Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Taahhüdü İhlal / Denetimli Serbestlik Tedbiri sureti ile İnfaz

Yanıt
Konu Notu: 4 oy, 5,00 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-03-2013, 18:01   #1
av.sercan35

 
Varsayılan Taahhüdü İhlal / Denetimli Serbestlik Tedbiri sureti ile İnfaz

Merhaba;
Maraş İnfaz Hakimliği'nin 2013/400 E ve 2013/396K sayılı emsal teşkil eden kararı hakkında bilgi sahibi olan var mı?Bu karara göre anladığım kadarıyla taahüdü ihlalden ceza alanlar, Denetimli Serbestlik Tedbiri uygulanmak suretiyle ceza infaz ediliyor.Zaten disiplin hapis cezası olan taahüdü ihlal cezalarına uygulanabilir mi?İlamı paylaşıyorum.görüşleriniz için teşekkür ettim.
T.C
K.MARAŞ İNFAZ HÂKİMLİĞİ
DOSYA NO : 2013/400
KARAR NO : 2013/396


GEREKÇELİ KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
HAKİM : KATİP : TALEP EDEN HÜKÜMLÜ:........
KARAR TARİHİ: 14/02/2013
TALEP : Koşullu Salıverilme Tarihine Kadar Bakiye Hükmün Denetimli Serbestlik Tedbiri Uygulanmak Suretiyle İnfazı

Kahramanmaraş C.Başsavcılığı ilamat ve infaz bürosunun 14/02/2013 tarih ve 2012/1435 ilamat sayılı yazısı ile hükümlü ..... ..... hakkında 6291 Sayılı Yasa ile 5275 Sayılı İnfaz Kanununa eklenen 105/a ve geçici 3 ncü madde uyarınca hükümlünün talebi hususunda karar verilmesi talep edilmiş olmakla :

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Hükümlü hakkındaki infaz dosyasının incelenmesinde hükümlünün borçlunun ödeme Şartını ihlal suçundan verilen cezanın infaz edildiğinin görüldüğü 6291 sayılı yasa ile 5275 Sayılı CGTİHK "na eklenen 105/A maddesinde hükümlülerin denetimli serbestlikten yararlanabilmesi için açık ceza infaz korumunda yada açığa ayrılma koşullarını taşıdığı tarihinden itibaren kapalı ceza infaz kurumunda 6 ay süre ile cezasını infaz etme koşulunun arandığı ancak;

31.01.2013 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6411 sayılı CGTİHK "nun"da değişiklik yapılmasına dair kanunun 13 ncü maddesi ile 5275 sayılı yasaya eklenen geçici 4 ncü madde gereğince 5275 sayılı yasanın 105/A maddesinin 1 /a,b ve 105/2 fıkralarındaki açık ve kapalı ceza İnfaz kurumlarında 6 ay infaz koşulunun ve çocuk eğitim evinde toplam cezanın 5/1 ini infazı koşulunun 31.12.2015 tarihine kadar ertelendiği bu durumda tazyik hapisleri için denetimli serbestlik uygulaması yapılabilmesine engel kalmadığı 6411 sayılı yasanın lafzından ve sistematiğinden açıkça tazyik hapisleri yönünden denetimli serbestlik uygulanmasının yapılamayacağına yönelik bir düzenleme olmadığının görüldüğü zira yasa koyucunun amacının disiplin ve tazyik hapislerinde hükümlünün denetimli serbestlikten yararlanmaması yönünde olması halinde aynı yasanın 4 ncü maddesi ile 5275 Sayılı yasanın 17 nci maddesinde yapılan değişiklikteki gibi açıkça disiplin veya tazyik hapsine mahkum olanların bu yasadan yararlanamayacağı şeklinde düzenlemeye yer verilmesi gerektiği yasa koyucunun bir şeyi açıkça yasaklamaması halinde kural olarak o şeyin yasaklanmadığı ve uygulanabilir olduğunun kabulü gerektiği bu nedenle tazyik hapisleri yönünden de denetimli serbestlik uygulamasının yapılması gerektiği;

Kaldı ki Adam öldüren, gasp, hırsızlık, ırza geçme gibi yüz kızartıcı suçlar ve daha nitelikli suçlar işleyenlerin dahi bu yasadan yararlanır iken taahhüdü ihlal suçu gibi tazyik hapsi cezası ile cezalandırılan suçlar yönünden yasadan yararlandırılmamasının infazda eşitlik ve Adalet Kurallarına aykırılık teşkil edeceği kamu vicdanını yaralayacağı kanaatine varılmakla talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

K A R A R :
Yukarıda açıklanan nedenlerle :

1- Hükümlü ..... ..... 'un 6291 sayılı yasa ile 5275 Sayılı Yasaya eklenen 105/A ve geçici 3 ncü madde ile 6411 Sayılı yasa ile 5275 sayılı yasaya eklenen geçici 4 ncü maddesi uyarınca infaz etmekte olduğu cezasının 14.02.2013 tarihinden geçerli olmak üzere hak ederek salıverilme tarihi olan 15.05.2013 tarihine kadar Denetimli Serbestlik Tedbiri Uygulanmak Suretiyle İNFAZINA,

2- Hükümlü hakkında uygulanacak Denetimli Serbestlik Tedbirinin I05/A-5 maddesi gereğince Denetimli Serbestlik Müdürlüğünce BELİRLENMESİNE,

3- Hükümlünün;
a)- Ceza İnfaz Kurumundan ayrıldıktan sonra talebinde belirttiği Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne 3 gün içinde müracaat etmemesi,
b)- Hakkında belirlenen Yükümlülüklere Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün hazırladığı denetim ve iyileştirme programına Denetimli Serbestlik görevlilerinin bu kapsamdaki uyarı ve önerileri ile hakkında hazırlanan denetim planına uymamakta ısrar etmesi,
c)- Ceza İnfaz Kurumuna geri dönmek istemesi halinde;
Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün talebi üzerine hak ederek salı verme tarihine kadar cezasının infazı için kapalı ceza infaz kurumuna hakimliğimizce gönderilmesine karar verileceği hususunun hükümlüye İHTARINA,

4- Mahkememiz kararının Ceza infaz kurumu yönetimince hükümlüye tebliğ edilerek tebliğ tebellüğ belgesinin infaz dosyasına EKLENMESİNE,

Dair evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda Hükümlünün yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde mahkememize yada mahkememize gönderilmek üzere Ceza İnfaz Kurumuna verilecek dilekçe ile K.Maraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinde itiraz yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/02/2013
Old 04-03-2013, 08:15   #3
Av. Taner BAŞ

 
Varsayılan

Disiplin Hapsi Cezalarının İnfazı: Bu cezaların infazı hapis cezalarının infazı gibidir. Hapis cezalarında olduğu gibi 5275 Sayılı Kanunun 19. maddesi gereği hükümlünün ilam adresine Çağrı Kağıdı ç ıkarılır, tebliğden itibaren 10 gün içinde infaz C.Savcılığına hükümlünün gelmesi istenir. Hükümlü 10 gün içinde gelir ise cezanın infazına başlanır. Gelmez ise, hakkında hapis cezalarında olduğu gibi Yakalama Emri çıkarılır. Disiplin hapislerinin normal hapis cezalarından en büyük farkı 5271 S.K.’nun 2/I maddesinde açıklanmıştır. 5271 Sayılı C.M.K.’nın 2/I maddesine göre, “Disiplin Hapsi, kısmi bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış olan fiil dolayısıyla verilen, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, ön ödeme uygulanamayan tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adli sicil kayıtlarına geçirilemeyen hapsi”, ifade eder.
İnfaz aşamasında Disiplin Hapsi cezalarının diğer Hapis cezalarından farkları:
1- Disiplin Hapsi cezaları normal ilamat defterine kayıt edilmez, ayrı bir “Disiplin ve tazyik hapsi defterine” kayıt edilir. 2- Disiplin Hapsi cezaları ertelenemez, diğer hapis cezalarında 3 yıla kadar (3 yıl dahil) hapis cezaları, 5275 sayılı kanunun 17. maddesi gereğince mazeret nedeniyle ertelenebilirken disiplin hapsi cezaları kanunen ertelenemez. 3- Disiplin Hapsi cezalarına şartla tahliye uygulanmaz, Disiplin hapsi cezaları kanunen bihakkın infaz edilir. Bu nedenle müddetname düzenlenirken bihakkın olarak düzenlenir. Mahkemesinden şartla tahliye kararı da istenmez. Bihakkın süresi tamamlanınca hükümlü cezaevinden tahliye edilir. 4- Disiplin Hapsi cezaları kendi aralarında ve diğer hapis cezaları ile ictima edilemez. Disiplin Hapsi cezaları birden fazla ise, bunlar bihakkın infaz edileceği için içtima edilmez, yine disiplin hapsi cezaları başka ceza ile de, 5358 sayılı yasa ile değişik İ.İ.K. nun 346/2. md. gereği içtima edilmez. Birden çok disiplin hapsi cezaları kesinleşme tarihi önce olan, önce infaz edilmek suretiyle sıraya dizilerek, birbirini takip eder şekilde müddetname düzenlenerek infaz edilir. 5- Disiplin hapsi cezaları, 5358 sayılı yasa ile değişik İ.İ.K. nun 337/1. md. gereği alacaklısının şikayetinden vazgeçmesi, borcun ödenmesi, borca yetecek miktarda malın haciz
edilmesi durumunda düşer. Bu durumda ilgili İcra Mahkemesinden düşme kararı alınır. Bu karar üzerine kişi derhal cezaevinden tahliye edilir. 6- Disiplin hapsinin düşmesi halinde kişi derhal Cezaevinden tahliye olunur. Birden çok disiplin hapsi var ise, düşme tarihinden itibaren takip eden disiplin hapsinin infazına başlanır. 7- Disiplin Hapsi cezaları 5275 S.K.’nun 110. maddesinde belirtilen özel infaz usullerine tabi değildir. Yani disiplin hapsi cezaları, hafta sonu infaz, geceleri infaz ve konutta infaz olarak infaz edilemez.
Old 04-03-2013, 13:27   #4
Av. Özge Çavuş

