Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Haberleri Hukuk Haberleri, duyuruları, güncel hukuki gelişmeler. [Haber Ekleyin]

Anket Sonucu: Ülkemizdeki Hukuk Fakültelerinin Sayısı Hakkında Ne düşünüyorsunuz?
İhtiyaçtan fazla 427 89,33%
İhtiyaçtan az 24 5,02%
İhtiyaç kadar 20 4,18%
Kararsız 7 1,46%
Oy Verenler: 478. Bu ankette oy kullanamazsınız. (Anket no : 158)

Her Üniversiteye bir Hukuk Fakültesi Kampanyası

Yanıt
Konu Notu: 3 oy, 4,33 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 12-04-2007, 17:54   #61
wolfuykucu

 
Varsayılan

Gelişmiş ülkelerde hukukçuluk kalburüstü bir meslek olarak görülürken neden Türkiye'de bir tıp gibi muamele görmez mesela...aslında sosyal displinler içinde en zorudur hukuk ve bir o kadar da emek ve çaba ister gerekli temel bilgileri edinebilmek!Bu konuda özeleştiri de yapacak olursam bazı konukarı bile aslında yüksek lisans da kavrıyorum.Kendi adıma durum böyleyken bence,biz yeni fakülte açacağımıza mevcutların kalitesini yükseltelim önce! Daha sonra yarım doktor candan,yarım mam imandan,yarım hukukçu da davadan etmesin )))
Old 12-04-2007, 20:25   #62
Av.Ateş

 
Varsayılan

Aslında nüfusu bu kadar fazla bir ülkede var olan hukuk fakültesi sayısı az ama ihtiyaçtan da fazla.Çünkü durum tam da Sayın Selim Balku'nun dediği gibi.Yani hukuka başvuranların sayısı gerçekten az.

Ben de oyumu bu çelişki nedeniyle ve niteliksizlikle ilgili bir alternatif olmaması sebebiyle sayının fazla olduğu yönünde kullandım.
Old 12-04-2007, 20:28   #63
Av.Ateş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
***Hukuk fakülteleri, avukat, hakim, savcı, öğretim görevlisi mezun etmez, fakülteler öğrenim yeridir, hukukçu mezun eder, hukuk fakülteleri, meslek eğitimi vermez, mesleğe hazırlamaz, hazırlamak zorundada değildir...

Bu arada Selim Beyin yazdığı şey bana icra iflas hocamız Muhammet Özekes'i hatırlattı.Kendisi de aynen bunu söylerdi bize.

Saygılar...
Old 12-04-2007, 21:28   #64
ayçin turna güler

 
Varsayılan Altyapi Mi?

Alıntı:
Yazan A.Turan
Sayın Sezen, sizin karşı çıkma gereçlerinizin yerinde olmadığını düşünüyorum. Ayrıca alt yapımızın mükemmel olduğu kanısındayım.

hukuk fakültelerinde altyapı iyi olduğundan mı büyük bir okul sayılan Akdeniz ün.hukuk bölümünde hala hocalar tele konferansla ders veriyor?O yüzden mi taşra ün.de profesör sayısı bazen sıfır bazen 1 oluyor?Altyapı iyi olduğundan mı hala avukatlar hakimlerce azarlanacak pozisyonlara düşüyorlar bilgisizliklerinden?
Avukatlık sınavının gelişine nasıl bakmıştınız avukat bey merak ediyorum?
Barolar, hükümet ve pastadan paylarını çoktan kapmış avukatlar 'sınav'getirmeye uğraşıyorlar.Ve bir gün başaracakalar.O zaman bir ümitle hukuk okuyan fakir, imkanları daha iyisini kazanmaya yetmemiş pek çok genç sınavlarda elenip(ki sınavların her zaman kaybedeni olacaktır) diplomalarını sadece duvara asmak zorunda kalacaklar.Bu gençleri gereksiz yere ümitlendirip altyapısız okullarda zaman, emek, para harcatıp sonra 'siz yetersizsiniz kusura bakmayın' demeye kimsenin hakkı yok.Avukat enflasyonu bir gerçek.Saçma siyasi kaygılarla üniversite yapmanın sadece siyasetçilere bir faydası olabilir.Halka ise uzun vadede hiç bir faydası yok bence..
Old 12-04-2007, 21:58   #65
Cest la vie

 
Varsayılan

Alıntı:
Altyapı iyi olduğundan mı hala avukatlar hakimlerce azarlanacak pozisyonlara düşüyorlar bilgisizliklerinden?
Hakimler de hukuk fakultesi mezunu degil mi?
Demek ki neymis, hersey kisideymis. Egitim ne olursa olsun.
Old 12-04-2007, 22:50   #66
Heybe Hukuk

 
Varsayılan

Haklısınız. Ancak her hakimin gerekli bilgiye sahip olduğuna inanıyor musunuz?
Hakim karşısında, eğilip bükülen, neredeyse alnı yeri öpen avukatların, hukuk diplomasını yanlışlıkla aldığını düşünüyorum. Hukuk mantığına, hukukçunun sahip olması gereken etiğe aykırı diye düşünüyorum.
Old 13-04-2007, 09:39   #67
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Bu meseleye, meslekte yaşanan sıkıntı, pastalar, dilimler ve ihtiyaç sayısından fazla hukukçu gözüyle bakmak istemiyorum, açıkçası.

