Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ara Karar Ile Nafaka

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-09-2014, 14:30   #1
ARAKARARARA

 
Varsayılan Ara Karar Ile Nafaka

Boşanma davasının 4. celsesinde, ara karar ile davalı kadın için tedbir nafakasına hükmedildi. Nafakayı davanın açıldığı tarihten itibaren, İlamsız icra yolu ile Mi talep etmek gerekiyor. Ayrıca ödeme emirini bizzat asile mi yapmak gerekir?
Old 30-09-2014, 16:38   #2
Av.Denizcan Sarıkaya

 
Varsayılan

Tedbir nafakasını dava tarihinden itibaren ilamsız takip yoluyla isteyebilirsiniz.

Yapacağınız takip ilama dayalı olmadığı için ödeme emrinin asile yapılması gerekmektedir.Buna ilişkin bir karar sunuyorum.İyi çalışmalar.

YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ
Esas : 1995/10722
Karar : 1995/10480
Tarih : 11.07.1995
HACİZ YOLUYLA TAHSİL
TEDBİR NAFAKASI
İİK.32
743 Sa.Ka.137
Ara kararı ilam niteliğinde olmadığından, harcı ödemek suretiyle genel haciz yolu ile takip yapılmamalıdır. Usulüne uygun takip olmaması hali, kamu düzenine ilişkin olup kendiliğinden gözetilmesi gerekir.
DAVA VE KARAR:
Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Beyhan vekili tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye 29.6.1995 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
YARGITAY 12. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Alacaklı vekili Bakırköy Altıncı Asliye Hukuk Mahkemesi`nin 9.2.1995 tarih, 1994/702 esas sayılı ara kararı ile tayin edilen tedbir nafakasının tahsili için icra Müdürlüğü`ne başvurmuş ve borçluya muhtıra gönderilmesini istemiştir ve icra Müdürlüğü`nce talep gibi işlem yapılmıştır. Ara kararı ilam niteliğinde olmadığından harcı ödenmek suretiyle genel haciz yoluyla takip yapılması borçluya 49 örnek ödeme emri tebliği gerekir. Usulüne uygun bir takip yoktur. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilerek muhtıranın iptaline karar verilmek gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenle (BOZULMASINA), oybirliğiyle karar verildi.
Old 30-09-2014, 16:52   #3
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan ARAKARARARA
Boşanma davasının 4. celsesinde, ara karar ile davalı kadın için tedbir nafakasına hükmedildi. Nafakayı davanın açıldığı tarihten itibaren, İlamsız icra yolu ile Mi talep etmek gerekiyor. Ayrıca ödeme emirini bizzat asile mi yapmak gerekir?

Vekille takip edilen işlerde vekile tebliğ zorunlu olduğu için hem vekile, hem de ceza hukuku açısından ve cezaların şahsiliği prensibinin bir gereği olarak, İİK 'nun cezaya ilişkin hükümlerinin uygulanabilmesi için, borçlunun kendisine tebligat çıkartılması gerekir.
Old 30-09-2014, 19:12   #4
olgu

 
Varsayılan

Kararda nafaka başlangıç tarihine ilişkin bir hüküm yoksa ara karar tarihinden itibaren nafaka talep edebilir, faiz işletebilirsiniz.
Old 01-10-2014, 12:58   #5
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan olgu
Kararda nafaka başlangıç tarihine ilişkin bir hüküm yoksa ara karar tarihinden itibaren nafaka talep edebilir, faiz işletebilirsiniz.

Ben tedbir nafakasının başlangıcının(başlangıç tarihi belirtilmese bile) dava tarihinden itibaren geçerlidir, diye biliyorum. Hatta mahkeme, "ara karar tarihinden itibaren" ya da "kararla birlikte" dese bile bozma sebebi olur, şeklinde biliyorum.
Old 01-10-2014, 14:06   #6
Av.Denizcan Sarıkaya

 
Varsayılan

Faizin ara karar tarihinden itibaren istenebileceği konusunda bir tereddüt yok.Ancak tedbir nafakasının başlangıcı konusunda Sayın Ergin ile aynı fikirdeyim.Buna dair birçok Yargıtay kararı mevcut.Aksine bir karar var ise meslektaşlar paylaşırsa seviniriz.
Old 01-10-2014, 14:25   #7
olgu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Denizcan Sarıkaya
Faizin ara karar tarihinden itibaren istenebileceği konusunda bir tereddüt yok.Ancak tedbir nafakasının başlangıcı konusunda Sayın Ergin ile aynı fikirdeyim.Buna dair birçok Yargıtay kararı mevcut.Aksine bir karar var ise meslektaşlar paylaşırsa seviniriz.



