Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Tarım Bağkur - İntibak

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-05-2016, 18:28   #1
Avukat Kaya

 
Varsayılan Tarım Bağkur - İntibak

İyi çalışmalar değerli meslektaşlarım. Bir konuda görüşlerinizi almak istiyorum.

Tarım Bağkur emekli maaşlarının, Esnaf Bağkur emekli maaşlarına intibak ettirileceği ve bu yoldan maaşların 300 TL civarında arttırılabileceği ve geçmiş dönem birikmiş maaşların ise geri alınacağı konusunda bilgi sahibi olan meslektaşım var mı acaba?

Zira köy kahvesine gelen ve kendilerini "SGK uzmanı" olarak tanıtan birkaç kişi, 4956 Sayılı Kanunu'nun geçici 21. maddesinden yararlanarak böyle bir yolun mümkün olduğunu söylemiştir. Ancak yaptığım araştırmada, olumlu bir netice alamamış bulunmaktayım.

Kendilerini SGK uzmanı olarak tanıtan kişilerin dolandırıcı olma ihtimali yüksek olmasına rağmen, yine de bu konuyu sizlere sorma gereği duyuyorum. Bu konu ile ilgili bilgisi olan meslektaşlarımın görüşlerini paylaşmasını ümit ediyorum. Saygılar



4956 Sayılı Kanun

GEÇİCİ MADDE 21.- "Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı Kanuna göre sigortalı olanlar; 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı Kanunun 50 nci maddesine göre sigortalıların ödeyecekleri primler ve bağlanacak aylıklarının hesabında uygulanan gelir basamaklarından en yakın gelir basamağına intibak ettirilirler. Buna ilişkin usul ve esaslar Kurumca belirlenir."
Old 11-05-2016, 12:22   #2
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
21.Hukuk Dairesi
Esas: 2014/7400
Karar: 2014/26995
Karar Tarihi: 11.12.2014
KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ İSTEMİ - KURUM TARAFINDAN HESAPLANAN FARK AYLIKLARININ MİKTARI VE DAVACIYA ÖDENİP ÖDENMEDİĞİNİN KURUMDAN SORULMASI GEREKTİĞİ - HÜKMÜN BOZULDUĞU
ÖZET: Yapılacak iş, Kurum tarafından hesaplanan fark aylıklarının miktarı ve davacıya ödenip ödenmediği kurumdan sorulmak suretiyle belirlenerek, davacının bu aylık miktarına ve ödenen fark aylıklara bir itirazı olmaması durumunda konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar vermek, davacının itirazı bulunması halinde de uzman bilirkişiden Kurum işlemlerinde hata olup olmadığını belirleyen hata varsa, hangi noktalarda olduğunu denetime elverişli bir şekilde saptayan bilirkişi raporu ile sonuca gitmekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin ve yukarıda belirtilen hususlara uygun araştırma yapılmaksızın hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
(4956 S. K. Geç. m. 2) (1479 S. K. m. 36, 52, Geç. m. 11)
Dava ve Karar: Davacı, emekli maaşının 21. Basamaktan hesaplanarak ödenmesi, maaş farklarının tahsili ile aksine kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi B.K tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının 21. basamaktan alması gereken maaşının tespitiyle biriken fark aylıklarının ödenmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kabulü ile davacının aylık başlangıç tarihi olan 01/01/2007 tarihi itibariyle yaşlılık aylığının net 1.019,20 TL olduğunun tespitine ve eksik ödenen yaşlılık aylıklarının yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
24/07/2003 tarihli 4956 sayılı Yasanın geçici 2. maddesine göre, “1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı olanlar, bulundukları basamak dahil, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren üç ay içinde yazılı talepte bulunmak şartıyla, bulundukları basamakları en fazla oniki basamak yükseltebilirler. Basamak yükseltme primi, sigortalının talep tarihinde bulunduğu basamaktan, yükselerek intibak etmek istediği basamağa kadar her basamak için öngörülen bekleme süresindeki prim tutarına basamak yükseltme farklarının ilave edilmesi suretiyle hesaplanır. Bu tutarın, ilk taksitinin talep tarihini takip eden ay içerisinde ödenmesi şartıyla ilk taksitin ödendiği ayı takip eden üçer aylık dönemler halinde üç eşit taksitte ödenmesi zorunludur. Basamak yükseltme tutarının tamamen veya kısmen ödenmesi halinde, sigortalı son ödemenin yapıldığı tarihi takip eden aybaşı itibariyle bu ödemenin tam olarak karşıladığı basamağa intibak ettirilir. Basamak yükseltme primleri, primi ödenmiş süreler olarak değerlendirilmez.
Basamak yükseltme hakkından yararlanan sigortalılara, basamak intibaklarının yapıldığı tarihten itibaren üç yıl sonra, bu Kanunda öngörülen diğer şartlan taşımak ve talepte bulunmak kaydıyla yaşlılık aylığı bağlanır.
Nimet-külfet dengesi, sosyal güvenlik hukukunun temel ilkelerinden biri olup; anılan ilke, gelecekte elde edeceği sosyal sigorta yardımlarına karşılık olarak daha fazla prim ödeme külfeti altına giren sigortalıların, fazladan katlanılan külfet karşılığında daha fazla yardıma hak kazanması gereğini doğurmaktadır. Başka bir ifadeyle sosyal güvenlik kuruluşlarınca sigortalılardan alınacak primlerle ileride yapılacak yardımlar arasında mutlak bir bağlantı, paralellik sağlanmalıdır.
Basamak yükseltme olanağı sağlayan yasa ile, konuya ilişkin uygulamayı biçimlendiren diğer düzenlemeler, primlerin sosyal güvenlik kuruluşu tarafından sigortalılık süreci içerisinde tahsil edilip nemalandırılması ve aktüeryal dengeyi bozmayacak biçimde sigorta yardımlarına yansıtılması gerekleri gözetilerek oluşturulmuş; prim borcunun basamakta bekleme süresini tamamlayacak olan ayların primleri, basamak yükseltme farkı da gözetilerek sigortalının talepte bulunduğu tarihte yürürlükte olan gelir tablosuna göre hesaplanması ve basamak intibaklarının yapıldığı tarihten itibaren üç yıl sonra yaşlılık aylığı yönünden değerlendirilebilmesi olanağı öngörülmüştür.
Sıralanan maddi ve hukuki olgular ile, konuya ilişkin yasal düzenlemenin prim ödeme karşılığında “intibak ettirilir” hükmünü içerdiği de gözetilerek, davacının, 1479 sayılı Yasanın geçici 11. maddesi uyarınca, yaşlılık aylığının 01/01 / 2000 öncesi ve sonrası döneme ilişkin hesabında, satın alman basamakların geçmişe yönelik olarak da intibak işlemi gerçekleştirilmek suretiyle değerlendirilmesi ve aylık miktarının buna göre saptanması gerekir.
Bu saptama işlemi yapılırken dikkate alınması gereken hususlar ise;
1479 sayılı Yasaya eklenen Geçici 11. madde hükmü gereği, 4447 sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 01/01/2000 tarihinden önce sigortalı olup da, bu yasa döneminde aylık bağlanacak sigortalıların, 01/01/2000 tarihi öncesine ilişkin A aylığı hesabında; basamak satın alma suretiyle yapıları intibak tarihinden, 1479 sayılı Yasanın 4447 sayılı Yasa ile değişik 52. Maddesi ile belirlenen basamak yükseltme esaslarına göre, geriye doğru gidilmek suretiyle 01/01/2000 tarihi itibarıyla bulunulan gelir basamağı belirlenmeli; belirlenen bu gelir basamağının, 01/07/2003 tarihli gelir tablosundaki gelir tutarı karşılığı ve sair aylık hesap doneleri dikkate alınarak A aylığı belirlenmelidir.
4447 sayılı Yasa ile değişik 1479 sayılı Yasanın 36. maddesiyle, aylık hesabında ilk defa “ağırlıklı ortalama” kavramı getirilmiş olup; yine 4447 sayılı Yasanının yürürlük tarihi öncesi sigortalı olup da, bu yasa döneminde aylık bağlanacak sigortalıların, 01/01/2000 tarihi sonrası döneme ilişkin B aylığının belirlenmesinde dikkate alınması gereken “Ağırlıklı Ortalama” hesabında ise; öncelikle, 01/01/2000 tarihi ile yaşlılık aylığı talep tarihi arasında sigortalı olarak fiilen bulunulan basamaklar ve bu basamaklardaki bekleme süreleri üzerinden 01/07/2003 tarihli gelir tablosundaki karşılığı tutarlar gözetilerek, böylece fiilen geçen sürelere ilişkin ağırlıklı ortalama bulunmalı; bilahare, satın alınan basamaklar ve bu basamaklardaki bekleme süreleri üzerinden, yine 01/07/2003 tarihli gelir tablosundaki karşılığı tutarlar gözetilerek, böylece basamak yükseltilerek geçen sürelere ilişkin ağırlıklı ortalama belirlenmeli; bulunan her iki ağırlık ortalama (yani fiilen geçen sürelere ilişkin ağırlıklı ortalama ve basamak yükseltilerek geçen sürelere ilişkin ağırlıklı ortalama) toplanarak B aylığı hesabına esas “Ağırlıklı Ortalama” belirlenmeli; bu belirleme yapıldıktan sonra ve sair aylık hesap doneleri de dikkate alınarak B aylığı saptanmalıdır.
A ve B aylık aylıklarının toplanması suretiyle elde edilen tutara, ilgili yasal mevzuatınca öngörülen sosyal destek ödemesi de ilave edilip; 01/01/2004 tarihinden itibaren güncelleştirme denilen, ilgili artış yasalarıyla (5073, 5282, 5454, 5565 sayılı Yasalar) gösterilen artış oranları uygulanarak, yaşlılık aylığı talep tarihi itibarıyla, sigortalıya bağlanacak yaşlılık aylığı belirlenmelidir.
Yapılacak iş, Kurum tarafından hesaplanan fark aylıklarının miktarı ve davacıya ödenip ödenmediği kurumdan sorulmak suretiyle belirlenerek, davacının bu aylık miktarına ve ödenen fark aylıklara bir itirazı olmaması durumunda konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar vermek, davacının itirazı bulunması halinde de uzman bilirkişiden Kurum işlemlerinde hata olup olmadığını belirleyen hata varsa, hangi noktalarda olduğunu denetime elverişli bir şekilde saptayan bilirkişi raporu ile sonuca gitmekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin ve yukarıda belirtilen hususlara uygun araştırma yapılmaksızın hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.12.2014 gününde oybirliği ile, karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 16-05-2016, 08:39   #3
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

Sayın Deligöz'ün paylaştığı karar güzel olmakla birlikte tam olarak olaya uygun değil. Sayın Kaya'ya tavsiyem gözden kaçırmaması gereken en önemli husus davayı kazandığında yada bilirkişi raporu geldiğinde yükselmesi gereken basamaktan kaynaklanan prim borçları doğacağıdır. Yani davanızda "Benim önceki (Tarım Bağkur) sigortalılığım nedeniyle Esnaf Bağkura girdiğimde daha yüksek basamaktan başlatmalı ve daha yüksek prim tahsil etmeliydiniz. Şimdi hatanızı düzeltin, prim farklarını benden tahsil edin ve maaşımı buna göre hesaplayın" diyorsunuz.
Bazen tahsil edilecek prim farkları aylıkta beklenen artışı sağlamaz yada sigortalılar bu farkları ödeyemez ve bu durumda davanın anlamı kalmaz.


T.C.
YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas No : 2009/2904
Karar No : 2011/10891
Tarih : 11.07.2011



DAVA :


Dava, davacının Kuruma 3201 sayılı Yasa uyarınca borçlandığı sürenin basamak intibakında esas alınmasıyla 18.basamaktan emekli olması gerektiğinin tespiti ile fark aylıklarının ödenmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Ayşe Barutcu tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:


KARAR :


Davacı, Beki Köyü muhtarı olması nedeniyle 26.04.1999 tarihinde Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil edildiğini, 26.04.1999 - 28.03.2004 tarihleri arasında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı, 01.04.2004 - 30.04.2005 dönemi isteğe bağlı Bağ-Kur sigortalısı, 01.05.2005 - 28.12.2006 dönemi Tarım Bağ-Kur sigortalısı olmak üzere Türkiye'deki hizmetlerinin 7 yıl 7 ay 28 gün olduğunu, 14.05.1979 - 30.08.1997 döneminde yurdışında geçen çalışmalarını da 3201 sayılı Yasaya göre borçlanmak suretiyle tahsis talebinde bulunduğunu, 1479 sayılı Yasanın 51.maddesi uyarınca intibak işleminin yapılarak kendisine 18.basamaktan aylık bağlanması gerekirken, 6.basamaktan aylık bağlandığını belirterek basamak farkından kaynaklanan aylıklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının emekli basamak aylığının 15.basamağa yükseldiğinin tespiti ile aylık farklarının buna göre ödenmesine karar verilmiştir.

Somut olayda, davacının muhtar seçilmesi nedeniyle 1479 sayılı Yasa kapsamında 1.basamak üzerinden tescili yapılmış, tahsis talebi üzerine, 2829 sayılı Yasa gereğince hizmet birleştirmesi yapılarak, son yedi yılda en fazla hizmetin Esnaf Bağ-Kur hizmeti olması nedeniyle, 1479 sayılı Yasaya göre 6.basamak üzerinden aylık bağlanmıştır. Uyuşmazlık, 3201 sayılı Yasa borçlanması sonucu elde edilen hizmetlerin basamak intibakında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği noktasındadır.

3201 sayılı Yasanın 11.maddesi, "... 1479 sayılı Kanuna tabi hizmeti bulunan ve bu Kanuna göre yurt dışında geçen çalışma sürelerini Bağ-Kur'a borçlananların Borçlandıkları süreler, Bağ-Kur'dan ayrıldıkları son basamak üzerinden, talebe bakılmaksızın basamak intibakında değerlendirilir.

Ancak, 1479 sayılı Kanunun değişik 51. maddesinin dördüncü fıkrası ile 52. maddesinin ikinci fıkrası hükümleri uygulanmaz." hükmünü getirmiş olup, maddenin düzenleniş şeklinden, öncelikle Kurum sigortalısı olarak tescil olunduktan sonra yurt dışına giden ve tekrar Türkiye'ye dönüşte Bağ-Kur sigortalısı olarak tescil olunan ve 3201 sayılı Yasa borçlanmasında bulunanlar için intibak esaslarını belirlemiş olduğu anlaşılmaktadır.

Daha önce yurtdışında çalışıp, Türkiye'ye döndükten sonra Kurum sigortalısı olan sigortalılar için bir düzenleme bulunmadığı gibi, basamak intibakı yapılmasına engel bir düzenleme de bulunmamaktadır. O halde, genel hükümler uyarınca basamak intibakının yapılmasına engel bir hüküm yoktur.

01.10.1999 tarihinde yürürlüğe giren 4447 sayılı Yasanın 31.maddesi ile değişik 1479 sayılı Yasanın 50.maddesi hükmüne göre, sigortalıların ödeyecekleri primler ve bağlanacak aylıkların hesabında yirmi dört basamaklı gelir tablosu uygulanacağı, 51. maddesinde, sigortalının bu Kanuna göre sigortalılığın başladığı tarihte 50. maddede belirtilen aylık ve gelir basamaklarının ilk oniki basamağından dilediğini seçebileceği, üç ay içinde basamak seçilmemesi halinde birinci basamağın seçilmiş sayılacağı, diğer sosyal güvenlik kanunları kapsamında geçirilen süre dikkate alınarak intibak ettirileceği, basamağın yanlış seçilmesi, basamak seçiminin yazılı olarak bildirilmemiş olmasına karşın prim ve kesenek yatırılmış olması ve diğer hallerde hangi basamağın seçilmiş sayılacağı ve bu madde hükmü ile ilgili diğer işlemlerin ile ilgili işlemlerin bir yönetmelikle düzenleneceği, 52. maddesinde ise, sigortalının bu kanuna göre seçtiği, intibak ettirildiği veya yükseltildiği ilk oniki basamakta bekleme süresinin bir yıl, onüçüncü basamaktan itibaren her bir basamakta bekleme süresinin iki yıl olduğu, ilk onbir basamakta sıra itibarıyla basamak yükseltilmesinin, prim ödemeye ve talebe bakılmaksızın Kurumca yapılacağı, onikinci basamaktan itibaren basamak yükseltilmesi için sigortalının yazılı talepte bulunması ve talep tarihinden önceki ayın sonu itibarıyla prim ve diğer borçlarını ödemiş olmasının şart olduğu, sigortalıların Kurumca yükseltildikleri tarihten veya yazılı talepte bulundukları tarihi takip eden aybaşından itibaren, basamak yükseltme farkı ile yükseltildikleri basamak üzerinden primlerini ödeyecekleri belirtilmiştir.

4447 sayılı Yasanın 39.maddesi ile 1479 sayılı Yasaya eklenen Geçici 11.maddesinde; "... Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce bağlanan malüllük, yaşlılık ve ölüm aylıkları, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce ödenen son aylık tutarlar esas alınarak, bu Kanunun yürürlük tarihinden sonra 36 ncı maddenin son fıkrası hükmüne göre artırılarak ödenir.

Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce sigortalı olanlara bağlanacak yaşlılık aylığı;

a ) Sigortalının, aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınarak, bu Kanunun yürürlük tarihinden önce bulunduğu gelir basamağının aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir tablosundaki değeri üzerinden, bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki hükümlere göre hesaplanan aylığının, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçen sigortalılık süresinin toplam sigortalılık süresine orantılı olarak hesaplanan tutarı ile,

b ) Sigortalının, bu Kanunun yürürlük tarihi ile aylık başlangıç tarihi arasında aylar itibariyle prim ödediği gelir basamaklarının bu basamaklardaki prim ödeme süreleri de dikkate alınarak, aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir basamakları üzerinden hesaplanacak ağırlıklı ortalamasının, aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınmak suretiyle bu Kanunun 36 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre bulunacak aylık bağlama oranı üzerinden hesaplanan aylığın, bu Kanunun yürürlük tarihinden sonra geçen sigortalılık süresinin toplam sigortalılık süresine orantılı olarak hesaplanan tutarı, toplamıdır. Bu şekilde hesaplanan aylık, bu Kanunun 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasına göre artırılır.

İkinci fıkraya göre bağlanacak aylık, sigortalının aylık başlangıç tarihindeki toplam sigortalılık süresi esas alınarak, bu Kanunun yürürlük tarihinden önce bulunduğu gelir basamağı üzerinden bu Kanunun yürürlük tarihinden önceki hükümlere göre hesaplanan aylığının, bu Kanunun yürürlük tarihi ile aylık başlangıç tarihi arasında geçen takvim yılları için, her yılın Aralık ayına göre Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından açıklanan en son temel yıllı kentsel yerler tüketici fiyatları indeksindeki değişim oranı kadar artırılmış tutarından az olamaz.

Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce sigortalı olanlara bağlanacak malüllük ve ölüm aylıkları, sigortalının bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra sigortalılık süresinin bulunması halinde, bu süreler esas alınarak hesaplanır." hükmü öngörülmüştür.

Bütün bu açıklamalar ışığında, davacının 1479 sayılı Yasa ve 2926 sayılı Yasa kapsamındaki hizmetlerinden önce yurtdışında geçen çalışmalarını 3201 sayılı Yasaya göre borçlandığı sürelerin 1479 sayılı Yasanın ( 4956 sayılı Yasa ile değişik ) 51.maddesinin ikinci fıkrasına göre, diğer sosyal güvenlik kuruluşlarında geçirdiği süre gibi dikkate alınarak, aynı yasanın 52.maddesinde öngörülen basamak yükseltme esasları çerçevesinde 12.basamak dahil basamak intibakının gerçekleştirilmesi gerekmekte, 12. basamaktan sonraki intibakın ise, borçlanma bedelinin ödenmesi tarihindeki Merkez Bankası döviz alış fiyatı üzerinden dolar kurunun günlük borçlanma miktarının 30 gün ile çarpılması suretiyle ( Ödeme tarihindeki Merkez Bankası döviz kuru X 3.5 ABD Doları X 30 gün ) bulunan bir aylık prim karşılığı borçlanma tutarı, aynı tarihteki 1479 sayılı Yasanın 50.maddesine göre oluşturulmuş prim tablosundaki ( bu Kanundan yararlanmak suretiyle tarafına aylık bağlanmış sigortalılara sağlık yardımı yapılmadığından sağlık sigortası primi hariç ) en yakın tutarın karşılığı olan basamağı geçmeyecek şekilde tespit edilerek, daha sonra Türkiye'de 1479 sayılı Yasa kapsamında ve 2926 sayılı Yasa kapsamındaki hizmetlerinin bu şekilde belirlenen basamağa intibak ettirilerek, basamak farkından kaynaklanan prim ve gecikme zammı borcunun belirlenip ödetilmesi ve belirlenen basamak üzerinden 1479 sayılı Yasanın Geçici 11.maddesi hükmüne göre aylığın belirlenmesi, yukarda açıklanan şekilde belirlenen basamağın daha yüksek olması halinde davacının temyiz etmemiş olması nedeniyle davalı Kurum lehine kazanılmış usulü hakkın gözetilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.


SONUÇ :


Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.07.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
tarım bağkur koseogluhukuk Meslektaşların Soruları 4 14-03-2012 16:03
Tarım BağKur iptali Av.Yasin Meslektaşların Soruları 1 28-03-2010 01:53
Tarım Bağkur'luluğunun Tespiti damista Meslektaşların Soruları 17 20-08-2008 12:07
Tarım Bağkur ismlmtn Meslektaşların Soruları 6 12-08-2008 13:33
zorunlu tarım bağkur sigortalılığının tespiti Av.Ufuk Meslektaşların Soruları 1 18-01-2007 18:37


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04497910 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.