Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yargıtay kararı arıyorum

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-07-2008, 11:57   #1
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan Yargıtay kararı arıyorum

Sayın meslektaşlarım,
Yargıtay 11. HD.nin 2004/11756 Esas ve 12.HD.nin 2003/14289 Esas sayılı içtihatlarına acil ihtiyacım var. Yardımcı olabileceklere şimdiden teşekkür ederim. Saygılarımla.
Old 03-07-2008, 12:06   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/11756
K. 2005/9871
T. 17.10.2005

ÖZET: İcra dosyası derdest olup, henüz infaz edilmiş değildir. Davacı vekilinin asıl istemi, takip dosyasında müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi yönündedir.O halde, davanın icra takibinden sonra açılmış borçlu olmadığının tespiti davası olduğu, bu davanın takip alacaklısına karşı açılması gerektiği, takip alacaklısı … İnş. Ltd. Şti'nin bu davada taraf bulunmadığı dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.

(2004 S. K. m. 72) (1086 S. K. m. 73)

Dava: Taraflar arasında görülen davada İzmir Asliye 5. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 04.03.2004 tarih ve 2003/554-2004/119 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılar tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, dava dışı Yedi Su inş. Ltd.Şti'nin 30.9.1999 tarihli bonodan dolayı müvekkili aleyhine takip başlattığını,bu şirketin daha önce bazı işlerin yapımını üstlendiğini,ödeme emrinde 1.200.000.000 TL asıl alacak, sözleşmelere dayalı 3.744.000.000 TL cezai şart ve 2.080.000.000 TL faiz talep ettiğini, davalı Sıddık Şahin'in anılan şirket adına para alma yetkisi olmadığı halde takibe konu senetleri daha önce tahsil eden şahıs olduğunu,diğer davalıların ise bono altında imzası bulunan müvekkilinin eski yöneticileri bulunduklarını,yapılan görüşmede bu bonoyu ödediklerini,diğer davalı Sıdık Şahin'den de 15.02.2000 tarihli ibraname aldıkların açıkladıklarını, bu nedenle itfa nedeniyle icraya ve borca itiraz edildiğini,davalı Sıdık Şahin'in yüklenici şirketin yetkilisi olmadığı gerekçesiyle bu istemin ret edildiğini, şirketin icra dosyasında kısmen tahsilat yaptığını,davalı eski yöneticilerin basiretli davranmadığını ileri sürerek, icra dosyasından dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının,davalıların borçlu olduklarının tespitine, bu takip ve itiraz dosyaları sonucu ortaya çıkacak borcun takipteki şekliyle davalılardan tahsiline,icra ve itiraz dosyaları sonucu müvekkilince ödenmek zorunda kalınacak borcun aynı koşullarda davalılardan rücuen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalılar İlyas Aşık, Osman Oral ve Musa Gürbüz vekili, takibe konu senedin davacı kooperatifin istinat duvarlarının yapımını üstlenen Yedi Su İnş.Ltd.Şti.yetkilisi olan davalı Sıdık Şahin'e verilen üç senetten biri olduğunu,bu şahsın şirket adına ek sözleşmeye de imza attığını,şirket adına genel kurullara katıldığını,müvekkillerinin şirketin temsilcisi olmadığını sonradan öğrendiklerini,hatta 1.200.000.000 TL bedelli senedin protesto edilmesi üzerine üç adet toplam 5.250.000.000 TL bedelli üye senetlerinin de şirket adına bu şahsa teslim edildiğini,senetlerde şirket temsilcisinin cirosunun bulunduğunu,temsile ses çıkarmadığını,uyuşmazlık konusu senet dışında problem olmadığını, kötü niyetle takibe konulduğunu,yetkisiz temsil kurallarının uygulanması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Diğer davalı Sıddık Şahin, Yedi Su Ltd.Şti ile bir bağının olmadığını,yöneticilerini tanıdığını,davacı kooperatifin bir kısım işlerin yapması nedeniyle yöneticileriyle tanıştığını,yardım amaçlı senet alış verişlerini yaptığın, şirketin verdiği bilgi doğrultusunda 15.02.2000 tarihli belgeyi düzenlediğini,uyuşmazlığın davacı ile şirketi ilgilendirdiğini bildirerek,davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, iddia, savunmalar, toplanan kanıtlar benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı Sıdık Şahin'in davacının yüklenicisi Yedi Su İnş.Ltd.Şti. firmasının temsilcisi olmadığı, davacının önceki yönetim kurulu üyeleri olan diğer davalıların uyuşmazlık konusu 1.200.000.000 TL bedelli 30.09.1999 tarihli bono bedelini bu şahsa ödedikleri, gerekli özeni göstermedikleri, 1999 yılı genel kurulunda ibra edilmedikleri,15.02.2000 tarihli belgenin bağlayıcı niteliğinin bulunmadığı, yüklenici firmanın davada taraf gösterilmediği, icra takip dosyasında ödeme bulunmadığı, bu nedenle borçlu olmadığının tespiti ve eda taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davalıların İzmir 13.İcra Müdürlüğü'nün 2001/21952 sayılı dosyasında takibe konulan 7.024.000.000 Türk Lirası'ndan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarının tespitine, diğer taleplerin reddine karar verilmiştir.

