Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Hükümlü kişiden boşanma.

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 15-03-2016, 11:13   #1
imsel

 
Varsayılan Hükümlü kişiden boşanma.

Erkek 12 yıl hükümlü.Henüz vasi atanmamış mahkeme süreci sürüyor.Kadın vasi olmak istemiyor.Vasilik için erkek kardeşini göstermiş.Anlaşmalı boşanma istiyorlar ama hakimin yüzyüze görmesi lazım.Anlaşmalı boşanma olmaz diye düşünüyorum.Kadın ve erkek ayrı illerde.Ayrıca vasi kişiye sıkı surette bağlı hakları kullana bilir mi?Biz davayı açsak davalı adresi olarak cezaevini gösterip tebligat yapsak davalı davayı kabul etse(ki edeceğini söylüyor)talimat yoluyla boşanabilir miyiz?
Old 15-03-2016, 12:03   #2
Altıparmak

 
Varsayılan

Benim bir dosyamda müvekkil dava derdestken akıl hastalığı nedeniyle kısıtlandı, vasi babası boşanma davasına gelerek anlaşmalı boşanmayı kabul etti. Vasi atandıktan sonra davayı vasiye yöneltebilirsiniz, ayrıca hükümlüler de talimat yoluyla dinlenebiliyor. Hem vasi hem hükümlü boşanmayı kabul ederse zaten boşanma gerçekleşir.
Old 15-03-2016, 14:29   #3
imsel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Altıparmak
Benim bir dosyamda müvekkil dava derdestken akıl hastalığı nedeniyle kısıtlandı, vasi babası boşanma davasına gelerek anlaşmalı boşanmayı kabul etti. Vasi atandıktan sonra davayı vasiye yöneltebilirsiniz, ayrıca hükümlüler de talimat yoluyla dinlenebiliyor. Hem vasi hem hükümlü boşanmayı kabul ederse zaten boşanma gerçekleşir.
teşekkür ederim.Açıklayıcı oldu.
Old 16-03-2016, 10:44   #4
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

programın ismini şimdi hatırlayamadım ancak ceza davalarında nasıl hükümlü, tutuklu cezaevinden duruşma salonuna canlı bağlantı yapıp duruşmaya katılabiliyorsa hukuk davasında da bu olabilir...Hakim hükümlünün yüzünü de görmüş olur...diye düşünüyorum...
Old 18-03-2016, 10:44   #5
av.onuranildeniz

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım;

Aynı durumla ben de karşılaştım. Taraflar anlaşmalı boşanmak istiyor ancak protokol imzalatmak yerine açtığımız davanın karşı tarafça kabulünü uygun gördük. Bu sebeple çekişmeli bir boşanma davası açtık.

Dava açıldığında çekişmeli göründüğünden hakimler cezaevine tebligat yapıp hükümlü eşi dinlemeye gerek görmüyor. Vasinin dinlenilmesini yeterli buluyor. Ancak bu yaklaşım kesinlikle yanlıştır. Nitekim boşanma kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olmakla birlikte boşanma davaları nitelik itibariyle mali sonuçlar da doğurmaktadır. Kanaatimce böyle durumlarda dava dilekçesi hem vasiye hem de hükümlü eşe tebliğ edilmeli ve duruşma günü her ikisi de hazır bulundurularak yargılama yapılmalıdır. Nitekim boşanma kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak niteliğinde olduğundan hükümlünün bizzat dinlenmesi gerekir. Aynı zamanda mali sonuçlar doğuracağından vasinin de bulunması şarttır.

Mahkeme hakimiyle görüşün ve durumu izah ederek hükümlüye de tebligat çıkartılmasını ve duruşma günü mahkemede hazır bulundurulmasını talep edin.

Her ne kadar davayı çekişmeli açmış olsanız da karşı tarafında boşanmaya rıza gösterdiğini ve ilk duruşmada taleplerinizi kabul edeceğini bu yüzden 4721 s. TMK m.166/3 hükmünün uygulanma ihtimalinin doğacağına binaen bunun yapılması gerektiğini hakime izah edin.

