Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

tacirler arası ibarname

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 22-01-2013, 12:48   #1
Av. Erdal ŞAHİN

 
Varsayılan tacirler arası ibarname

Öncelikle herkese iyi çalışmalar diler, cevap veren tüm meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

danışmanlığını yaptığımız bir inşaat firmasının alt yüklenici olarak çalıştığı şantiye, iş kurumunun denetimi sonrası geçici olarak kapatılmıştır.
bunu üzerine ana yüklenici, iki firma arasında yapılan sözleşmeyi feshedeceğini (ki sözleşmeye göre mevcut durumda fesih hakkı var) bildirmiş ancak aşağıda yazdığım ibarnameyi imzalamamız taktirde çalışmaya devam edeceklerini iletmişlerdir. ibarname şartları çok ağırdır. bu durumda bizim bu ibarnameyi imzalamamız taktir de ileride iptalini isteyebilir miyiz ya da nasıl bir hukuki yol izlememiz gerekli?
borçlar kanunun da düzenlenen gabin-aşırı yararlanma hükümlerinden yararlanabilir miyiz yoksa burada basiretli tacir engeline mi takılırız?

ibarname:

1....... tarihinde Türkiye İş kurumu Genel Müdürlüğü İstanbul Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü yetkililerince, İşyerindeki İş güvenliği ve sağlığı tedbirlerindeki eksikliklerden dolayı tebliğ edilen kapama kararı sonucunda, EK-1 de bulunan .......tarih, ..... No’lu yazımızda belirtmiş olduğumuz tüm taleplerden vazgeçtiğimizi, konu ile ilgili bunlar dışındaki maliyet ve genel giderler ile diğer sair her türlü hak ve taleplerimizden de peşinen feragat ettiğimizi, işyerinin .......tarihleri arasında İdare tarafından kapatılması ve çalışmaların kesintiye uğraması nedeniyle oluştuğunu iddia ettiğimiz tüm zararlara ve giderlere ilişkin olarak İŞVEREN’i en geniş anlamı ile kayıtsız şartsız ibra ettiğimizi, işyerinin kapatılması nedeniyle işin kesintiye uğraması kapsamında işverenden den hiçbir alacak ve talebimiz bulunmadığını;

2. ... no’lu Altyapı işleri hakediş eki olarak verdiğimiz; EK-2 de bulunan ...... tarih,......’lu yazımızda belirtmiş olduğumuz hakediş itiraz konularının tamamı ile ilgili itirazlarımızdan vazgeçtiğimizi, konu ile ilgili bunlar dışındaki maliyet ve genel giderler ile diğer sair her türlü hak ve taleplerimizden de peşinen feragat ettiğimizi, İŞVEREN’i en geniş anlamı ile kayıtsız şartsız ibra ettiğimizi

gayri kabili rücu olarak beyan, ikrar ve taahhüt ederiz.
Old 22-01-2013, 13:49   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan d_devrim
Öncelikle herkese iyi çalışmalar diler, cevap veren tüm meslektaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

danışmanlığını yaptığımız bir inşaat firmasının alt yüklenici olarak çalıştığı şantiye, iş kurumunun denetimi sonrası geçici olarak kapatılmıştır.
bunu üzerine ana yüklenici, iki firma arasında yapılan sözleşmeyi feshedeceğini (ki sözleşmeye göre mevcut durumda fesih hakkı var) bildirmiş ancak aşağıda yazdığım ibarnameyi imzalamamız taktirde çalışmaya devam edeceklerini iletmişlerdir. ibarname şartları çok ağırdır. bu durumda bizim bu ibarnameyi imzalamamız taktir de ileride iptalini isteyebilir miyiz ya da nasıl bir hukuki yol izlememiz gerekli?
borçlar kanunun da düzenlenen gabin-aşırı yararlanma hükümlerinden yararlanabilir miyiz yoksa burada basiretli tacir engeline mi takılırız?

ibarname:

