|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
06-12-2011, 15:48 | #1 |
|
nafakanın icrası sorunu
bakırköyde devam eden boşanma davası sırasında Ankarada ikamet eden davalı müvekkil bu davadan bağımsız olarak bir nafaka davası açmıştır. ve Ankarada ki davanın hakimi doğal olarak dosyayı buradaki boşanma davasıyla birleştirdi. Bakırköydeki hakimde tedbir nafakasına hükmetmedi Ankaradaki hakimin hükmetmiş olduğu nafaka miktarını davacının ekonomik vs.. gücüne baktıktan sonra ve Ankaradaki dosya kendilerine geldikten sonra tedbir nafakası konusunda karar vereceği hususunda ara karar verdi. sorum şu müvekkilim ankaradaki icra dairesinden nafakasını almak istemektedir. nafakanın tahsili için hangi yer icra dairesi yetkili olur durumu biraz karışık anlatmış olabilirimura bakmayın kus
|
06-12-2011, 16:00 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
Karar Ankara'da verildiğine göre Ankara'da icra takibi yapmanın hiçbir sakıncası yoktur. |
06-12-2011, 17:03 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu görüşünüzün hukuki dayanağı nedir? Bence ortada tedbir nafakasına ilişkin bir ara karar bulunduğundan, yetkili icra müdürlüğü genel yetkili icra müdürlüğü, yani borçlunun ikametgahındaki icra müdürlükleridir. |
06-12-2011, 17:16 | #4 | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Yargıtay sizin aksinizi düşünüyor.
|
07-12-2011, 03:02 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu kararlarda da herhangi bir yetki kuralına dayanılmamış. Üstelik Yargıtay Av.Talih Uyar'ın adını bilmiyor. |
07-12-2011, 16:25 | #6 | |||||||||||||||||||||||
|
Verilen kararların menşei: Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu, 07.06.1935 T., 1935/92 E., 1935/16 K: "Evlilik birliğinin sıyaneti için Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 500. maddesine tevfikan ikame olunan nafaka davalarının müddeaaleyhin ikametgahı mahkemesinde rüyet olunacağı ötedenberi içtihat edilmiş iken bu kerre bahsi geçen içtihat hilafında 2. Hukuk Dairesinin 16 kanunuevvel 934 tarih ve 3737/3807 numaralı ilamında tedbir talebinden ibaret olan bu kabil davaların davacının ikametgahı mahkemesinde de görülebileceğine karar verilmiş ve şu suretle tahassül eden içtihat ihtilafının tevhidi suretiyle halli dairei müşarünileyha reisliğinin 23 Şubat 935 tarih ve 935/15 numaralı müzekkeresiyle talep olumuş olmakla 7.6.935 tarihinde müsadif cuma gününde toplanan Genel kurula 43 zatın iştirak ettiği görüldükten ve müzakere nisabı tahakkuk ettikten ve hadise bir kerre daha Baş Başkan İhsan Ezgü tarafından izah olunduktan sonra söz alan 2. Hukuk Başkanı Ali Himmet: Ötedenberi dairece aile birliğinin sıyanetine müteallik tedbir davalarında salahiyet meselesi nazara alınarak o dairede muamele yapılmakta idi. Fakat ahiren Hukuk Heyeti Umumiyesince bunlar ihtiyati tedbir addiyle salahiyet mevzuubahis olamıyacağına karar verildi. Bizim noktai nazarımıza göre Heyeti Umumiye Kararı doğru değildir. Çünkü aile birliğinin sıyaneti için yapılacak tedbir başka ihtiyati tedbir başkadır. Birincisi müstakil bir dava ve bunun üzerine verilecek hüküm de müstakil bir hükümdür. Halbuki ihtiyati tedbirler dava münasebetiyle talep olunan tedbir asıl davanın sonuna kadar devam eder; neticede ya kaldırılır, ya bir müddet daha devamına karar verilir ve hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 105. maddesi sarahatı veçhile ile tedbirler tahkikat hakimi tarafından ittihaz olunur. Halbuki nafaka takdiri ve saire gibi aile tedbirleri hakim tarafından yapılır ve diğer hükümlerin neticelerini tevlit eder. Binaenaleyh diğer davalar gibi salahiyet ahkamı umumiyeye tabi olmak iktiza eder. Bir defa ihtimalleri gözönüne getirelim, karı koca