AŞAĞIDA ATMIŞ OLDUĞUM YARGITAY KARARI SİZE YARDIMCI OLACAKTIR. ŞİMDİDEN İYİ ÇALIŞMALAR.

T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E:2012/22094
K:2013/8105
Karar Tarihi: 25.03.2013

BOŞANMA DAVASI - DAVALININ CEZAEVİNDE HÜKÜMLÜ OLARAK
BULUNMASININ HUKUKİ DİNLENİLME HAKKI TANINMADAN KARAR
VERİLMESİNİ GEREKTİRMEYECEĞİ - DAVALININ YOKLUĞUNDAN
HÜKÜM KURULMASI - HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak hüküm kurulması kural olarak mümkün
değildir. Davalının yargılamayla ilgili açıklamada bulunma, bu çerçevede savunmalarını ileri sürme ve
ispat hakkı mevcuttur. Bu hakkını, ancak kendisine davayla ilgili yasaya uygun şekilde tebligat
yapılmasıyla kullanabilir. Davalının, cezaevinde hükümlü olarak bulunması, hukuki dinlenilme hakkı
tanınmadan karar verilmesini gerektirmez. Kanuni temsilcisi bulunanlara kanun hükümleri gereğince
temsilcisine, bulunmayıp da bulunması gerekenlere usulüne uygun kanuni temsilci tayini yoluna
gidilerek, yine temsilcisine usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmeden, göstermesi halinde
delilleri toplanmadan yokluğunda karar verilmesi az önce açıklanan hukuki dinlenilme hakkını ihlal
eder ve bozma sebebi oluşturur. Bu husus gözetilmeden davalının yokluğundan hüküm kurulması
doğru bulunmamıştır.
(6100 S. K. m. 27)
Dava: Taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece
verilen yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı adına yasal temsilcisi (vasisi) tarafından
temyiz edilmekle, evrak okundu, gereği düşünüldü:
Karar: Davalının 24.6.2010 tarihinde kesinleşen ceza mahkemesi kararıyla, uzun süreli özgürlüğü
bağlayıcı cezaya mahkum olduğu, Amasya Kapalı Cezaevinde 3.6.2009 tarihinde cezasının infazına
başlandığı, davanın ise 16.8.2011 tarihinde açıldığı, davalıya <hükümlülüğü> sebebiyle kapalı infaz
kurumunun bildirimi üzerine 9.5.2012 tarihinde Ankara 3. Sulh Hukuk Mahkemesince 2012/478-754
Sayılı kararla vasi atandığı görülmektedir. Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmemiş, yargılama
sırasında <hükümlü> olarak cezaevinde bulunduğu bilindiği halde, vasi atanıp atanmadığı ilgili
merciiden sorulmakla yetinilmiş, atanmadığı bildirildiği halde hiçbir tebligat yapılmaksızın yokluğunda
hüküm kurulmuştur.
Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak hüküm kurulması kural olarak mümkün değildir.
Davalının yargılamayla ilgili açıklamada bulunma, bu çerçevede savunmalarını ileri sürme ve ispat
hakkı mevcuttur. Bu hakkını, ancak kendisine davayla ilgili yasaya uygun şekilde tebligat yapılmasıyla
kullanabilir. Davalının, cezaevinde hükümlü olarak bulunması, hukuki dinlenilme hakkı (H.M.K. m. 27)
tanınmadan karar verilmesini gerektirmez. Kanuni temsilcisi bulunanlara kanun hükümleri gereğince
temsilcisine, bulunmayıp da bulunması gerekenlere usulüne uygun kanuni temsilci tayini yoluna
gidilerek, yine temsilcisine usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmeden, göstermesi halinde
delilleri toplanmadan yokluğunda karar verilmesi az önce açıklanan hukuki dinlenilme hakkını ihlal
eder ve bozma sebebi oluşturur. Bu husus gözetilmeden davalının yokluğundan hüküm kurulması
doğru bulunmamıştır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının
yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere
oybirliği ile, 25.03.2013 tarihinde karar verildi. (¤¤)
Old 18-03-2016, 10:46   #6
av.onuranildeniz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ayse E.
programın ismini şimdi hatırlayamadım ancak ceza davalarında nasıl hükümlü, tutuklu cezaevinden duruşma salonuna canlı bağlantı yapıp duruşmaya katılabiliyorsa hukuk davasında da bu olabilir...Hakim hükümlünün yüzünü de görmüş olur...diye düşünüyorum...
Sayın Meslektaşım;
Programın ismi SEGBİS'ti. Ancak SEGBİS Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda düzenlenmiyor. Yalnızca Ceza Muhakemeleri Kanunu'nda düzenleniyor.
Old 19-03-2016, 19:22   #7
imsel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.onuranildeniz
Sayın Meslektaşım;
Programın ismi SEGBİS'ti. Ancak SEGBİS Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda düzenlenmiyor. Yalnızca Ceza Muhakemeleri Kanunu'nda düzenleniyor.
teşekkür ederim.evet bu sadece ceza davaların da uygulanıyormuş.
Old 19-03-2016, 19:26   #8
imsel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.onuranildeniz
Sayın Meslektaşım;

