Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Önalim Hakki Ve Paydakİ DeĞer ArtiŞi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-07-2010, 13:11   #1
Güldal

 
Varsayılan Önalim Hakki Ve Paydakİ DeĞer ArtiŞi

Paylı mülkiyete haiz arsada paydaşlardan biri kendi payını diğerlerinin onayı ve haberi olmadan paydaş olmayan birine satıyor.Satım zamanında bu payın değerinin düşük olmasından mı yoksa bir hata sonucu mu bilinmez çok düşük bir bedelle satılıyor.Arsanın satıldığı zamanki değeri ile şimdiki değeri arasında fahiş bir fark var 2 yıllık kanuni süre içerisinde paydaşlardan biri alıcıya karşı dava açıyor.Alıcıya ödenecek miktar satım zamanındaki bedelmidir yoksa arsanın bugünkü bedelimidir?
Saygılar...
Old 09-07-2010, 13:29   #2
Av.Şevval

 
Varsayılan

satım zamanı tapuda kaydedilen değer.
Dava açan satış rakamını mahkemenin belirlediği hesaba yatırdığında taşınmazı alır.
Old 09-07-2010, 21:17   #3
fozyilmaz

 
Varsayılan

Fikrimce önalım hakkına konu olan payın satışının yapıldığı aktin içerdiği aynı şartlar, hakkın kullanılmasında da geçerlidir.
Old 10-07-2010, 09:02   #4
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Güldal
Paylı mülkiyete haiz arsada paydaşlardan biri kendi payını diğerlerinin onayı ve haberi olmadan paydaş olmayan birine satıyor.Satım zamanında bu payın değerinin düşük olmasından mı yoksa bir hata sonucu mu bilinmez çok düşük bir bedelle satılıyor.Arsanın satıldığı zamanki değeri ile şimdiki değeri arasında fahiş bir fark var 2 yıllık kanuni süre içerisinde paydaşlardan biri alıcıya karşı dava açıyor.Alıcıya ödenecek miktar satım zamanındaki bedelmidir yoksa arsanın bugünkü bedelimidir?
Saygılar...

Sorunuzun yanıtı Medeni Kanun'un 734. Maddesinde vardır:

Alıntı:
Madde 734 - Önalım hakkı, alıcıya karşı dava açılarak kullanılır.

Önalım hakkı sahibi, adına payın tesciline karar verilmeden önce, satış bedeli ile alıcıya düşen tapu giderlerini, hakim tarafından belirlenen süre içinde hakimin belirleyeceği yere nakden yatırmakla yükümlüdür.
Old 10-07-2010, 09:20   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Güldal
Paylı mülkiyete haiz arsada paydaşlardan biri kendi payını diğerlerinin onayı ve haberi olmadan paydaş olmayan birine satıyor.Satım zamanında bu payın değerinin düşük olmasından mı yoksa bir hata sonucu mu bilinmez çok düşük bir bedelle satılıyor.Arsanın satıldığı zamanki değeri ile şimdiki değeri arasında fahiş bir fark var 2 yıllık kanuni süre içerisinde paydaşlardan biri alıcıya karşı dava açıyor.Alıcıya ödenecek miktar satım zamanındaki bedelmidir yoksa arsanın bugünkü bedelimidir?
Saygılar...

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, 12.02.2004 T., Esas: 2004/473, Karar: 2004/629: "Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma hakkını veren yenilik doğuran bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir. Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Ancak Yargıtayın yerleşen içtihatlarına göre, satış tarihi ile dava tarihi arasında uzunca bir süre geçmiş ise payın davanın açıldığı tarihteki belirlenen değeri önalım bedeli olarak kabul edilmiştir.

Olayımızda pay 18.5.1999 tarihinde satılmış, dava aradan uzunca bir süre geçtikten sonra 29.6.2001 tarihinde açılmıştır. Davalı 31.10.2001 tarihli cevap dilekçesinde, taşınmazın değerinin iddia edilen 5.000.000.000 TL.nin çok üzerinde olduğunu ve taşınmazın değerinin arttığını savunduğuna göre bu savunma üzerinde durularak keşfen önalım hakkına konu payın dava tarihindeki değeri belirlenerek bu değer üzerinden önalım hakkını kullanıp kullanmayacağı davacıya sorulmak ve sonucuna göre karar vermek gerekirken, bundan zühul ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuştur."

Saygılarımla...
Old 10-07-2010, 11:02   #6
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Hades
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, 12.02.2004 T., Esas: 2004/473, Karar: 2004/629: "Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma hakkını veren yenilik doğuran bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale gelir. Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir. Ancak Yargıtayın yerleşen içtihatlarına göre, satış tarihi ile dava tarihi arasında uzunca bir süre geçmiş ise payın davanın açıldığı tarihteki belirlenen değeri önalım bedeli olarak kabul edilmiştir.