1....... tarihinde Türkiye İş kurumu Genel Müdürlüğü İstanbul Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü yetkililerince, İşyerindeki İş güvenliği ve sağlığı tedbirlerindeki eksikliklerden dolayı tebliğ edilen kapama kararı sonucunda, EK-1 de bulunan .......tarih, ..... No’lu yazımızda belirtmiş olduğumuz tüm taleplerden vazgeçtiğimizi, konu ile ilgili bunlar dışındaki maliyet ve genel giderler ile diğer sair her türlü hak ve taleplerimizden de peşinen feragat ettiğimizi, işyerinin .......tarihleri arasında İdare tarafından kapatılması ve çalışmaların kesintiye uğraması nedeniyle oluştuğunu iddia ettiğimiz tüm zararlara ve giderlere ilişkin olarak İŞVEREN’i en geniş anlamı ile kayıtsız şartsız ibra ettiğimizi, işyerinin kapatılması nedeniyle işin kesintiye uğraması kapsamında işverenden den hiçbir alacak ve talebimiz bulunmadığını;

2. ... no’lu Altyapı işleri hakediş eki olarak verdiğimiz; EK-2 de bulunan ...... tarih,......’lu yazımızda belirtmiş olduğumuz hakediş itiraz konularının tamamı ile ilgili itirazlarımızdan vazgeçtiğimizi, konu ile ilgili bunlar dışındaki maliyet ve genel giderler ile diğer sair her türlü hak ve taleplerimizden de peşinen feragat ettiğimizi, İŞVEREN’i en geniş anlamı ile kayıtsız şartsız ibra ettiğimizi

gayri kabili rücu olarak beyan, ikrar ve taahhüt ederiz.

6098 sayılı TBK.132'e göre, taraflar yapacakları sözleşme ile borcu tamamen veya kısmen ortadan kaldırabilirler.

Diğer yandan tacir, basiretli bir iş adamı gibi davranmak zorundadır. (TTK.18/2)

BU iki kuralı ele aldığınız zaman ibra borcu sonlandırır sonucu çıkar. Ancak bazı özel durumlarda ibra sözleşmesi tek başına borcu sonlandıramaz.

Yargıtay, ibra ile ilgili ortaya çıkan ihtilaflarda, Türk hukukunda ibranın kural olarak ivazlı olduğuna vurgu yapmaktadır. (Y.17 HD. 2010/3778 E, 2011/3493 K., 14.4.2011) Başka deyişle bir tacir, bir borcundan vazgeçerken kural olarak bunun karşılığını aldığı için vaz geçmektedir. Eğer ivaz mukabili ibraname verilmişse, karşılığını aldığı ölçüde borç sona erer. Karşılık gösterilerek verilen ibraname sonucunda verilen ibraname kapsamındaki haklar ile karşılığında alınan haklar arasında aşırı oransızlık varsa böyle bir durumda da, bu ibraname oransız kalan kısım bakımından makbuz hükmünde olup, geçersizdir. Başka deyişle böyle bir durumda ibraname makbuz gibi işlem görür ve alacağı karşıladığı ölçüde kısmen borcu sona erdirir.

Sizin yukarıda örneğini verdiğiniz ibra sözleşmesi karşılıksızdır. Yani sizin bu ibranameyi verirken karşılığında bir şey alıp almadığınız belirsizdir. İçerik bakımından da karşılıksız olarak alacaklarınızdan feragat ettiğiniz anlaşılmaktadır. Bu yönü ile Yargıtay'ın kural olarak belirttiği karşılıklılık olgusunun olmadığı ve borcun sona ereceği sözleşme içeriği ile sabittir.


O halde bu metnin ne karşılığı hazırlandığını açıkça yazabilirseniz, o karşılık yerine getirilmediği ölçüde ibra sözleşmesinden kaçınabilirsiniz diye düşünüyorum.

Yine Yargıtay'a göre ibra sözleşmesi ancak açıkça ortaya konulan, bilinen, tartışılan konular için sonuç doğurur. (Y.11 HD 2008/12814 E., 2010/4510 K. 26.4.2010) Mevcut olmayan, ibra sözleşmesi sırasında bilinmeyen bir borç için verilen ibraname geçersizdir.

Bu verilere göre bir çözümü siz bulursunuz diye düşünüyorum.
Old 22-01-2013, 16:37   #3
Av. Erdal ŞAHİN

 
Varsayılan

Mehmet Bey, cevabınız için çok teşekkür ederim. sizden bir ricam daha olucak yalnız. yanıtınızda geçen Y.17 HD. 2010/3778 E, 2011/3493 K., sayılı ilamını bendeki içtihat programında bulamadım. eğer siz de mevcut ise paylaşabilir misiniz?
Old 22-01-2013, 16:42   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan d_devrim
Mehmet Bey, cevabınız için çok teşekkür ederim. sizden bir ricam daha olucak yalnız. yanıtınızda geçen Y.17 HD. 2010/3778 E, 2011/3493 K., sayılı ilamını bendeki içtihat programında bulamadım. eğer siz de mevcut ise paylaşabilir misiniz?

Tabi ki paylaşırım, ancak en erken yarın olabilir.
Old 22-01-2013, 17:00   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan d_devrim
...yanıtınızda geçen Y.17 HD. 2010/3778 E, 2011/3493 K., sayılı ilamını ...paylaşabilir misiniz?

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Tabi ki paylaşırım, ancak en erken yarın olabilir

Bazen avukatların uykuları kaçar saikiyle ve Sayın Dikici'nin affına sığınarak :

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükümün süresi içinde, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu 34 ____ 05 plakalı aracın 22.8.2006 tarihinde 34 ____ 355 plakalı araca çarpması sonucu müvekkillerinin yaralandıklarını ve tedavi gördüklerini belirterek, davalı tarafından yapılan ödemenin mahsubu sonucu, 5.187,05 TL kalan maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile de davalı tarafından ibranameye yapılan ödemenin 7.367,03 TL değil 1.617,03 TL olduğunu bildirerek alacak miktarını 10.937,05 TL'ye yükseltmiş, ıslah harcını yatırmamıştır. Davalı vekili, müvekkilinin ödeme yaptığını ve ibra edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, imzalanan belgenin ibra kastı içermediği gerekçesi ile ıslahda nazara alınarak davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1 - Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2 - Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zararın tazmini istemine ilişkindir.

Davacılar vekili dilekçesinde, 22.8.2006 tarihinde meydana gelen kazada müvekkillerinin yaralanarak tedavi gördüklerini, davalıya sigortalı araç sürücüsünün olayda %100 kusurlu olduğunu, toplam 12.554,08 TL tedavi giderini müvekkillerinin ödediğini, davalı sigortalının ödeme yapmadığını ve ibra vermeye zorlandıklarını, ibraname ile 7.367,00 TL ödenen miktarın dökümü ile ibranameden bir gün önce bu davayı açarak 5.817,05 TL talep ettiklerini, ancak yargılama sırasında davalının ibranamede belirtilen tutarı değil 1.617,00 TL ödediğini belirterek ıslah dilekçesi ile talebini 10.937,05 TL olarak artırmıştır.
Davalı ise, ibranamede belirtilen tutarın tamamının davacılara ödendiğini ve ibra edildiklerini savunmuştur.

Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacıların isteyebilecekleri maddi tazminatın (tedavi giderinin) miktarı, ibranamenin bu borcu sona erdirip erdirmediği ve davalıca ödenen tazminatın miktarına ilişkindir.

Davacı vekili 7.11.2006 tarihli 7.367,03 TL tutarındaki ibraname örneğini dosyaya sunmuştur. Bu ibranamenin altında "yukarıda belirtilen ve tarafımıza ödenecek tazminat bedelinin T. İş Bankası Cağaloğlu Şubesi nezdindeki ____ nolu hesabımıza havale edilmesini rica ederim" ibaresi bulunmaktadır. Bu durumda 7.11.2006 ibra tarihi itibariyle davalı tarafından davacılara herhangi bir ödeme yapılmadığı anlaşılmaktadır.

BK.nun 113. ve devamı maddelerinde gerek asıl borcun, gerekse ferilerinin sona ermesini sağlayan nedenlerden bir kısmı düzenlenmiştir. Bunlardan biri olan ibra alacaklının, alacak hakkını ortadan kaldırmak üzere alacaklı ve borçlu arasında yapılan bir tasarrufi muameledir. İbranın, karşılıksız olması Türk Hukukunda kural olarak kabul edilmemektedir.

