İcra dairesindeki rüşvet çarkı!

Bakırköy İcra Dairesi, boğazına kadar rüşvete batmış! Bir iş için akıl almaz paralar dönüyor. İşte korkunç rüşvet çarkı;

Bakırköy İcra Müdürlüğü'nde görevli 24 kişi hakkında rüşvetten dava açıldı. Memurların rüşvet vermeyen avukatları kendi aralarında fişlediği ortaya çıktı... İşte insanı hayrete düşüren rüşvet çarkı!

Bakırköy İcra Müdürlüğü'nde çalışan memurlar ve icra avukatlarının ihbarı üzerine Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu'nun başlattığı soruşturma neticesinde 24 icra memuru hakkında dava açıldı. İcra miktarının yüzde 10'u kadar rüşvet aldıkları öne sürülen icra memurları ile ilgili olarak iddianamede kazançlarının çok üzerinde mal varlıkları ve sosyal yaşantıları olduğu vurgulanıyor.

5 evi var kirada oturuyor
Diğer tanık avukat Mahmut Arslan ise, (_). İcra Müdür Yardımcısı X.X.'nin yanındaki memurla yaptığı konuşmada; "Sizin icra ile çalışmak istemiyorum. ... bey pazarlığı yüksek tutuyor, çalışmakta zorlanıyorum" dediği de iddianamede yer aldı.

Adalet Teşkilatını Güçlendirme Vakfı şoförlerinden W.W., İcra Müdür Yardımcısı ile hacze gittikleri günü şöyle anlattı: "X.X, hacze gelen avukatlardan fazladan araç parası aldı ama parayı beğenmedi. Bana göstererek, 'Bugün avantadan 270 YTL aldık ama çok az' dedi." İddianamede, 1700 YTL maaşı olan (_). İcra Müdürlüğü Katibi X.Y.'nin 5 evi olduğu ve kirada oturduğu da yer aldı.

İnsani hayrete düşüren rüşvet çarkı
İcra memurlarının avukatlardan aldıkları rüşvette bir tarifeye bağlı. Tahsil edilecek paranın miktarına göre memurlar avukatlardan yüzde 10'luk bir rüşvet alıyorlar. İşinin çabuk görülmesini isteyen bir avukat icra memurlarına 100 bin YTL'lik bir dosya için 10 bin YTL, 50 bin YTL'lik bir dosya için 2 bin 500-5 bin YTL arası rüşvet alıyor. En ufak bir işte bile zabıt katibinden müdürüne kadar 50'şer YTL'den toplamda 200 YTL rüşvet veriliyor. Bazı kurumlara ait çok sayıdaki dosyalardan birbirine uzak olan adreslere hafta sonu ve aynı gün içerisinde özel araçlarla gidilip, çoğunda haciz yapılmayıp kendilerine verilen yolluklardan pay alıyorlar. Avukatı olmayan ve tanıdıkları kişilerin hacizlerini menfaat karşılığı hemen sonuçlandırıyorlar.

Kaynak : Vatan

Sanki hiçbirimiz tarafından bilinmiyor bu işlerin nasıl yürüdüğü sanki hiçbirimiz bu çarkta yer almadı.Sırf bu yüzdende serbest avukatlığı bırakanlarımız yok mu tıpkı ben gibi....

Sayın meslektaşım, hukukçu olduğumuz için ' masumiyet karinesini' ve istisnasız herkesin, ceza yargılamasında suçluluğu, 'kesinleşmiş' bir hükümle ispatlanmadıkça masum sayılacağını atlamayalım derim. Hukuk devletinin olmazsa olmaz temel prensiplerindendir bu. Hukukçu dedikodu ile, gazete haberi ile değil, hukukun temel ve evrensel prensipleri ile düşünüp konuşmalıdır bence.

Alıntı: Yazan Av.S.C

Hangisine anlamadım.

Her zaman için, şu, adaletin terazisini dengede tutma işini, şu mukaddes görevi yapmaktan onur duyacağım.Bu çarkın içerisinde yer alan herkes bunu düstur edinmeli değil mi? Namuslu, dürüst, gerçeğin ve en önemlisi adaletin peşinde olan hukukçular.. Hakimler, savcılar, avukatlar, icra daireleri görevlileri, aslında önemli olan bir meslek olarak hukukçu olmak da değil..Adalet duygusunu ruhunda yaşatmayı başarabilen insanlar..Adalet arayan insanlar..Eğer bu gerçekse utanın bundan..

