkında yapılan icra takibine uygun olarak çıkarılan ödeme emrinin 04.03.2006 tarihinde tebliği üzerine borçlu tarafından süresi içerisinde 09.03.2006 gününde borca itiraz edildiği anlaşılmaktadır.
İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliğinin "İlamsız Takiplerde Ödeme Emri" başlıklı 29. maddesinin "e" bendinde, "senet veya borca itirazını bildirmediği takdirde, "b" bendindeki süre içinde İcra ve İflas Kanunu'nun 74. maddesine göre mal beyanında bulunması, bulunmazsa hapisle tazyik olunacağı, hiç mal beyanında bulunmaz veya gerçeğe aykırı beyanda bulunursa ayrıca hapisle cezalandırılacağı" ihtarının yazılacağı, İcra ve İflas Kanunu'nun 75. maddesinin ı. fıkrasına göre de "itirazın iptaline veya kat'i veya muvakkat surette kaldırılmasına karar verilen borçlu bu kararın kendisine tebliğinden itibaren üç gün içinde yukarıdaki maddede gösterildiği üzere beyanda bulunmaya mecburdur." Aynı maddenin 2. fıkrasında ise, "iptal veya kaldırma kararı borçlunun vicahında verilmiş ise bu müddet, kararın tefhiminden başlar" hükümlerini içermektedir. Bu duruma göre, borçlu tarafından 09.03.2006 tarihinde borca itiraz edilmesi karşısında mal beyanında bulunma yükümlülüğünün olmadığı, dolayısıyla isnat edilen suçun unsurlarının oluşmadığı, ancak İcra ve İflas Kanunu'nun 75. maddesi uyarınca itirazın iptaline veya kesin yada geçici surette kaldırılmasına ilişkin kararın kendisine tebliğinden ( karar borçlunun vicahında verilmiş ise tefhimden ) itibaren üç gün içinde mal beyanında bulunma zorunluluğunun bulunduğu, bu çerçevede borçlu sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemine atfen düzenlediği tebliğname yerinde görülmekle Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 20.07.2006 tarih ve 2006/449 müteferrik sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi gereğince kararın BOZULMASINA,
Bozma üzerine 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309/4-d maddesi uyarınca yeniden yargılama yapılması gerektiğinden;
SONUÇ : Borçlu sanık Y'nin mal beyanında bulunmamak eyleminden dolayı BERAATİNE, hükmolunan cezanın çektirilmemesine, 01.03.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
yarx
yarx
Old 06-04-2009, 09:56   #3
FYLOZOF

 
Varsayılan

değerli meslektaşım, yapılan cra takibi netiesinde, borçlu bütün mal varlığını bildirmek zorunda değil, sadece borca yetecek kadar mal beyanında bulunması yeterlidir. şayet bildirdiği araçlar borcu karşılamıyorsa, usulune aykırı mal beyanında şikayetçi olabilirsiniz, aksi takdirde davanız rededilecektir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Usulsüz Mal Beyanı ve Nafaka Ödememe Av.Furkan Kamalak Meslektaşların Soruları 7 04-03-2008 01:21
mal beyanında bulunmama/usulsüz mal beyanı miss_lawyer Meslektaşların Soruları 5 20-11-2007 18:36
Usulsüz tebligat nakil Meslektaşların Soruları 1 23-05-2007 15:11
Usulsüz Mal Beyanı taze mezun yalçın Meslektaşların Soruları 5 05-04-2007 14:30
usulsüz mal beyanı.. azzylmz Meslektaşların Soruları 4 08-02-2007 19:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04251504 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.