Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Genel Zaman AŞimi Alacak Davasinda Dayanilan Belgenİn ZamanaŞimi SÜresİ

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 02-04-2012, 11:19   #1
LAWYER2763

 
Varsayılan Genel Zaman AŞimi Alacak Davasinda Dayanilan Belgenİn ZamanaŞimi SÜresİ

Müvekkil ile gayrımenkul sahibi arasında 1996 yılında haricen düzenlemiş oldukları bir gayrimenkul satış sözleşmesi düzenlemişler gayrımenkul sahibi bu güne kadar mnüvekkili oyalamış tapuyu vermemiştir.YAPILAN SÖZLEŞME GEÇERSİZ OLDUĞUNDAN sebepsiz zengleşme hükümlerine dayanarak dava açmayı düşünüyorum ama zaman aşımı yönünden red yiyeceğimi düşünüyorum veya başka bir yol varsa siz sayın meslektaşlarımın yaptığı aslında ilamzsız icra takibi de yapmayı düşündüm ama o zaman ki parayıo bu güne uyarlamak bir zor. saygılarımlaaaa
Old 03-04-2012, 09:32   #2
Av. Hamza

 
Varsayılan

hukuk genel kurulunun 1936/31 e. 1939/47 k. sayılı içtihadı birleştirme kararını inceleyiniz. olayınızı çözecektir.
Old 03-04-2012, 09:35   #3
Av. Hamza

 
Varsayılan

öncelikle bir ihtarname çekin. sonra davanızı açın. önceki mesajımda bahsettiğim içtihat aşağıdadır.

T.C. YARGITAY
İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu
Esas: 1936/31
Karar: 1939/47
Karar Tarihi: 07.06.1939