 
Varsayılan

Böyle zorlama bir yorum da olamaz herhalde.

"yasa koyucunun bir şeyi açıkça yasaklamaması halinde kural olarak o şeyin yasaklanmadığı ve uygulanabilir olduğunun kabulü gerektiği"

TCK'da sıralanan suçlardan bahsedilmiyor ki o kanunda, "bunu saymadıysa demek ki serbest bırakmıştır" diye bir yorum yapılabilsin. Kanun koyucu kimlerin yararlanacağını belirtmiş zaten.

Ayrıca şunu da eklemek istiyorum, borçlunun evinde haciz yapılabilecek şeyler kısıtlandı, taahhüdünü ihlal eden kişiye de denetimli serbestlik uygularsanız neye, kime ve nasıl bir yaptırım gücüyle borçlarını ödeteceksiniz insanların?
Old 04-03-2013, 13:29   #5
üye7160

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Özge Çavuş
Böyle zorlama bir yorum da olamaz herhalde.

"yasa koyucunun bir şeyi açıkça yasaklamaması halinde kural olarak o şeyin yasaklanmadığı ve uygulanabilir olduğunun kabulü gerektiği"

TCK'da sıralanan suçlardan bahsedilmiyor ki o kanunda, "bunu saymadıysa demek ki serbest bırakmıştır" diye bir yorum yapılabilsin. Kanun koyucu kimlerin yararlanacağını belirtmiş zaten.

Ayrıca şunu da eklemek istiyorum, borçlunun evinde haciz yapılabilecek şeyler kısıtlandı, taahhüdünü ihlal eden kişiye de denetimli serbestlik uygularsanız neye, kime ve nasıl bir yaptırım gücüyle borçlarını ödeteceksiniz insanların?

Yasaların tamamı borçluyu borç ödemekten kurtarma amacını gütmeye başladı.Tüm yaptırımlar ortadan kalktığına göre sanırım yakında İİK.da ortadan kalkacak Zira anlamsız bir yasa olmaya başladı.Borcun Tahsili imkansız hale geldi.
Old 04-03-2013, 13:53   #6
efekankaptan

 
Varsayılan

Borç tahsilatı konusunda Türkiye Teksas modelini örnek alıyor gibime gelmeye başladı. Zira hukuk vicdanları rahatlatmazsa, halk yargılamayı kendi vicdanında yapar ve verdiği hükmü de gözünü kırpmadan uygular...
Old 04-03-2013, 14:57   #7
av.sercan35

 
Varsayılan

Kaldı ki Adam öldüren, gasp, hırsızlık, ırza geçme gibi yüz kızartıcı suçlar ve daha nitelikli suçlar işleyenlerin dahi bu yasadan yararlanır iken taahhüdü ihlal suçu gibi tazyik hapsi cezası ile cezalandırılan suçlar yönünden yasadan yararlandırılmamasının infazda eşitlik ve Adalet Kurallarına aykırılık teşkil edeceği kamu vicdanını yaralayacağı kanaatine varılmakla talebin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Ceza verirken kıyaslama yapılması o suça ceza verilmeyeceği anlamını mı taşıyor?Bu da başlı başına tartışma konusu.O zaman bütün suçlarda ceza verilirken kıyas yapılsın.Yakın zamanda karara çıkacak dosyaları bekliyoruz bakalım aynı gerekçe ile reddedilecek mi.