Bir belgenin ibra mı yoksa makbuz niteliğinde mi olduğu, diğer deyişle, borcun sona ermesine mi neden olduğu, yoksa borçtan belli bir miktarın indirilmesi olarak mı değerlendirileceği yönü, MK.nun 2. maddesi kapsamında değerlendirilmelidir. Eğer, esas alacak veya tazminat miktarı ile ibra belgesi verilmesine neden olan alacak arasında açık oransızlık varsa, bu belgeyi makbuz niteliğinde değerlendirmek gerekir.

2918 sayılı KTK.nun 111. maddesi de bu yasa kapsamına giren olaylarda tazminat miktarına ilişkin olupda yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar ve uzlaşmaların, yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içerisinde iptal edilebileceği hükümünü getirmiştir. Bu talep yargılamada defi olarakta ileri sürülebilir.

Somut olayda; davacılar, "banka dekontu" başlıklı, 8.11.2006 tarihinde Axa Oyak Sigorta tarafından 895,48 TL, 308,89 TL, 252,46 TL ve 160,24 TL olmak üzere toplam 1.617,03 TL ödemeyi gösteren yazıyı sunmuştur. Ancak bu belge tarafları bağlar nitelikte imzayı içermediği gibi ilgili bankaca verilmiş bir belge olmadığından geçerli de değildir. Yine tarafların dayanmış olduğu 7.11.2006 tarihli 7.367,03 TL tutarındaki ibranamenin kapsamı ve ibraname altındaki yazıya nazaran belirtilen tutarın ödendiğini gösteren belge de yoktur. Bu husus mahkemece de araştırılmamıştır.

Bu durumda mahkemece, yapılacak iş, ibranameyi veren hak sahiplerinin gerçek zararlarını bilirkişi raporu ile saptanmış olması karşısında, ödeme hususu taraflar arasında itilaflı bulunduğundan, ibraname ile davacı vekilinin beyanına nazaran 8.11.2006 tarihinde davalı sigortaca yapıldığı belirtilen toplam 1.617,00 TL tutarın ödendiğini gösteren belge olup olmadığı araştırılarak, bankadan ibraname altındaki yazı da nazara alınarak ödemeye ilişkin havale ve belgeler getirtilip, gerektiğinde banka kayıtlarında inceleme yapacak konusunda uzman bilirkişiye HUMK.nun 227/2. maddesi gereğince yerinde inceleme yetkisi verilmek suretiyle inceleme yaptırılarak, davalı tarafından yapılan ödemelerin miktarı tesbit edilmek suretiyle, tazmin edilecek miktar ile davalı tarafça yapılan ödemeler arasında yetersizlik veya açık oransızlık bulunup bulunmadığı saptanıp sonucuna göre karar vermekten ibarettir.

3 - Kabule göre de; davacılar vekili ıslah harcını ikmal etmemiştir. Artırılan kısım için ıslah peşin harcı ikmal edilmediği halde geçerli bir ıslah varmış gibi HUMK.nun 74. maddesine aykırı talep aşılarak 10.937,05 TL üzerinden karar verilmesi de isabetli olmamıştır.

SONUÇ : Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükümün davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 14.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi."

Saygılar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tacirler arası menkul kira ilişkilerinde görev ve menkulün iadesi usulü nazanoz Meslektaşların Soruları 8 29-01-2013 10:13
tacirler arası ayıp ihbarı av. ali Meslektaşların Soruları 2 18-09-2012 13:59
Tacirler arası ayıpta yeni zamanaşımı efekankaptan Meslektaşların Soruları 1 29-07-2012 02:19
tacirler arası sözleşmede aynı konuda iki ayrı cezai şart burçin solmaz Meslektaşların Soruları 1 06-03-2012 09:36
Ayıp İhbarı Tacirler Arası Eser Sözleşmesi av.sebahattin Meslektaşların Soruları 4 05-04-2009 21:38


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03693795 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.