Bana göre konu, akademinin yeterliliği - yetersizliği üzerinde odaklanmalı öncelikle. Çok sayıda fakülteyi hangi alanda açarsanız açın önce yetişmiş bir akademisyen kadronuzun olması gerekir. Memleketteki akademisyen kadrosu yeterli mi değil mi bakmadan fakülte açılmamalıdır.

Akademi dediğimiz yer, teknik ve detaylı bilgilerin öğrencilere aktarıldığı ve nosyon kazandırma amacını güden bir yerdir. Bu amacı gerçekleştirecek yeterlilikte ve sayıda akademisyen kadrosu olmadan açılan her fakülte, nosyon bakımından cılız kişiler yetiştirmeye mahkumdur.

Kişi, kendini yetiştirebilir, geliştirebilir, elbette. Zaten herkesin biribirine öğüdü her zaman bu yöndedir : Kendini geliştir ! Bu öğüt ile yetersiz akademiler açılması arasındaki tek bağ, yetersiz fakültelerden mezun olanlar çoğaldıkça kendini geliştirmelisin lafının doğru orantıyla artmasıdır.

Akademiler, akademiye benzemeli. İki profesör, bir doçentle akademi kurulamaz. Kadro bu olamaz.

Saygılar.
Old 13-04-2007, 13:15   #68
Üye7528

 
Varsayılan yazık

bence türkiye gibi bir ülkeye yetecek kadar hukuk fakültesi mevcuttur.önemli olan sayı mı nitelik mi.siz değerli meslektaşların yorumlarına saygı duyuyorum ama hem pazar payı hem hukuk güvenliği ve hem de hukukçunun yeterliliği açısından bakıldığında hukuk fakültesinin sayısı değil ve fakat niteliği ehemmiyet kazanacaktır.yeni kurulan veya kurulacak fakültelere ankara veya istanbul hukuk hocalarının ders başı gidip gelmeleri meselesi nası aşılacak peki.adamlar fakülte açmış hoca yok.en kıdemlisi yr.doç.
bence mevcut sayı korunup o fakültelerin akademik kadroları ile eğitim standartları yükseltilmeli iyileştirilmeli.
önemli olan hukuk fakültesi değil hukukçuluk.bunun için yazıktır yapmayın
Old 13-04-2007, 16:20   #69
öğrenci(auhf)

 
Varsayılan

Öncelikle hayırlı olsun tabii gerçekten hayırlı olacaksa. Ama ülkemizde ders olarak resim folkler gibi dersler veren hukuk fakülteleri varken bunlara yenilerini eklemek ne kadar doğru bilemiyorum.Tüm bu para ve emeği mevcut bulunanların gelişimi için harcasak.. Daha çağdaş daha yararlı pratiğe önem veren bir eğitim anlayışının üstünde yoğunlaşılsa mesela... O zaman mezun olan her hukukçu altın değerinde olmaz mı? Her sehirde bir hukuk fakültesi olması gurur kaynağı mıdır?
Old 13-04-2007, 21:53   #70
eren60

 
Önemli

Neden hep hukuk fakültesi açılıyor? Çünkü maliyeti ucuz. Türkiye'nin tıpçıya da ihtiyacı var, arge birimlerine de ihtiyacı var neden bunlara ilişkin adımlar atılmıyor? Hukuk fakültesi hem itibar görüyor, açanlara helal olsun dedirtiyor hem de ucuza açılabiliyor. Dikkat ederseniz hukuk fakültesi olmayan özel üniversite çok azdır belki de yoktur. Hukuçuya ihtiyacımız var evet, ama iş bulamadığı için depresyona giren,yazılı hakimlik sınavında başarıyla geçmiş ama mülakattan geçirtilmeyen tükenmiş, hayalleri kırılmış hukukçulara değil...
Old 14-04-2007, 01:54   #71
ferdaduran

 
Varsayılan

bu konuda istatiklere bakmadan yorum yazan arkadaşlarımı biraz olsun reel düşünmeye davet ediyorum.yeterince mezun veren hukuk fakültelerinin kaliteyi ve standardı göz ardı etmeden varlığını sürdürebilmesi için,sayısı kesinlikle arttırılmamalıdır.
Old 14-04-2007, 08:49   #72
ayçin turna güler

 
Varsayılan bu karşılığı bekliyordum..

Alıntı:
Yazan Ahu
Hakimler de hukuk fakultesi mezunu degil mi?
Demek ki neymis, hersey kisideymis. Egitim ne olursa olsun.

