Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Açılmış davaya vekaletname sunulmaması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 28-06-2013, 20:14   #1
lawyergm

 
Varsayılan Açılmış davaya vekaletname sunulmaması

Sayın meslektaşlarım..İlam alacağından dolayı başlatılan icra takibinde borçlu tarafından icra mahkemesinde faize ve ferilerine itiraz ediliyor.ancak duruşmaya davacı vekili olduğunu beyan eden avukat geliyor.ancak vekaletname yok.mahkeme gelecek celseye kadar süre veriyor.Ancak 2. duruşmada karşı taraf yine vekaletname sunmuyor.Mahkeme tekrar sunması için gelecek celseye kadar süre veriyor.3.duruşmada davalı taraf HMK 77. madde gereği davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep ediyor.Davacı vekili icra dosyasında vekaletnamesinin olduğunu beyan ediyor.Ancak mahkeme dosyayı incelemeye alıyor.Bu durumda icra dosyasında vekaletname olması o icra dosyasına ilişkin açılan şikayet davasında avukatın temsil yetkisi olduğu anlamına gelir mi?
Ayrıca icra dosyasındada vekaletname olmaması durumunda davalı tarafın itiraz etmiş olmasından dolayı bu durum davalı taraf için usuli kazanılmış müktesep hak teşkil eder mi?Yani davacı vekili vekaletnamesi sunarsa dava şartı gerçekleşmiş olur mu?Yoksa davalının kazanılmış hakkı söz konusu denilerek davanın reddine mi karar verilmesi gerekir?
Old 28-06-2013, 21:08   #2
olgu

 
Varsayılan

Meslektaş inat etmiş vekalet sunmayarak. Bazen doğru bildiklerimizi uygulamak gerek ama coğu zaman müvekkil zararına olabileceğinden eyvallah demek zorunda kalıyoruz.

Sizin olayla birebir uyuşmasada benzer olduğunu düşündüğüm bir karar.
Alıntı:
T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/31220

K. 2013/7095

T. 4.3.2013

• USULSÜZ TEBLİGAT NEDENİYLE ŞİKAYET ( Şikayetin Medeni Usul Hukuku Anlamında Dava Olmadığı - Şikayet Dilekçesinde Tarafların Adreslerinin Gösterilmemesi Nedeniyle İstemin Reddedilemeyeceği )

• ŞİKAYETİN MEDENİ USUL HUKUKU ANLAMINDA DAVA OLMAMASI ( Usulsüz Tebligat Nedeniyle Şikayet/Taraf Adreslerinin İcra Takip Dosyasında Mevcut Olduğu - Şikayet Dilekçesinde Tarafların Adreslerinin Gösterilmemesi Nedeniyle İstemin Reddedilemeyeceği )

• TARAFLARIN ADRESLERİNİN ŞİKAYET DİLEKÇESİNDE GÖSTERİLMEMESİ ( Usulsüz Tebligat Nedeniyle Şikayet/Taraf Adreslerinin İcra Takip Dosyasında Mevcut Olduğu - Şikayetin Medeni Usul Hukuku Anlamında Dava Olmadığı/Esasa Girileceği )

• ŞİKAYET DİLEKÇESİNDE TARAFLARIN ADRESLERİNİN GÖSTERİLMEMESİ ( Usulsüz Tebligat Nedeniyle Şikayet/Taraf Adreslerinin İcra Takip Dosyasında Mevcut Olduğu - Şikayetin Medeni Usul Hukuku Anlamında Dava Olmadığı/Esasa Girileceği )

2004/m.16

ÖZET : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun ise ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır. Şikayet medeni usul anlamında bir dava olmadığından HMK’da düzenlenen davaya ilişkin koşullar aranmaz. Tarafların adresleri icra takip dosyasında mevcut olup, şikayet dilekçesinde gösterilmemesi istemin reddini gerektirmez. Bu durumda esasa girilmesi gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi M.Murat Madranefe tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

KARAR : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun ise ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır.

Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiası İİK.'nun 16. maddesine dayalı şikayet olup şikayet medeni usul anlamında bir dava olmadığından HMK’da düzenlenen davaya ilişkin koşullar aranmaz. Tarafların adresleri icra takip dosyasında mevcut olup, şikayet dilekçesinde gösterilmemesi istemin reddini gerektirmez.

