Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Belediyenin tapu iptali ve tescili davası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-10-2007, 21:06   #1
av.sally

 
Acil Belediyenin tapu iptali ve tescili davası

Sayın meslektaşlarım sormak istediğim bir husus var.İlçe belediyesi önce Encümen kararı alarak bir arsayı söz konusu ilçedeki tarım kredi kooperatifine depo v.s. olarak kullanması için anlaşılan meblağla satar.Bu arada ilçe kooperatifince Belediye Meclis onayıda alınarak arsa satın alınır.Ancak kooperatifin burda halı saha yapma düşüncesi hasıl olur ve bunun için belediye ile yazışmalar başlar.Şuan da ise belediye tarım kooperatifine karşı burayı amacına uygun olarak kullanmadıkları için B.K hükümlerine dayanarakAsliye Hukuk Mahkemesinde Tapu iptali ve tescili davası açılır.
Oysa bana göre ve edindiğim bir kaç yargıtay h.d. kararlarında belediye öncelikle idari işlemin iptali yoluna giderek burdan sonuç elde etmesi halinde bu davayı açabilir.Peki sevgili meslektaşlarım siz ne dersiniz?Ben mi yanılıyorum???
Old 09-10-2007, 10:49   #2
üye15755

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avsevil
Sayın meslektaşlarım sormak istediğim bir husus var.İlçe belediyesi önce Encümen kararı alarak bir arsayı söz konusu ilçedeki tarım kredi kooperatifine depo v.s. olarak kullanması için anlaşılan meblağla satar.Bu arada ilçe kooperatifince Belediye Meclis onayıda alınarak arsa satın alınır.Ancak kooperatifin burda halı saha yapma düşüncesi hasıl olur ve bunun için belediye ile yazışmalar başlar.Şuan da ise belediye tarım kooperatifine karşı burayı amacına uygun olarak kullanmadıkları için B.K hükümlerine dayanarakAsliye Hukuk Mahkemesinde Tapu iptali ve tescili davası açılır.
Oysa bana göre ve edindiğim bir kaç yargıtay h.d. kararlarında belediye öncelikle idari işlemin iptali yoluna giderek burdan sonuç elde etmesi halinde bu davayı açabilir.Peki sevgili meslektaşlarım siz ne dersiniz?Ben mi yanılıyorum???


Muhterem meslektaşım.
yukarıda tevcih ettiğiniz sualin verileri kafi değildir. Zira yapılan işlem hakikaten satış mı, yoksa tahsis mi, satışsa 2886, 4706, 4701, 4916, 5018, 775 sayılı kanunlardan hangisine göre satış yapılmış.

Yani satış;

1-) Belediyenin özel mülkiyetindeki bir yerin 2886 sayılı kanuna göre ihale edilerek satılması mı?

2-) Yoksa 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Mali Kontrol Kanunu'na göre mi satış veya tahsis yapılmıştır.

Eğer ki birinci durumdaki gibi satış yapılmış ise; burada özel mülkiyetin kayıtsız şartsız geçmesi mevzu bahistir. Yani bu satış iki vatandaş arasında özel mülke tabi satış gibi düşünülendirilir, satın alan bu yerde istediği gibi tasarruf edebilir. Sizin somut olayda mesela, depo olarak kullanacakken sonradan halı saha yapabilir (tabii, imar planı müsaade edebildiği ölçüde. imar planında bu yerde spor tesisi yapmak mümkün değilse, yapılan tesise belediyece inşaat ve işletme ruhsatı verilemez, dolayısı ile de kooparetif saha yapamaz buraya. ama imar planı açısından mümkünse satın alındıktan sonra istenildiği gibi tasarruf edilebilir bu yerde.)

ikinci durum mevzu bahis ise;5018 sayılı kanun 45 ve 46. maddelerinde kamu idarelerinin kendi ihtiyaç fazlası taşınmazlarının, ihtiyaç sahibi diğer kamu idarelerine bedelsiz devredilebilmesini (satış ya da tahsis yoluyla)düzenlemektedir. Bu düzenlemeyi şöyle özetleyelim, kooperatif ihtiyacı olan bu taşınmazı, ihtiyacını ve taşınmazı ne yönde kullanacağını daha önceden belediyeye bildirerek belediyeden taşınmazın kendisine devrini talep edebilir. Belediye ilgili organları (encümen v.s.) da bu talebi kabul ederse devir gerçekleşir. Kanunun Yönetmeliğinin 12. maddesi de bu taşınmazların daha önceden belirtilen gayeye uygun kullanılmaması durumunda geri alınacağını düzenlemiştir. Geri alma da dava yoluyla, "tapu iptali ve tescil" davası ile yapılır. Yani devir bu kanun kapsamında gerçekleşmişse, devir amacına uygun kullanılmadığı için, kooperatife devredilen taşınmazın dava yoluyla geri alınması mümkündür.

