Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

miras ortaklığında kiraya verilen taşınmaza diğer ortakların zımni rıza göstermesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-10-2011, 00:22   #1
avukat ismet

 
Varsayılan miras ortaklığında kiraya verilen taşınmaza diğer ortakların zımni rıza göstermesi

müvekkil miras ortaklığı olan taşınmazı mirasçılardan biriyle yaptığı kira sözleşmesi neticesinde 2006 yılında kiralıyor ve bugün de aynı taşınmazda faaliyetlerine devam ediyor.
diğer mirasçılar bu durumu bilmesine rağmen şimdi müvekkile kira sözleşmesine rıza göstermiyoruz diyerek dava açtılar.Konu hakkındaki değerli görüşlerinizi ve varsa bu olayla alakalı yargıtay kararlarını merakla bekliyorum.
Saygılarımla
Old 01-10-2011, 08:59   #2
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

İştirak halinde mülkiyette, kira sözleşmesinin geçerliliği tüm maliklerin birlikte verecekleri karara bağlıdır. Kiraya ses çıkarmayan bir kısım ortakların dava açarak kiralananda oturanın fuzuli şagil olduğunu kanıtlayıp, taşınmazı boşalttırabilirler, diye düşünüyorum. (Tabii ki, kira parasından kendilerine düşen o süre zarfında kendilerine ödenmemişse). Öte yandan intifadan men koşulu aranmaksızın da kira paralarını, kiraya veren ortaktan da ayrıca talep ederler.( Hukuki semere getiren mal; kiraya verilebilen taşınmaz) Kolay gelsin...
Old 01-10-2011, 14:39   #3
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
1.Hukuk Dairesi
Esas: 2006/11387
Karar: 2006/13272
Karar Tarihi: 28.12.2006
 
ELATMANIN
ÖNLENMESİ DAVASI - BAĞIMSIZ BÖLÜME EL ATMANIN ÖNLENMESİ VE ECRİMİSİL TALEBİ - KİRA SÖZLEŞMESİNİN DAVALI İLE PAYDAŞLARDAN BİRİ ARASINDA YAPILMIŞ OLMASI - İCZAET İDDİASINDA BULUNULMAMIŞ OLMASI - DAVANIN KABULÜ GEREĞİ
ÖZET: Somut olayda, kira sözleşmesinin paydaşlardan Ö. ile davalı arasında yapıldığı, diğer paydaşların sözleşmede yer almadıkları görülmektedir. Öte yandan, yapılan kira aktine davacılar ve dava dışı iştirakçilerin icazet verdiği iddia edilmiş de değildir. Mahkemece geçerli bir sözleşmenin bulunmadığı gözetilmek suretiyle el atmanın önlenmesi isteği ile belirlenecek ecrimisil yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.
 
(4721 S. K. m. 702)
Dava: Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanlarından intikal eden 2 parsel sayılı taşınmazın davalı tarafından haksız olarak işgal edildiğini, davalının mirasçılardan Ö. ile yaptığı kira sözleşmesinin geçersiz olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalının taşınmazı kira sözleşmesine dayalı olarak kullandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi U.Ş.'nin raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Karar: Dava, bağımsız bölüme el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 610 ada 2 parseldeki 6 nolu bağımsız bölümün dava dışı kişilerle birlikte davacıların 22.11.2004 tarihinde ölen miras bırakanları M. adına kayıtlı olduğu, davalının çekişme konusu taşınmazda mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, ancak, taşınmazı tasarruf ettiği anlaşılmaktadır. Davacılar, davalının taşınmazı haklı ve geçerli bir nedeni bulunmaksızın el attığını ileri sürerek eldeki davayı açmışlar; davalı kiracılık savunmasında bulunmak suretiyle davaya karşı çıkmıştır.
Gerçekten de davalının, davacıların miras bırakanı M.'nin mirasçılarından olan Ö. ile miras bırakanın ölümünden sonra 01.12.2004 tarihinde 2 yıl süreli kira sözleşmesi yaptığı dosya kapsamı ile sabittir.
Taşınmazın miras bırakan adına kayıtlı payı, elbirliği mülkiyetine tabidir. Türk Medeni Kanunu'nun 702 vd. maddeleri uyarınca bu tür mülkiyette geçerli bir kira sözleşmesinden bahsedebilmek için tüm paydaşların sözleşmeye katılımı zorunludur. Tüm paydaşların katılmadığı kira sözleşmesinin hukuken geçerli olamayacağı tartışmasızdır.
Oysa somut olayda, bahse konu kira sözleşmesinin paydaşlardan Ö. ile davalı arasında yapıldığı, diğer paydaşların sözleşmede yer almadıkları görülmektedir. Öte yandan, yapılan kira aktine davacılar ve dava dışı iştirakçilerin icazet verdiği iddia edilmiş de değildir.
Öyle ise, mahkemece geçerli bir sözleşmenin bulunmadığı gözetilmek suretiyle el atmanın önlenmesi isteği ile belirlenecek ecrimisil yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davacıların temyiz itirazları yerindedir.
Sonuç: Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.12.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 01-10-2011, 16:40   #4
avukat ismet

 
Varsayılan

bu ortakların hepsi ufak bir kasabada yaşamaktadırlar peki 2006 yılından beri kira sözleşmesinin varlığından haberdar olup harekete geçmemeleri iyi niyet kurallarına aykırı değil midir?
Old 01-10-2011, 16:51   #5
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

uygulamada büyük ağırlığı olan iyi niyet kuralları, tâli kurallardır. Davacılar, kira sözleşmesinin tarafı sayılamazlar.Kiracı olarak oturanı tahliye ettirebilecekleri gibi, kiraya veren ortaktan, zamanaşımı süresi içinde, hisseleri oranında geriye doğru 5 yıllık kira esasına dayalı ecri misil talep edebilirler diye düşünüyorum. Kolay gelsin.
Old 02-10-2011, 22:13   #6
avukat ismet

 
Varsayılan

ortaklardan birinin benim kira sözleşmesine icazetim vardır demesi davayı ne yönde etkiler?
Old 03-10-2011, 13:19   #7
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Değerli meslektaşım,
Taşınmaz, elbirliği (terekeden dolayı kendiliğinden iştirak) mülkiyetine tabidir. Türk Medeni Kanunu'nun 702 vd. maddeleri uyarınca bu tür mülkiyette geçerli bir kira sözleşmesinden bahsedebilmek için tüm paydaşların sözleşmeye katılımı veya dediğiniz gibi icazeti zorunludur. Tüm paydaşların katılmadığı kira sözleşmesinin hukuken geçerli olamayacağı tartışmasızdır.Taşınmaz, müşterek mülkiyete tâbi olsaydı, pay ve paydaş çoğunluğu katılımı veya icazeti ile geçerlilik kazandırılabilirdi. Kolaylıklar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07571912 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.