Sayın Nur Deniz,herkesçe malum olan bir konuda isbat gerekirmi o anlamda ..

"Uyuşmazlıkların sulh yolu ile halli esastır" MKA... Avukatlık kanunun bana vermiş olduğu yetkiye dayanarak

Alıntı: Yazan Av.S.C Sayın Nur Deniz,herkesçe malum olan bir konuda isbat gerekirmi o anlamda ..

Haklısınız , gerekmez

Arkadaşlar,

"Hamamın namusunu kurtarma günü" konusunu bilen var mı?

Gazete haberlerini peşinen doğru kabul etmemek, iddianameyi iddianame olarak görüp, hüküm saymamak her Doktorun görevidir.

Hamamın namusu ile ilgili bir açıklama...

http://sozluk.sourtimes.org/show.asp...sunu+kurtarmak

Alıntı: Yazan Saim Gazete haberlerini peşinen doğru kabul etmemek, iddianameyi iddianame olarak görüp, hüküm saymamak her Doktorun görevidir. Hamamın namusu ile ilgili bir açıklama... http://sozluk.sourtimes.org/show.asp...sunu+kurtarmak

Ben öğrendim efendim sayenizde..
Ve sormak istiyorum tamam alanlar ortaya çıkmış verenler??

Alıntı: Yazan Nur Deniz Ben öğrendim efendim sayenizde.. Ve sormak istiyorum tamam alanlar ortaya çıkmış verenler??

Rüşvet verenleri, verenlere sormak lazım. Sayın Kavili, ne güzel yollama yapmış. Hamamın namusunu kurtarmak için günah keçilerini seçmişler diyor.

Alıntı: Yazan Nur Deniz Ben öğrendim efendim sayenizde.. Ve sormak istiyorum tamam alanlar ortaya çıkmış verenler??

ilk taşı en günahsız olanımız atsın

(ben bekliyorum şimdilik...)

Alıntı: Yazan barbhax ilk taşı en günahsız olanımız atsın (ben bekliyorum şimdilik...)

Ben de bekliyorum ve rüşvet olayına karışmasam da telefonla bilgi aldığım oldu. Başka atan çıkmazsa benim elimde hazır..

Alıntı: Yazan barbhax ilk taşı en günahsız olanımız atsın (ben bekliyorum şimdilik...)

Sayın Kavili'den ilk taş gelecektir. Ama bu taş kafamızı yarabilir.

avukat cephesi bu sorunun en temel taşıdır.bu arada istanbul barosu ne yapıyor?

Alıntı: Yazan hülya eren avukat cephesi bu sorunun en temel taşıdır.bu arada istanbul barosu ne yapıyor?

Vrenleri tesbite uğraşıyor olabilir mi?
Elinde taş olanlar biraz daha düşünmeli...

baro bence bu işin hiç olmamış olmasını yeğliyordur,bu arada cimri avukatıda takdir ve tebrik ediyorum

Biz toplum içinde bilindik bir olay çıktığı zaman bir günah keçisi çıkarmaya bayılırız. 17 ağustos depreminde binlerce ev yıkıldı ama ortaya sadece tekbir isim geldi ve cezayı sadece o isim aldı.Diğer binlerce müteahhit,bunlara göz yuman belediyeler vs kurumlar hepsi ceza almadan kurtuldu. Umarım burada da aynı şeyle karşılaşmayız

Aslında tüm avukatlar,hakimler,savcılar tarafından yıllardır bilinen bir olay sadece burada dışarıya yansımıştır.ASlında olayı herkes biliyor ama günah keçisi olarak onlar seçildi. Umarım soruşturma genişletilir ve türkiyenin bütün bölgelerine yayılır ve icra dairelerinde paranın hesaba yatırılacağı günler başlar.