CMK Md. 2/3(3) Kanunların suç ve ceza içeren hükümlerinin uygulanmasında kıyas yapılamaz. Suç ve ceza içeren hükümler, kıyasa yol açacak biçimde geniş yorumlanamaz
Old 07-03-2013, 16:42   #8
avukatburakgenc

 
Varsayılan DoĞru

Kahramanmaraş Barosunda kayıtlı olarak avukatlık yapıyorum. Bu karar doğru, infaz hakimi Abdullah bey böyle bir karar verdi, savcılık makamının Ağır Ceza Mahkemesi'ne yaptığı itiraz da Mahkeme tarafından reddedildi. Şu an başka yerlerde ceza alanlar buraya gelip burada teslim oluyorlar.
Old 07-03-2013, 21:55   #9
Av. Özge Çavuş

 
Varsayılan

Adamlar daha ceza/suç tanımlayan kanunlar ile "af" getiren kanunların sistematiğini çözememiş, biz de burada yırtınıyoruz. Suç tanımlayan kanunlarda, adı üstünde suçlar tanımlanır ve dolayısıyla bu eylemler yasaklanır, uymayanlara da ceza verilir. Savcının yürüttüğü "yasa koyucunun bir şeyi açıkça yasaklamaması halinde kural olarak o şeyin yasaklanmadığı ve uygulanabilir olduğunun kabulü gerektiği" mantığı burada geçerlidir, zira suç olarak tanımlayan bir eylemden dolayı kimseye ceza verilemez.

Ancak af getiren kanunlarda ise tanımlanan şey af getirilen suçların numerus clausus olarak sayılmasından ibarettir. Burada eylemler yasaklanmaz, sadece af getirilecek suçların kapsamı ve şartları sayılır. Mantık basittir: af getiren kanunlarda yazılan suçlara af getirilir, yazılmayanlara da af uygulanmaz.

Adam taahhüdü ihlal durumunda verilen tazyik hapsine af getirmek istese yazar kanuna, sana mı kaldı şu zorlama yorumu yapıp grotesk kararlar çıkarmak?
Old 07-03-2013, 23:17   #10
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan

Ben saf değiştirdim;

Bence de dogru bir karar.

)

Hukuk budur iste!
Old 08-03-2013, 11:32   #11
RuzgarEzel

 
Varsayılan

Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzüğünün 193/4. maddesi "Disiplin hapsi ve tazyik hapsi kararları, tekerrüre esas olmaz, koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz ve adlî sicil kayıtlarına işlenmez."
Tazyik hapislerinin hapis cezası niteliği bulunmayan zorlama hapsi olduğu dikkate alındığında hakkında disiplin veya tazyik hapsi bulunan hükümlülerin bu infaz usulünden yararlanamayacağını düşünüyorum.

MADDE 105/A – (1) Hükümlülerin dış dünyaya uyumlarını sağlamak, aileleriyle bağlarını sürdürmelerini ve güçlendirmelerini temin etmek amacıyla;
a) Açık ceza infaz kurumunda cezasının son altı ayını kesintisiz olarak geçiren,
b) Çocuk eğitimevinde toplam cezasının beşte birini tamamlayan,
koşullu salıverilmesine bir yıl veya daha az süre kalan iyi hâlli hükümlülerin talebi hâlinde, cezalarının koşullu salıverilme tarihine kadar olan kısmının denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına, ceza infaz kurumu idaresince hükümlü hakkında hazırlanan değerlendirme raporu dikkate alınarak, infaz hâkimi tarafından karar verilebilir.

