Hukuka aykırı bir eylem işlendiğinde, hukuka aykırı eylem gerçekleştireceği bahisle tehdit

Boşanmış karı koca telefonla mesajlaşırken ortak çocuk hakkında konu açılıyor. Baba çocuğun velayetini alacağını bu olmadığı takdirde çocuğu kaçıracağını söylüyor. Anne ise "çocuğumun kılına senden dolayı zarar gelirse seni yaşatmam" diyor. Baba gidip karakola şikayet edip mesajlar hakkında tutanak da tutturuyor.
1) Anne aleyhine tehdit suçu oluşmuş mudur?
2) Bizim (anne tarafı) telefonumuzda mesajlar bulunmamaktadır, Gsm operatörüne savcılık müzekkere yazdığı takdirde mesajların içeriği gelmekte midir?
Şimdiden teşekkür ederim.

1-Annelik psikolojisi ile söylendiği ve soyut manada tehdit niteliği taşımadığı daha çok şarta bağlı caydırıcı bir ihtar olduğu cezai bir müeyyideye bağlanamayacak derecede toplumsal ve kişisel bir güdü ile hareket edildiği savunulabilir.

2-Gsm operatörleri sms/mms gibi servislere dair kayıt tutmadığından bahisle bu istemi reddediyor. Ancak mesaj gönderim ve alım saatlerini gösterir TİB dökümanı söz konusu olabilir.

*Telefonun hafızasından okunan/okunabilen mesajlar delil olarak değerlendirilmekle birlikte, özel hayatın gizliliği yahut haberleşmenin gizliliğini ihlal etmemektedir.

Siz de aynı zamanda karşı tarafın ifadelerinde ve yahut mesajlarında (anladığım kadarıyla velayet annede) çocukları kaçıracağını söylüyorsa hem TCK bağlamında cezalandırılması hem de AİLENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUN'a ilişkin tedbirlerin alınması talebinde bulunabilirsiniz.

Tehdit suçunun oluşabilmesi için tehdidin objektif olarak kişiyi korkutucu boyutta olması gerekmektedir.Kadının söylediği o sözler neticesinde suçun oluşmadığı kanaatindeyim.Erkek söylemiş olsaydı suç oluşurdu.Çünkü ülkemizde sürekli haberlerde gördüğümüz üzere koca dehşeti yaşanmaktadır.Bu da kişiyi objektif olarak korkutur.Sanırım koca açacağı bir velayet davasında çocuğun böyle bir anneyle kalmasının çocuk açısından kötü sonuçlar doğurma ihtimali var gibi bir iddiada bulunmak için şikayetçi olmuş(tamamen benim düşüncem ).İyi çalışmalar.

Her iki cevaba da katılmıyorum. Öncelikle mesajları sildiğimiz için sormuştum ondan dolayı şikayetçi olamayız.
Belki tek çıkar yol TCK madde 106.'nın gerekçesi:
"...Tehdidin objektif olarak ciddî bir mahiyet arzetmesi gerekir. Yani, istenilenin yerine getirilmemesi hâlinde tehdit konusu kötülüğün gerçekleşeceği ihtimali objektif olarak mevcut olmalıdır..." ve devamında "...Tehdit hâlinde kişi, tehdit konusu tecavüzün ileride vuku bulacağı beyanıyla korkutularak, belli bir davranışta bulunmaya zorlanmaktadır, mecbur edilmektedir...."
Yani hukuka aykırı bir hareket yapılırsa anne yaşatmam diyor. Annenin dediği bana göre kanunun gerekçesinden dolayı suç vasfı taşımıyor bana göre.
Ayrıca kavga esnasında tehdidi Yargıtay suç olarak saymıyor bu tartışma kavga sayılabilir mi?
Olması gereken hukuk gereği annenin ceza almaması lazım.
Bu konuya benzer Yargıtay kararı aradım ama bulamadım.

Cevaplarımıza katılmadığınız çıkışı ilginç geldi
Keza aynı şeyi söylediğimiz kanaatindeyim. Her neyse özgürlük budur. Ancak şikayet edilememe noktasında son AİLENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUN uyarınca şikayette delillendirmeniz asli unsur değil. İnandırıcı beyan ve bağlantılı talep mekanizmayı çalıştırmak için yeterli.

İyi çalışmalar.