Dava, icra takibine konu borçtan dolayı borçlu bulunmadığının ve bu takipten dolayı davalıların borçlu olduklarının tespiti, takip ve daha önce bu takibe yönelik itiraz sonucu verilmiş İcra Tetkik Merci kararı uyarınca ortaya çıkacak borç tutarının takipteki şekliyle davalılardan alınması, bu nedenlerle alacaklıya ödenmek zorunda kalınacak tüm meblağın rücuen tahsili istemlerine ilişkindir. Davacı tarafından düzenlenmiş 30.09.1999 vadeli ve 1.200.000.000 TL bedelli bononun,lehdarı dava dışı Yedi Su İnş.Ltd.Şti. tarafından kambiyo senetlerine özgü icra takibi yoluyla takibe konulduğu, davacının itfa nedeniyle İcra Tetkik Merciine yapmış olduğu itirazın ret edildiği, takibin derdest bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir. Bu senedin,davacı ile dava dışı takip alacaklısı arasında akdedilen eser sözleşmesine ek olarak yapılan 28.07.1999 tarihli sözleşme uyarınca düzenlenip verildiği, takip talebinde gecikme faizi dışında ayrıca anılan sözleşmeye istinaden 3.744.000.000 TL gecikme tazminatının talep edildiği hususları da dosya kapsamıyla sabittir.İcra dosyası derdest olup, henüz infaz edilmiş değildir.Davacı vekilinin asıl istemi,İzmir 13 ncü icra Müdürlüğü'nün 2001/21952 esas sayılı takip dosyasında müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi yönündedir.O halde,davanın icra takibinden sonra açılmış borçlu olmadığının tespiti davası olduğu,bu davanın takip alacaklısına karşı açılması gerektiği, takip alacaklısı Yedi Su İnş. Ltd. Şti'nin bu davada taraf bulunmadığı dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın, davalılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.10.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 03-07-2008, 12:09   #3
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

İİK 71. maddeye göre yapılan şikayet davasında, borçlu tarafça ödeme belgesine sonradan eklenen ibarelerle (bunların geçersizliği ile) ilgili başka içtihatlar da işime yarayabilir.
Old 03-07-2008, 12:12   #4
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2003/14289
K. 2003/17738
T. 16.9.2003

ÖZET: Belgedeki imza alacaklı tarafça inkar edilmemiş olup, "çekler hükümsüzdür. Senet teslim edilmiştir" ibarelerinin sonradan belgeye ilave edildiği iddia edilmiştir. Bu durumda mercice bilirkişi incelemesi yaptırılarak alacaklı iddiası değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.


(2004 S. K. m. 169/a)

Dava : Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

Karar : Borçlu her ne kadar ihtiyati haciz sırasında borcun kendisine ait olduğunu kabul etmiş ise de, ödeme emrinin tebliği üzerine İİK' nun 169/a maddesi uyarınca borcun itfa veya imhal edildiği iddiasını ileri sürebilir. Borçlu tarafça yargılamada ibraz edilen 30.07.2002 tarihli tutanak başlıklı belgede takip dayanağı çeklerin açıkça belirtilerek verilen yeni senetler karşılığında çeklerin hükümsüz kaldığı alacaklı tarafça kabul edilmiştir. Belgedeki imza alacaklı tarafça inkar edilmemiş olup, "çekler hükümsüzdür. Senet teslim edilmiştir" ibarelerinin sonradan belgeye ilave edildiği iddia edilmiştir. Bu durumda mercice bilirkişi incelemesi yaptırılarak alacaklı iddiası değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın reddine karar verilmesi isabetsizdir.

Sonuç : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.'nun 428.maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.9.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
yargıtay kararı arıyorum av.sgenc Meslektaşların Soruları 3 09-05-2008 08:17
yargıtay kararı arıyorum advocat63 Meslektaşların Soruları 1 04-01-2008 14:01
Yargıtay kararı arıyorum ceren ünsal Meslektaşların Soruları 6 30-12-2007 21:20
Yargıtay Kararı arıyorum Av.Selim HARTAVİ Meslektaşların Soruları 1 06-09-2007 17:46
yargıtay kararı arıyorum.. AV.BERAT KAZLI Meslektaşların Soruları 6 12-05-2007 17:55


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04578304 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.