sanırım siz hiç istatiklere bakmıyorsunuz...hakim savcı olan hukukçular genelde birkaç büyük fakülteden çıkıyor.İstisnalar elbette mevcuttur ama bu kazanma oranı yıllardır hep aynı..Yani altyapısı iyi olan, hukuk alanında cidden birşeyler üreten,kadrosunun sadece birkaç doçentten ve öğretim görevlisinden oluşmadığı okullarda hukuk eğitimi gerektiği gibi veriliyor.Burada 'taşra üniversitelerini küçümsüyor' şeklinde algılanmak istemem zira amacım sadece varolan bir nesnelliği ortaya koymak.Zaten ortada bir hata varsa bu hata asla oraya okumaya giden ve aynı şekilde orada binbir zorluklarla ders vermeye çalışan hocaların olamaz.Ancak bazı şeylerin de özeleştirisini yapmamız gerekiyor.Bu arada elbette bilgisiz hakimler de mevcut ama benim bahsettiğim olay şudur:insanlar her zaman kendini geliştirmek zorundadır, özellikle hukuk için bu durum daha kritik zira mevzuatımız her geçen gün değişiyor ve bunları takip etmeden, öğrenmeye çalışmadan, konular üstünde ayrıntılı okumalar yapmadan ne hakimlerin ne avukatların başarılı olacağını düşünüyorum.Fakat okuldan mezun olurken bazı şeyleri iyice özümsememiz gerekiyor, hukuk formasyonumuzun belli bir seviyede olması gerekiyor, bazı kavramlardan bir haber olmamamız gerekiyor.Bu sıraladığım şeyler için ise kişinin kendisini geliştirmesinden çok verilen derslerin belirli bir akademik düzeyde olması, hocaların belli bir seviyede olması, öğrencilerin yaralanabileceği kaynakların mevcut asgari düzeyde mevcut olması ve daha bitakım olmazsa olmaz koşul gerekiyor.Bunları sağlayacak altyapıya sahip olmadan iki amfi bir tahta koyarak, hocaların da haftada bir kere uçak paralarını ve ders ücretlerini vererek ancak lise benzeri fakülte kurabilirsiniz.Buralardan da hukuk adına pek birşey çıkaramayız maalesef..
Old 14-04-2007, 11:17   #73
eren60

 
Varsayılan

Ayçin hanıma kesinlikle katılıyorum, hukuk fakültesi 500 kitap ve ortalama 25-30 öğretim görevlisinden çok daha fazlasıdır. Her üniversitenin de hukuk fakültesi kuması gerekmez, bu ne zorunluluktur ne de ihtiyaç.
Old 14-04-2007, 19:23   #74
Cest la vie

 
Varsayılan

Alıntı:
sanırım siz hiç istatiklere bakmıyorsunuz...hakim savcı olan hukukçular genelde birkaç büyük fakülteden çıkıyor.İstisnalar elbette mevcuttur ama bu kazanma oranı yıllardır hep aynı.
Istatistiklere bakiyorum Aycin Hanim, ancak diger bir suru faktoru de goz onune alarak istatistiklere bakiyorum. Bu istatistik olayi konusu daha once Hukuk Egitimi ve Staji konusunda konusulmustu, o yuzden konuyu dagitip degistirmek istemiyorum ama istatistiklere de kapali gozle 'sayilar' babinda bakmamanizi rica ediyorum.
Saydiginiz durumlarda olan ogrenciler her okulda, her bolumde var, vardi da, varliklarini da koruyacaklar. Okul acmaya karsi cikarak bunlari yok edemeyiz ne yazik ki...
Saygilarimla
Old 14-04-2007, 22:33   #75
eren60

 
Önemli

Alıntı:
Yazan Ahu
Istatistiklere bakiyorum Aycin Hanim, ancak diger bir suru faktoru de goz onune alarak istatistiklere bakiyorum. Bu istatistik olayi konusu daha once Hukuk Egitimi ve Staji konusunda konusulmustu, o yuzden konuyu dagitip degistirmek istemiyorum ama istatistiklere de kapali gozle 'sayilar' babinda bakmamanizi rica ediyorum.
Saydiginiz durumlarda olan ogrenciler her okulda, her bolumde var, vardi da, varliklarini da koruyacaklar. Okul acmaya karsi cikarak bunlari yok edemeyiz ne yazik ki...
Saygilarimla

istatistikler sadece bir örnek, sadece şunu merak ediyorum; bir hukuk fakültesi öğrencisinin kendini tiyatro, sinema, dans, büyük kütüphaneler, uluslararası ya da ulusal konferanslar, mesleki kurslar, dil kursları vs. ile geliştirmesi gerektiğine inanıyor musunuz? Ben şahsen kendi memleketimde İstanbul'da olduğu kadar çok imkana sahip olamam. Siz A.B.D'desiniz neden? Daha çok imkan olduğu için. Peki aynı imkanlar burada size sunulsaydı yine gider miydiniz? O yüzden bizim çok hukuk fakültesine değil, nitelikli hukuk fakültelerine ihtiyacımız var. Ayrıca eklemek isterim ki, o nitelikteki öğrencilerin varlığı her bölümde olabilir ama hukukta olmaması gerekir, varlığını kabul ederek onları kanıksamamalıyız, hukuk tembellerin işi değildir. Aksi takdirde kimsenin hukuka saygısı kalmaz..

