Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Keyfi Trafik Cezası Uygulayan Polis Hakkında Suç Duyurusu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-09-2011, 08:56   #1
eser_29

 
Dikkat Keyfi Trafik Cezası Uygulayan Polis Hakkında Suç Duyurusu

Müvekkilim/akrabam; dün Özel Halk Otobüsü şoförlüğü yapar iken Çankaya Köşkü yakınında durak harici otobüse binmek isteyen resmi üniformalı polis'i görmeyip/görmezden gelip yola devam etmiştir. Söz konusu polis otobüsün "son durak"ında ikamet etmekte olup bundan önce de bir kaç defa durak harici binmek istediğinde alınmadığından ötürü "Ya bundan sonra durak harici kimseyi aldığınızı görmeyeceğim ya da bundan sonra beni almamazlık yapmayacaksınız" demiştir. Dün yine aynı şekilde durak harici binmek istediğinde kendisi otobüse alınmamıştır.

Müvekkilin iddiası ileride görev yapmakta olan ekibe haber vererek otobüsü durdurup Karayolları Trafik Kanunu 47/1.A maddesine göre ceza yazdırmış ve tutanağın altına da "polisin ikazına uymama" şeklinde not yazdırmıştır. Olayla ilgili otobüste bulunan yolculardan sadece biri şahitlik yapmayı kabul etmiştir. Şahsın telefon-isim bilgisi mevcuttur. Ayrıca bölgenin Köşk'ü çevreleyen cadde olması nedeni ile MOBESE kameralarından da şahsın durak harici binmek istediği ortaya çıkacaktır düşüncesindeyim.

Keyfe keder ceza yazıldığı iddiası ile ve görevi kötüye kullanmaktan ötürü Cumhuriyet Savcılığı'na ceza kesen polis ve olaya sebep olan polis hakkında suç duyurusunda bulunup ayrıca Trafik Cezasının iptali için Trafik Mahkemesine dava açmayı düşünüyorum.

Konu hakkında görüş ve tavsiyelerinizi rica edecektim.
Old 29-09-2011, 10:17   #2
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan eser_29
Müvekkilim/akrabam; dün Özel Halk Otobüsü şoförlüğü yapar iken Çankaya Köşkü yakınında durak harici otobüse binmek isteyen resmi üniformalı polis'i görmeyip/görmezden gelip yola devam etmiştir. Söz konusu polis otobüsün "son durak"ında ikamet etmekte olup bundan önce de bir kaç defa durak harici binmek istediğinde alınmadığından ötürü "Ya bundan sonra durak harici kimseyi aldığınızı görmeyeceğim ya da bundan sonra beni almamazlık yapmayacaksınız" demiştir. Dün yine aynı şekilde durak harici binmek istediğinde kendisi otobüse alınmamıştır.

Müvekkilin iddiası ileride görev yapmakta olan ekibe haber vererek otobüsü durdurup Karayolları Trafik Kanunu 47/1.A maddesine göre ceza yazdırmış ve tutanağın altına da "polisin ikazına uymama" şeklinde not yazdırmıştır. Olayla ilgili otobüste bulunan yolculardan sadece biri şahitlik yapmayı kabul etmiştir. Şahsın telefon-isim bilgisi mevcuttur. Ayrıca bölgenin Köşk'ü çevreleyen cadde olması nedeni ile MOBESE kameralarından da şahsın durak harici binmek istediği ortaya çıkacaktır düşüncesindeyim.

Keyfe keder ceza yazıldığı iddiası ile ve görevi kötüye kullanmaktan ötürü Cumhuriyet Savcılığı'na ceza kesen polis ve olaya sebep olan polis hakkında suç duyurusunda bulunup ayrıca Trafik Cezasının iptali için Trafik Mahkemesine dava açmayı düşünüyorum.

Konu hakkında görüş ve tavsiyelerinizi rica edecektim.

Sayın eser_29,

Bahsettiğiniz başvuruların yapılabilir ve yürünebilir yollar olduğu kanısındayım.

Bir kere, trafik cezasına ilişkin işlem sakat görünüyor. Bunun Trafik (sulh ceza) mahkemesinde iptali sağlanabilir. Burada, memurun "bir işaretçi olarak" dur ikazına uyulmaması hali söz konusu değil kesinlikle... Görüntüleri getirtince herşey anlaşılacaktır.

Yine, memur kişi hakkında TCK.m.257'den şikayet imkanının da bulunduğu görüşündeyim. Şahsi yararına ulaşamamanın kızgınlığı içinde, görev gereklerine aykırı olarak araç sahibinin mağduriyetine sebep olmuştur. Cezayı kesen ekibin suça iştirak iradesi olup olmadığı da araştırılmalıdır.

Saygılarımla.
Old 29-09-2011, 18:15   #3
eser_29

 
Varsayılan

Şikayet Dilekçesine TCK 257.madde yazmadım diye Nöbetçi Savcı tarafından kulağım çekildi. Dilekçe içeriğine hukuk devleti-kamu görevlisi gibi ifadeler yazıyor isem sonuç ve istemede TCK maddelerini yazmam gerekir imiş. İşini kolaylaştırmak adına.
Old 30-09-2011, 08:43   #4
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan eser_29
...Nöbetçi Savcı tarafından kulağım çekildi...
Şakası bile kötü ve bir avukata yakışmıyor.
Alıntı:
Yazan eser_29
...Dilekçe içeriğine hukuk devleti-kamu görevlisi gibi ifadeler yazıyor isem sonuç ve istemede TCK maddelerini yazmam gerekir imiş...
Gerekmez.
Old 30-09-2011, 08:45   #5
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Şakası bile kötü ve bir avukata yakışmıyor.Gerekmez.

Old 30-09-2011, 09:06   #6
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Engin EKİCİ
Gerekmez.
Sayın Av.Engin Ekici'ye ceza hukuku açısından katılıyorum: Ceza hukuku açısından gerekmez.

Ceza hukuku açısından gerekmez ama mesleki açıdan gerekli olduğunu düşünüyorum:
Bir avukat şikayet dilekçesinde olayı anlatmakla yetinirse bir vatandaştan farkı kalmaz. Halbuki avukatın vatandaştan farklı olarak hukuki bilgisi vardır. Avukatın müvekkilinden aldığı avukatlık ücreti hukuki yardımın karşılığıdır. Bu nedenle şikayet dilekçesinde olayı anlattıktan sonra suçun Kanun'daki nitelemesini de yapması ve o maddeye göre cezalandırılmasını istemesi doğru olur.

Hatta bence şikayet dilekçesine "TCK 257" yazmak da yetmez: Hangi fıkrasına göre cezalandırılması isteniyorsa o fıkranın numarası da yazılarak, olay ile ilgili fıkra arasındaki ilişki de ayrıca açıklanmalıdır.

Yoksa 3. fıkra yerine 2. fıkradan dava açılması halinde davada 3.fıkraya dönmek zor olur.

Saygılarımla
Old 30-09-2011, 09:15   #7
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Sayın Av.Engin Ekici'ye ceza hukuku açısından katılıyorum: Ceza hukuku açısından gerekmez. Ceza hukuku açısından gerekmez ama mesleki açıdan gerekli olduğunu düşünüyorum:
Bir avukat şikayet dilekçesinde olayı anlatmakla yetinirse bir vatandaştan farkı kalmaz...
Prensip olarak Sayın Av. Armağan Konyalı'ya katılıyorum. Şahsen dilekçelerimde ilgili madde ve fıkraları belirtmeye gayret gösteririm ancak Sayın Av. Mustafa Eser'in belirttiği biçimde bir dayatmayla karşılaşmam durumunda bir vatandaştan farklı olma gereksinimi duymam.. Zannedersem üslup burada çok önem arz ediyor. "Avukat bey Avukat hanım; şu şekilde belirtseniz daha yerinde olur, hem de bizim işimizi kolaylaştırmış olursunuz" yaklaşımı, beraberinde bu hassasiyetin gösterilmesine ciddi katkı sağlar.
Old 30-09-2011, 09:17   #8
eser_29

