Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Dosyanın müracaata bırakılması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 23-10-2009, 10:38   #1
adlig_recht

 
Varsayılan Dosyanın müracaata bırakılması

Merhaba sayın meslektaşlarım,

Şehir dışından takip etmekte olduğum 2001 esaslı bir hukuk dosyası vardı. Bu dosyada davacı sıfatına sahiptik ve davalımız bize karşı ayrı bir dava açmıştı ve bu iki dava bizim dosyamızda birleştirilmişti yani iki taraf da davacı-davalı sıfatına sahipti. Telgraf yoluyla mazeret göndermemize rağmen mazeretimiz dosyaya ulaşmamış ve dosya bizim yönümüzden müraacata bırakılmış, asıl dosya bilirkişide olduğundan iz dosyadan kaç kere müracaata bırakıldığı tespit edilememiş ve açılmamış sayılıp sayılamayacağına sonra karar verileceği zapta not düşülmüş. Dosya çok eski olduğundan ve benden önceki 3 ayrı meslektaşım dosyay takip etmiş olduğundan daha önce kaç kere müraacata bırakıldığını bilmiyorum ama iki kere bırakıldığını tahmin ediyorum ben yine de yenileme dilekçesi verdim fakat dosya açılmamış sayılacak. Asıl sorum ise şu; bizim davalımız olan davalı-davacı duruşmaya katılmış ve zabıtta yalnıza davacı vekili olarak geçmiş. Bizim davalımız olduğu göz önünde bulundurulmamış ve takip edip etmeyeceği sorulmamış bu durumda dosyanın takipsizlikten müracaata bırakılmasının yasaya aykırı olduğunu düşündüm ve hakimle görüştüm ama bir sonuç alamadım. Bu durumda müracaata bırakmanın hukuka uygun olup olmadığı ve hangi yola başvurmam gerektiği konusunda değerli bilgi ve görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

Saygılar...
Old 23-10-2009, 10:51   #2
Av.Feridun Yurtsever

 
Varsayılan

Yardımcı olabileceğini düşündüğüm bir kararı ekliyorum. Saygılar.
T.C.
YARGITAY
14. Hukuk Dairesi

E:1999/7991
K:1999/8494
T:29.11.1999

DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASI

Devam etmekte olan davada,yetkili vekilin rahatsızlığını bildiren bir avukatın oturuma katılıp vekaletnamesini sunacağını açıkladığı ve mahkemece HUMK'nun 409. maddesi uyarınca işlem yapmak yerine kendisine vekaletname ibrazı için kesin süre verildiği, ta-kibeden duruşmaya ise, davayı açan ilk avukatın geldiği ve yetkisiz vekilin yaptığı herhangi bir işlem de bulunmadığı anlaşıldığına ^öre; yargılamaya devam etmek gerekirken, olayda koşulları bulunmayan HUMK'nun 67. maddesine dayanılarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir.

1086 s. HUMK. m. 67,409

Dayaçılar vekili tarafından, davalı Hamza aleyhine 4.10.1996 gününde verilen dilekçe ile yola elatmanın onlenmesi ve tesPit istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasınan dair verilen 17.6.1999 gün u
hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, sü-sinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Davacılar, davalıların kadim yola elattıklarını ve yol kenarındaki kavak aâaçlarını sahiplendiklerini ileri sürerek, bu elatmanın önlenmesini ve ağaçların kendilerine ait olduğunun tespitini istemişlerdir.

Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, HUMK'nun 67. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

Hükmü, davacılar temyize getirmişlerdir.

HUMK'nun 67/1. maddesi "vekaletnamenin aslını veya örneğini vermeyen vekil dava açamaz, (m. 65) ve yargılama ile ilgili hiçbir görev yapamaz. Şu kadar ki, gecikmesinde zarar umulan hallerde mahkeme, vereceği bir kesin süre içinde vekaletnamesini getirmek şartıyla vekilin dava açmasına veya usul işlemleri yapmasına izin verebilir. Bu süre içinde vekaletname verilmez veya aynı süre içinde asil yapılan işlemleri kabul ettiğini dilekçe ile mahkemeye bildirmezse dava açılmamış sayılır ve yapılan işlemler hükümsüz kalır. Bu durumda vekil, oturum harcı ile diğer yargılama giderleri (m. 423,424) ve karşı tarafın uğradığı zararları ödemeye mahkum edilir." hükmünü içermektedir. Maddeden de anlaşıldığı gibi:

1- Vekilin dava açabilmesi için Vekaletnamenin aslını veya ornegini mahkemeye sunması zorunludur.

2- Ancak, gecikmesinde zarar umulan hallerde verilecek kesin sure içerisinde davanın acılmasına veya usul islemlerinın yapılmasına izin verilebilir.

3- Kesin süre içinde vekaletname sunulmazsa asilin aynı süre içinde yapılan işlemlere onay vermesi gereklidir.

4- Asilin vekaletname vermeyen vekile onay vermemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.

Somut olayda, usulüne uygun vekaletname ile dava açılmış ve yargılama yürütülmüştür. Yani yasanın aradığı ilk koşul gerçekleşmiştir. Yetkili vekilin rahatsızlığını bildiren bir başka avukat 27.4.1999 tarihli oturuma katılmış ve vekaletnamesini sunacağını bildirmiştir. Bu oturumda taraf teşkilinin sağlanması gerektiği saptanmış ve vekaletnamesini vermesi için duruşmaya katılan avukata
kesin süre verilmiştir. Yukarıda da açıklandığı gibi kesin süre ancak, ge-cikmesinde zarar umulan hallerde, (orneğin cevap süresinin gecirilmesi gibi) verilebilir. Eldeki davada, yargılamanın geldiği asamada nazara alındıgında kesın sure verilmesinin koşulları oluşmamıştır. Bu durumda asıl vekilin rahatsızlığının bildirilmesi nedeniyle davalı vekiline mazereti kabul edip etmediğinin sorulması mazeretin kabul edilmemesi ve davanın da takip edilmeyeceğinin bildirilmesi halinde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerekirdi. Mahkemece bu yönler gözetilmemiş, takip eden oturumda, vekaletnamesi olan ve davayı açan vekil davaya katılmasına ve yetkisiz vekilin yapmış olduğu herhangi bir işlemde olmamasına rağmen yargılamaya devam etmek gerekirken davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Bu karar anılan maddenin aradığı koşullar oluşmadığından yerinde görülmemiş ve bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, 29.11.1999 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Müracaata Kalan Dosyada Tedbirbin Kalkması Kesinleşme Süresi gtaskapan Meslektaşların Soruları 20 18-11-2014 15:38
imzaya itiraz-müracaata kalma Burak Demirci Meslektaşların Soruları 5 21-12-2008 00:58
Müracaata bırakılan dosyanın yenilenmemesi, tedbir nafakası Avukat Kamer Akgül Meslektaşların Soruları 3 10-06-2008 13:41
Müracaata Kalmış Mıdır? Brusk Meslektaşların Soruları 3 29-01-2007 22:48
Bu dava müracaata kalmışmıdır? Brusk Meslektaşların Soruları 13 14-10-2006 00:03


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04776597 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.