HAR
İCEN SATILIP FERAĞINDAN NÜKUL OLUNAN GAYRİMENKUL BEDELİNİN İSTİRDADI DAVASI - TAŞINMAZIN HARİCEN SATIŞINDAN DOĞAN DAVALARDA ZAMANAŞIMI - GAYRİMENKULÜN HARİCEN SATIŞI
ÖZET: Her ne kadar gayrimenkulün haricen satışına ve satış vaadine müteallik akit ve muameleler kanunen muteber bulunmamış ise de satıcının memuru mahsus huzurunda ferağın icrasını ve aksi takdirde almış olduğu bedelin iadesini taahhüt etmiş ve alıcının da aralarında takarrür eden bedeli bu şartla satıcıya vermiş olmasına ve şu suretle şartın tahakkuk etmediği takdirde bedelin iadesi müteahhidünbih bulunmasına göre bu taahhütten doğan borçların haklı bir sebep olmaksızın mal iktisabından tevellüt eden borçlar mahiyetinde olmadığından hadisede Borçlar Kanununun 66. maddesinde yazılı müruruzaman müddeti kabili tatbik bulunmadığı ve mezkur kanunun 125. maddesi mucibince kanunda başka suretle bir hüküm mevcut olmayan her dava 10 senelik müruruzamana tabi tutulduğu cihetle bu misilli davalar 10 senelik umumi müruruzaman hükümlerine tabi olduğu gibi satıcının rıza ve ihtiyariyle taahhüdünü ifa edebileceğine göre bunun icrasını beklemek zaruretinde bulunan alıcı için ancak şartın tahakkuk etmediği ve ferağ ümidi münkati olduğu takdirde bedelin istirdadını davaya selahiyet geleceğinden müruruzamanın da paranın verildiği tarihten değil, satıcının birrıza ferağdan nükul ve imtina ettiği zamandan başlayacağına 7.6.1939 tarihinde ekseriyetle karar verildi.
(818 S. K. m. 60, 125) (743 S. K. m. 634)
Dava: Haricen sat
ılıp ferağından nükul olunan gayrimenkul bedelinin istirdadına müteallik davaların tabi olduğu müruruzaman müddetiyle bu müruruzamanın başlangıcı hakkında Temyiz 4. Hukuk Dairesinin kararları arasında hasıl olan ihtilafın tevhidi içtihat suretiyle halli Temyiz 4. Hukuk Dairesi reisliğinin 2.11.936 tarih ve 224 ve 5.6.939 tarih ve 111 numaralı müzekkereleriyle istenilmesine mebni 31.5.939 ve 7.6.939 tarihinde toplanan Heyeti Umumiyeye 49 zatın iştirak ettiği görüldükten ve müzekere nisabı tahakkuk ettikten ve mezkur müzekkere ile ilamlar okunduktan sonra hadise bir kerre de 1. Reis ihsan Ezgü tarafından izah edilmekle beraber ilaveten bir de dava mebdeinin tayini hususunda ihtilaf vardır, denildi.
Fevzi Bozer; Bu noktayı izah etti ve müruruzamanın imtina tarihinden başlaması lazım gelir ve dairemizin dört, beş senelik tatbikatı ile merkezdedir. Bundan başka bedel istirdadı davaları 10 senelik müruruzaman hükümlerine tabidir. Çünkü akitlerden satıcı memuru mahsus huzurunda ferağın icrasını ve aksi takdirde aldığı bedelin iadesini taahhüt etmiştir. Şu halde bedelin iadesi müteahhidünbihtir. Bu taahhütten doğan borçlar ise haksız mal iktisabı mahiyetinde değildir. Kanunda başka suretle bir hüküm olmadığı takdirde her dava 10 senelik müruruzamana tabidir. Binaenaleyh istirdat davasının 10 senelik umumi müruruzamana tabi olması lazım gelir, dedi.
1. Reis; Diğer dairelerde böyle bir ihtilaf olup olmadığını sordular, gerek Sait Barlas ve gerek Ali Rıza Kiper, mebde imtina tarihinden itibar edildiğini söylerdiler.
Fuat Hulusi; Bu akitler muteber olmamakla beraber bir adam muteber olmayan akti de yerine getirebileceğine ve diğer taraf ferağ edecek ümidiyle intizar etmekte bulunmasına göre müruruzaman cereyan etmeyeceğini ve bunun kanuna da aykırı düşmeyeceğini söylediler.
Şemseddin; Bir akdi sahih zımnında verilmiş olan şeyde şartın ademi tahakkukundan itibaren haksız mal iktisabı başlar. Verilmiş olan, bila sebep kalmıştır. Bu sebepsiz mal iktisabından başka bir şey değildir. Maruzatım kafi gelmiyorsa sair işlerde olduğu gibi aramızda cezacı arkadaşların da iştirakini temin etmek suretiyle bir komisyon teşkil edilerek bu ehemmiyetli bahsi ariz ve amik tetkik edip bir neticeye ulaşmasını da rica edeceğim.
1. Reis; Böyle bir komisyona lüzum olup olmadığını sordular. Lüzum olmadığı ittifakla beyan edildi.
Fevzi Bozer; Bedelin istirdadı davasının tabi olacağı müruruzaman meselesinde mademki şarihler arasında da ihtilaf vardır, bu davanın umumi müruruzamana tabi olması daha ziyade adil ve hakka muvafık olur.
Hadise Borçlar Kanununun 61. maddesindeki "muteber olmayan" mefhumuna dahil değildir. Zira şartlar tahakkuk etmediği surette bedelin iadesi taahhüt olunmuştur. Mezkur maddenin bu gibi taahhütlerden doğan borçlara şümulü yoktur. Arzettiğim veçhile müruruzaman mebdei de akitten nükul tarihidir. Çünkü bayi kendi rıza ve ihtiyariyle ferağı yapabilir. Müşteri de bu taahhüdün icrasını beklemekte haklıdır. Ancak ferağdan nükulden itibaren istirdat davasına salahiyet gelir.
Şefkati; Malın teslimi ile zilyetlik vaki olur. Kanuni hapis hakkı cereyan eder, demeleriyle:
Sonuç: Her ne kadar gayrimenkulün haricen satışına ve satış vaadine müteallik akit ve muameleler kanunen muteber bulunmamış ise de satıcının memuru mahsus huzurunda ferağın icrasını ve aksi takdirde almış olduğu bedelin iadesini taahhüt etmiş ve alıcının da aralarında takarrür eden bedeli bu şartla satıcıya vermiş olmasına ve şu suretle şartın tahakkuk etmediği takdirde bedelin iadesi müteahhidünbih bulunmasına göre bu taahhütten doğan borçların haklı bir sebep olmaksızın mal iktisabından tevellüt eden borçlar mahiyetinde olmadığından hadisede Borçlar Kanununun 66. maddesinde yazılı müruruzaman müddeti kabili tatbik bulunmadığı ve mezkur kanunun 125. maddesi mucibince kanunda başka suretle bir hüküm mevcut olmayan her dava 10 senelik müruruzamana tabi tutulduğu cihetle bu misilli davalar 10 senelik umumi müruruzaman hükümlerine tabi olduğu gibi satıcının rıza ve ihtiyariyle taahhüdünü ifa edebileceğine göre bunun icrasını beklemek zaruretinde bulunan alıcı için ancak şartın tahakkuk etmediği ve ferağ ümidi münkati olduğu takdirde bedelin istirdadını davaya selahiyet geleceğinden müruruzamanın da paranın verildiği tarihten değil, satıcının birrıza ferağdan nükul ve imtina ettiği zamandan başlayacağına 7.6.1939 tarihinde ekseriyetle karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Y.K. Arslansan:
Muteber olmayan bir sebebe müsteniden verilmiş olan paranın istirdadı bahis mevzuu olmasına göre hadise Borçlar Kanununun 66 ncı maddesinde gösterilen bir senelik müruruzamana tabidir.
İ. Ertem:
Borçlar Kanununun 66 ncı maddesi sarahatına göre bir senelik müruruzamana tabidir.
Ş. özkutlu:
66 ncı maddenin tatbiki lazım geleceği reyindeyim.

