Satış Bedelinin Para Dışında Bir Edim Olarak Belirlenmesi, İspat

Merhabalar Saygıdeğer Meslektaşlarım,

Müvekkil 2012 yılında eşinden bedeli karşılığında bir arsa atın alıyor. O dönem için eski eşinden miras kalan zeytinlik ve evi satıyor, bir kısmı harcanıyor. Kalan kısmı ile eşine bedel ödeniyor. Davacı 10 seneye 1 ay kala tapu iptal ve tescil davası açıyor. İddiası arsayı bir ömür mutlu yaşayacakları inancı ile devredildiği ve semenin bu anlamda ödenmediği ve aldatıldığı. Tapu senedinde satış ve satış bedelinin alındığı imza altına alınıyor. Boşanma davasında da Müvekkil hiçbir delil bildirememiş ve ağır kusurlu bulunmuş.

İddia edildiği gibi mutlu bir evlilik amacı ile arsanın devredildiğinin ispatı satış senedinin aksini iddia ettikleri için davacı tarafta . Ancak burada yazılı veya tanık gibi bir ispat koşulu var mıdır? Aldatmayı her türlü delille ispat edebilirler ancak burada satışın sanış senedi aksine başka bir edim karşılığında devredildiğinin ispat şartı ve şekili nedir?

Bir de aldatmaya dayanıyorlar dava dilekçesinde. Ancak taşınmaz devredileli 10 yıl olmuş, beyan ettikleri de taşınmaz devrinden sonra sürekli huzursuzlukların olduğu ve evlilik hayatının müvekkil tarafından çekilmez hale getirtildiği. Boşanma davasının kesinleşmesi 1 yıl kadar önce. Burada hak düşürücü sürenin geçtiğini düşünüyorum. Davacı taraf boşanma ile kesin hükümden itibaren 1 yıl gibi dile getirmiştir.

Davacının dediği dahi olsa tapu devrinden 10 yıl kadar birlikte yaşamışlar, evli kalmışlar. Semenin ödenmesi koşulu da kanımca sağlanmış diyebilir miyiz?

Nazik cevaplarınız için şimdiden teşekkür ediyorum.

İyi günler, iyi bayramlar diliyorum.

HMK m. 200 ve 201'e göre senede karşı senetle ispat zorunluluğu var. Fakat olayınızda HMK m. 203'deki a ve ç bentleri uygulama alanı bulacaktır. Buna göre davacı tanık dinletebilme imkanına sahiptir.

Satış senedinin aksine başka bir edim karşılığı ifa edildiğine dair davacı tarafından sunulan deliller delil başlangıcı olarak kabul edilip tanık beyanlarıyla ispatlanabilir. Tabi yerel mahkemeler, resmi senette satış bedelinin tamamen ve nakden ödenmiş olduğunun yazılı olduğu, resmi senetteki bu beyanın aksinin aynı güçte başka bir delil ile ispatlanması gerektiği düşüncesindeler fakat Yargıtay delil başlangıcı olarak kabul edilip destekleyici delillerle ispat edilebileceğini ifade ediyor.

Son olarak bahsettiğiniz hususla alakalı TMK m. 2'ye dayalı bir savunma yapabilirsiniz.

Alıntı: Yazan av.hyurdakul HMK m. 200 ve 201'e göre senede karşı senetle ispat zorunluluğu var. Fakat olayınızda HMK m. 203'deki a ve ç bentleri uygulama alanı bulacaktır. Buna göre davacı tanık dinletebilme imkanına sahiptir. Satış senedinin aksine başka bir edim karşılığı ifa edildiğine dair davacı tarafından sunulan deliller delil başlangıcı olarak kabul edilip tanık beyanlarıyla ispatlanabilir. Tabi yerel mahkemeler, resmi senette satış bedelinin tamamen ve nakden ödenmiş olduğunun yazılı olduğu, resmi senetteki bu beyanın aksinin aynı güçte başka bir delil ile ispatlanması gerektiği düşüncesindeler fakat Yargıtay delil başlangıcı olarak kabul edilip destekleyici delillerle ispat edilebileceğini ifade ediyor. Son olarak bahsettiğiniz hususla alakalı TMK m. 2'ye dayalı bir savunma yapabilirsiniz.

Değerli paylaşımlarınız için teşekkür ediyorum. Dediğiniz gibi yasal olarak çok doğru olmasa da ben yine senetle ispat kuralı olduğunu ve süreler dikkate alındığında açıkça kötü niyetli dava ikamesi olduğunu belirtmekten başka çok da yapacağım bir şey yok. HMK 203 a bendine ilişkin eş de olsa senetle ispat kuralı geçerlidir şeklinde bir Yargıtay kararına rastlamıştım