taşeron-asıl işveren-kıdem

Herkese saygılar. Yardım beklediğim bir konu var. Sizlerle paylaşmak istedim.

Sorum şu şekilde; müvekkil taşeron şirkette 2 yıl çalıştıktan sonra şirket, içinde bulunduğu zor durumdan dolayı bir çok personelin sözleşmesini feshediyor ve müvekkile yazılı bildirim göndererek sözleşmesinin feshedildiğini ve kıdem tazminatlarının ödeneceğini belirtiyor ancak hiçbir şekilde ödenmiyor. Daha sonra işten çıkan tüm personel asıl işverenin şirketine alınarak işe başlatılıyor. Müvekkil burada da yaklaşık 1 sene çalıştıktan sonra istifa ediyor. Her 2 şirkette de ayrıca fazla mesai söz konusu. Şimdi:

a) Taşeron şirketteki kıdem ve fazla mesai alacağı ile asıl işverenin şirketindeki fazla mesai alacağı için doğrudan asıl işverene dava mı açılmalı?(sonuçta asıl işverenin sorumluluğu kanunda mevcut)
b) Böyle bir durumda, taşerondan asıl işverenin şirketine geçiş olduğundan bahisle iş sözleşmesinin hiç kesintiye uğramadığı ve en son işyerinden de istifa edildiği gerekçesiyle kıdem hakkımız olmadığı savunması ileri sürülebilinir mi?

Konu hakkındaki görüşlerinizi bekliyorum.
Saygılar

Birinci drumda, iş akdi taşeron şirket tarafından tek taraflı olarak bildirimsiz feshedildiği anda feshin gerçekleşmiş kabul edilmelidir. Buradan yola çıkılarak taşeron şirket bünyesinde geçen süre bakımından kıdem, ihba tazminatıyla birlikte zaman aşımı bakımından 5 yıl geriye dönük fazla mesai talep edilebilinir. Daha sonra asıl işverenin yanında tekrar işe alınma durumu yeni bir hizmet akdi olarak değerlendirilmelidir. Bu hizmet akdinin, işçi tarafından haklı nedene dayanmaksızın ve bildrimsiz olarak feh edilmesi halinde kıdem tazminatı takep edilemez fakat fazla mesa alacağının talebinde engel bulunmamaktadır. Fakat bunula birlikte bildirimsiz fesih nedeniyle işverenin de işçiden ihbar tazminatı talep etme hakkı bulunduğu hususunu hatırlatmak isterim.
Karşı tarafın hizmet sürelerinin aralıksız olduğu,işçinin kendi isteği ile işten ayrıldığı ve bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanılamayacağı muhtemel savunmasına karşılık iş akdinin işveren tarafından feshinden sonra SSK çıkışının yapılıp yapılmadığını kontrol etmenizi tavsiye ederim.

Sayın Hukukuçu-av,

Yanıtınız için teşekkür ediyorum.
Öncelikle her iki işten çıkma durumunda da bildirimsiz fesih söz konusu değil. İhbar sürelerine uyulmuş. Yanıtınızdan taşerona ayrı asıl işverene ayrı olmak üzere 2 farklı dava açılması gerektiğini çıkarıyorum. Ben ise taşeronun işçilerinden de asıl işveren sorumlu olacağından(kanundan dolayı), işçinin taşeronun yanındaki çalışmasından hakettiği kıdem + fazla mesai ile asıl işverenin yanında çalışmasından hakettiği fazla mesai alacakları için taşeronu hiç karıştırmadan doğrudan asıl işverene dava açılabilir diye düşünüyorum. Ne dersiniz?

Sayın migel,

İlk mesajımda alt işverene ve asıl iş verene iki ayrı davadan değil, sizin de hem fikir olduğunuz gibi tüm taleplerin tek bir dava ile asıl işverene yöneltilmesinden bahsetmiştim.
Başarılar dilerim.