saygılarımla;
Old 14-04-2007, 23:11   #76
Cest la vie

 
Varsayılan

Alıntı:
Siz A.B.D'desiniz neden? Daha çok imkan olduğu için. Peki aynı imkanlar burada size sunulsaydı yine gider miydiniz?
Ben Turkiye'deki bir hukuk fakultesinden mezun olarak buraya yuksek lisansa geldim ve bu sundugunuz nedenin buraya gelisimle gercekten hic baglantisi yok. Yine de sorunuza cevao vereyim, evet, gelirdim. Cunku farkli perspektifler kazanmak, farkli bir hukuku inceleyip kiyas yapmak kimseye zarar saglamaz diye dusunuyorum.
Madem benden ornek verdiniz, ben de kendimle devam edeyim:
Kimsenin ismini bile duymadigi, Adana-Mersin arasinda bir kosede kalmis 'Cag Universitesi' mezunuyum. Ozellikle ilk mezunlarindan olmam sebebiyle gercekten cok zorluklar cektik, ama imkanlarin yetersizligi hicbir zaman ogrenmemize engel olmadi. Bu siteyle ikinci siniftayken tanistim ve o zamanlar degil Cag Unv.'de okuduguma, ogrenci olduguma bile inanmazlardi. Sonrasinda kazanilmasi gercekten cok zor olan(bir cok hukukcunun defalarca reddedildigi ve neredeyse 'bu burs hukukculara verilmiyor' izlenimi yaratan) bir burs kazandim ve iste ABD'deyim.
Fakulte sayisinin arttirilmasi konusunda fikrimi 40 numarali mesajda belirtmistim.
Sorun cok hukuk fakultesi olmasinda degil, hersey duzgun olsa bu sayi az bile gelecektir, inanin bana.
Saygilarimla

Not: Bu mesajim hukuk fakultelerinin niteliginin/kalitesinin arttirilmasina karsi cikan bir mesaj degildir. Kalitenin arttirilmasi gercekten benim de en buyuk istegimdir. Ancak sorunun kokleri farkli yerlerde yatmaktadir ve oncelikle onlar duzeltilmelidir.
Old 15-04-2007, 10:04   #77
eren60

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Ahu
Su an universite sinavina her yil 1 bucuk milyona yakin ogrenci giriyor, bunlardan 200bini anca yerlestirilebiliyor(o da ozeller ve iki yilliklarla anca bu kadar sayi).
Sizce asil haksizlik burda yatmiyor mu? Bizim cocuklarimiz ilkokuldan itibaren amansiz bir yarisa itiliyor, ancak yine de dortte birinden cogu eleniyor, umutlarini kaybediyor, bunalima giriyor. Yazik degil mi?
Hem genc, imkan verilmeyen beyinlere yazik, hem de egitimsiz gencligi olan ulkemize yazik.
Issiz oyle de issiz, boyle de issiz. Bu da kalkinmamanin etkisi, insanlarin da degil.
Egitimli nufus cogalacak ki, kalkinma artacak, kalkinma artacak ki is alanlari buyuyecek...

Öncelikle durumun kişiselleşmesini istemediğimi eğer böyle olduysa özür dilediğimi belirtmek isterim. Ancak ben bu yazdıklarınıza inanmakta güçlük çekiyorum. Herkesin hukukçu olması gerekmez, herkesin yapabileceği bir iş mutlaka vardır, kalkınma ancak böyle olur. Ben de Amerika'dan geleli 6 ay oldu, öncesinde Almanya'da yaşamışlığım var, oralarda sistem nasıl işler siz daha iyi bilirsiniz. Eğitim seviyesinin yükselmesi demek herkesin hukuk okuyacağı anlamına gelmez, şoför, esnaf v.b. hepsinin eğitimli olması gerekir. Şimdi tekrar vicdanlara soruyorum, 4 yıl hukuk okumuş, canı çıkmış bir kişinin işsiz kalması, kadro açılmadığı için istediği işi yapamaması, umutlarını yitirmesi, bunalıma girmesi, başka bir bölüm okuyup çalışabilmesinden daha mı adil? Yazık değil mi?

Bu konudaki fikrimi belirttiğim için daha fazla yazmayacağım. Fikirlerinize katılmasam da sonuna kadar saygı duyuyorum.

saygılarımla;
Old 15-04-2007, 13:21   #78
_NALAN_

 
Varsayılan

Sorun birazda ÜNİVERSİTEYİ MESLEK edinme yeri olarak görmekte bence.
Old 15-04-2007, 17:28   #79
yargıç isa

 
Kitap .......

Ben bırakın çoğalmasını; azaltılmasından yanayım. Kişilerin hukuk okuma hakları elbetteki var fakat bunun karşılığını alma; kaliteli eğitim görme , mezun olduğunda hukukçuluğunu hissedebilme, aldığı eğitimi kamuya faydalı bir şekilde kullanabilme, okulu bitirdiğinde bir işte rahatça çalışabilme ve YAPTIĞI İŞİN KARŞILIĞINI ALABİLME hakkı da vardır. Hukuk okuma hakkının , normal eğitim hakkı gibi temel bir hak olduğunu zannetmiyoum. Devlet temel eğitimi herkese vermek zorunda fakat hukuk eğitimini ihtiyaç olunan kişi sayısı ile sınırlı olmak kaydıyla, koşulları yerine getiren herkese vermek zorundadır. Hukukçu olmanın güzel birşey olması; herkesin buna hakkı olduğu anlamına mı geliyor? Her ilde hukuk fakültesi istemenin mantığını bir türlü kavrayamıyorum? Ankara, İzmir, İstanbul da hukuk bitirmiş kişilere asgari ücret teklif ediliyor... Bu çok acı değil mi? Geçenlerde hukukçulara alanen bakanlıkça şöförlük teklif edildi. "Elini sallasan avukata çarpıyor" deyimi ise toplumda iyice yer etti. Avukatların düştüğü ekonomik sıkıntılar mesleğin niteliğini zedelemekte. Açalım her yere hukuk fakültesi. Çoğaltalım mezunları. Herkesin isteğidi diplomalı niteliksiz içi boş gençlik bizi beklesin. Yüksek lisans öğrencileride zaruretten ders verir hale gelsin.