O halde mahkemece borçlunun şikayetinin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile dava şartı yokluğundan davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 28-06-2013, 21:23   #3
lawyergm

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan olgu
Meslektaş inat etmiş vekalet sunmayarak. Bazen doğru bildiklerimizi uygulamak gerek ama coğu zaman müvekkil zararına olabileceğinden eyvallah demek zorunda kalıyoruz.

Sizin olayla birebir uyuşmasada benzer olduğunu düşündüğüm bir karar.
bu karar aleyhimize maalesef.. çünkü karşı yanda biz varız
Old 01-07-2013, 15:12   #4
Av.Ömer Erlat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan lawyergm
Sayın meslektaşlarım..İlam alacağından dolayı başlatılan icra takibinde borçlu tarafından icra mahkemesinde faize ve ferilerine itiraz ediliyor.ancak duruşmaya davacı vekili olduğunu beyan eden avukat geliyor.ancak vekaletname yok.mahkeme gelecek celseye kadar süre veriyor.Ancak 2. duruşmada karşı taraf yine vekaletname sunmuyor.Mahkeme tekrar sunması için gelecek celseye kadar süre veriyor.3.duruşmada davalı taraf HMK 77. madde gereği davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini talep ediyor.Davacı vekili icra dosyasında vekaletnamesinin olduğunu beyan ediyor.Ancak mahkeme dosyayı incelemeye alıyor.Bu durumda icra dosyasında vekaletname olması o icra dosyasına ilişkin açılan şikayet davasında avukatın temsil yetkisi olduğu anlamına gelir mi?
Ayrıca icra dosyasındada vekaletname olmaması durumunda davalı tarafın itiraz etmiş olmasından dolayı bu durum davalı taraf için usuli kazanılmış müktesep hak teşkil eder mi?Yani davacı vekili vekaletnamesi sunarsa dava şartı gerçekleşmiş olur mu?Yoksa davalının kazanılmış hakkı söz konusu denilerek davanın reddine mi karar verilmesi gerekir?

Sayın Meslekdaşım,

HMK'nun 77. Maddesi sorunuza cevap olabilir. Aktardığınız somut olayda tanınan kesin süre içinde vekaletname verilmemiş ve asil de yapılan işlemlere muvafakat etmemiş ise dava açılmamış sayılır.
İcra dosyasında vekil ile müvekkil arasında vekalet ilişkisinin kurulmuş olması şikayet prosedüründe de vekalet ilişkisinin varlığını gerektirmez. HMK'nun 76. Maddesi dava ve işlerde vekaletnamenin ibrazını zorunlu görüyor.
Selamlar.
Av.Ömer Erlat
Old 01-07-2013, 17:51   #5
lawyergm

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Erlat
Sayın Meslekdaşım,

HMK'nun 77. Maddesi sorunuza cevap olabilir. Aktardığınız somut olayda tanınan kesin süre içinde vekaletname verilmemiş ve asil de yapılan işlemlere muvafakat etmemiş ise dava açılmamış sayılır.
İcra dosyasında vekil ile müvekkil arasında vekalet ilişkisinin kurulmuş olması şikayet prosedüründe de vekalet ilişkisinin varlığını gerektirmez. HMK'nun 76. Maddesi dava ve işlerde vekaletnamenin ibrazını zorunlu görüyor.
Selamlar.
Av.Ömer Erlat

HMK 76. maddede dava ve işler dediğine göre icra emrinin faiz yönünden kısmen iptali sebebiyle icra hukuk mahkemesindeki şikayet talebi iş olarak nitelendirilecek.O halde mahkeme şikayet talebinin reddine karar vermesi gerekirdi.Ama maalesef dosyayı incelemeye aldı.
Peki şikayet bir dava olmadığına göre dava şartlarıda aranmaz.Fakat vekaletname sunmak bir dava şartı olduğuna göre dava olmayan şikayet talebinde bu husus nasıl uygulanacak?Çünkü 77. maddede vekaletnamesini sunulmaması durumunda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği yazıyor.Bunun yorumu nasıl olacak?
Ayrıca biz itirazımızı duruşma sırasında belirttik.Bu itirazımız şikayetçi vekilinin vekaletnameyi sunması halinde bizim açımızdan bir usuli müktesep(kazanılmış) hak teşkil eder mi? Yoksa davacı vekili tarafından eksiklik giderildiği için şikayet talebi devam mı eder?
Old 02-07-2013, 11:23   #6
Av.Ömer Erlat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan lawyergm
HMK 76. maddede dava ve işler dediğine göre icra emrinin faiz yönünden kısmen iptali sebebiyle icra hukuk mahkemesindeki şikayet talebi iş olarak nitelendirilecek.O halde mahkeme şikayet talebinin reddine karar vermesi gerekirdi.Ama maalesef dosyayı incelemeye aldı.
Peki şikayet bir dava olmadığına göre dava şartlarıda aranmaz.Fakat vekaletname sunmak bir dava şartı olduğuna göre dava olmayan şikayet talebinde bu husus nasıl uygulanacak?Çünkü 77. maddede vekaletnamesini sunulmaması durumunda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği yazıyor.Bunun yorumu nasıl olacak?
Ayrıca biz itirazımızı duruşma sırasında belirttik.Bu itirazımız şikayetçi vekilinin vekaletnameyi sunması halinde bizim açımızdan bir usuli müktesep(kazanılmış) hak teşkil eder mi? Yoksa davacı vekili tarafından eksiklik giderildiği için şikayet talebi devam mı eder?

Sayın Meslekdaşım,
Burada "Dava" kavramını geniş düşünmek gerekir. Bence şikayet üzerine yürütülen yargılama hem mevcut HMK 76-77. Maddeleri kapsamında hem de önceki HUMK'nun 67. Maddesi anlamında bir "dava" olarak değerlendirilmelidir. Bu kapsamda "dava şartı" değerlendirmeniz sizin somut olayada uygundur.
Sizi çokça aydınlatacak bir iki karar önereceğim. Kararlar Baki Kuru'nun 1990 baskı tarihli Usul kitabının 1. cilt 1072/124. sayfasında var. Ayrıca aynı kitabın 822-823. sayfalarında sizi çokça aydınlatacak bilgiler var. İşinize yarayacak kararların numaralarını veriyorum.
Y. 4. HD. 21.4.1989, 3661/3811- Y. 4.HD. 14.11.1988 6032/9587- Y. 3.HD.19.02.1987 821/1730
Avukatın elinde temsil yetkisine haiz olduğunu belgeleyen vekaletname mevcut olabilir. Ancak vekaletname dosyaya ibraz edilmemişse işsahibi ile avukat arasında somut davada bu temsil yetkisinin kullanılmasına ilişkin avukatlık sözleşmesinin kurulmadığı dolayısıyla avukatın iş sahibi temsil salhiyetinin de olmadığı söylenebilir. Bu avukatlık hukuku yönünden yapılacak bir değerlendirme olur ama sizin eliniz de HMK gibi çok daha güçlü araçlar mevcuttur.
Mahkeme avukatın vekaletnamesinin varlığını resen gözetecektir. Size önerdiğim kararlarda da göreceksiniz avukat davada vekaletname sunmamış ancak temyiz safhasında sunmuş Yüksek Mahkeme HUMK 67. Maddesine aykırı olarak davaya bakılmasını bozma nedeni yapmış. Bana göre mahkeme bu safhada da vekaletname sunulsa da dikkate almamalı HMK'nun 76. ve 77. Maddesine göre karar vermelidir.
Selam ve saygılar.
Av.Ömer Erlat
Old 02-07-2013, 16:42   #7
olgu

 
Varsayılan

Benim düşüncem, önceki mesajda da sunduğum karara uymakta. Şikayet tek başına bir hukuki uyuşmazlık olarak çözümlemek mümkün değil.
İcra dosyası olmadan şikayet dosyası bir anlam ifade etmez, bu sebepten şikayetin ayrılmaz bir parçasıdır.

İcra dosyasına sunulan vekaletname mevcutken şikayet dosyasına da ayrıca vekaletname sunmanın çok da şart olduğunu düşünmüyorum.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Davaya Cevap Süresi Kaçırılmasının Davaya Etkisi Nedir? nanu Meslektaşların Soruları 17 16-10-2016 00:36
HMK Md.222 Defter Sunulmaması ile ilgili bir soru işareti ? Covuc Meslektaşların Soruları 8 26-01-2012 18:48
yerel mahkemede davaya bakan mahkeme başkanı - temyizde aynı davaya üye olarak katılabilir mi? harkan Meslektaşların Soruları 2 20-06-2011 08:23
davaya cevap-avukatın sonradan davaya dahil olması aysee Meslektaşların Soruları 3 25-04-2011 21:57
sonradan öğrenilen mirasın reddinin açılmış davaya etkisi orhan üçyıldız Meslektaşların Soruları 1 02-11-2009 00:13


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04104900 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.