ihtiyaç nedeniyle tahliye

Selamlar;Büyükşehir belediyesi proje değişikliğinden bahisle fuar alanındaki kiracısını 6570/7 ç. maddesi uyarınca mahkeme kararıyla tahliye ettiriyor.Taşınmazları da yıkıyor.Ancak tahliye kararından sonra ihtiyaca dayanak gösterdiği yeşil alan projesini gerçekleştirmeyip bu taşınmazda bir başka şahısla kira ilişkisi tesis ediyor.Ancak bunun üzerinden 7-8 yıl geçmiş,eski kiracı bugüne değin herhangi bir başvuruda bulunmamış.İhtiyaç nedeniyle tahliye edilen eski kiracı Belediyenin ihtiyaç gösterip uygulamaması ve aynı yeri başkasına kiraya vermesi ile ilgili ne talep edebilir?Süre yönünden bir hak kaybı sözkonusumudur?Teşekkürler.

6570 Sayılı kanun'un 15. Maddesinin 3. ve 4. Maddeleri uyarınca;

"7/ç fıkrasına istinaden tahliye edildikten sonra imar plânına göre yeniden inşa veya esaslı şekilde tadil veya tevsi edilen gayrimenkullerin yeni hali ile ve yeni kira bedeli ile bir mesken veya bir ticarethane yerini eski kiracının kiralamağa tercih hakkı vardır. Bu hakkın, kiralayanın, yapacağı tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde kullanılması şarttır.
Bu maddeye göre tercih hakkı bertaraf edilmedikçe, gayrimenkul üç yıl müddetle başkasına kiralanamaz."

Yine, aynı Kanun'un 16. maddesi uyarınca ise;

15 inci madde hükmüne aykırı hareket edenler hakkında altı aydan bir seneye kadar hapis ve üç yıllık kira bedeli tutarınca ağır para cezası hükmolunur.

Zamanaşımı bakımından ise, şunlar söylenebilir:

Kira alacaklarına ilişkin davalarda Borçlar Kanununun 126. maddesi uyarınca beş yıllık zamanaşımı uygulanır. Olayınızın cezai yönü bir tarafa bırakılırsa, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasına konu olabilirdi. Ne var ki, 5 yıllık zamanaşımının geçmiş olduğu anlaşılmaktadır.

Yargıtay tarafından verilen görüş de şu şekildedir:

"Esasen borçlar kanununun 60. Maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre tazminat davası ceza kanunları gereğince süresi daha uzun zamanaşımına tabi cezayı gerektiren bir eylemden doğmuş ise kişisel davaya da o zamanaşımı uygulanır.Davalıların eylemleri 6570 sayılı kanunun 16. Maddesi hükmünce cezayı gerektirmektedir ve cezanın miktarı itibariyle de tabi olduğu zamanaşımı beş yıldır." (Y. 4.HD 1986/7111-1986/7915-20.11.1986)

Saygılarımla,

Ceren Tekin

Sayın meslektaşım tarafından sunulan bu Yargıtay kararının 765 sayılı TCK zamanına ait olduğunu, yeni 5237 sayılı TCK da en az dava zaman aşımının 8 yıl olduğubu ve zaman aşımının dolmamış olabileceğini hatırlatsam işiniza yararmı acaba. Saygılar

Sayın meslektaşımın katkısı çerçevesinde görüşümü revize ediyorum. Şu kadar ki, olası kira alacak talepleri bakımından zamanaşımı geçmiş olmakla birlikte, zarar ziyan talep edilebilecek bir tazminat davası bakımından 8 senelik zamanaşımı uygulanacağından, süre buna göre hesaplanmalıdır.
Saygılarımla..

Alıntı: Yazan BALDIRAN Sayın meslektaşım tarafından sunulan bu Yargıtay kararının 765 sayılı TCK zamanına ait olduğunu, yeni 5237 sayılı TCK da en az dava zaman aşımının 8 yıl olduğubu ve zaman aşımının dolmamış olabileceğini hatırlatsam işiniza yarar mı acaba. Saygılar

5237 sayılı Kanun bundan beş yıl önce (2005 yılında) yürürlüğe girdiğine göre, tazminat taleplerinin zamanaşımı süresine esas olmak üzere, yedi- sekiz yıl öncesinde işlenen suçun zamanaşımı, lehe uygulama kuralı nedeniyle, 765 sayılı Kanun'a göre beş yıl olarak hesaplanmalı kanısındayım.

765 sayılı TCK madde 102- 4) Beş seneden ziyade olmamak üzere ağır hapis veya hapis yahud sürgün veya hidematı ammeden muvakkaten mahrumiyet cezalarını ve ağır para cezasını müstelzim cürümlerde beş sene,

Saygılarımla