Yazıdan anladığım kadarı ile İcra işiyle yoğun olarak uğraşan avukat arkadaşlarımız(hepsi değil) işleri çabuk yürüsün diye bunu yapıyor ve yapmayanlar fişleniyor!
Yaptıkları doğrumu? Tabii ki hayır
Bir avukatın fişlenmesi,rüşvet vermeyenlerin işinin yavaşlatılması vs hususlar yıllardan beri alışılagelen bir uygulamanın sorunudur.Bizim burda da aynı sorunlar var.Türkiye'nin heryerinde aynı sorunlar var fakat kimse işin üstüne gidemiyor.
Avukat arkadaşımızın cesaretini tebrik ediyor ve umarım bu cesareti diğer avukatlarda gösterebilirler.

aslında böyle bir konu açılmışken, icra dairelerindeki rüşvet sorununun nasıl çözümlenebileceğine ilişkin bir tartışma yürütülebilir diye düşünmekteyim. sayın av. barış'ın, icra giderlerinin bankaya yatması önerisi olmuş örneğin. ama bu yine de bir fark yaratmıyor, haciz randevu sistemi gibi problemler daha temel bir çözüme muhtaç.

baroların tamamen devreye girdiği bir çözüm oluşturulabilir mi? örneğin haciz randevuları baro tarafından da denetlenen ortak defterler aracılığıyla yapılabilir mi?

biz avukatlar, kanuni sürelerin aşıldığı durumlarda derhal şikayet yoluna gitme cesaretini gösterebilir miyiz?

isim vermek istemediğim bir adliyede, tüm mübaşirler cep telefonuyla ücretsiz konuşuyorlardı, zira avukatlar tarafından alınan kontörler karşılığında, duruşma saatlerini avukatlara haber veriyorlardı. 10 mahkemeye 100'er kontör dağıtan bir avukat, bir aylık duruşmalarını garantiye almış oluyordu. bu ilişkiler ağı nasıl çözülebilir?

icra yoğunluklu kimi bürolarda, icra dosyalarının icra müdürlüğünde değil avukatın bürosunda durması artık sıradan karşılanıyor.

özetle, "alan memnun satan memnun" sisteminde işleyen ve "alıp satmak istemiyorum" diyenin işinin görülmediği bir sistemi çözmek o kadar zor ki, baroların da müdahil olacağı topyekün bir mücadele gerekiyor.

son yönetmelik değişikliğiyle icralarda haciz takip defteri tutulması zorunlu hale getirildi.dolaysıyle hacze gitmek için yalvarmak dönemi bitti,sıraya göre(ki bu sırayı otomotik uyap kaydı belirliyor)hacizlere çıklımak zorunda ancak halen bu uygulama yerleştirlemiyor avukatlar yüzünden
bu arada şikayet mekanizması sizi açık hedef haline getiriyor.üstelik doğru olduklarını bildikleri halde bu konuda ne hakim,ne savcı ne avukat ne de barolardan destek görebiliyorsuznuz tek desteğiniz kendi ilkeleriniz ve doğrularınız
elbirliğiyle yaratılan bu canavarın nasıl yokedileceğine gelince
öncelikle perseonel eğitim ve denetimi
baroların olaylara direk müdahil olup avukatları bu cephede yalnızlaştırmamaları
hakim ve savcıların kol kırılır yen içinde kalır ben memurumu kimseye ezdirmem adliyenin nufuzunu korurum düşüncesiyle yaptıkları korumacı anlayışın sonlandırılması
bu işi artık bir yasa emri gibi algılayarak sürmesine neden olan avukatların sistemi bahane ederek yarattıkları kirliliğin sonlanması dileğimiz yoksa hangi yasa çıkarsa çıksın insan faktörünü atlarsanız bu sonuç değişmez
sevgiyle dostlukla

İcralar...girmek istemediğim yer buralar.Epeydir de gitmiyorum ve rahatım...

Alıntı: Yazan Av.Ali Erdem Epeydir de gitmiyorum ve rahatım...

Bu kötü haber sayesinde güzel öneriler derleyebilirsek hepimiz rahat ederiz.

Yukarıdaki Sayın Av.Barış, Sayın barbhax ve Sayın Hülya Eren'in önerilerilerine eklenecek başka önerimiz var mı? Taş üzerine taş koyabiliyor muyuz?

Tapu Dairelerindeki önlemleri bilen var mı? İşe yarıyor mu? Bilgisi olan var mı?

Avukatlar bu konuda ne düşünüyor? Bir avukatın verdiği rüşvet diğer avukatın işini geriye bırakmıyor mu?

C.Savcıları bu konuda ne düşünüyor? Herkesin bildiğini C.Savcıları en son duyarmış. Bütün icra daireleri içinde sadece Bakırköy mü batmış?

