Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İİK.340-Alacakların Likit ve muaccel olması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-08-2009, 10:01   #1
Av.kerami ÖZDEMİR

 
Varsayılan İİK.340-Alacakların Likit ve muaccel olması

Değerli Meslektaşlarım:Kesinleşmiş,likit ve muaccel bir alacakla ilgili borçlunun evine hacize gidilmiş haciz sırasında borçlu"borcumun tamamını 22.05.2009tarihinde ödeyeceğim,verdiğim taahhüdün hukuki ve cezai neticelerini biliyorum"şeklinde taahhüt vermiş,ancak gününde borcunu ödememiştir.Bunun üzerine icra ceza mahkemesinde borçlu hakkında taahhüdü ihlal (yani İİK.340)nedeni ile dava açılmış ancak mahkeme haciz tutanağı üzerinde borçlunun ödeyeceği miktar yazılmadığından/kalem kalem gösterilmediğinden suçun unsurları oluşmadığı nedeni ile sanığın beraatine karar vermiştir.Bu konuda içtihat araştırması yaptığımda içtihatların çoğunun mahkemenin kararı yönünde olduğunu gördüm(ki mevcut içtihatlarda İİK.340 ın uygulanmasında alacakların kesinleşmiş,likit ve muaccel olması prensiplerine hiç itibar edilmediğini anlaşılmaktadır) yukarıdaki kararın ve içtihatların aksi yönünde ya da uygulamayı yumuşatmış şekilde bir Yargıtay İçtihadı var mıdır.Görüşlerinizi ve yardımlarınızı bekliyorum,saygılarımla
Old 05-08-2009, 11:36   #2
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Alıntı:
Borçlunun ödeme şartını ihlali halinde ceza:

Madde 340 - 111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.

Merhabalar;

Benzer bir tartışmada; madde metninin uygulamada karşılaşılan durumları tam olarak karşılayamadığını ve çözümün icra hakimlerinin yorumuna kaldığını yazmıştım. Tabi, hakimlere ışık tutan da

Alıntı:
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 20.02.2001 tarih, 2001/8-19 esas ve 2001/26 sayılı kararında da belirtildiği üzere, taahhüdü ihlal suçunun oluşabilmesi için ödenecek toplam miktarın rakamsal olarak belirlenmesi, tarafların belirlenen bu miktar üzerinde icap ve kabulde bulunması zorunludur. Ceza sorumluluğunun doğabilmesi için, taahhüt esnasında ödenecek miktarın hiçbir kuşkuya yer vermeksizin saptanmasında zorunluluk bulunmaktadır. Bu miktar belirlenmediğinde, hangi miktar için taahhütte bulunulduğu, kabulün de hangi miktar nazara alınarak yapıldığı saptanamayacağından, ödeme koşulunun ihlali halinde cezai sorumluluk doğmayacaktır.

şeklindeki metnin İİK 340 ile ilgili neredeyse tüm içtihatlarda paragraf olarak yer almasıdır.

Belirttiğiniz "alacakların kesinleşmiş,likit ve muaccel olması prensipleri" konusu kararda;

Alıntı:
Yargıtay C.Başsavcılığınca, miktarı her iki tarafça bilinen borç miktarının taahhüt tutanağına yazılmamasının suçun oluşumunu engellemeyeceği ileri sürülmüş ise de; borçlu sanığın temyiz dilekçesi incelendiğinde sanık borcunun 275 milyon lira olduğunu ileri sürmesine karşılık, takibin 400 milyon asıl alacak olmak üzere işlemiş faiz ve protesto masrafı ile birlikte 463 milyon lira üzerinden yapıldığı saptanmıştır, bu dahi taraflarca belirlenen bir miktar üzerinde anlaşılmadığını göstermektedir.

halinde tartışılmış ve gerekçe olarak;

Alıntı:
...alacak miktarının ödeme emrinde belirlendiği, bu miktara borçlu sanığın herhangi bir itirazının olmaması nedeniyle kesinleştiği, faiz, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin belirlenmesinin mümkün bulunduğu bu miktarın rakamsal olarak belirtilmemesinin taahhüdün geçerliliğini etkilemeyeceği

şeklinde görüş bildiren çoğunluk görüşüne katılmayan bir kısım kurul üyeleri azlık oyu kullanarak muhalefet etmişlerse de karar aksi yönde çıkmıştır.

Elde bu Genel Kurul kararı varken de icra hakimlerinin başka türlü karar vereceklerini sanmadığımdan çareyi, icra takip programından hesap özeti alarak hacze çıkmada veya programların "taksitlendirme" seçeneğini kullanarak borcun tamamını hesaplamada buldum.

Saygılar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bir Örnek İle ''likit Alacak'' Armağan Konyalı Meslektaşların Soruları 6 25-12-2011 22:31
ücret alacağı likit midir? avktderya Meslektaşların Soruları 5 19-06-2009 16:41
Muaccel Taksİt BİHTER ELÇİN Meslektaşların Soruları 2 13-01-2009 13:27
Banka ve Muaccel Olmayan Alacak Av.Murat Bölükbaş Meslektaşların Soruları 6 19-12-2008 16:08
kıdem tazminatı likit midir? üye14072 Meslektaşların Soruları 8 23-03-2007 18:25


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05909300 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.