Olayımızda pay 18.5.1999 tarihinde satılmış, dava aradan uzunca bir süre geçtikten sonra 29.6.2001 tarihinde açılmıştır. Davalı 31.10.2001 tarihli cevap dilekçesinde, taşınmazın değerinin iddia edilen 5.000.000.000 TL.nin çok üzerinde olduğunu ve taşınmazın değerinin arttığını savunduğuna göre bu savunma üzerinde durularak keşfen önalım hakkına konu payın dava tarihindeki değeri belirlenerek bu değer üzerinden önalım hakkını kullanıp kullanmayacağı davacıya sorulmak ve sonucuna göre karar vermek gerekirken, bundan zühul ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuştur."

Saygılarımla...

Sayın Hades,
Eklediğiniz içtihat Medeni Kanun değişmeden önceki döneme aittir ve geçerliliğini yitirmiştir. Artık kanun tarafından düzenlenen önalım bedelinden farklı bir bedelin keşifle belirlenmesi olanağı yoktur. Bu ancak davacının muvazaa iddiasında bulunması halinde olasıdır.
Benzer bir açıklamayı şurada da yapmıştım: http://www.turkhukuksitesi.com/showp...57&postcount=4
Old 10-07-2010, 11:46   #7
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
Sayın Hades,
Eklediğiniz içtihat Medeni Kanun değişmeden önceki döneme aittir ve geçerliliğini yitirmiştir. Artık kanun tarafından düzenlenen önalım bedelinden farklı bir bedelin keşifle belirlenmesi olanağı yoktur. Bu ancak davacının muvazaa iddiasında bulunması halinde olasıdır.
Benzer bir açıklamayı şurada da yapmıştım: http://www.turkhukuksitesi.com/showp...57&postcount=4

Sayın Aladağ,
Mesajınızı okuduğumda zaten kanunla değil yargıtay kararları ile şekillenmiş bir uygulama neden ortadan kalkmış ki (diye düşündüm ).

Bunu buldum:
YHGK, 11.02.2009 T., Esas: 2009/6-31, Karar: 2009/68: " Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre ve özellikle 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nde önalım hakkını kullanan kişi satışı öğrendiği günden itibaren bir ay, herhalde sicile şerh verildiği tarihten itibaren 10 sene içinde bu hakkını kullanabilmekte, yani satış tarihi ile dava tarihi arasıda çok uzun bir süre geçebilmekteydi. Bu nedenle gerek 6.Hukuk Dairesi ve gerekse Hukuk Genel Kurulu kararlarında, dava konusu taşınmazın değerinin objektif esasa göre keşfen tespit edilebileceği esası getirilmişti. Ancak; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu yürürlüğe girdikten sonra; TMK.m.733’de diğer paydaşlara noter bildirim yükümlülüğü getirilmiş ve satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve her halde satışın üzerinden iki yıl geçmekle önalım hakkının düşeceği esası getirilmiştir. TMK.734.maddesi uyarınca da dava değerinin tapuda gösterilen satış bedeli ile alıcıya düşen tapu giderleri olduğu kabul edilmiştir. Böylece davaların kısa sürede açılıp, sonuçlandırılması amaçlanmıştır. Bu nedenle de tapuda gösterilen satış bedelinin esas alınması gerekmektedir. Ayrıca tapuda işlem yapan davalının kendi eyleminin geçersiz olduğuna dayanması mümkün değildir."

Lakin 5 no lu mesajımda eklediğim kararda da 2 yılı sadece 1 ay 11 gün aşan bir sürede anıldığı şekilde karar verilmiş olması karşısında yeni kanuna binaen (şartları gerçekleştiğinde) 2 yılın sonuncu günü açılan bir dava arasında hakkaniyet açısından nasıl bir fark var anlamadım Fakat diğer yandan kanunda açıkça dğerin ne olması gerektiğine dair cümleden maada her halükarda (eski dönemde de ) uygulanması gereken son cümle yeterince etkili oldu

Yanlışımı düzelttiğiniz için teşekkürler

Saygılarımla...
Old 12-07-2010, 13:39   #8
Güldal

 
Varsayılan

Katkılarınız için teşekkür ederim bakmayı düşündüğüm bir davada ön araştırma yapmak istedim ben yine Sayın Hades'in örnek gösterdiği içtihatı sunmayı düşünüyorum tabi vekaleti alırsam
Saygılar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Önalim Hakki tncey Meslektaşların Soruları 2 22-05-2010 22:35
İntİfa Hakki Ve Önalim Davasi avukat1980 Meslektaşların Soruları 0 01-04-2009 21:42
İntİfa Hakki-Önalim avukat1980 Meslektaşların Soruları 4 24-12-2008 23:53
Önalim Hakki ahmetyılmaz Meslektaşların Soruları 2 26-03-2008 18:22
İntİfa Hakki Önalim Davasi Acİllll balturk Meslektaşların Soruları 6 14-11-2007 15:13


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05730391 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.