6 aylık süre kaldırılmış olsa da koşulllu salıverme tazyik hapisleri için uygulanmadığından verilen kararın doğru olmadığı kanaatindeyim
Old 09-03-2013, 16:09   #12
MURAT ACER

 
Varsayılan

Karar her ne kadar insani ve vicdani olsa da ; Hukuka uygun değildir.Öncelikle tazyik hapsi- zorlama hapsi ile normal hapis cezası kavramını aynı kefede değerlendirmesi yanlıştır.Tazyik hapsinde şartla tahliye olmaz.
Old 12-03-2013, 13:58   #13
avukatburakgenc

 
Varsayılan

Yasada aksine hüküm olmasına rağmen malumunuz cezayı nerede-hangi ilde- yemiş olursa olsun İnfaz Hakimimiz Abdullah beyin kararı neticesinde Kahramanmaraş'a teslim olan taahhüdü ihlal ve nafaka suçluları denetimli serbestlikten faydalanıp hemen tahliye olmaktadır. Bu kararın hukuka uygunluğunun tartışmasından ziyade son 10 yıldır kademeli olarak değiştirilen kanunlarla alacağın tahsili imkansız hale gelmek üzeredir. 14-15 yıl öncesine kadar emekli maaşlarının, sabit telefonların dahi haczedilebildiği bir dönemden evlerde haczin adeta imkansızlaştığı bir döneme gelmiş bulunuyoruz.Av.İshak Burak GENÇ-Kahramanmaraş Barosu
Old 25-03-2013, 14:53   #15
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Özge Çavuş
Böyle zorlama bir yorum da olamaz herhalde.

"yasa koyucunun bir şeyi açıkça yasaklamaması halinde kural olarak o şeyin yasaklanmadığı ve uygulanabilir olduğunun kabulü gerektiği"

TCK'da sıralanan suçlardan bahsedilmiyor ki o kanunda, "bunu saymadıysa demek ki serbest bırakmıştır" diye bir yorum yapılabilsin. Kanun koyucu kimlerin yararlanacağını belirtmiş zaten.

Ayrıca şunu da eklemek istiyorum, borçlunun evinde haciz yapılabilecek şeyler kısıtlandı, taahhüdünü ihlal eden kişiye de denetimli serbestlik uygularsanız neye, kime ve nasıl bir yaptırım gücüyle borçlarını ödeteceksiniz insanların?

Katılıyorum.

Neyin neyin içinde olacağı karıştırılmış. Yargısal yorum "yararlandırmaya çalışma çabası" içinde amaçsal bir şekilde yapılırsa olacağı budur.

Salt yararlandırmaya yönelik olarak çıkarılmış bir yasa yorumlanırken, uygulanamayacağı/yararlanamayacağı açıkça yazmadığına göre, hatalı, öznel nitelikli kamu vicdanı ve ağır suç/hafif suç yorumları yapılarak, bu da dahil edilebilir demek fevkalade isabetsizdir.
Old 02-04-2013, 11:30   #16
tiryakim

 
Varsayılan Taahhüdünü ihlal edene Yargıtay'dan kötü haber

Kahramanmaraş'ta bir hakimin kredi ve senet gibi borçlara ilişkin ödeme taahhüdünü yerine getirmeyip hapis cezası alanları Denetimli Serbestlik Yasası'ndan yararlandırarak tahliye etmesi üzerine bu ile akın eden aynı durumdaki kişilerin sevinci yarıda kaldı.

Kahramanmaraş'ın yanısıra diğer illerden de yaklaşık bin 800 kişinin 1.5 aylık sürede bu karardan yararlanmasının ardından, Yargıtay yerel hakimin kararlarını bozdu. Tahliye edilenler ya da firardayken hapisten kurtulanların durumu, kararın gerekçesi açıklandıktan sonra netleşecek.

Kahramanmaraş'ın Türkoğlu İlçesi'ndeki Açık Cezaevi'nde ödeme taahhüdünü yerine getirmediği için mahkum olan bir borçlu, Denetimli Serbestlik Yasası'ndan yararlanmak için 14 Şubat 2013'de İnfaz Hakimliği'ne başvurdu. Kahramanmaraş İnfaz Hakimi Abdullah Özer, dosyayı inceleyip verdiği tahliye kararına, cinayet, gasp, hırsızlık ırza geçme gibi yüz kızartıcı suç işleyenler dahi Denetimli Serbestlik Yasası'ndan yararlanırken 'taahhüdü ihlal suçundan tazyik hapsi alanlarının bu haktan yararlandırılmamasının infazda eşitlik ve adalet kuralına aykırılık teşkil edeceğini' gerekçe gösterdi.