Objektif olunmalı ve hukuk fakültesi çoğaltılmasından yana olunmamalı derim. TUSİAD 4-5 ay önce yeterli kalifiyede eleman bulamamaktan hükümete yakınmıştı. Bu ihtiyaçlara cevap vermek dururken; bilişim sistemleri alanında ileride dünya ülkelerinin eleman konusunda sıkıntıya düşeceği Microsoft tarafından açıklanmışken neden bunlara yönelik çalışmalar yapılmıyor. İzmirde hukuk olsun, Erzurumda Bilişim sistemi Mühendisliği olsun, adanada tıp olsun,bursa da mühendislik olsun vs...(yada tam tersi, rasgele yazdım)

Türkiye illeri arasında kültürel, sosyal, ekonomik olarak aşırı farklılıkların olduğu bir ülke. Bence herkesin başka yerde okuması da göz ardı edilmemesi gereken bir hak.

SAYGILARIMLA...
Old 15-04-2007, 23:16   #80
ferdaduran

 
Varsayılan

konuyu dallandırmaya gerek yok aslında herkes herşeyin farkında.türkiye şartları malum.herkes ahu hanım gibi burs kazanabilme ŞANSına sahip olamayabilir ve geçen hafta olduğu gibi işsizlikten bunalıp intihar eden bir ankara hukuk(yanlış hatırlamıyorsam) mezunu gibi bizleri üzebilir..deyip arkadaşlarımı daha genel düşünmeye davet ediyorum saygılar..
Old 16-04-2007, 00:00   #81
aSLan

 
Varsayılan

Hayır Utanmazlar ulkemizde hukuk bolumunu kimse fazla benimsemez cunku hukuk onlar icin en son hedeftir.bu bolumu bu haLe getirenler utanmali..!!
Old 16-04-2007, 12:56   #82
best_s

 
Varsayılan

Ben bu fikirden hiç hoşlanmadım.Zaten şu an yeterince mezun var.Bence asıl problem sınıf mevcutlarının çok olması. Ayrıca başka bir şehirde yaşamanın, okumanın insana özgüven sağladığını düşünüyorum ki bu da bir hukukçunun olmazsa olmaz vasfıdır.
Old 16-04-2007, 22:08   #83
avekremfirat

 
Varsayılan

Bu mesajı geç gördüm, ancak ben de bu konuda birşeyler söylemek istiyorum.Ben 1994 yılında hukuk fakültesini kazandığımda ülkemizde 7 hukuk fak. vardı.Yanılmıyorsam o yıl 2 tane daha açılmıştı.Galatasaray ve Gazi Huk.1999 yılında mezun olduğumda sayı 20 civarında olmuştu.Günümüzde ise takip etmedim ama 40 civarı olduğu söyleniyor.Ülkemiz şartlarında çok uzun olmayan bu zaman diliminde ve av.lık sınavının iptal edildiği bir dönemde gelinen nokta bence acı.Bence mesele sadece hukuk fak. açmak da değil.Her zaman ki gibi altyapı olmadan bina dikmek sevdamız.Unutmayalım ki kısa bir süre önce Adalet Bakanlığının şoför kadrosuna yapılacak atama ilanında 'tercihen hukuk fak. mezunu' şartı konmuştur.Artık daha ne söylenebilir!
Old 17-04-2007, 13:20   #84
davadanferagat

 
Varsayılan

[quote=Seyda]Sayın davadanferagat;

Açıkçası neyi anlayamadığınızı ben de anlamadım..Yazılanlarda bir eksiklik görmüşcesine birşeyler yazmışsınız.Halbuki mesajların altında anlayana gidecek o kadar mana var ki..

Ayrıca size hatırlatmak isterim, emin olunuz ki Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavir olmak günümüzde avukat olmaktan çok daha zor bir hale getirilmiştir..Her işletme, iktisat vb. mezunlarının bu mesleği icra edebileceği gibi bir izlenim yaratmış olabilir sizde tabelaların fazlalığı..Ancak staj başlatma ve hatta staj bitirme gibi 2 zor sınavdan geçiyor adaylar..Öyle bir zaman gelecek ki sizin muhasebeciler için söyediğiniz bu söz avukatlar için söylenmeye başlayacak..