Sizin bahsettiğiniz bu somut hadise yukarıdaki iki durumdan hangisine giriyor, onu bilmeniz ve ona göre değerlendirmeniz gerekiyor.


saygılarımla.
Old 10-10-2007, 08:23   #3
av.sally

 
Mutlu

Alıntı:
Yazan Av. Hakan ÇIRAK
Muhterem meslektaşım.
yukarıda tevcih ettiğiniz sualin verileri kafi değildir. Zira yapılan işlem hakikaten satış mı, yoksa tahsis mi, satışsa 2886, 4706, 4701, 4916, 5018, 775 sayılı kanunlardan hangisine göre satış yapılmış.

Yani satış;

1-) Belediyenin özel mülkiyetindeki bir yerin 2886 sayılı kanuna göre ihale edilerek satılması mı?

2-) Yoksa 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Mali Kontrol Kanunu'na göre mi satış veya tahsis yapılmıştır.

Eğer ki birinci durumdaki gibi satış yapılmış ise; burada özel mülkiyetin kayıtsız şartsız geçmesi mevzu bahistir. Yani bu satış iki vatandaş arasında özel mülke tabi satış gibi düşünülendirilir, satın alan bu yerde istediği gibi tasarruf edebilir. Sizin somut olayda mesela, depo olarak kullanacakken sonradan halı saha yapabilir (tabii, imar planı müsaade edebildiği ölçüde. imar planında bu yerde spor tesisi yapmak mümkün değilse, yapılan tesise belediyece inşaat ve işletme ruhsatı verilemez, dolayısı ile de kooparetif saha yapamaz buraya. ama imar planı açısından mümkünse satın alındıktan sonra istenildiği gibi tasarruf edilebilir bu yerde.)

ikinci durum mevzu bahis ise;5018 sayılı kanun 45 ve 46. maddelerinde kamu idarelerinin kendi ihtiyaç fazlası taşınmazlarının, ihtiyaç sahibi diğer kamu idarelerine bedelsiz devredilebilmesini (satış ya da tahsis yoluyla)düzenlemektedir. Bu düzenlemeyi şöyle özetleyelim, kooperatif ihtiyacı olan bu taşınmazı, ihtiyacını ve taşınmazı ne yönde kullanacağını daha önceden belediyeye bildirerek belediyeden taşınmazın kendisine devrini talep edebilir. Belediye ilgili organları (encümen v.s.) da bu talebi kabul ederse devir gerçekleşir. Kanunun Yönetmeliğinin 12. maddesi de bu taşınmazların daha önceden belirtilen gayeye uygun kullanılmaması durumunda geri alınacağını düzenlemiştir. Geri alma da dava yoluyla, "tapu iptali ve tescil" davası ile yapılır. Yani devir bu kanun kapsamında gerçekleşmişse, devir amacına uygun kullanılmadığı için, kooperatife devredilen taşınmazın dava yoluyla geri alınması mümkündür.

Sizin bahsettiğiniz bu somut hadise yukarıdaki iki durumdan hangisine giriyor, onu bilmeniz ve ona göre değerlendirmeniz gerekiyor.


saygılarımla.