Aynı durumla ben de karşılaştım. Taraflar anlaşmalı boşanmak istiyor ancak protokol imzalatmak yerine açtığımız davanın karşı tarafça kabulünü uygun gördük. Bu sebeple çekişmeli bir boşanma davası açtık.

Dava açıldığında çekişmeli göründüğünden hakimler cezaevine tebligat yapıp hükümlü eşi dinlemeye gerek görmüyor. Vasinin dinlenilmesini yeterli buluyor. Ancak bu yaklaşım kesinlikle yanlıştır. Nitekim boşanma kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olmakla birlikte boşanma davaları nitelik itibariyle mali sonuçlar da doğurmaktadır. Kanaatimce böyle durumlarda dava dilekçesi hem vasiye hem de hükümlü eşe tebliğ edilmeli ve duruşma günü her ikisi de hazır bulundurularak yargılama yapılmalıdır. Nitekim boşanma kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak niteliğinde olduğundan hükümlünün bizzat dinlenmesi gerekir. Aynı zamanda mali sonuçlar doğuracağından vasinin de bulunması şarttır.

Mahkeme hakimiyle görüşün ve durumu izah ederek hükümlüye de tebligat çıkartılmasını ve duruşma günü mahkemede hazır bulundurulmasını talep edin.

Her ne kadar davayı çekişmeli açmış olsanız da karşı tarafında boşanmaya rıza gösterdiğini ve ilk duruşmada taleplerinizi kabul edeceğini bu yüzden 4721 s. TMK m.166/3 hükmünün uygulanma ihtimalinin doğacağına binaen bunun yapılması gerektiğini hakime izah edin.

AŞAĞIDA ATMIŞ OLDUĞUM YARGITAY KARARI SİZE YARDIMCI OLACAKTIR. ŞİMDİDEN İYİ ÇALIŞMALAR.

T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
E:2012/22094
K:2013/8105
Karar Tarihi: 25.03.2013