Saygılarımla..[/quote
Şeyda Hanım
Benim yukarıda yakındığım hususlar anlaşılamadığından bahisle yazılmış göndermeler içermektedir.Hakikaten hala anlayamamış olmanız yazının içereisinde bahsettiğim katagoriler içerisinde olmuş olduğunuzu bana düşündürmekte,mesleğin pratiğinden habersiz öğrenci stajyer ve mesleği icra etmeyen arkadaşlarımdan sözetmekteyim.Bunun yanında beni mahçup etmeyen kurum çalışanı meslektaşlarıma da teşekkürler.Ben halepte 100 arşın atlardım diyenlere
Old 17-04-2007, 15:24   #85
faruksa

 
Varsayılan

Arkadaşlar yeni hukuk fakültesi açılmasına karşı dava açılmış.Haberin ayrıntılarını veremiyorum.Bundan öncede Ankara barosuda Erzurumda açılan Hukuk Fakültesi için dava açmıştı.Saygılarımla
Old 17-04-2007, 15:26   #86
ISIL YILMAZ

 
Varsayılan

Ankara barosu, çukurova hukuk fakültesi ile ilgili bkanlar kurulu kararının iptali istemli bir dava açtı. Dilekçe aşağıdadır :

DANIŞTAY BAŞKANLIĞI’NA
Yürütmenin durdurulması taleplidir.

DAVACI :Ankara Barosu Başkanlığı
VEKİLİ :Av. Kemal VURALDOĞAN
ADRESİ :Adliye Sarayı B Blok Kat 5 06251 Sıhhiye/ANKARA
DAVALI : Başbakanlık, Ankara
Milli Eğitim Bakanlığı, Ankara
Yüksek Öğretim Kurulu, Ankara
KONUSU :Bakanlar Kurulu Kararı iptali istemidir.
RESMİ GAZETE : 21.3.2007 tarih ve 26469 Sayı

OLAYLAR :

1. Çukurova Hukuk Fakültesi kurulmuştur. 1967 yılında Ankara Üniversitesi'ne bağlı olarak kurulan Adana Ziraat Fakültesi ile 1972 yılında Atatürk Üniversitesi'ne bağlı olarak kurulan Çukurova Tıp Fakültesi 1973 yılında üniversite çatısı altında bir araya getirilmiş ve Çukurova Üniversitesi kurulmuştur. Çukurova Üniversitesi 10 Fakültesi, 1 Devlet Konservatuvarı, 3 Yüksekokulu, 9 Meslek Yüksekokulu, 3 Enstitüsü, 29 Araştırma ve Uygulama Merkezi ile faaliyet gösterirken davaya konu Bakanlar Kurulu Kararıyla, Çukurova Üniversitesi’ne bağlı olarak hukuk fakültesi kurulması kararlaştırılmıştır. (EK–1)


İPTAL İSTEMİMİZİN GEREKÇELERİ

1. Türkiye’deki hukuk fakültesi sayısı ve fakültelerin kontenjanları ihtiyacın üzerindedir. Türkiye’deki hukuk fakültesi sayısının ihtiyacın üzerinde olduğu barolar ve ilgili kurumlar tarafından ifade edilmesine rağmen yeni hukuk fakülteleri açılmaya devam edilmiş, Nisan 2006’da Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı tarafından, hukuk fakültelerinde öğretim üyesi sayısının azalması karşısında yeni hukuk fakültesi açılmasının sakıncaları olduğu, bir süre hukuk fakültesi açılmaması konusunda eğilim olduğu belirtilmiştir. (EK–2) Tespit edebildiğimiz kadarıyla, Ankara, Anadolu, Atatürk, Atılım, Bahçeşehir, Başkent, Bilkent, Çağ, Çankaya, Çukurova, Doğu Akdeniz, Dicle, Dokuz Eylül, Erciyes, Erzincan, Galatasaray, Gazi, Hacettepe, İstanbul, İstanbul Bilgi, İstanbul Kültür, İstanbul Ticaret, Kadir Has, Kırıkkale, Kocaeli, Koç, Maltepe, Marmara, Selçuk, Ufuk, Yakındoğu ve Yeditepe Üniversitelerinde hukuk fakültesi bulunmaktadır. (Toplam 32)

2. Türkiye’deki mevcut hukukçu öğretim üyeleriyle 32 üniversitede hukuk eğitimi verilmesi mümkün değildir. Yeni hukuk fakültelerinin açılması nedeniyle mevcut hukuk fakültelerinde öğretim sayısı azalmakta, yeni açılan üniversitelerin ihtiyacını karşılayacak öğretim üyesi temin edilememektedir. 2005 yılı itibariyle Ankara Üniversitesi Hukuk fakültesinde 56, Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 5, Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 8, Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Bahçeşehir Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 13, Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Çağ Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 6, Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 14, Dicle Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 21, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 38, Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 7, Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 22, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 47, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 26, İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesinde14, İstanbul Ticaret Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 12, Kadir Has Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 6, Kırıkkale Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 4, Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 11, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0, Ufuk Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 6, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0 tane tam zamanlı öğretim üyesi bulunmaktadır. ( YÖK’ün sitesine göre bazı üniversitelerin hukuk fakültelerinde 0 tane tam zamanlı öğretim üyesi olduğu belirtilse de bu durumun maddi hatadan kaynaklandığını düşünüyoruz. Çünkü, http://www.yok.gov.tr/duyuru/pdf_200...bolum_2005.pdf adresinde Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 0 tane tam zamanlı öğretim üyesi olduğu belirtilmesine rağmen ekte sunduğumuz belgeden Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 26 profesör, 21 doçent, 9 yardımcı doçent, 59 araştırma görevlisi ve bir uzman bulunmaktadır, EK–3)

3. Ülkemizdeki hukuk eğitimi yetersizdir. Türkiye’deki hukuk fakültesi sayısının ihtiyacın üzerinde, fakültelerdeki öğretim üyesi sayının ise yetersi olması ülkemizdeki hukuk eğitimini olumsuz etkilemekte, gerektiği gibi eğitim alamayan hukuk fakültesi mezunlarının işsiz kalmasına ve çok kötü koşullarda çalışmasına yol açmaktadır.