Sayın meslektaşım öncelikle teşekkür ediyorum.Bizim durumumuz sizin şıklarınızdan ilkine uygun yani belediyenin hibesi değil satışı söz konusu.10 yıl önce burayaı satın almış bugün itibariylede sizinde değindiğiniz gibi imar planına aykırı olmadığına ilişkin raporlar alınmıştır.Bu anlamda mesnetsiz olarak açılmış bir dava gibi görünmektedir.Ancak benim aklıma takılan bunun öncelikle idari işlem olup idari yargıda sözülmesinin uygun olacağı aşağıda ekleyeceğim yargıtay kararı bunu göstermekte.Bu anlamda ben ilk celsede bu kararı sunup konusuz bırakmak istiyorum.Değerlendirmenizi sizden rica etmekteyim.
Saygıyla
Old 10-10-2007, 08:24   #4
av.sally

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/11650
K. 2003/13565
T. 16.12.2003
• TAPU İPTAL DAVASI ( Encümen Kararına Dayalı İdari İşlem İdari Yargı Yerinde İptal Edilmediği Sürece Eldeki Tapu İptal Davasının Dinlenmesinin Mümkün Olmaması )
• ŞUYULANDIRMA İŞLEMİ ( Taşınmazın Belediye Encümen Kararına Dayalı Olarak İmar Şuyulandırma İşlemi Sonucu Oluştuğunun Anlaşılması )
• ENCÜMEN KARARI ( Encümen Kararına Dayalı İdari İşlem İdari Yargı Yerinde İptal Edilmediği Sürece Eldeki Tapu İptal Davasının Dinlenmesinin Mümkün Olmaması )
• İDARİ İŞLEM ( Encümen Kararına Dayalı İdari İşlem İdari Yargı Yerinde İptal Edilmediği Sürece Eldeki Tapu İptal Davasının Dinlenmesinin Mümkün Olmaması )
• İDARİ YARGI ( Encümen Kararına Dayalı İdari İşlem İdari Yargı Yerinde İptal Edilmediği Sürece Eldeki Tapu İptal Davasının Dinlenmesinin Mümkün Olmaması )
• İPTAL ( Encümen Kararına Dayalı İdari İşlem İdari Yargı Yerinde İptal Edilmediği Sürece Eldeki Tapu İptal Davasının Dinlenmesinin Mümkün Olmaması )
1580/m.83
2577/m.12
ÖZET: Taşınmazın Belediye Encümen Kararına dayalı olarak imar şuyulandırma işlemi sonucu oluştuğu anlaşıldığından, Encümen Kararına dayalı idari işlem idari yargı yerinde iptal edilmediği sürece eldeki tapu iptal davasının dinlenme olanağı yoktur.
DAVA : Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, maliki bulunduğu 1 parsel sayılı taşınmazın imar yasasının 18. maddesine tabi tutularak, DOP payı adı altında komşu taşınmazlarla birlikte ortak kullanım alanları haline dönüştürüldüğünü, Belediyenin özel mülkü haline getirildikten sonra, diğer davalı B A.Ş.ye satıldığını, bu işlemlerin yasal olmadığını ileri sürerek, davalıya satışı yapılan 1 parselin tapusunun iptaliyle adına tescili isteğinde bulunmuştur. Davalı Belediye idari yargının görevli olduğunu, diğer davalı ise davanın haksız ve yersiz açıldığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüyle 1 sayılı parselin 41774/672329 payının iptaliyle, davacı adına tesciline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilleri tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmekle, duruşma günü olarak saptanan 16.12.2003 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden B İnş. A.Ş. vekili ile temyiz edilen vekili geldiler, davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden vekili avukatlar gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Dava, tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişmeye konu edilen 2321 ada 1 parsel sayılı taşınmazın Belediye Encümen Kararına dayalı olarak imar şuyulandırma işlemi sonucu oluştuğu anlaşılmaktadır. Sözü edilen Encümen kararı halen geçerliğini korumaktadır. Encümen Kararına dayalı idari işlem idari yargı yerinde iptal edilmediği sürece eldeki tapu iptal davasının dinlenme olanağı yoktur.
Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davalılar vekillerinin temyiz itirazları yerindedir.
SONUÇ : Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 4.12.2003 tarihinde yürürlüğe giren avukatlık ücret tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 375.000.000 lira duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.12.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 10-10-2007, 14:18   #5
üye15755

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avsevil
Sayın meslektaşım öncelikle teşekkür ediyorum.Bizim durumumuz sizin şıklarınızdan ilkine uygun yani belediyenin hibesi değil satışı söz konusu.10 yıl önce burayaı satın almış bugün itibariylede sizinde değindiğiniz gibi imar planına aykırı olmadığına ilişkin raporlar alınmıştır.Bu anlamda mesnetsiz olarak açılmış bir dava gibi görünmektedir.Ancak benim aklıma takılan bunun öncelikle idari işlem olup idari yargıda sözülmesinin uygun olacağı aşağıda ekleyeceğim yargıtay kararı bunu göstermekte.Bu anlamda ben ilk celsede bu kararı sunup konusuz bırakmak istiyorum.Değerlendirmenizi sizden rica etmekteyim.
Saygıyla

