Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

velayeti annesinde olan cocugun babaanneye gösterilmemesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-11-2012, 14:42   #1
lawyergirl

 
Varsayılan velayeti annesinde olan cocugun babaanneye gösterilmemesi

sayın meslektaşlarım velayeti annede olam çocugun babaanneye gösterilmemesi,babaannenin görmek istemesi tüm çabasına rağmen okul kapısında torununu bekleyip hiçbirşekilde onu annesinden dolayı görememesi durumunda babaannenin ne yapması gerekiyor elinde velayetin gelininde olduguna dair mahkeme kararı da var.torununu rahatça görebilmesi için hangi hukuki yollara başvurması gerekir.yardımcı olursanız sevinirim.
Old 26-11-2012, 14:50   #2
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

YHGK

Esas : 2000/2-1103

Karar : 2000/1141

Tarih : 20.09.2000
ANNEANNE İLE ŞAHSİ İLİŞKİ
Küçüğün anneannesi ile görüşmesinin gelişmesine menfi etki yapacağı yolunda özel bir olgu ortaya konmadığından, anneannenin açtığı "şahsi münasebet tesisi" davasının reddi isabetsizdir.


DAVA VE KARAR:
Taraflar arasındaki "şahsi münasebet tesisi" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir Asliye 4. Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 10.12.1998 gün ve 1998/11-1045 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine;

Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2.3.1999 gün ve 1999/450-1754 sayılı ilamı:

(... Çocuk 8 yaşındadır. Anneannesi ile görüşmesinin gelişmesine menfi etki yapacağı yolunda özel bir olgu ortaya konmamıştır. 16.4.1959 gün, 1959/12-29 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gözetilmeden davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇavacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı (BOZULMASINA) oybirliği ile karar verildi.
YHGK 20.09.2000 - K.2000/1141
Old 26-11-2012, 15:24   #3
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

2.Hukuk Dairesi
Esas: 2010/1005
Karar: 2010/11852
Karar Tarihi: 15.06.2010


KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASI İSTEMİ - DAVACI İLE TORUNU ARASINDA KİŞİSEL İLİŞKİ TESİSİ - ÇOCUĞUN ANNESİNİN ADRESİNDE VE ONUN GÖZETİMİNDE KİŞİSEL İLİŞKİNİN KURULAMAYACAĞI - HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASI GEREĞİ

ÖZET: Davacı büyükbaba ile torunu arasındaki kişisel ilişkinin çocuğun annesinin adresinde ve onun gözetiminde tesisi, bundan beklenen amaca aykırıdır. Annenin adresinde ve onun da hazır bulunması suretiyle kişisel ilişki tesisi isabetsizdir. Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmez.

(4721 S. K. m. 182, 325) (1086 S. K. m. 438)

Dava ve Karar: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü:

Mahkemece, davacı ile torunu arasında kararda gösterilen günlerde davalı annenin adresinde ve annenin huzurunda kişisel ilişki tesis edilmiştir. Büyükbaba ile torun arasındaki kişisel ilişkinin amacı, hısımlık bağlarını güçlü tutmak ve büyükbaba ve büyük ananın torun sevgisini tatmin, çocuğun da büyükbaba ve büyükanne sevgisi ve şefkatini hissetmesini, bu yolla çocuğun ahlaki ve manevi gelişimini sağlamaktır. Çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde bu hakkın amaca uygun tesisi gerekir. Davacı büyükbaba ile torunu arasındaki kişisel ilişkinin çocuğun annesinin adresinde ve onun gözetiminde tesisi, bundan beklenen amaca aykırıdır. O nedenle annenin adresinde ve onun da hazır bulunması suretiyle kişisel ilişki tesisi isabetsizdir. Ne var ki, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7).

Sonuç: Yukarıda gösterilen sebeple temyiz edilen hükmün, hüküm fıkrasının (1.) maddesindeki <...davalı annenin adresinde görüşmesi ve bir arada bulunması...> sözcüklerinin hükümden çıkartılmasına, yerine <...davacının yanına alması...> sözcüklerinin yazılmasına, hükmün bu şekilde düzeltilerek ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren on beş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15.06.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 26-11-2012, 17:26   #4
kapbana

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

2.Hukuk Dairesi
Esas: 2009/3782
Karar: 2010/6130
Karar Tarihi: 30.03.2010


KİŞİSEL İLİŞKİ KURULMASI İSTEMİ - VELAYETİ ANNEYE BIRAKILAN ÇOCUĞUN YAŞI İTİBARİYLE ANNE BAKIM VE ŞEFKATİNE MUHTAÇ OLUŞU - UZUN SÜRELİ ŞAHSİ MÜNASEBET TESİSİNE KARAR VERİLMESİNİN ÇOCUĞUN BEDENSEL VE RUHSAL GELİŞİMİNE ENGEL OLACAĞI

ÖZET: Velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk yaşı itibariyle anne bakım ve şefkatine muhtaçtır. Bu husus nazara alınmadan yatılı kalacak şekilde ve her yıl 1-31 Temmuz tarihleri arasında uzun süreli şahsi münasebet tesisine karar verilmesi çocuğun bedensel ve ruhsal gelişimine engel olacağından doğru olmadığı gibi, çocuğun okul çağında olmadığı gözetilmeden sömestr tatili için düzenleme yapılması da isabetsizdir.

(4721 S. K. m. 182)

Dava ve Karar: Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Velayeti anneye bırakılan müşterek çocuk 24.01.2008 doğumlu olup yaşı itibariyle anne bakım ve şefkatine muhtaçtır. Bu husus nazara alınmadan yatılı kalacak şekilde ve her yıl 1-31 Temmuz tarihleri arasında uzun süreli şahsi münasebet tesisine karar verilmesi çocuğun bedensel ve ruhsal gelişimine engel olacağından doğru olmadığı gibi, çocuğun okul çağında olmadığı gözetilmeden sömestr tatili için düzenleme yapılması da isabetsizdir.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen ne derilerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 30.03.2010

KARŞI OY YAZISI

Anlaşmalı boşanma davasında re’sen kişisel ilişki düzenlemesi yapılamaz. Hakim kişisel ilişki konusundaki önerisini taraflara sunmalı kabul edilirse anlaşmalı boşanmaya karar verilmeli, kabul edilmezse Türk Medeni Kanununun 166/1. hükümlerine göre davaya devam etmelidir. Kanunun <açık düzenlemesi> bu şekildedir. Farklı düşünüyorum. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Velayeti Annede Olan Ve Evlilik Dışında Doğan Çocuğun,Annenin Evlenmesi Sebebi İle Velayeti Değişir Mi? çaresiz Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 8 17-05-2012 15:00
Cocugun velayeti Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 11-04-2009 08:48
nufusa gecirilmemiş olan 2 cocugun nufus kayıtlarının tescili ahmetyılmaz Meslektaşların Soruları 13 07-09-2007 11:07
ilama rağmen çocuğun gösterilmemesi üzerine yapılacak olan takip Av. Hatice Demiral Çocuk Hakları Çalışma Grubu 1 02-08-2006 15:24


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06111503 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.