BİN 800 KİŞİ YARARLANDI

Bu kararın sosyal paylaşım sitelerinde duyulmasının ardından borcu ödeme şartını 'makul bir sebep olmaksızın' ihlal eden borçlu hakkında alacaklının şikayeti üzerine 90 güne kadar 'tazyik hapsi' cezasına çarptırılan binlerce kişiden önce Kahramanmaraş'ta yaşayan yüzlercesi teslim oldu. Davayı açan mahkum da tahliye oldu. Türkiye'nin değişik bölgelerinden gelenlerle bu sayı 1,5 ayda bin 800'ü buldu. Aynı hakim, bu kişiler için de aynı kararları verdi.

YARGITAY'IN HIZLI KARARI

İnfaz Hakimi Abdullah Özer'in verdiği kararları değerlendiren Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Küçük, tahliye kararlarına itiraz ettiklerini, kararı Yargıtay'ın bozduğunu açıkladı. Başsavcı Küçük, "Hakim arkadaşımız kendi takdir hakkını kullanarak bu kararları verdi, ancak biz Başsavcılık olarak hukuken böyle olmadığını düşündüğümüz için temyiz başvurusunda bulunduk. Yargıtay kararları bozdu. Bundan sonra böyle olmayacak" dedi.

TUTUKLANACAK MI?

Başsavcı Küçük, tahliye kararlarının bozulması nedeniyle tahliye edilenlerin tekrar tutuklanıp tutuklanmayacağını da Yargıtay'ın bozma gerekçesine göre hareket edileceğini vurguladı. Küçük, "Yargıtay'ın gerekçeli kararını bekliyoruz. Bundan sonra bu tür kararlar çıkmayacak. Gerekçeli karara göre tahliye edilenler hakkında uygulama yapılacak" diye konuştu.

HAKİMİN GEREKÇESİ

Tahliye kararlarını veren Hakim Özer, kararında, "5275 Sayılı Yasa'nın 17'nci maddesinde yapılan değişiklikteki gibi açıkça disiplin veya tazyik hapsine mahkum olanların bu yasadan yararlanamayacağı şeklinde düzenlemeye yer verilmesi gerektiği yasa koyucunun bir şeyi açıkça yasaklamaması halinde kural olarak o şeyin yasaklanmadığı ve uygulanabilir olduğunun kabulü gerektiğini, bu nedenle tazyik hapisleri yönünden de denetimli serbestlik uygulamasının yapılması gerekeceği" gerekçesiyle tazyik hapsi nedeniyle hükümlü olanların Denetimli Serbestlik Yasası'ndan yararlandırılacağı yönünde hüküm vermişti.
Old 02-04-2013, 16:04   #17
av.sercan35

 
Varsayılan

Son iki taahüdü alırken de borçlulurın taahüdü ihlal edip Maraşa gidebileceğini düşünüyordum .Yargıtay beklenen kararı vermiştir.Şunu du düşünmüyor değilim tahliye için Maraş a gidip de 3 ay hapis yatanlar olacak mı ?
Old 02-04-2013, 20:48   #18
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.sercan35
Son iki taahüdü alırken de borçlulurın taahüdü ihlal edip Maraşa gidebileceğini düşünüyordum .Yargıtay beklenen kararı vermiştir.Şunu du düşünmüyor değilim tahliye için Maraş a gidip de 3 ay hapis yatanlar olacak mı ?

Bekleyip göreceğiz üstad
Old 03-04-2013, 21:42   #19
tiryakim

 
Varsayılan Yargıtay'ın bozma kararı

Daire:11
Tarih:2013
Esas No:2013/6656
Karar No:2013/4666
Kaynak:UYAP
İlgili Maddeler:tcK.45,CGTİK 1.,CMK.2.maddeleri
İlgili Kavramlar:Tazyik hapsi
T.C.
YARGITAY İNFAZ-İVEDİ
11. Ceza Dairesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Y A R G I T A Y İ L A M I