Ara kararda aksi belirtilmedikçe dava tarihinden itibaren tedbir nafakası işleyeceğine dair karar elinizde varsa paylaşabilir misiniz?
Old 01-10-2014, 15:51   #8
Av.Denizcan Sarıkaya

 
Varsayılan

Ben ''aksi belirtilmedikçe tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren işleyeceği'' gibi bir yorumda bulunmadım.Tedbir nafakası başlangıcının dava tarihi olduğundan ve buna ilişkin Yargıtay kararlarından bahsettim.
Old 01-10-2014, 15:53   #9
olgu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Denizcan Sarıkaya
Ben ''aksi belirtilmedikçe tedbir nafakasının dava tarihinden itibaren işleyeceği'' gibi bir yorumda bulunmadım.Tedbir nafakası başlangıcının dava tarihi olduğunu ve buna ilişkin Yargıtay kararlarından bahsettim.

Uygulamada tedbir nafakası hükmedilirken hep "dava tarihinden itibaren ibaresi ile yazılır" benim görüşüm, bu belirtilmezse karar tarihinden itibaren nafaka alacağı doğar, bu yüzden karar kaleme alınırken "dava tarihinden itibaren" ibaresi ekleniyor.

Alıntı:
T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/5028

K. 2012/20972

T. 18.6.2012

• İTİRAZIN KALDIRILMASI ( Nafaka Alacağına Dayalı Takibe Vaki - Mahkemece Nafaka Başlangıç Tarihi Olarak Dava Tarihi Esas Alınmak Suretiyle Borçlunun İtirazında Belirttiği Hususlara ve Oluşacak Sonuca Göre Karar Verilmesi Gerektiği )

• TEDBİR NAFAKASI ( Ara Kararın Taraflara Tefhim Edildiği Şekli İle Nafakanın Başlangıç Tarihini İçermediği/Ayrıntılı Yazılan Ara Kararda Başlangıç Tarihinin Dava Tarihi Olarak Belirtildiğinin Anlaşıldığı - İtirazın Kaldırılması )

• ARA KARAR ( Taraflara Tefhim Edildiği Şekli İle Nafakanın Başlangıç Tarihini İçermediği/Ayrıntılı Yazılanda Başlangıç Tarihinin Dava Tarihi Olarak Belirtildiğinin Anlaşıldığı - İtirazın Kaldırılması )

• TAVZİH ( Aile Mahkemesince Verilen Ara Kararda Maddi Hataya Dayalı İbarelerin Her Zaman Mahkemesince Tavzih Edilebileceği - İtirazın Kaldırılması )

6100/m.297

ÖZET : Dava itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Taraflar arasında görülen boşana davasında aile mahkemesinin iki numaralı celsenin bitiminde verilen ara karar taraflara tefhim edildiği şekli ile her ne kadar nafakanın başlangıç tarihini içermese de, ayrıntılı yazılan ara kararda; eş ve müşterek çocukların her biri için aylık tedbir nafakasının başlangıç tarihinin, dava tarihi olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, nafaka başlangıç tarihi olarak dava tarihi esas alınmak suretiyle, borçlunun itirazında belirttiği hususlara göre, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle itirazın kaldırılmasının reddine karar verilmesi isabetsizdir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Nezihe Deniz Etral tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği düşünüldü:
KARAR : Alacaklı A. Ü. vekili tarafından başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız takipte, 30.3.2010 ila 30.12.2010 tarihleri arasındaki birikmiş on aylık 6.000,00 TL tedbir nafakası ile 230,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.230,25 TL alacak fazlaya dair kısım saklı tutularak talep edilmiştir. Borçlu tarafından süresinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu, alacaklının itirazın kaldırılması istemiyle mahkemeye başvurduğu ve mahkemece, tedbir nafakasının dayanağı olan ara kararda nafakanın başlangıç tarihi belirtilmediğinden ara karar tarihinin esas alınması gerektiği, bu sebeple talep edilen tarihlere dair birikmiş nafaka alacağı olmadığından bahisle talebin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında Bakırköy 6. Aile Mahkemesi'nin 2010/270 esasında görülmekte olan, davacısı takip borçlusu O. Ü., davalısı takip alacaklısı A. Ü. olan boşanma davasında, 29.12.2010 tarihli 2. celse ara kararının 3 numaralı bendinde "boşanma davası açılmakla ileride artırılmak ve eksiltilmek kaydıyla davalı için aylık 200 TL, anne yanında kalan müşterek çocuklar için ayrı ayrı 200 TL olmak üzere toplam 600 TL tedbir nafakasının davacıdan alınarak davalıya verilmesine" şeklinde tedbir nafakasına hükmedildiği görülmektedir. Söz konusu karar, 2 numaralı celsenin bitiminde taraflara tefhim edildiği şekli ile her ne kadar nafakanın başlangıç tarihini içermese de, 29.12.2010 tarihli ayrıntılı yazılan ara kararda; eş için aylık 200 TL, müşterek çocukların her biri için aylık 200 TL olmak üzere aylık toplam 600 TL tedbir nafakasının başlangıç tarihinin, dava tarihi olan 30.3.2010 olarak belirtildiği anlaşılmaktadır, ( aile mahkemesince verilen ara kararda maddi hataya dayalı ibareler her zaman mahkemesince tavzih edilebilecektir. )
O halde mahkemece, Bakırköy 6. Aile Mahkemesi'nin 2010/270 esas sayılı boşanma davası sırasında verilen 29.12.2010 tarihli "Ara Karar" başlıklı kararı uyarınca nafaka başlangıç tarihi 30.3.2010 günü esas alınmak suretiyle, borçlunun itirazında belirttiği hususlara göre, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle itirazın kaldırılmasının reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Öte yandan kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan H.M.K.nun 297. maddesinin ( 1 ). fıkrası gereği hükmün "Türk Milleti Adına" verilmesi ve aynı fıkranın ( e ) bendi gereği hükümde "gerekçeli kararın yazıldığı tarihin" yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 01-10-2014, 15:58   #10
olgu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Ben tedbir nafakasının başlangıcının(başlangıç tarihi belirtilmese bile) dava tarihinden itibaren geçerlidir, diye biliyorum. Hatta mahkeme, "ara karar tarihinden itibaren" ya da "kararla birlikte" dese bile bozma sebebi olur, şeklinde biliyorum.


Sayın Ergin, Bu karar sizin görüşünüzü destekliyor, ancak benim konuya yaptığım yorum aile hukuku açısından değil, icra hukuku açısındandı.


Alıntı:
T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/22494

K. 2013/8674

T. 28.3.2013

• TEDBİR NAFAKASI ( Boşanma - Aksi Yönde Bir Beyan Bulunmadıkça Dava Tarihinden Geçerli Olmak Üzere Davalı Eş ve Yanında Bulunan Müşterek Çocuk İçin Hükmedilmesi Gerektiği )

• NAFAKANIN BAŞLANGIÇ TARİHİ ( Müşterek Çocuğun Dava Tarihinden Beri Annesinin Yanında Olduğu - Davalı Eş ve Çocuk İçin Dava Tarihinden Geçerli Olmak Üzere Tedbir Nafakasına Hükmedileceği )

• BOŞANMA DAVASI ( Aksi Yönde Bir Beyan Bulunmadıkça Dava Tarihinden Geçerli Olmak Üzere Davalı Eş ve Yanında Bulunan Müşterek Çocuk İçin Tedbir Nafakasına Hükmedilmesi Gerektiği )

4721/m.169

ÖZET : Aksi yönde bir beyan bulunmadıkça dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı eş ve yanında bulunan müşterek çocuk için tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekir. Müşterek çocuğun dava tarihinden beri annesinin yanında olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı eş ve çocuk için dava tarihinden geçerli olmak üzere tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı ( kadın ) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2- Boşanma veya ayrılık davası açılınca, hakim davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri bu hususta talep olmadığına bakmaksızın re'sen almak zorundadır ( TMK md. 169 ). Bu yasal zorunluluk gereği, aksi yönde bir beyan bulunmadıkça dava tarihinden geçerli olmak üzere davalı eş ve yanında bulunan müşterek çocuk için tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekir. Dava 15.09.2011 tarihinde açılmıştır. Müşterek çocuğun dava tarihinden beri annesinin yanında olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davalı eş ve çocuk için dava tarihinden geçerli olmak üzere tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, gerekçesi gösterilmeden 13.03.2012 tarihli oturumda ara kararı ile dava tarihinden değil de 01.03.2012 tarihinden itibaren tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 04-10-2014, 11:57   #11
metinnarin

 
Varsayılan

Bu durumda benim anladığım verilen tedbir kararının içeriği başlangıç tarihi açısından somut olaya uygun düşmese bile icra memurunun kendiliğinden bunu yargıtay kararları doğrultusunda hukuka uygun olmadığını gözeterek değiştiremez.Tedbir kararının başlangıç tarihinin ancak mahkemesince yeni veya ek bir kararla düzeltilmesi gerekiyor gibi. Yoksa icra memuruna hüküm uygulama fonksiyonu yerine hüküm koyma fonksiyonunu da yüklemiş oluruz...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İİK Md 344 : Ara Karar Niteliğindeki Tedbir Nafakası İçin Nafaka Yükümlülüğüne Uymama masal Meslektaşların Soruları 32 20-10-2015 12:30
Ara karar gereği yapılan nafaka borcuna ilişkin takibe itiraz,takibi durduru mu? Av.Hatice Sarıbardak Meslektaşların Soruları 12 27-01-2012 12:52
Yargıtay, 18 yaşını doldursa dahi okuyan çocuğa nafaka bağlanabileceğine karar verdi tiryakim Hukuk Haberleri 10 23-06-2011 12:45
boşanmaya karar verildi, mal varlıkları için açabileceğimiz dava var mı? Nafaka? Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 24-09-2010 11:46
Evli oldukları yönündeki karar kesinleşmeden nafaka talebi Av. Meryemce Meslektaşların Soruları 3 20-10-2008 14:09


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07286596 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.