Marka Hakkına Tecavüz

bizim müvekkillerimiz kendilerine ait bir markayı Türkiye ye sokmak istemişlerdir. ancak bir başka firma bu markanın kendi adlarına 2004 yılında tescil edildiğini ileri sürerek malları gümrükte bıraktırmış ve hakkımızda savcılığa suç duyurusunda bulunmuşlardır.benim sorum ise bundan sonraki aşamada bu markanın bize ait olduğunu ne şekilde ispatlayabilirim. ve bundan sonraki aşamada karşı tarafa yönelik bir dava açablilirmiyiz ve bu malların Türkiyeye girişini sağlayabilirmiyiz ne gibi olanak ve imkanlara sahip olduğumuzu öğrenmek istiyorum bu konuda ki vereceğiniz bilgiler için şimdiden teşekkürler

Merhabalr ustad,

tpe malesef buna benzer yanlıslıkları hep yapıyor, yapmanız gerekn TPE ye basvurmak olmalı, vaktı zamanında ısmını zıkredemeyecegım nıce buyuk fırma markaları boyle gozu acıklar tarafından tescıllenmış ve az daha pazara gırmemem gıbı buyuk krızler yasanmıstı.

ote yandan ıstanbul dakı marka savcıları bu konudakı oldukca engın bılgılere sahıpler- derdınızı anlattgnızda care olacakları kanattındeyım.
saygılar

Türkiye'de belirttiğiniz markayı kendi adına tescil ettirmiş olan kimsenin, marka haklarına dayanarak mallarınıza Gümrük'te el koydurması yasal olarak mümkündür. Savcılıkta verilecek ifadenizde de markanın size ait olduğuna yönelik savunmalarınızı gerçekleştirebilir, belgelerinizi dosyaya sunabilirsiniz.

Şayet markanın kendinize ait olduğu iddiasında iseniz ve karşı yanca bu markanın Türkiye'de bu kimse tarafından kendi adına kötü niyetli olarak tescil edildiğini ispat edebilecek durumda iseniz Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde markanın hükümsüz kılınarak sicilden terkin ettirilmesi istemli bir dava açabilirsiniz. Marka hükümsüz kılınırsa da bu aşamadan sonra markanın TPE nezdinde müvekkiliniz adınıza tescil edilmesi için başvuruda bulunursunuz.

Size tavsiyem bu davayı açtığınız takdirde, hükmün etkinliğini sağlayabilmek adına "dava kesinleşinceye dek markanın 3. kişilere devrinin önlenmesi" için ihtiyati tedbir talep etmeniz yönünde olacak.

Bir başka önemli nokta da bu tür davalar için yerleşik Yargıtay kararları uyarınca belirlenen 5 yıllık zamanaşımı süresi. Karşı yanın kötü niyetli olduğunu ispatlayabilecek durumdaysanız hükümsüzlük davaları süreye tabii değildir ancak karşı yan bu tescilde kötü niyetli değil ise bu durumda 5 yıllık bir süre söz konusu olacaktır. Marka tescilinin 2004 yılında yapıldığını söylediğinizden bu konuya da dikkat çekmek istedim.

Sayın meslektaşım tunak demiş ki TPE'ye başvurmalısınız. Şayet hükümsüzlük davası açıp bu karar kesinleşmeden TPE'ye başvurursanız herhangi bir sonuç alabileceğinizi sanmıyorum. Zira her şeyden önce TPE bu tip durumlarda bir karar mercii değildir. Sayın tunak, eğer markanızı tescil ettirmek için başvurmanızı öneriyor ise de TPE tarafından yapılan benzerlik aramasında karşı yan markasına rastlanır ise tescil başvurunuz reddedilir. Yahut TPE benzer bulmasa dahi Türkiye'de marka kendi adına tescilli bulunan kimse, markanız Resmi Marka Bülteninde yayınlandığında süresi içerisinde itiraz edebilir. Zira unutmamak gerekir ki marka karşı yan adına tescilli bulunduğu müddetçe markadan doğan her türlü haklarını kullanmaları mümkün ve yasaldır.