Üstadım tarafları kim olursa olsun, ister kamu ister hakiki şahıs ve ya hususi hükmi şahıs, eğer bir dava gayrimenkulün aynına ilişkin tapu iptali ve tescil davası ise bu dava adli yargıda çözülür. Yani davacı Belediye davayı doğru yerde açmıştır. Büyük ihtimalle de davayı doğru savunursanız, bu davayı kaybedecektir.

Ama izlemeniz gereken yöntemde şunu da dikkate alınız: Belediye buradaki satışı bir encümen kararı ile almıştır. Usulde parelellik ilkesi gereği satışın geri alınması için yine bir encümen kararı gerekir. Encümen kararı alınmamışsa bu, başlı başına bir usul yanlışı olduğu için hukuka aykırılık teşkil eder. Diğer yandan Encümen satışın geri alınmasına yönelik bir karar almışsa ve bu karar üzerine adli yargıda dava açılmışsa, siz görülmekte olan adli bir dava olmasına rağmen, idari yargı da da satışın geri alınmasına yöneklik Encümen kararının da iptalini talep edebilirsiniz. Bu idari davanın da adli davada bekletici sorun yapılmasını talep edebilirsiniz. biz uygulamada böyle yapıyoruz ve önce idari davalar sonuçlanıyor sonra adli davalar.

Hürmetler.
Old 10-10-2007, 14:59   #6
av.sally

 
Varsayılan

Alıntı:
Alıntı:
Yazan Av. Hakan ÇIRAK
Üstadım tarafları kim olursa olsun, ister kamu ister hakiki şahıs ve ya hususi hükmi şahıs, eğer bir dava gayrimenkulün aynına ilişkin tapu iptali ve tescil davası ise bu dava adli yargıda çözülür. Yani davacı Belediye davayı doğru yerde açmıştır. Büyük ihtimalle de davayı doğru savunursanız, bu davayı kaybedecektir.

Ama izlemeniz gereken yöntemde şunu da dikkate alınız: Belediye buradaki satışı bir encümen kararı ile almıştır. Usulde parelellik ilkesi gereği satışın geri alınması için yine bir encümen kararı gerekir. Encümen kararı alınmamışsa bu, başlı başına bir usul yanlışı olduğu için hukuka aykırılık teşkil eder. Diğer yandan Encümen satışın geri alınmasına yönelik bir karar almışsa ve bu karar üzerine adli yargıda dava açılmışsa, siz görülmekte olan adli bir dava olmasına rağmen, idari yargı da da satışın geri alınmasına yöneklik Encümen kararının da iptalini talep edebilirsiniz. Bu idari davanın da adli davada bekletici sorun yapılmasını talep edebilirsiniz. biz uygulamada böyle yapıyoruz ve önce idari davalar sonuçlanıyor sonra adli davalar.

Hürmetler.

Sayın Meslektaşım zaten demek istediğimde bu yöndeydi.Yani ne daha önce alınmış Encümen kararını iptal etme ne de satışın yapılması kararını veren Meclis Kararının dava açımından önce iptali söz konusu.Yani herhangi bir idari işlemin geri alınması iptali yapılmadan direk hop diye tepeden inme bir dava açılmış o sebeple yukardaki yargıtay ilamını sunma düşüncem hasıl olmuştur.Bu anlamda görüşümüz anladığım kadarıyla aynı yönde değil mi?

Saygılar
Old 10-10-2007, 23:31   #7
üye15755

 
Varsayılan

Görüşüm aynı, davayı açan taraf hangi sıfatı haiz olursa olsun (kamu kurumu veya özel teşebbüs veya gerçek kişi) dava gayrimenkulün aynına ilişkin tapu iptali ve tescil davası ise bu dava adli yargıda görülecektir. Yani davacı taraf davayı görevli mahkemede açmıştır.