Esas No : 2013/6656
Karar No : 2013/4666
Tebliğname No : KYB- 2013/90631

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 12/03/2013 gün ve 2013/4155/17102 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 13/03/2013 gün ve KYB.2013/90631 sayılı ihbarnamesi ile;
Ödeme şartını ihlal suçundan sanık Mehmet Arıkel'in 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair, Kahramanmaraş İcra Ceza Mahkemesinin 11/10/2012 tarihli ve 2012/1392 esas, 2012/1622 sayılı kararının kesinleşerek infaza verilmesini müteakip, hükümlü tarafından 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'a 6411 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 13. maddesi ile eklenen geçici 4 ve 6291 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 1 ve 2. maddesi ile eklenen geçici 3 ve 105/A maddelerinden yararlanma talebinde bulunulması üzerine, söz konusu talebin kabulü ile hükümlünün cezasının hak ederek salıverilme tarihi olan 06/05/2013 tarihine kadar denetimli serbestlik tedbiri uygulanmak suretiyle infazına ilişkin, Kahramanmaraş İnfaz Hakimliğinin 06/02/2013 tarihli ve 2013/317 esas, 2013/313 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine dair Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/02/2013 tarihli ve 2013/131 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 45. maddesinde, suç karşılığı uygulanacak yaptırımların, hapis ve adli para cezası olarak belirlendiği, diğer taraftan 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 1. maddesinde bu Kanunun amacının, ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin usul ve esasları düzenlemek olduğunun belirtildiği, bu haliyle 5275 sayılı Kanun'un ceza ve güvenlik tedbirlerine dair hususları kapsamakta olup tazyik hapislerine ilişkin bir hususa yer vermediği, keza Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük'ün 193/4. maddesinde yer alan "disiplin hapsi ve tazyik hapsi kararları, tekerrüre esas olmaz, koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz ve adli sicil kayıtlarına işlenmez." hükmü ile Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14/11/2006 tarihli ve 2006/16-220-231 sayılı ilamı birlikte değerlendirildiğinde, disiplin ve tazyik hapsinin bir "hapis" cezası olmadığı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 2. maddesinde tanımlanan "disiplin hapsi" kavramı içinde kaldığı ve kısmi bir düzeni korumak amacıyla getirildiği, kişinin kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirdiği takdirde de serbest kalacağının anlaşılmasına göre, 5275 sayılı Kanun'a 6291 sayılı Kanun'un 1 ve 2. maddeleri ile eklenen geçici 3 ve 105/A maddeleri ile 6411 sayılı Kanun'un 13. maddesi ile eklenen geçici 4. maddesiyle getirilen hükümlülerin cezalarının bir kısmının denetimli cezasına mahkum olan hükümlüler yönünden uygulanması gerekeceği cihetle, itirazın bu yönden kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:

Esas No : 2013/6656
Karar No : 2013/4666

Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 18.09.2007 tarih ve 214-181 sayılı ve 17.04.2004 tarih ve 32-97 sayılı kararlarında belirtildiği gibi infaza ilişkin hususların kazanılmış hak oluşturmayacağı cihetle,
İncelenen dosya içeriğine göre kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/02/2013 tarihli ve 2013/131 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, Kahramanmaraş İcra Ceza Mahkemesinin 11.10.2012 gün ve 1392-1622 sayılı kararın aynen infazı için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 03-04-2013, 22:45   #20
Av. Özge Çavuş

 
Varsayılan

Bu kararın esasına dair söyleyeceklerimi saklı tutarak, öncelikle şunu söylemek istiyorum:

Alıntı:
hükümlü tarafından 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'a 6411 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 13. maddesi ile eklenen geçici 4 ve 6291 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 1 ve 2. maddesi ile eklenen geçici 3 ve 105/A maddelerinden yararlanma talebinde bulunulması üzerine,

Ben okurken yoruldum şu cümleyi, insan bu uzun ve bitmeyen talebi dillendirene kadar gider paşa paşa yatar cezasını. Bu "bilmemne kanunu hakkında değişiklik yapılmasına dair kanun" formatları beni benden alıyor.
Old 02-01-2014, 18:35   #21
Av Servet

 
Varsayılan

Ceza alan hükümlülerin denetimli serbestlik yasasından faydalanırken daha basit ve de tazyik hapsi olan taahhüdü ihlal suçlarının denetimli serbestlik kapsamına alınmaması bence Anayasının eşitlik ilkesi ile bağdaşmıyor?

Bu nedenle Anayasa Mahkemesine başvurmayı düşünüyorum, sonucunu burda paylaşırım umarım.?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
2013 Yılı Cmk Ücret Tarifesi tiryakim Hukuk Haberleri 13 31-12-2013 14:29
Kadin Haberlerİ 2013 Av.Ferahfeza Kadın Hakları Çalışma Grubu 2 26-08-2013 13:52
07.03.2013 de Fethiye'de duruşma acil figen çankaya Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 0 12-02-2013 13:31
2013 yargı harçları emrahcevik Hukuk Haberleri 1 17-01-2013 10:42


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06976199 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.