Ayipli Malin İadesİ, Tevdİ Mahallİ Tayİnİ

Müvekkil (X) firmasından mobilya takımı alıyor. Ancak malın ayıplı olduğu öğreniliyor. Açılan dava "malın iadesi" şeklinde temyiz yolu açık olmak üzere sonuçlanıyor. Henüz gerekçeli karar yazılma aşamasında.
Müvekkil ısrarla malı teslim etmek istiyor. (X) şirketi ise malı teslim almıyor. İzlenmesi gereken usul ne olmalıdır?

Saygılarımla

Sayın av.sgenc;
Benzer konular için bknz:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=70505

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=44825

Alıntı: Yazan kezzy Sayın av.sgenc; Benzer konular için bknz: http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=70505 http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=44825

Teşekkürler Sayın kezzy.
Benzer konuları okudum ancak tam olarak istediğimi alamadım. Müvekki elinde bulunan mal öyle kargo ile gönderilecek bir mal değil. Şİrket malı almaya yanaşmıyor.

Bu konuda tevdi mahalli tayini isteyebilirmiyiz?
Tedvi mahalli tayini usulü nasıldır?
Yapılacak yargılama giderleri karşı taraftan talep edilebilir mi?
Bunun için kararın kesinleşmesini beklemek gerekir mi?

Saygılarımla

Bu konuda, alacaklı taraf temerrüde düşürülmek şartıyla tevdi mahalli tayin talebinde bulunabilirsiniz

Aşağıdaki yasal düzenlemelerden anlaşıldığı üzere, tevdi mahalli tayini ile ilgili hasar ve giderleri temerrüde düşen şahsa aittir. Yargılama giderlerini talep edebilirsiniz.

Bunun için kararın kesinleşmesine beklemeye gerek yoktur. Kanunda sadece belli davalar kesinleşmeden icra edilemezler.

Usulle ilgili olarak da;

Tevdi mahalli belirlenmesi veya tevdi edilemeyecek eşyanın satılması, çekişmesiz yargı işidir. (6100 S. K. m. 382/II-d-3)

Çekişmesiz yargıda eğer özel bir düzenleme bulunmuyorsa, görevli mahkeme kural olarak sulh hukuk mahkemesi, yetkili mahkeme de talepte bulunanın veya ilgilerden birinin oturduğu yer mahkemesidir (6100 S. K. m. 383, 384).

Çekişmesiz yargı işlerinde, niteliğine uygun düştüğü ölçüde, basit yargılama usulü uygulanır.

Kanun No: 6098
Türk Borçlar Kanunu

a. Tevdi hakkı
MADDE 107 - Alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir.
Tevdi yerini, ifa yerindeki hakim belirler. Bununla birlikte ticari mallar, hakim kararı olmadan da bir ardiyeye tevdi edilebilir.

b. Satma hakkı
MADDE 108 - Sözleşmenin konusu olan şeyin niteliği veya işin özelliği tevdi edilmesine uygun düşmez veya teslim edilecek şey bozulabilir ya da bakımı, korunması veya tevdi edilmesi önemli bir gideri gerektirir ise, borçlu, alacaklıya önceden ihtarda bulunması koşuluyla, hakimin izniyle onu açık artırma yoluyla sattırıp bedelini tevdi edebilir.
Teslim edilecek şey, borsada kayıtlıysa veya piyasa fiyatı varsa ya da yapılacak gidere oranla değeri az ise, satışın açık artırma yoluyla yapılması zorunlu olmadığı gibi, hakim, önceden ihtarda bulunma koşulunu aramaksızın satışa izin verebilir.

c. Tevdi konusunu geri alma
MADDE 109 - Alacaklı, tevdi edilen şeyi kabul ettiğini açıklamış veya tevdi bir rehnin ortadan kaldırılması sonucunu doğurmuş olmadıkça borçlu, tevdi edilen şeyi geri alabilir.
Tevdi edilen şey geri alındığı anda alacak, bütün yan haklarıyla birlikte varlığını sürdürür.

Saygılarımla.

Alıntı: Yazan Av.İsmail DEĞER Bu konuda, alacaklı taraf temerrüde düşürülmek şartıyla tevdi mahalli tayin talebinde bulunabilirsiniz Aşağıdaki yasal düzenlemelerden anlaşıldığı üzere, tevdi mahalli tayini ile ilgili hasar ve giderleri temerrüde düşen şahsa aittir. Yargılama giderlerini talep edebilirsiniz. Bunun için kararın kesinleşmesine beklemeye gerek yoktur. Kanunda sadece belli davalar kesinleşmeden icra edilemezler. Usulle ilgili olarak da; Tevdi mahalli belirlenmesi veya tevdi edilemeyecek eşyanın satılması, çekişmesiz yargı işidir. (6100 S. K. m. 382/II-d-3) Çekişmesiz yargıda eğer özel bir düzenleme bulunmuyorsa, görevli mahkeme kural olarak sulh hukuk mahkemesi, yetkili mahkeme de talepte bulunanın veya ilgilerden birinin oturduğu yer mahkemesidir (6100 S. K. m. 383, 384). Çekişmesiz yargı işlerinde, niteliğine uygun düştüğü ölçüde, basit yargılama usulü uygulanır. Kanun No: 6098 Türk Borçlar Kanunu a. Tevdi hakkı MADDE 107 - Alacaklının temerrüde düşmesi durumunda borçlu, hasar ve giderleri alacaklıya ait olmak üzere, teslim edeceği şeyi tevdi ederek borcundan kurtulabilir. Tevdi yerini, ifa yerindeki hakim belirler. Bununla birlikte ticari mallar, hakim kararı olmadan da bir ardiyeye tevdi edilebilir. b. Satma hakkı MADDE 108 - Sözleşmenin konusu olan şeyin niteliği veya işin özelliği tevdi edilmesine uygun düşmez veya teslim edilecek şey bozulabilir ya da bakımı, korunması veya tevdi edilmesi önemli bir gideri gerektirir ise, borçlu, alacaklıya önceden ihtarda bulunması koşuluyla, hakimin izniyle onu açık artırma yoluyla sattırıp bedelini tevdi edebilir. Teslim edilecek şey, borsada kayıtlıysa veya piyasa fiyatı varsa ya da yapılacak gidere oranla değeri az ise, satışın açık artırma yoluyla yapılması zorunlu olmadığı gibi, hakim, önceden ihtarda bulunma koşulunu aramaksızın satışa izin verebilir. c. Tevdi konusunu geri alma MADDE 109 - Alacaklı, tevdi edilen şeyi kabul ettiğini açıklamış veya tevdi bir rehnin ortadan kaldırılması sonucunu doğurmuş olmadıkça borçlu, tevdi edilen şeyi geri alabilir. Tevdi edilen şey geri alındığı anda alacak, bütün yan haklarıyla birlikte varlığını sürdürür. Saygılarımla.

Teşekkürler Sayın Meslektaşım;
"Bunun için Mahkeme kararının kesinleşmesine gerek var mı" derken aslında tevdi mahalli tayinini talep edebilmek için Tüketici Mahkemesi kararının kesinleşmesine gerek var mı diye sormak istemiştim. (O kısım biraz karışmış sanırım.)
Tüketici Mahkemesi aynen şöyle karar vermiştir.
Davacının davasının kabulü ile taraflar arasında satış sözleşmesinin iptaline, malın satıcıya iadesine, malın satıcıya adesinden itibaren faiz işletilmek üzere tüketici tarafından satıcıya ödenen 300,00-TL'nin tüketiciye iadesine, tüketicinin kalan borçtan dolayı borçlu olmadığının tespitine,...

1. Öncelikle bu paranın iadesi ve yargılama masraflarının talebi için Mahkeme ilamı kesinleşmeden icraya konu edilebilirmi? (Sorumu ıslah etmiş olayım )
2. Satıcı malı almamakta direnmektedir. Önceden satıcıya ihtar çekmek kaydıyla, tevdi mahalli belirleyebilmek için Mahkeme kararının kesinleşmesi gerekir mi?


Saygılarımla

Benim de cevabım belirsiz kalmis sanirim.

Ben de zaten tüketici mah kararinin kesinlesmesine gerek olmadigi yonunde cevap yazmak istemistim. Ben de cevabimi tavzih etmis olayim😀

Saygılarımla.

Tevdi mahali isteyebilmek için alacaklı temerrüdü oluşması gerekir. Siz iade etmek istediğinizi ancak alacalının yanaşmadığını icra edebilecekmisiniz? Önce noterden ihtarname çekip makul süre vermeniz gerekecek.
İcra müdürü üyelerimiz daha iyi bilir, hiç uygulamamakla beraber imkan olduğunu duymuştum. (Daha doğrusu müvekkil bu şekilde tehdite uğramıştı ) Takip başlatıp örnek no 2 icra emri gönderiyorsunuz, yine teslim almaması halinde yedi emine bırakıyorsunuz. Tabi bu durumda başlangıçta harç ve masraflar sizden çıkacak.