Fakat sayın meslektaşım, Belediyenin taşınmazı geri alma talebini sadece Borçlar Kanunu'na isnad ettiğinden emin misiniz? Zira bana, en başta yukarıda saydığım özel kanunlardaki satış türlerinden birisi işin içinde varmış gibi geliyor. Zira, satılan bir kamu gayrimenkulünün ancak satış sözleşmesinde kararlaştırılan amaca bağlı kalarak kullanılması, aksi halde geri alınabileceği ancak özel kanunlarda düzenlenmiş hükümlerdendir. Yani mesele sadece taşınmazın 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümleri uyarınca ihaleye çıkarılarak, Medeni Kanun hükümlerine göre satışı yapılıp ve tescil edildiğini zannetmiyorum. Bahsettiğim özel kanunlardan neşet eden bir satış olma ihtimali çok yüksek.
ihtimal deyip afaki konuşmak istemiyorum, satışın ne tür bir satış olduğu dava dilekçesinde yazlıdır zaten. Dava dilekçesini iyi tahlil etmenizi, taşınmazın geri alınmasını hangi kanun hükümleri muvacehesinde talep ettiklerini iyice tahlil edin.
Bu tür bir davada ben de meselenin ne olduğunu bilip çözümü net olarak ortaya koymak isterim. Bu meyanda, dava dilekçesinin bir örneğini taratıp bana da gönderebilirseniz size müteşekkir olurum.

Hürmetler...
Old 11-10-2007, 07:42   #8
av.sally

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım keşke tarayıcı v.s. gibi burda imkanlarımız yok burası özel bir kuruluş ancak şunu net olarak söyleyebilirimki dava dilekçesi tek sayfadan oluşmakta ve inanması zor ama dayandıkları madde borçlar kanununun 61.md.si başkaca husus yahut özel kanuna dayanmak söz konusu değil.Olaya değinilerek yani nasıl vuku bulduğuna en son parağraftada b.k. 61.md denmiştir.
Teşekkürlerimle
Old 11-10-2007, 09:51   #9
üye15755

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avsevil
Sayın meslektaşım keşke tarayıcı v.s. gibi burda imkanlarımız yok burası özel bir kuruluş ancak şunu net olarak söyleyebilirimki dava dilekçesi tek sayfadan oluşmakta ve inanması zor ama dayandıkları madde borçlar kanununun 61.md.si başkaca husus yahut özel kanuna dayanmak söz konusu değil.Olaya değinilerek yani nasıl vuku bulduğuna en son parağraftada b.k. 61.md denmiştir.
Teşekkürlerimle

Yukarıda da izah ettiğim gibi, eğer satış gayrimnekulün sadece bir kamu menfaatinin tecellisi için (mesela tarım kredi kooperatifinin mahsullerini muhafaza etmesi için) Kamu Yönetimi ve Mali Kontrol Kanunu veya diğer özel kanunlar muvacehesinde in'ikat edilmişse ve maksadın dışında kullanım olmuşsa veya maksat hasıl olmuş artık ihtiyaç yok ise, gayrimenkulün iadesi aynı özel kanunların iadeye ilişkin hükümleri ve Borçlar Kanunu 61. madde mucibince dava edilebilir.

Fakat hususi bir maksat veya kanun hükmü olmaksızın Belediye Kendi gayrimenkulünü 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu'na göre satışa çıkarmış, bu gayrimenkul de Medeni Kanun'un tescile taalluk eden ahkamı dairesinde tescil edilmişse artık bu gayrimenkulün iadesine karar verilmesi mümkün değildir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Muvazaa Nedeniyle Tapu İptali Tescili Davası Tapunun Devredilmesinden Sonra Zamanaşımı Av.mdogan Meslektaşların Soruları 37 16-08-2022 08:48
Tapu iptali davası/Devlet İhale Kanunu Kilimanjaro Meslektaşların Soruları 7 06-11-2008 00:19
tapu iptali tescil davası mı açmalıyım sarissa Meslektaşların Soruları 4 18-08-2007 12:55
Alacak davası ve muvazaalı tapu devrinin iptali... Av.Özlem KALAY Meslektaşların Soruları 6 18-12-2006 13:44
tapu iptali ve tescil davası-tanıklar-ispat nisa Meslektaşların Soruları 3 18-12-2006 03:15


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05765700 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.