 
Varsayılan

Bir şikayet dilekçesinde de bir takım nitelendirmelerde bulunduğum için "Ne gerek vardı bunlara, boş verin, siz kendi adınıza olan olayı anlatın." gibi bir yanıt almıştım. O sebeple Sn. Aladağ'ın dediği gibi sıradan vatandaş ile avukat arasındaki farkın belli olması adına ve vekalet ilişkisi gereği yazmak gerektiğini düşünsemde bırakıyorum savcı beyler nitelemeyi kendileri yapsınlar, işleri ne !
Old 30-09-2011, 09:17   #9
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Sayın Av.Engin Ekici'ye ceza hukuku açısından katılıyorum: Ceza hukuku açısından gerekmez.

Ceza hukuku açısından gerekmez ama mesleki açıdan gerekli olduğunu düşünüyorum:
Bir avukat şikayet dilekçesinde olayı anlatmakla yetinirse bir vatandaştan farkı kalmaz. Halbuki avukatın vatandaştan farklı olarak hukuki bilgisi vardır. Avukatın müvekkilinden aldığı avukatlık ücreti hukuki yardımın karşılığıdır. Bu nedenle şikayet dilekçesinde olayı anlattıktan sonra suçun Kanun'daki nitelemesini de yapması ve o maddeye göre cezalandırılmasını istemesi doğru olur.

Hatta bence şikayet dilekçesine "TCK 257" yazmak da yetmez: Hangi fıkrasına göre cezalandırılması isteniyorsa o fıkranın numarası da yazılarak, olay ile ilgili fıkra arasındaki ilişki de ayrıca açıklanmalıdır.

Yoksa 3. fıkra yerine 2. fıkradan dava açılması halinde davada 3.fıkraya dönmek zor olur.

Saygılarımla

Evet bu anlamda haklısınız.
Madde zikredilmesi şikayetin işleme alınması için bir "gerekirlik" değildir.
Ancak, soruşturmaya hukuki açıdan yön verebilmek imkanını vekilin kullanması isabetli ve yerinde olur, ondan beklenir, mesleki bilgisini dilekçesine yansıtması...

Zaten, hayatta herşey gerekirlik başlığında değerlendirilmemeli. Öteden beri muhalifim bu gerekçi-gerekirci mantığa.

Örnek biraz değişik olacak ama, meramımı anlatıyor, napayım.
Söz gelimi, eve giderken eşime çiçek götürmem gerekli değil. Buna rağmen, çiçek almışsam ve bana cevaben:

- Ne gerek vardı demişse hönk !! olurum yani...
Yav zaten "gerek" olduğu için almadık...
Old 30-09-2011, 09:22   #10
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan eser_29
Bir şikayet dilekçesinde de bir takım nitelendirmelerde bulunduğum için "Ne gerek vardı bunlara, boş verin, siz kendi adınıza olan olayı anlatın." gibi bir yanıt almıştım. O sebeple Sn. Aladağ'ın dediği gibi sıradan vatandaş ile avukat arasındaki farkın belli olması adına ve vekalet ilişkisi gereği yazmak gerektiğini düşünsemde bırakıyorum savcı beyler nitelemeyi kendileri yapsınlar, işleri ne !

Siz kendi bildiğiniz ve inandığınız yoldan gidin bence.
Savcıdan savcıya esen değişik rüzgarlara kapılırsanız yönünüzü bulamazsınız...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Trafik levhasının görünür vaziyette olmaması nedeniyle kesilen trafik cezası mgunaydin Meslektaşların Soruları 2 05-01-2011 10:32
banka hakkında suç duyurusu Avbarış Meslektaşların Soruları 4 21-07-2009 18:52
Trafik Kazası+Polis+Tazminat+ÇOK ÖNEMLİ hukukcu1985 Meslektaşların Soruları 2 10-02-2009 15:06
bilirkişiler hakkında suç duyurusu nevin kara Meslektaşların Soruları 3 19-10-2006 14:13


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05050302 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.