Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Şufa davası karşısında tasarrufun iptali davasının durumu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-11-2017, 14:35   #1
ekinheval

 
Soru Şufa davası karşısında tasarrufun iptali davasının durumu

Borçlu taşınmazı kızına devretmiş, 3. kişi bu satışa ilişkin şufa davası açmıştır. Bu aşamada tarafımızca tasarrufun iptali davası açıldığında şufa davası karşısında durumumuz ne olur??
Old 27-11-2017, 15:29   #2
hırs

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2014/22808
K. 2016/11209
T. 6.12.2016
DAVA : Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 06.12.2016 Salı günü davalı ... vekili Av. ... geldi. Davacı ve diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR : Davacı vekili, davalı borçlu ...'un alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmaz hissesini 31.7.2009 tarihinde davalı ...'a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.

Davalı borçlu ... davacıya ve davalı ...'a borcu olduğunu davaya konu taşınmazı borca mahsuben davalı ...'a devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalı ... vekili, aciz belgesi sunulmadığını, davaya konu taşınmazı davalı borçlu ve abisinin müvekkili olan borçlarına mahsuben 15.7.2009 tarihli protokol gereğince 205.000 TL karşılığı aldıklarını, 102,500 TL üzerinden harcın tamamlanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre; davaya konu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunduğu, satışın borcun doğumundan kısa bir süre sonra yapılmış olmasının alacaklılardan mal kaçırma kastı ile yapıldığını gösterdiğinden davaya konu tasarrufun iptale tabi olduğu, taşınmazın dava dışı ... tarafından açılan şuf'a davası sonucu ... adına tesciline karar verildiğinden davalı ... hakkındaki davanın bedele dönüşmesi sebebiyle 98.400 TL tazminattan davalı ...'un sorumlu tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava İİK'nun 277 vd. maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

1-)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davaya konu tasarrufun 29.7.2009 tarihli borçtan sonra yapılmış olmasına, 14.9.2010 tarihli haciz tutanağının İİK'nun 105. madde kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olmasına davaya konu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunmasına, davalı 3.kişinin borçlunun durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olmasına, davanın davacı tarafından bedele çevrilmesine göre davaya konu tasarrufun İİK'nun 278/3-2 ve 280/1 maddeler gereğince iptale tabi bulunmasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarını reddi gerekmiştir.

2-)Dava konusu taşınmaz hissesinin dava dışı ... tarafından davalı ... aleyhine açılan şuf'a davası sonucu İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 12.2.2014 tarihinde kesinleşen 2011/262 Esas 203/41 Karar sayılı ilamı gereğince 14.000 TL şufa bedeli karşılığı davalı ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Davacı vekili davasını bedele dönüştürdüğünden ve davalı ... davaya konu taşınmaz hissesini rızaen elden çıkarmayıp 14.000 TL şuf'a bedeli karşılığı elden çıkarmak durumunda kaldığından davalı ...'un davacının davaya konu alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak 14.000 TL tazminatla sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken taşınmaz rızaen elden çıkarılmış gibi elden çıkardığı tarihteki rayiç bedelle sorumlu tutulması isabetli görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan sebeplerle adı geçen davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ...'a verilmesine, peşin alınan harcın istenmesi halinde temyiz eden davalı ...'a iadesine 06/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi
Old 27-11-2017, 15:29   #3
hırs

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
17. HUKUK DAİRESİ
E. 2014/22808
K. 2016/11209
T. 6.12.2016
DAVA : Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 06.12.2016 Salı günü davalı ... vekili Av. ... geldi. Davacı ve diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR : Davacı vekili, davalı borçlu ...'un alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmaz hissesini 31.7.2009 tarihinde davalı ...'a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.

Davalı borçlu ... davacıya ve davalı ...'a borcu olduğunu davaya konu taşınmazı borca mahsuben davalı ...'a devrettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalı ... vekili, aciz belgesi sunulmadığını, davaya konu taşınmazı davalı borçlu ve abisinin müvekkili olan borçlarına mahsuben 15.7.2009 tarihli protokol gereğince 205.000 TL karşılığı aldıklarını, 102,500 TL üzerinden harcın tamamlanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre; davaya konu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunduğu, satışın borcun doğumundan kısa bir süre sonra yapılmış olmasının alacaklılardan mal kaçırma kastı ile yapıldığını gösterdiğinden davaya konu tasarrufun iptale tabi olduğu, taşınmazın dava dışı ... tarafından açılan şuf'a davası sonucu ... adına tesciline karar verildiğinden davalı ... hakkındaki davanın bedele dönüşmesi sebebiyle 98.400 TL tazminattan davalı ...'un sorumlu tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava İİK'nun 277 vd. maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

1-)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davaya konu tasarrufun 29.7.2009 tarihli borçtan sonra yapılmış olmasına, 14.9.2010 tarihli haciz tutanağının İİK'nun 105. madde kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olmasına davaya konu taşınmazın tapudaki satış bedeli ile bilirkişi tarafından belirlenen rayiç değeri arasında misli fark bulunmasına, davalı 3.kişinin borçlunun durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olmasına, davanın davacı tarafından bedele çevrilmesine göre davaya konu tasarrufun İİK'nun 278/3-2 ve 280/1 maddeler gereğince iptale tabi bulunmasına göre davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarını reddi gerekmiştir.

2-)Dava konusu taşınmaz hissesinin dava dışı ... tarafından davalı ... aleyhine açılan şuf'a davası sonucu İstanbul 16. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 12.2.2014 tarihinde kesinleşen 2011/262 Esas 203/41 Karar sayılı ilamı gereğince 14.000 TL şufa bedeli karşılığı davalı ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Davacı vekili davasını bedele dönüştürdüğünden ve davalı ... davaya konu taşınmaz hissesini rızaen elden çıkarmayıp 14.000 TL şuf'a bedeli karşılığı elden çıkarmak durumunda kaldığından davalı ...'un davacının davaya konu alacak ve fer'ileriyle sınırlı olarak 14.000 TL tazminatla sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken taşınmaz rızaen elden çıkarılmış gibi elden çıkardığı tarihteki rayiç bedelle sorumlu tutulması isabetli görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan sebeplerle adı geçen davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ...'a verilmesine, peşin alınan harcın istenmesi halinde temyiz eden davalı ...'a iadesine 06/12/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
tasarrufun iptali davasında davanın kabulü halinde hacizlerin durumu thanatos Meslektaşların Soruları 1 18-02-2017 14:48
Tasarrufun iptali davasının eksik olan ön şartı, muvazaaya dayalı alacak davasında engel oluşturur mu? advokat34 Meslektaşların Soruları 0 07-03-2016 20:46
Tasarrufun iptali davasının koşulları hk. SHODAN Meslektaşların Soruları 3 30-01-2013 10:24
Muvazaalı taşınmaz satışı, tapu iptali davası, üçüncü kişinin açacağı tasarrufun iptali davası av.metinmso Meslektaşların Soruları 4 10-10-2010 00:20
tasarrufun iptali davasının etki ve sonuçları mustafa er Meslektaşların Soruları 0 08-05-2008 10:38


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05278611 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.