Kardeşler arasında inançlı işlem ve hata hile

müvekkil ve diğer 8 kardeşine babasından tarım arazisi nitelikli taşınmazlar intikal etmiş olup , en büyük kardeş elbirliği şeklinde mülkiyetin bozulması için tüm taşınmazların bir kişide toplanması gerektiği yönünde müvekkilin iradesini sakatlayarak tapuda kendisine düşen hisseleri en büyük abisine devretmiş , tüm kardeşlerde en büyük abiye devrettikten sonra müvekkil hariç tüm kardeşler kendi adına şahsi tapu almış ancak en büyük abisi müvekkile taşınmaz vermemiş. hile hataya dayalı tapu iptali açtık davalı taraf inançlı işlem olduğunu yazılı delil olmadığından davanın reddini istiyor. Diğer kardeşlerin önce tapuda hisselerini bedel ödemeden en büyük kardeşe devredip sonrasında da hemen taşınmazları kendilerinin almasına konu olan tapudaki devre ilişkin resmi senetler inançlı işlem açısından yazılı delil başlangıcı oluşturur mu ?

En büyük kardeş ile müvekkiliniz arasında, delil başlangıcı ( mukaddimei beyyine) sayılacak ve en büyük kardeşin sadrından, canibinden, müvekkilinize karşı çıkmış bir belge,yazışma varmı ? Bu hususa bakmak lâzım. Öte yandan somut olayda HİLE ve KANDIRMA hukuki sebebi de düşünülebilir, diyorum. Kolay gelsin

Alıntı: Yazan Cumhur Okyay En büyük kardeş ile müvekkiliniz arasında, delil başlangıcı ( mukaddimei beyyine) sayılacak ve en büyük kardeşin sadrından, canibinden, müvekkilinize karşı çıkmış bir belge,yazışma varmı ? Bu hususa bakmak lâzım. Öte yandan somut olayda HİLE ve KANDIRMA hukuki sebebi de düşünülebilir, diyorum. Kolay gelsin

en büyük kardeş tarafından müvekkile yönelik verilmiş bir belge yazışma yok ancak diğer kardeşler müvekkil ile beraber en büyük kardeşe hisselerini bedelsiz devredip sonra tüm hisselerine denk gelecek müstakil tapularıda bedelsiz olarak geri aldılar . sadece almayan müvekkilim bu noktada . en büyük kardeşin diğer kardeşlere hisselerini aldıktan hemen sonra müstakil tapu devretmesi yapılan bu işlemlerin inançlı işlem sayılmasına ilişkin delil başlangıcı olmaz mı ?

(... en büyük kardeş tarafından müvekkile yönelik verilmiş bir belge yazışma yok...) diyorsunuz. Yazılı olması gereken inanç sözlemesinde, delil başlangıcı da iki taraf arasında olduğu zaman kabul edilebilir diye düşünüyorum, müvekkiliniz iştirak halindeki payını tapuda resmi senetle devretmiş, paramı aldım, okudum diye imza vermiş. Devir alan da devreden geçimsiz idi, ona da parasını verdim satın aldım, diyebilir mi?

merhabalar meslektasim,

taraf muvazaasi ancak yazili delil ile ispat olunabilir. bu asamada inancli islemde taraflar arasi bir yazili delil sozlesme vs olmasi gerekmektedir.

bununla birlikte hata, hile ve ikrah sebebi ile tapunun iptali de islemin yapildigi tarihten itibaren 1 yil hak dusurucu sure icerisinde dava ikame edilmeli, ancak yerlesik ictihatlar geregi bu surenin tespiti, hata hile ve ikrah in ortadan kalktigi tarih itibari ile belirlenmesi gerekir. bununla birlikte eger bu sebebe dayanilir ise diger malikler sizi onaylar sekilde beyan verir ise sansinizin oldugunu dusunuyorum. ancak davaniz hangi asamada bilemiyorum.