4. Türkiye’deki hukuk fakülteleri şoför adayı yetiştirmektedir. http://www.adalet.gov.tr/duyuru/habe...gm_is_ilan.htm adresinde yayımlanan ilanla Ankara Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonunca yapılacak sözlü sınavla 20 adet şoför kadrosuna açıktan atama yapılacağı, hukuk fakültesi mezunu olanlara öncelik verileceği belirtilmiştir. (EK–4) Adalet Bakanlığı tarafından yayımlanan bu ilan Türkiye’deki hukuk eğitiminin vardığı noktayı açıkça gözler önüne sermektedir. Adalet Bakanlığımıza göre de ülkemizdeki hukuk eğitimi yetersizdir ve hukuk fakültesi mezunları ihtiyacın üzerindedir. Hukuk fakültelerimiz hukukçu değil şoför adayı yetiştirmektedir.

5. Türkiye’de yeni hukuk fakültesi açmakla kamu yararı sağlanamaz. 2547 Sayılı Kanunun 3/e maddesi uyarınca fakülte, “Yüksek düzeyde eğitim - öğretim, bilimsel araştırma ve yayın yapan; kendisine birimler bağlanabilen bir yükseköğretim kurumudur.” Aynı Kanunun 4. maddesi uyarınca, “Yükseköğretimin amacı… İlgi ve yetenekleri yönünde yurt kalkınmasına ve ihtiyaçlarına cevap verecek, aynı zamanda kendi geçim ve mutluluğunu sağlayacak bir mesleğin bilgi, beceri, davranış ve genel kültürüne sahip, vatandaşlar olarak yetiştirmek… Yükseköğretim kurumları olarak yüksek düzeyde bilimsel çalışma ve araştırma yapmak, bilgi ve teknoloji üretmek, bilim verilerini yaymak, ulusal alanda gelişme ve kalkınmaya destek olmak, yurt içi ve yurt dışı kurumlarla işbirliği yapmak suretiyle bilim dünyasının seçkin bir üyesi haline gelmek, evrensel ve çağdaş gelişmeye katkıda bulunmaktır.” Ders programlarının gerektirdiği öğretim üyelerine sahip olmayan, hukuk fakültelerin açılmasının doğal sonucu yeterli niteliğe sahip olmayan hukukçuların mezun olması ve iş hayatına atılmasıdır. Yeterli niteliğe sahip olmayan ihtiyaç fazlası hukukçu yetiştirmekle kamu yararı sağlanması mümkün olmadığı gibi kamu kaynaklarının yanlış politikalarla israf edilmesi sonucunu doğurmaktadır. Ülkemizdeki hukuk eğitiminin mevcut durumu, avukatlık ve hakimlik mesleğini olumsuz etkilemekte, yargıya olan inancı ve güveni sarsacak nitelik taşımaktadır. Tüm idari işlemlerin değişmez amacının kamu yararı olması, Çukurova Üniversitesinin hukuk fakültesi düzeyinde hukuk eğitimi vermesinin mümkün olmaması ve yeni hukuk fakültesi açmakla kamu yararı sağlanamayacağı gözetildiğinde davaya konu Bakanlar Kurulu kararının hukuka aykırı olduğu anlaşılacaktır.

6. Davaya konu karar kamu yararı amacıyla değil yerel siyasi dengeler gözetilerek alınmıştır. Davaya konu karar Adalet ve Kalınma Partisi üyelerinin oluşturduğu Bakanlar Kurulunca alınmıştır. Adalet ve Kalınma Partisi Adana İl Başkanı, “Adana'nın gerçekten Hukuk Fakültesi'ne ihtiyacı vardı. Teşkilatımız, meclis üyelerimiz, vekillerimizin yanında halkımızın da düşüncelerini alarak Milli Eğitim Bakanımız Hüseyin Çelik, ardından Başbakanımız ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan ile konuyu görüştük, yardım istedik. Önceki gün 2007/11760 Karar ile Çukurova Üniversitesi Rektörlüğü'ne bağlı olarak Hukuk Fakültesi kurulması Bakanlar Kurulu'nca kararlaştırılmıştır.” diyerek, davaya konu kararın alınış sürecini kamuoyuna duyurmuştur. (EK–6) Anılan haberden de, açıkça anlaşılacağı üzere, davaya konu Bakanlar Kurulu kararı 2547 Sayılı Kanunun 4. maddesindeki amaçlara ulaşmak amacıyla değil, yerel siyasetçilerin lobisi nedeniyle alınmıştır. Hukuk fakülteleri kent hukukçusu değil, ulusal ve evrensel ölçeklerde hukukçu yetiştirirler. Başka bir deyişle, kent nüfusu, kentteki sanayileşme, kentin ziraat ve ticaret hacmi gözetilerek tıp, mühendislik gibi fakülteler açılabilir. Çünkü bu fakülteler, mühendis yetiştirmenin yanında, fakültede görev yapan mühendisler aracılığıyla kent sanayisine, ticaret veya ziraatına katkı sunmakta veya fakültede görev yapan doktorlar aracılığıyla kente sağlık hizmeti sunulmaktadır. Ancak, kentlerin avukat, hakim veya savcı ihtiyaçları fakültede görev yapan öğretim üyeleriyle değil, ulusal politikalar uyarınca merkezden görevlendirilen hakim ve savcılar ile büyük ölçüde fakülteyle ilgisi olmayan avukatlar aracılığıyla karşılanmaktadır. Dolayısıyla, yerel siyasetin hukuk fakültesi açmaktaki gayesi, fakültede görev yapacak öğretim üyesi ile öğrenim görecek öğrencilerin kentte barınmak suretiyle kent ekonomisine katkı sunmasını sağlamaktır. Bu yolla kamu yararı sağlanması mümkün olmadığından, davaya konu Bakanlar Kurulu kararı amaç yönünden hukuka aykırıdır.

İSTEM :Anılan nedenlerle, 21.3.2007 tarih ve 26469 sayılı Resmi Gazete yayımlanan 2007/11760 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının öncelikle yürütülmesinin durdurulmasına ve sonuçta iptaline, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ederiz. Saygılarımla. 16.04.2007

EKİ : Belge Örnekleri, vekâletname Ankara Barosu Başkanlığı
Vekili
Av. Kemal VURALDOĞAN
Old 17-04-2007, 20:08   #87
Kemal Yıldırım

 
Varsayılan

Umarım gereken karar verilir. Aksi takdirde yeni hukuk fakülteleri açılmaya devam edecektir. Açılacak olan fakültenin maliyeti ile kaç fakültenin kütüphanesi zenginleştirilir ve öğretim görevlisi artırılır ya da öğretim görevlisi olmayan fakültelere öğretim üyesi sağlanır?

Saygılar...
Old 18-04-2007, 10:04   #88
Müddeiumumi

 
Varsayılan

Lisedeyken tek idealim hukuk okuyup savcı olmaktı.Okuduk,bitirdik.Gerçi henüz savcı olamadık ama elimizde icazetimiz var ya çok şükür.Bugün üniversite sınavına girsem yine tek tercih hukuk yazarım.Memleketteki hukuk fakültesi sayısı ister 100 olsun, ister her ilçede açılsın!Bu mesleğin kıymetini düşürmez bence.Sadece hukukçu kalitesini düşürür(Elbette bu önemli bir sorun).Ama mutlaka kaliteyi öne çıkaracak yeni uygulamalar getirilecektir.Özel ve gereksiz devlet üniversitelerindeki kalitesiz hukuk eğitiminden(!) geçenler mutlaka ayrılacaktır.Bu meslek her hukuk mezununun yapabileceği türden bir meslek değildir.
Old 18-04-2007, 11:41   #89
tosunkartal

 
Varsayılan önemli olan eğitimin niteliği

Hem bu kadar hukuk fakültesi açıp, hem de avukatlık sınavı veya benzer uygulamalara kalkmak yaman bir çelişki diye düşünüyorum. Önemli olan ne kadar hukuk fakültesi olacağı değil, nasıl bir eğitim verileceğidir. Bir örnekle açıklamak isterim;Maramara Hukuk' ta ticaret dersimize giren hocamız ticaret hukuku derslerinin bir yıla yayılmasının yanlışlığından bahsedip, ticari işletme hukuku bir sene, şirketler hukuku bir sene okutulmalı demişti bir gün. Demek ki asıl sorun verilen eğitimin kalitesizliğidir.Bir de buna yeteri kadar akademik kadro oluşturulamaması sorunu eklenince, ortaya çıkacak durumun vehameti anlaşılacaktır sanırım.

Elbette, özellikle hakim savcı kadrolarında yetersizliker mevcut ama, çok basit bir mevzuuyu bile anlatamadığımız hakimleri görünce varsın eksik olsun diyesim geliyor.

Hülasa, marifet çok fakülte açmak değil, nitelikli hukukçu yetiştirmek olmalıdır. Bunun için de hukuk fakültelerinin eğitim süresi uzatılmalı ve müfredat yeniden gözden geçirilmeli kanaatindeyim.
Old 18-04-2007, 13:59   #90
pedagog

 
Varsayılan

Bence Türkiye'de bir çok fakülte gibi hukuk fakültesi de gereğinden fazla.Sorun fakültenin açılması değil,o fakültenin kaliteli eğitimden yoksun olması ve mezunlarının okul bitiminde iş sıkıntısı çekmesi.Böylelikle nitelikli işsiz sayısını artırmaktan başka bir şeye hizmet etmemiş oluyor açılan fakülteler.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hukuk Fakültesi Öğrencileri! Hangi Üniversitedensiniz..? oguzhand0 Hukuk Lisans Eğitimi 723 24-03-2014 18:00
hangi hukuk fakültesi myilmazin Hukuk Lisans Eğitimi 49 27-12-2009 21:25
Hukuk Fakültesi Ders Notları - Sınav Soruları iticülü Hukuk Lisans Eğitimi 66 09-03-2009 21:27
5 Kasım 1925 A.Ü.Hukuk Fakültesi Açılışı Av. Adil Giray ÇELİK Hukuk Sohbetleri 0 02-11-2002 21:41


THS Sunucusu bu sayfayı 0,12085891 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.