BOŞANMA DAVASI - DAVALININ CEZAEVİNDE HÜKÜMLÜ OLARAK
BULUNMASININ HUKUKİ DİNLENİLME HAKKI TANINMADAN KARAR
VERİLMESİNİ GEREKTİRMEYECEĞİ - DAVALININ YOKLUĞUNDAN
HÜKÜM KURULMASI - HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak hüküm kurulması kural olarak mümkün
değildir. Davalının yargılamayla ilgili açıklamada bulunma, bu çerçevede savunmalarını ileri sürme ve
ispat hakkı mevcuttur. Bu hakkını, ancak kendisine davayla ilgili yasaya uygun şekilde tebligat
yapılmasıyla kullanabilir. Davalının, cezaevinde hükümlü olarak bulunması, hukuki dinlenilme hakkı
tanınmadan karar verilmesini gerektirmez. Kanuni temsilcisi bulunanlara kanun hükümleri gereğince
temsilcisine, bulunmayıp da bulunması gerekenlere usulüne uygun kanuni temsilci tayini yoluna
gidilerek, yine temsilcisine usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmeden, göstermesi halinde
delilleri toplanmadan yokluğunda karar verilmesi az önce açıklanan hukuki dinlenilme hakkını ihlal
eder ve bozma sebebi oluşturur. Bu husus gözetilmeden davalının yokluğundan hüküm kurulması
doğru bulunmamıştır.
(6100 S. K. m. 27)
Dava: Taraflar arasındaki boşanma davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece
verilen yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı adına yasal temsilcisi (vasisi) tarafından
temyiz edilmekle, evrak okundu, gereği düşünüldü:
Karar: Davalının 24.6.2010 tarihinde kesinleşen ceza mahkemesi kararıyla, uzun süreli özgürlüğü
bağlayıcı cezaya mahkum olduğu, Amasya Kapalı Cezaevinde 3.6.2009 tarihinde cezasının infazına
başlandığı, davanın ise 16.8.2011 tarihinde açıldığı, davalıya <hükümlülüğü> sebebiyle kapalı infaz
kurumunun bildirimi üzerine 9.5.2012 tarihinde Ankara 3. Sulh Hukuk Mahkemesince 2012/478-754
Sayılı kararla vasi atandığı görülmektedir. Dava dilekçesi davalıya tebliğ edilmemiş, yargılama
sırasında <hükümlü> olarak cezaevinde bulunduğu bilindiği halde, vasi atanıp atanmadığı ilgili
merciiden sorulmakla yetinilmiş, atanmadığı bildirildiği halde hiçbir tebligat yapılmaksızın yokluğunda
hüküm kurulmuştur.
Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak hüküm kurulması kural olarak mümkün değildir.
Davalının yargılamayla ilgili açıklamada bulunma, bu çerçevede savunmalarını ileri sürme ve ispat
hakkı mevcuttur. Bu hakkını, ancak kendisine davayla ilgili yasaya uygun şekilde tebligat yapılmasıyla
kullanabilir. Davalının, cezaevinde hükümlü olarak bulunması, hukuki dinlenilme hakkı (H.M.K. m. 27)
tanınmadan karar verilmesini gerektirmez. Kanuni temsilcisi bulunanlara kanun hükümleri gereğince
temsilcisine, bulunmayıp da bulunması gerekenlere usulüne uygun kanuni temsilci tayini yoluna
gidilerek, yine temsilcisine usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmeden, göstermesi halinde
delilleri toplanmadan yokluğunda karar verilmesi az önce açıklanan hukuki dinlenilme hakkını ihlal
eder ve bozma sebebi oluşturur. Bu husus gözetilmeden davalının yokluğundan hüküm kurulması
doğru bulunmamıştır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının
yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere
oybirliği ile, 25.03.2013 tarihinde karar verildi. (¤¤)
ben de öyle yapmak istiyorum.dava dilekçesini hazırladım.yalnız hükümlüye henüz vasi tayini yapılmamış.kadının olmasını
istiyormuş mahkeme.kadın da olmak istemiyor o sebeple boşanma davasının esas nosunu istemişler hemen açmamı istiyor davayı.vasilik davasının duruşması 25 martta imiş.mecburen sadece hükümlünün cezaevi adresini gösterdim.bakalım ne olacak.
Old 19-03-2016, 19:38   #9
av.onuranildeniz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan imsel
ben de öyle yapmak istiyorum.dava dilekçesini hazırladım.yalnız hükümlüye henüz vasi tayini yapılmamış.kadının olmasını
istiyormuş mahkeme.kadın da olmak istemiyor o sebeple boşanma davasının esas nosunu istemişler hemen açmamı istiyor davayı.vasilik davasının duruşması 25 martta imiş.mecburen sadece hükümlünün cezaevi adresini gösterdim.bakalım ne olacak.
Siz vasilik dosyasına "Eşimle aramızda menfaat çatışması vardır. Vasilik görevini yerine getirmeme engel bir durumdur. Kendisine boşanma davası açacağımdan vasi olarak tayin edilmem usul ve yasaya açıkça aykırı olacaktır."

