İcra takibindeki usulsüzlüğün davadan sonra düzeltilmesi?

Bir icra takibinde tüzel kişiliği olmayan adi şirket aleyhine tebligat yapılıp, takip kesinleşiyor. Hacizler yapılıyor. Bu arada biz de Yargıtayın bir çok içtihadını da dayanak göstererek adi şirketin tüzel kişiliği bulunmamasından, süresi şikayet hakkımız söz konusu olduğundan adi şirket ortakları lehine takibin iptalini talep ediyoruz.

Takibin iptali için dava açıldıktan sonra davalı alacaklı yeniden ödeme emri düzenleterek tek tek tüm adi şirket ortaklarına gönderiyor. Bu durumda şikayet konusuz kalır mı? Baştan itibaren usulsüz başlayan takip bu işlemle usule uygun olur mu?

İçtihat bulamıyorum. .. Yorum yapacak, örnek karar verebilecek meslektaşlara teşekkür ediyorum.
saygılar..

'Her dava (sorunuz bakımından bir dava olmasa da icra mahkemesinde şikayet) açıldığı tarihteki koşullara göre incelenip karara bağlanır'genel kuralı düşünüldüğünde ve icra takibinde taraf değiştirme yasağının da yardımıyla sonradan gönderilen ödeme emirlerinin sonucu değiştirmeyeceği kanaatindeyim.

Sorunuzu bu şekilde değiştirebilirsek daha doğru olacaktır. Kanımca bu ödeme emirleri için de icra takibinde taraf değiştirelemeyeceği nedeniyle şikayet yoluna gitmeniz gerekmektedir.

bu işin sonunu çok merak ediyorum

benzer bir kılıç benim tepemde sallanıyor

yargıtay,
kural olarak memurun kendi kararından dönemeyeceğini kabul etmekle birlikte tarafların şikayeti sonucu icra mahkemesi önüne gelen sonraki memurluk kararının doğruluğu hakim denetiminden geçerek tespiti halinde sırf memurun kendi kararından dönemeyeceğinden bahisle kararı bozmuyor

Evet memur kendi işleminden dönemez. Ancak yeniden işlem yaparak takibin iptali davası konusuz kalır mı bunu merak ediyorum...