Old 03-04-2012, 11:12   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan YHGKİBK'ndan
...satıcının memuru mahsus huzurunda ferağın icrasını ve aksi takdirde almış olduğu bedelin iadesini taahhüt etmiş ve alıcının da aralarında takarrür eden bedeli bu şartla satıcıya vermiş olmasına ve şu suretle şartın tahakkuk etmediği takdirde bedelin iadesi müteahhidünbih bulunmasına göre...

Bu karara konu olayda bir farklılık var. Satıcı, satış mümkün olmazsa eğer parayı iade edeceğini de ayrıca taahhüt etmiş ve Yargıtay bu taahhüdü bağımsız bir edim borcu olarak nitelendirmiştir.

Bu bakımdan ayrıca iade taahhüdü olmayan durumlar için kararın uygulanabileceğinden açıkçası kuşkuluyum.
Old 03-04-2012, 14:10   #5
Av. Hamza

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Mehmet Saim Dikici
Bu karara konu olayda bir farklılık var. Satıcı, satış mümkün olmazsa eğer parayı iade edeceğini de ayrıca taahhüt etmiş ve Yargıtay bu taahhüdü bağımsız bir edim borcu olarak nitelendirmiştir.

Bu bakımdan ayrıca iade taahhüdü olmayan durumlar için kararın uygulanabileceğinden açıkçası kuşkuluyum.
Sayın Dikici bu şekilde bir davam vardı. davalı idik aleyhimize bitti yargıtay onadı. tapulu yerde harici satış sözleşmesi vardı. bu kararı dayanak gösterdi mahkeme.
Old 03-04-2012, 14:48   #6
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Av. KAdir Polat'ın http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=40997 yanıtından:

ZİLYETLİ DEVAM EDİYORSA; ZAMANAŞIMI YOK

T.C.
YARGITAY 13. Hukuk Dairesi
Esas: 2001/5231
Karar: 2001/6114
Tarih: 05.06.2001
ÖZET: Davacı taşınmazda halen zilyet olduğuna göre bu İçtihadı Birleştirme kararına göre 10 senelik zamanaşımını süresinin dolduğundan sözedilemez.

ZİLYETLİK DEVAM ETMİYORSA; 10 YILLIK ZAMANAŞIMI VAR

T.C.
YARGITAY
13. Hukuk Dairesi
Esas: 2005/11577
Karar: 2005/17715
Tarih: 01.12.2005
ÖZET: Geçersiz sözleşmeden kaynaklansa dahi, sözleşmeden doğan uyuşmazlıkta on senelik zaman aşımı uygulanır.
(818 sayılı BK. m. 125)
Taraflar arasındaki uyuşmazlık tapulu taşınmazın harici satışından kaynaklanmaktadır. Sözleşme BK. 213, MK. 706, Tapu Yasası 26. maddesi hükümleri gereği resmi biçimde yapılmadığından geçersizdir. Ancak Geçersiz sözleşmeden kaynaklansa dahi, sözleşmeden doğan uyuşmazlıkta BK. 125. maddesinde ön görülen 10 senelik zaman aşımı uygulanır.


TAŞINMAZA ÖDENEN PARA İSTENMEZ; TAŞINMAZIN GÜNĞMÜĞZ RAYİÇ BEDELİ İSTENİR;

YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/15304
K. 2005/3040
T. 1.3.2005

• GEÇERSİZ SÖZLEŞMELERİN TASFİYESİ ( İadeye Karar Verilirken Satış Bedeli Olarak Verilen Paranın Alım Gücünün İlk Ödeme Tarihindeki Alım Gücüne Ulaştırılması Gereği )

• DENKLEŞTİRİCİ ADALET KURALI ( Geçersiz Sözleşmelerin Tasfiyesi - İadeye Karar Verilirken Satış Bedeli Olarak Verilen Paranın Alım Gücünün İlk Ödeme Tarihindeki Alım Gücüne Ulaştırılması Gereği )

• SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME ( İadeye Karar Verilirken Satış Bedeli Olarak Verilen Paranın Alım Gücünün İlk Ödeme Tarihindeki Alım Gücüne Ulaştırılmaması Halinde Oluştuğu - Geçersiz Sözleşmelerin Tasfiyesi )

• İADE KAPSAMI ( Geçersiz Sözleşmenin İfa Edilmeyeceğinin Öğrenildiği Tarihin Esas Alınması Gereği )

• TAPUSUZ TAŞINMAZIN HARİCEN SATIŞI ( Ödenen Bedelin İadesi Talebi - İadeye Karar Verilirken Satış Bedeli Olarak Verilen Paranın Alım Gücünün İlk Ödeme Tarihindeki Alım Gücüne Ulaştırılması Gereği )

Hukuken geçersiz sözleşmeler, haksız iktisap kuralları uyarınca tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı dikkate alınmalıdır. İadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması gerekir. Aksi takdirde kısmi iade durumu oluşacak, iade borçlusu haksız zenginleşmiş olacaktır. Öte yandan iadenin kapsamı belirlenirken geçersiz sözleşmenin ifa edilmeyeceğinin öğrenildiği tarih esas alınmalıdır. Bu nevi davalarda mahkemece yapılacak iş, davacının ödediği paranın çeşitli ekonomik etkenlerdeki artışlar nazara alınarak ilk ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırmaktan ibarettir.


Umarım yardımcı olabilmişimdir. Saygılarımla...,
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Vergİ BorÇlarinda Zaman AŞimi üye7160 Meslektaşların Soruları 4 16-03-2012 10:00
BOŞANMA DAVASINDA ZAMAN AŞIMI ve ÇOCUK VELAYETİ Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 15-12-2011 12:13
Zaman AŞimi..... Ramazan NARİN Hukuk Soruları Arşivi 1 07-03-2006 17:05


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03037596 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.