Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Avukatlık Sözleşmesinde Ceza-i Şart

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-04-2007, 14:33   #1
ad-hoc

 
Varsayılan Avukatlık Sözleşmesinde Ceza-i Şart

Avukatlık sözleşmesinde, " işbu sözleşmenin imzalanmasını müteakip herhangi bir nedenle avukata vekalet vermeyen iş sahibi, peşinen ödemiş olduğu vekalet ücretine ilaveten X lira ceza-i şart ödemeyi kabul ve taahhüt eder" şeklinde bir hükmün, (X liranın ücreti vekalete kıyasen fahiş tutulduğunu varsayalım), avukatlık mevzuatı uyarınca herhangi bir sakıncası var mıdır? Ayrıca, yine avukatlık sözleşmesine "Yargıtay veya Danıştay'daki süreç için ayrı ücret takdir olunur" şeklindeki ifadeyi;
Ücretin sözleşmede belirlenmemiş olması itibariyle; avukatın X lira ücret isterim yoksa kanun yolu sürecini takip etmem şeklindeki beyanı halinde yaşanacak bir uyuşmazlık ve avukatın sorumluluğu bakımından değerlendirmenizi talep ediyorum..
Old 04-04-2007, 16:30   #2
hidayet

 
Varsayılan

Sayın ad-hoc aşağıdaki kararın işinize yarayacağını düşünüyorum.Vekalet akdinin yapısına ters düşen cezai şart hususu açıklanmış.Bunu yanısıra sorunuzun ikinci kısmıyla ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 2.maddesine dikkat etmenizi öneririm.Saygılar.



T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 1997/11339
K. 1997/12497
T. 29.12.1997
• VEKALET SÖZLEŞMESİ ( Vekilin İstifa Hakkı ve Vekil Edenin Azil Hakkı )
• AZİL VE İSTİFA DURUMUNDA TAKDİR EDİLECEK ÜCRET ( Vekalet Sözleşmesinde )
• VEKALET ÜCRETİNİN TAKDİRİ ( Vekilin Azli veya İstifası Durumunda )
• CEZAİ ŞART ( Vekalet Sözleşmesine Konamayacağı )
743/m.4
818/m.396/1
ÖZET : Vekaletin bütün türlerinde vekil eden, vekilini her zaman azledebileceği gibi, vekil de her zaman vekaletten istifa edebilir. Bu, vekil edenin ve vekilin yasal hakkıdır. Bu haklardan önceden vazgeçilemez. Azil ve istifada vekile, harcadığı emekle orantılı olarak ücret ödenmesi gerekir. Bunun aksini ve cezai şartı içeren anlaşmalar geçersizdir.

DAVA : Dava dilekçesinde 100.000.000 lira borçlu olmadığının tesbiti, birleştirilen İkinci Sulh Mahkemesinin 1997/487 esas sayılı dosyasında ise 100.000.000 lira alacağın tahsiline yönelik Altıncı İcra Müdürlüğünün 1996/9351 takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmolunması istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi, birleştirilen itirazın iptali davasının ise kabulü cihetine gidilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davalı müvekkilin ( vekil edenin ) davacı avukata ( vekile ) yetkilendirme ( temsil ) belgesi vermediği durumlarda, taraflar arasında alelade bir vekalet bulunduğunun kabulü ve sorunun buna göre çözümlenmesi gerekir. Bu itibarla, haksız azilde ücretin tamamının ödeneceği konusundaki yasa kuralı ( Avukatlık Kanunu, m. 174/11 ) uyuşmazlık konusu olaya uygulanmaz.

Kural olarak her türlü vekalette, müvekkil ( vekil eden ) vekilini her zaman azletmek hakkından, vekil de herzaman istifa edebilmek hakkından önceden vazgeçemezler ( BK. m. 396/1 ). Azil veya istifa hakkının, bu hakkın kullanılması halinde, peşin alınmış ücretin geri alınamayacağı veya bir cezai şart ödeneceği şeklinde bir anlaşma ile dolaylı yoldan sınırlandırılması da geçerli olamaz. O halde, taraflar arasındaki sözleşmede geçen madde 7'deki "Müvekkilin bu sözleşmenin akdinden sonra vekalet vermemesi ... ( .... ) halinde sözleşmede belirtilen ücretin tamamının ödeneceğine" ilişkin hükme itibar olunamaz.

Azil haklı bir nedene dayanmasa veya istifa haklı olsa bile, vekil, kural olarak, ücretin tamamını isteyemez, ancak o zamana kadar işi gereği gibi görmüşse, harcadığı zamanla orantılı olarak kısmi bir ücret isteminde bulunabilir. O halde, azil ve istifa ancak ileriye yürürlü olduğundan dolayı azlolunan veya istifa eden vekil, o zamana kadarki masrafları ve zararı için fiilen gördüğü işin karşılığı olan kısmi bir ücret isteyebileceğinin kabulü gerekecektir. Bu istemleri aşan ücretin alıkonulmasına veya cezai şarta ilişkin anlaşmalar ise geçerli olamayacaktır.

Yukarıdaki fiili ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

Mahkemece yapılacak iş; MK.nun 4. maddesi gereğince somut olayda hakkaniyete göre halin icabı takdir edilerek taraflar arasındaki adalet dengesinin korunması yönünde ( bilirkişi incelemesi yapılmaksızın ) bir karar vermekten ibarettir. Zira, bağlanmış işin görülmesinin tamamlanması vekilin kusuru olmaksızın imkansız hale gelirse ücretin hakkaniyete uygun bir kısmının ödenmesi gerekir.

SONUÇ : Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ), peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.12.1997 gününde oybirliği ile karar verildi.

Kazancı Yay.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
kira sözleşmesinde erken tahliyede cezai şart ismet savaş Meslektaşların Soruları 16 06-09-2010 09:18
Barolar Birliği: Avukatlık sınavı şart Serhat Arasan Hukuk Haberleri 13 23-03-2009 14:27
Kira Sözleşmesinde bir Madde Hakkında Av.Cihan Nuri Hukuk Soruları Arşivi 2 19-02-2007 01:20
Kira Sözleşmesinde Teminat Mektubu Ezgi TUGAY Meslektaşların Soruları 3 19-09-2006 20:17
Kredi Sözleşmesinde Zamanaşımı Kadir Çekin Hukuk Soruları Arşivi 2 01-03-2002 22:41


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03728008 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.