Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Tebliğden önce itiraz

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-12-2020, 21:49   #1
Avukat1995

 
Varsayılan Tebliğden önce itiraz

Merhaba değerli meslektaşlarım.Benim sizlere sorum maalesef yargıtayın kafasının oldukça karışık olduğu bir hususa ilişkin.Şöyle ki bir müvekkilimize eski kayınvalidesi icra takibi başlatıyor.Ve başlattıktan yaklaşık 3 gün kadar sonra telefonla arayıp tartışma yaratıp,icra takibi başlattığını bildiriyor.Bunun üzerine müvekkil e-devlete girdiğinde icra takibini görüyor ve takibe itiraz etmemi talep ediyor.Tarafımca -haricen öğrenilmiş-icra takibine itiraz ediyorum.İlk etapta mazbata dosyada bulunana kadar geçici olarak durma veriliyor akabinde mazbatayla birlikte süresinde itiraz edildiği kabul edilip,icra takibi itirazla kesin olarak duruyor.Bugün tarafıma gelen tebligatta karşı tarafın tebliğden önce gelen itirazı icra muamelesini şikayet konusu yaparak şikayet ettiğini öğrendim.Bu anlamda yargıtay kararlarını incelediğimde birbiriyle çelişen çok fazla karar olduğunu gördüm.Bu arada neden tebligatı beklemediğimiz konusuna gelince, müvekkil otellerde garson olarak çalışıyor ve günlük işler yapıyor.Dolayısıyla bu işler sebebiyle zaman zaman hatta çoğu zaman otellerde konaklıyor dolayısıyla ikamet adresine 5-6 günde bir uğrayabiliyor.Bu yönde risk almak istemediğimiz için en başında itiraz ettim.Bu hususta mahkemelerin görüşü ne oluyor ?Benzer davalarla ilgilenen meslektaşlarımın değerli görüşlerini öğrenmek isterim.
Old 30-12-2020, 10:21   #2
muratmert

 
Varsayılan

Yargıtay kira/tahliye takiplerinde ödeme emrinin tebliği ile süre başlayacağından tebliğden önce itirazı geçersiz sayıp, tahliye davalarını red etmektedir. Burada kiracıyı korumaya yönelik davrandıklarını düşünüyorum. Ancak normal takiplerde aşağıdaki şekilde karar verilmektedir genelde.
İşinize yaraması ümidiyle;

...''Dava; icra memur muamelesini şikayete ilişkindir.
Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin E:2006/13613 , K:2006/16937 sayılı kararında özetle; .....ödeme emri tebliğ edilmeden iade edilmiştir. Alacaklı bu borçlu hakkında takip iradesini sürdürdüğü için adı geçenin itirazı süresinde kabul edilmelidir. denilmekte olup, aynı şekilde aynı dairenin ve E:2015/15961 , K:2015/27547 sayılı kararında da ..."İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği borçlunun borcu olmadığı yönündeki itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. İtiraz süresi ödeme emri tebliği ile başlamakla birlikte alacaklının takip iadesini sürdürdüğünün tesbiti halinde borçlunun tebligattan önce de itiraz hakkını kullanması mümkündür." denilmektedir.
Somut olayda icra dosyasında alacaklının takip iradesini sürdürdüğü emsal kararlarda da belirtildiği üzere borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce de yaptığı itirazının kendi lehine sonuç doğuracağından müdürlük işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla şikayetin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda yazıldığı üzere;
1-Şikayetin REDDİNE, ''....
Old 05-01-2021, 10:25   #3
gecelerin_yargıcı

 
Varsayılan

Muratmert meslektaşımızın yorumuna ilave olarak; aynı hukuk dairesinin aksi yöndeki güncel kararını paylaşıyorum.

Yargıtay 12. H.D'nin 2017/4706 E. - 2018/9705 K. sayılı ilamı;

Alacaklı tarafından 03.10.2016 tarihinde genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun icra takibini haricen öğrenmesi üzerine icra dairesine verdiği 28.11.2016 tarihli dilekçe ile borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünce 28.11.2016 tarihli işlemle; “itiraz eden borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmediği, borçlu vekilinin bugün verdiği itiraz dilekçesi ile ödeme emrinin 28.11.2016 tarihinde tebliğ edildiğinin sayıldığı ve borca itirazın İİK’nin 62. maddesinde belirtilen 7 günlük itiraz süresi içinde olduğu belirtilerek borca itiraz eden borçlular hakkındaki takibin İİK 62-66 m. gereğince durdurulması” şeklinde işlem tesis edildiği, alacaklının icra müdürlüğü işleminin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesi üzerine alacaklının istinaf yoluna başvurduğu, … … Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 27.02.2017 tarih ve 2017/245 E.- 2017/313 K. sayılı kararı ile HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir.
İİK ‘nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almaktadır.
Bu durumda, borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmediğinden, borçlunun icra dairesine itirazı sonuç doğurmaz. O halde mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Old 30-12-2022, 11:06   #4
av.ikraertas

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan gecelerin_yargıcı
Muratmert meslektaşımızın yorumuna ilave olarak; aynı hukuk dairesinin aksi yöndeki güncel kararını paylaşıyorum.

Yargıtay 12. H.D'nin 2017/4706 E. - 2018/9705 K. sayılı ilamı;

Alacaklı tarafından 03.10.2016 tarihinde genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun icra takibini haricen öğrenmesi üzerine icra dairesine verdiği 28.11.2016 tarihli dilekçe ile borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünce 28.11.2016 tarihli işlemle; “itiraz eden borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmediği, borçlu vekilinin bugün verdiği itiraz dilekçesi ile ödeme emrinin 28.11.2016 tarihinde tebliğ edildiğinin sayıldığı ve borca itirazın İİK’nin 62. maddesinde belirtilen 7 günlük itiraz süresi içinde olduğu belirtilerek borca itiraz eden borçlular hakkındaki takibin İİK 62-66 m. gereğince durdurulması” şeklinde işlem tesis edildiği, alacaklının icra müdürlüğü işleminin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesi üzerine alacaklının istinaf yoluna başvurduğu, … … Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi’nin 27.02.2017 tarih ve 2017/245 E.- 2017/313 K. sayılı kararı ile HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği görülmektedir.
İİK ‘nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almaktadır.
Bu durumda, borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmediğinden, borçlunun icra dairesine itirazı sonuç doğurmaz. O halde mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.

Merhaba meslektaşım, bu karara ben de eriştim ancak şimdi aynısı alacaklı vekili olarak benim başıma geldi. Hala tebligat çıkmadı borçluya. Meblağ 500.000 TL. Direkt 10.000 küsur lira harcı ödeyerek itirazın iptali davası açmak yerine öncelikle şikayet yoluna mı gitmemi önerirsiniz?

Başkaca aydınlatacak meslektaşım olursa çok sevinirim.
Sevgiler
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tebliğden önce temyiz armegedon23 Meslektaşların Soruları 10 28-11-2019 10:48
Tebliğden önce borca itiraz ve itirazın kaldırılması ?!? Covuc Meslektaşların Soruları 4 14-08-2013 10:17
Asliye Hukuk Mahk. gerekçeli kararının tebliğden önce yapılan temyizi geçerli midir? escape Meslektaşların Soruları 2 16-11-2011 14:39
takip talebinden sonra tebliğden önce menfi tespit Hemocrania Meslektaşların Soruları 9 24-03-2010 12:32
tebliğden önce temyiz Av.Nazlı Yolaç Meslektaşların Soruları 4 05-04-2007 20:07


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04472089 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.