Bakırköy C.Savcılığını görevini yaptığı için kutlamalıyız. Yapılan soruşturmayı küçümsememeliyiz; yüceltmesek de büyütmeliyiz diye düşünüyorum.

Saygılarımla

%10 olayı biraz abartılmış gibi. Biz avukatlar bazen %10 vekalet ücreti alırken zorlanıyorken, hangi avukat %10 rüşvet verir ki. Bence bu kısım bayağı bi abartılmış. Bu konuda en büyük görev biz avukatlara özellikle barolarımıza düşüyor. Biz hakkımız olan CMK ücretlerini alma yolunda hiçbir ilerleme kaydememişken, icra memurlarının, avukatları %10 haraca bağlamış olması çok enterasan. Bence kusurun %90'ı bizde ve yöneticilerimiz de. Tabi ki bu olayın ortaya çıkmış olması diğer icra müdürlüklerinin de kulağına küpe olur artık. Neticeten ilgili savcıyı da, şikayetçi avukatı da kutluyorum...

Alıntı: %10 olayı biraz abartılmış gibi. Biz avukatlar bazen %10 vekalet ücreti alırken zorlanıyorken, hangi avukat %10 rüşvet verir ki. Bence bu kısım bayağı bi abartılmış

Ben de sayın av. ayhan'a katılıyorum. Vurun abalıya olmuş bu iş. Bu olayda ben hiç yorum yapmasam atasözlerimiz herşeyi anlatır zaten.

Tencere dibin kara seninki benden kara
Dinime küfreden bari müslüman olsa

Yetmez mi?

İşin erbabı bir üstadımın bana söylediği lafı sizlerle paylaşmak istiyorum.İcra dairesinde çalışacak bir kişinin1-Devletin harcında 2-Alacaklının parasında 3-Avukatın ücretinde gözü olmamalıdır.

Zamanında kadılar dönemin en yüksek maaşını alırmış.Rüşvet alan için de veren için de hezeyandır yanlıştır bana göre. Ama hak ve adalette çalışan herkesin ücreti yüksek olmalı. Hakim, savcı, avukat, memur farketmez.Bence bir bakandan bile yüksek olmalı..

Nasıl gerçek adalete asla paha biçilemezse....

Alıntı: Yazan Nur Deniz Zamanında kadılar dönemin en yüksek maaşını alırmış.Rüşvet alan için de veren için de hezeyandır yanlıştır bana göre. Ama hak ve adalette çalışan herkesin ücreti yüksek olmalı. Hakim, savcı, avukat, memur farketmez.Bence bir bakandan bile yüksek olmalı.. Nasıl gerçek adalete asla paha biçilemezse....

Bu işin temeline bence gelir adaletsizliğini koymak bizi büyük bir yanılgının kucağına düşürür.
Birileri ,bilerek ve isteyerek yanlışı seçiyorsa,hakkı olmayana bilerek ve isteyerek talip oluyorsa bunun sebebi kesinlikle "emeğimin karşılığını zaten alamıyorum" düşüncesi olamaz.

Emeğinin karşılığını alamadığını bilen insan bunun sebeplerini bulup irdeledikten sonra "ne yapabilirim" sorusuna cevap bulmaya çalışır.

Bunun için yasalarla kendisine tanınan hakları kullanabileceği gibi yasalarla kendisine tanınmayan hakların tanınması ,bu hakların yasal bir güvenceye kavuşturulması için mekanizmayı zorlar.Emeğinin karşılığını alamayan insan için bu zorlama süreci meşrudur ve er geç kişiye yasalarla korunan bir takım hakları kazandırır.

Ama bir insan hele de kamu görevlisi hakkını alabilmenin yolunu başkasının hakkını gaspetmekte görürürse....Kendisine ait olmayanı gaspetmeyi ,çalmayı ,hiç bir ihtiyaç meşrulaştıramaz bence.
"Yanlış" her koşulda yanlıştır.

Bu icra teşkilatının olduğu gibi elden geçirilmesi gereğine inanıyorum ve çok yakında yeni icra-iflas kanun tasarısı kanunlaşacak ve bir buldozer gibi sistemi değiştirecek. Hadi bakalım ilk müjdeyi ben vermiş olayım.