İstanbulludur, erkek veya karı kalkmış Erzurum'a gitmiş, oranın mahkemesinde tedbir talebinde bulunuyor. Bu halde İstanbul'da bulunan tarafı Erzurum mahkemesine gelmeğe mecbur etmek doğrumudur? Umumi kaidelerden inhiraf ederken çok düşünmek ve lüzumuna kanaatı tamme hasıl olmak lazımdır. Hadisede hiç te böyle bir lüzum ve ihtiyaç yotur, demeleriyle müzakerenin yeterliği onaylanarak reye konuldukta: Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 500. maddesinde yazılı aile birliğinin korunmasına matf umumi hükümlere ve tevfikan ( salahiyet ) aranılması meselenin gereklendirdiği sürat ve sühulete ve kanunun istihdaf eylediği amaç ve ereğe münafi olacağından ihtiyati tedbirlerde olduğu gibi bu kabil tedbir dileklerinde dahi salahiyet mevzuubahis olamıyacağı çoklukla kararlaştırıldı." Konu hakkında değerlendirme yapılırken irdelenen maddeler: 743 S.K.m.137: Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, infakına, karı koca mallarının yönetimine ve çocukların bakımına dair geçici tedbirleri kendiliğinden alır. 4721 S.K.'daki karşılığı m.169: Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen alır. Saygılar... |
15-12-2011, 23:19 | #7 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Karşılaştırma
HUMK m.104/2: "Haczi ihtiyatden maada talep olunan ihtiyati tedbirlerin en az masrafla ve en çabuk nerede ifası mümkün ise işbu tedbirlere o mahal mahkemesi tarafından dahi karar verilebilir." HMK m.390: "İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir..." HMK m.390 Gerekçesinden: "Maddenin birinci fıkrasında, hiç ilgisi olmayan mahkemelerden ihtiyatî tedbir istenmesinin önüne geçmek için ve geçici hukukî korumaların da niteliğine uygun olarak, ihtiyatî tedbirin dava açılmadan önce esas hakkında görevli ve yetkili mahkemeden, dava açıldıktan sonra ise asıl davanın görüldüğü mahkemeden istenebileceği hususu düzenlenmiştir. Böylece, ihtiyatî tedbirde yetki ve görevle ilgili belirsiz ve kötüye kullanıma açık olan durum, belirli ve tereddüdü ortadan kaldıracak hâle getirilmiştir..."
Saygılar... |
24-02-2013, 11:16 | #8 |
|
Yargıtay 3 HD'den bir yorum (?)...
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, 26.01.2012 T., Esas: 2011/19435, Karar: 2012/1797: "...Uyuşmazlık konusu takibe konu edilen alacak Edirne Aile Mahkemesi'nin 26.12.2007 tarihli ara kararıyla davacı eş için aylık 100.00 TL olarak hükmedilen, birikmiş 4.320.00 TL tedbir nafakasına ilişkindir. Davacı taraf, Edirne İcra Müdürlüğü'nün 2010/1203 Esas sayılı dosyasıyla ilamsız takip yaparak davalı borçluya ödeme emri tebliğ ettirmiştir. Davalı borçlu ise süresinde yetki itirazında bulunmaktadır.
...Davacı tarafça mahkemenin ara kararıyla hükmettiği tedbir nafakasının tahsili için ilamsız takip yapılmışsa da; mahkemenin ara kararıyla hükmettiği nafaka ilam niteliğindedir... ...Nafakaya dayalı olarak açılacak davalar Türkiye'deki her yerde Asliye Hukuk –Aile Mahkemelerinde açılabileceği gibi..." Kararın tamamı için: http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=14304 Saygılar... |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
nafaka icrası | Konuk | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 1 | 10-11-2011 16:29 |
nafakanın icrası sorunu | avukatderyaozmutlu | Meslektaşların Soruları | 1 | 13-09-2011 12:19 |
Bir işin icrası ile yargılama giderlerinin icrası | Av.Özlem PEKSÜSLÜ | Meslektaşların Soruları | 1 | 28-04-2011 11:07 |
tüketici hakem heyeti kararlarının icrası ve yetki sorunu | Yasemin Bozkurt | Meslektaşların Soruları | 6 | 08-11-2010 17:16 |
İlamların icrası ve Yargıtay kararı karşısında faiz sorunu | ad-hoc | Meslektaşların Soruları | 2 | 27-07-2009 06:13 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |