Emlak Vergİsİnİndekİ ArtiŞin Kİra Bedelİne Yansimasi Hakkinda.

Merhabalar Sayın Meslektaşlarım;
Kiracısı olduğumuz deponun bulunduğu arsanın emlak ve buna bağlı olarak tabiat vergisi oranında 2005 yılından itibaren kademeli olarak artış meydana gelmiştir.Kiralayan bu vergiyi yeni kira döneminde kira artışı yaparak bize yansıtmak istemektedir.Fakat kira bedelinde yapmak istediği artış yanında vergi oranındaki artış yanında fahiş kalmaktadır.Kira kontratımızda ''.....sonraki yıllarda TEFE-TÜFE oarnında artış yapılacaktır.'' şeklinde bir düzenleme mevcuttur.Kiralayan olarak haklarımız nelerdir, kiracıya karşı nasıl bir savunma yapabilriz.Yardımlarınız için teşekkür ederim.Saygılarımla.

Kira kontratınızın ne zaman yapıldığı, içinde artışa ilişkin nasıl bir hüküm bulunduğu, en son ne zaman kira tesbit davası açılıp, keşif yapılarak hak ve nısfete göre karar verildiği gibi hususlar bilinmeden sorunuza kesin yanıt vermek mümkün değilse de, "genel" bir bilgi vermek gerekirse, sözleşme yapılış tarihinden (veya son keşif uygulamasından) itibaren 3 yıl geçmediyse, açılacak kira tesbit davasında endeks uygulaması yapılacaktır ve hakimin emlak değerlerindeki artışı dikkate alıp endeks uygulamak dışında bir karar vermesi ise ÇOK KÜÇÜK (hatta sıfır) bir ihtimaldir.

Öte yandan 3 yıllık süre dolduysa, zaten bilirkişi marifetiyle kira bedeli tesbiti yapılacağından bu durumda da emlak değeri veya endeks miktarı tek başına bir hüküm ifade etmeyecek, bilirkişi bunların hepsini dikkate alarak mecurun boş olarak kiraya verildiğinde ne kira getireceğini belirleyen bir rapor verecek, hakim de buna göre yeni kira bedelini tayin edecektir.

Not: Kira sözleşmesindeki özel hükümler, tarihler, önceki davalara vs. göre bu yanıt değişebilir, her duruma uygulanacak "şablon" bir çözüm değildir!

Kira kontratımızın başlangıç tarihi Temmuz 2006.Henüz açılmış bir dava yok.Verdiğiniz genel bilgilerden anlaşılacağı üzere davanın söz konusu olması durumunda yapılacak keşfe göre karar verilecek.Tşekkürler.Saygılarımla.

Emlak vergisi, ayından doğan vergidir ve mülk sahibi; taşınmaz ister kirada olsun ister boş dursun bu vergiyi ödemekle yükümlüdür. Emlak vergisinin yükümlüsü taşınmazın sahibidir. Kiracının emlak vergisi ile bir yükümlülüğü yoktur ve sözleşme ile bu yükümlülük de değiştirilemez.

Bu nedenle emlak vergisindeki artışın -diğer başka etkenler yoksa- kiracının kira bedelini neden etkilediğini pek anlayamadım.

Bende size katılıyorum Sn. Fatih Kısa, mülk sahibinin gerekçesi verginin artması ile mülkten doğan harcamalarının arttığı bunuda kiraya zam yaparak kapatabileceği yönünde.

Bence haklı ve yerinde bir görüş değil mülk sahibininki.


Çünkü taşınmazında kiracı olmasa bile bu vergiye ve maliyete katlanmak zorunda.

Alıntı: Yazan Av.Fatih KISA Bence haklı ve yerinde bir görüş değil mülk sahibininki. Çünkü taşınmazında kiracı olmasa bile bu vergiye ve maliyete katlanmak zorunda.

Sizin de belirttiğiniz gibi emlak vergisinin doğrudan kiracı ile bir ilgisi yok ve gayrımenkulde kiracı olmasa bile evsahibinin ödemesi gereken bir yasal yükümlülük. Bu açıdan emlak vergisinin artış oranının kiracıya yansıtılması da elbette düşünülemez ancak ben burada ev sahibinin kendini tam ifade edemediğini sanıyorum. Bence evsahibi emlak vergisi artışının gayrımenkulün değerinin artışına işaret ettiğini, bunun da gayrımenkulün kira değerini değiştirdiğini ifade etmek istiyor. Kira tesbit davalarında bilirkişiler kira bedelini hesaplarken, pekçok değişik kriterle beraber emlak değerini de dikkate aldıkları için bu durumdan esinlenmiş olduğunu ve kastının da bu olduğunu sanıyorum.

Aslında mevcut durumda kiralayanın artış konusunda neden esinlendiğinin ve gerekçe olarak neye dayandığını çok önemi yok gibi gözüküyor. Neticede sözleşmeden itibaren 4 yıldan fazla zaman geçmiş ve bugüne kadar da herhangi bir dava açılmamış. Bu açıdan evsahibi "kendi uygun gördüğü" kirayı kiracıya bildirecek ve kiracı kabul etmezse, açılacak kira tesbit davasında bilirkişi her kriteri dikkate alarak o mecur bugün için boş olarak tutulduğunda ne kadar kira getireceğini belirleyecektir.

Kira davalarında zaman zaman bilirkişilik yapıyorum ve heyet olarak kirayı etkileyen tüm objektif ve suböektif gelişmeleri değerlendirmeye çalışıyoruz.Ama ne davanın taraflarından herhanği birisi bu yönde bir iddiada bulundu ne de bizler böyle bir açıdan konuya yaklaşmayı düşündük.

Yine de hukukçu açısından ilginç bir konu...
Fakat emlak beyan değerinin nasıl hesaplandığına ve buna karşı itiraz yolunun kapalı olmasına baktığımızda dahi böyle bir etkenin gözetilmesinin hakkaniyete uygun olmayacağına inanıyorum.