Şahsi kanaatimce menfaat çatışmasının varlığı için taraflar arasında açılmış bir davanın varlığı şarttır. Ancak benim dosyamda sulh hukuk mahkemesi boşanma davasına gerek görmedi. Dosyaya verdiğimiz dilekçe ile vasiyi değiştirdi.

Aşağıdaki yollardan hareket edebilirsiniz:

1) Sulh mahkemesi sizi vasi tayin etmişse; boşanma davasını açtıktan sonra davayı açtığınıza ilişkin sulh mahkemesine dilekçe vererek vasinin değiştirilmesini talep ediniz.

2) Sulh mahkemesi henüz sizi vasi tayin etmemişse önce boşanma davasını açıp daha sonra bu davayı gerekçe göstererek vasilik halini engelleyebilirsiniz.

3) Sulh mahkemesi sizi vasi tayin etmişse boşanma davasına ilişkin dava dilekçesinde bu durumu belirtip davanın görülmesi için sulh mahkemesinden kayyum tayin edilmesini aile mahkemesinden talep edebilirsiniz.

4) Sulh mahkemesi sizi vasi tayin etmişse genel uygulama olarak mahkeme tensip zaptı ile birlikte kayyum atanması için zaten sulh hukuk mahkemesine yazı yazıyor.
Old 19-03-2016, 21:57   #10
imsel

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.onuranildeniz
Siz vasilik dosyasına "Eşimle aramızda menfaat çatışması vardır. Vasilik görevini yerine getirmeme engel bir durumdur. Kendisine boşanma davası açacağımdan vasi olarak tayin edilmem usul ve yasaya açıkça aykırı olacaktır."

Şahsi kanaatimce menfaat çatışmasının varlığı için taraflar arasında açılmış bir davanın varlığı şarttır. Ancak benim dosyamda sulh hukuk mahkemesi boşanma davasına gerek görmedi. Dosyaya verdiğimiz dilekçe ile vasiyi değiştirdi.

Aşağıdaki yollardan hareket edebilirsiniz:

1) Sulh mahkemesi sizi vasi tayin etmişse; boşanma davasını açtıktan sonra davayı açtığınıza ilişkin sulh mahkemesine dilekçe vererek vasinin değiştirilmesini talep ediniz.

2) Sulh mahkemesi henüz sizi vasi tayin etmemişse önce boşanma davasını açıp daha sonra bu davayı gerekçe göstererek vasilik halini engelleyebilirsiniz.

3) Sulh mahkemesi sizi vasi tayin etmişse boşanma davasına ilişkin dava dilekçesinde bu durumu belirtip davanın görülmesi için sulh mahkemesinden kayyum tayin edilmesini aile mahkemesinden talep edebilirsiniz.

4) Sulh mahkemesi sizi vasi tayin etmişse genel uygulama olarak mahkeme tensip zaptı ile birlikte kayyum atanması için zaten sulh hukuk mahkemesine yazı yazıyor.
ilginize teşekkür ederim.sizin ikinci başlıktaki açıklamanız doğrultusunda düşünüyorum.saygılar
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tutuklu - Hükümlü - Vekalet - Boşanma Av. Ahmet Rahman METİN Meslektaşların Soruları 1 28-11-2011 21:06
hükümlü eşten boşanma Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 26-10-2011 21:44
Boşanma ve 3. kişiden tazminat talebi ADALET44 Meslektaşların Soruları 3 08-03-2011 09:02
Cezaevinde Hükümlü Eşten Boşanma Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 28-07-2009 09:56
Hükümlü kişiden vekalet alma prosedürü gunay7 Meslektaşların Soruları 2 06-06-2008 10:57


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06382203 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.