Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İş Kazası ve yapılması gerekenler

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 07-08-2011, 19:59   #1
gnchukukcu

 
Varsayılan İş Kazası ve yapılması gerekenler

Müvekkil 2004 yılında akşam 9 sularında inşaatta çalışırken asansör boşluğundan düşerek iş kazası geçiriyor.Şişli etfal hastanesinde 15 gün yoğun bakımda kalıyor ve bir dizi ameliyattan sonra bel bölgesine 6 adet platin takılıyor.Bir meslektaşımız vasıtasıyla kuruma başvuran müvekkil işverenin tanıkları korkutmasından ötürü iş kazası olduğunu kanıtlayamıyor.Meslektaşımız da konuyla pek ilgilenememiş ki süreç bu güne kadar ilerleyememiş. Şuan neler yapmam gerekir?
1.Tanıklara ulaşmaya çalışıp tekrar bir iş kazası teftiş tutanağı düzenlettirebilirmiyim?
2.Bu yola başvurmayıp doğrudan iş mahkemesinde iş kazasının tespiti ve maddi manevi tazminat davası açabilirmiyim?
3.Olayın üzerinden 7 yıl geçmiş ancak bildiğim kadarıyla ceza zamanaşımı geçerli bu yönden bir engel olmadığını düşünüyorum.

Bunlar aklıma gelen yapabileceklerim. Siz değerli meslektaşlarım da konu hakkındaki tecrübelerinizi paylaşırsanız çok memnun olurum.
Old 08-08-2011, 12:34   #2
JACELYN

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım iş kazasından kaynaklı açılacak davaların zamanaşımı süresi 10 yıldır. Açacağınız dava tazminat davası olmalı. Zaten orada olayın iş kazası olduğunu ispat edeceksiniz. Eğer işveren süresi içerisinde iş kazası bildiriminde bulunmamışsa bu onun sorunu.
Old 08-08-2011, 12:39   #3
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan JACELYN
Zaten orada olayın iş kazası olduğunu ispat edeceksiniz. Eğer işveren süresi içerisinde iş kazası bildiriminde bulunmamışsa bu onun sorunu.

Emin misiniz? Bence öyle değil



T.C.

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/4888

K. 2006/7176

T. 29.6.2006

• İŞ KAZASI NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI ( İş Kazasının SSK'na Bildirilmemesi - SSK'ya İhbar Etme Hususunda Mehil Verilmesi/Olayın İş Kazası Olarak Kabul Edilmemesi Halinde İş Kazasının Tespiti Davası Açılması Gereği )

• İŞ KAZASININ SSK'NA BİLDİRİLMEMESİ ( İş Kazası Nedeniyle Tazminat Davası - SSK'ya İhbar Etme Hususunda Mehil Verilmesi/Olayın İş Kazası Olarak Kabul Edilmemesi Halinde İş Kazasının Tespiti Davası Açılması Gereği )

• TAZMİNAT DAVASI ( İş Kazası Nedeniyle/Kazanın SSK'na Bildirilmemesi - SSK'ya İhbar Etme Hususunda Mehil Verilmesi/Olayın İş Kazası Olarak Kabul Edilmemesi Halinde İş Kazasının Tespiti Davası Açılması Gereği )

• SSK'NUN OLAYI İŞ KAZASI KABUL ETMEMESİ ( SSK ve İşveren Aleyhine İş Kazasının Tespiti Hususunda Dava Açmak İçin Mehil Verilip Tespit Davasının Eldeki Tazminat Davası Yönünden Bekletici Sorun Yapılması Gerektiği )

506/m. 27, 109

ÖZET : Dava, iş kazası nedeniyle tazminat talebine ilişkindir. Somut olayda, iş kazası Sosyal Sigortalar Kurumu'na bildirilmemiştir. Bu durumda mahkemece, davacıya iş kazasını SSK'ya ihbar etme hususunda mehil verilmelidir. Kurumca olayın iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde SSK ve işveren aleyhine iş kazasının tespiti hususunda dava açmak için mehil verilmeli ve tespit davası eldeki tazminat davası yönünden bekletici sorun yapılmalıdır. Yerel mahkemece açıklanan hususlar göz önünde bulundurulmadan, tazminat istemli davada olayın iş kazası olmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

DAVA : Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.

Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi D.K. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : Dava, davacının maluliyeti ile sonuçlandığı ileri sürülen zararlandırıcı olayın iş kazası olduğu iddiasına dayalı bu olay nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir.

Mahkemece davacının iş kazası geçirdiğini ispat edemediği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir.

506 Sayılı Yasanın 27. ve müteakip maddelerinde işverenin iş kazasını en geç iki gün içinde Sosyal Sigortalar Kurumu'na bildirilmekle yükümlü olduğu, haber verme kağıdındaki bildirilen olayın iş kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında, gerekirse kurumca soruşturma yapılabileceği ve varılan sonucun en geç üç ay içinde ilgililere yazı ile bildirileceği, ilgililerce yetkili mahkemeye başvurularak kurum kararına itiraz olunabileceği, itiraz halinde kurum kararının ancak mahkeme kararının kesinleşmesiyle kesin hale geleceği bildirilmiştir.

Öte yandan Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda ( tazminat davaları ) öncelikle haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için kurum tarafından sigortalıya bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay'ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. Diğer yandan, sigortalıya bağlanacak gelir ve hükmedilecek tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir. 506 Sayılı Yasanın 19. maddesinde geçici iş göremezlik hali sonunda kuruma ait veya kurumun sevk edeceği sağlık tesisleri sağlık kurulları tarafından verilecek raporlarda belirtilen arızalarına göre iş kazası sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 10 azalmış bulunduğu kurumca tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanacağı, 31. maddesinde kurumun, sigortalıya bağlanacak gelirleri yapılan inceleme ve soruşturmalar sonunda ve gerekli belgelerin tamamlandığı tarihten itibaren en geç üç ay içinde tespit ederek ilgililere yazı ile bildireceği, ilgililerin bağlanan geliri bildiren yazıyı aldıktan sonra bir yıl içinde yetkili mahkemeye başvurarak kurum kararına itirazda bulunabileceklerini, itirazın reddi hakkındaki mahkeme kararının kesinleşmesiyle kurum kararının kesinleşmiş olacağı, 109. maddesinde de sigortalıların iş görmezlik hallerinin tespitinde, kurum sağlık tesisleri sağlık kurullarınca verilecek raporlarda belirtilen hastalık ve arızaların esas tutulacağı, kurumca verilen karara ilgililer tarafından itiraz edilmesi halinde durumun Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulu'nca karara bağlanacağı bildirilmiştir.

Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Sigortalar Kurumu'na bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorunudur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Sigortalar Kurumu'nun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir.

Yapılacak iş; davacıya iş kazasını Sosyal Sigortalar Kurumu'na ihbarda bulunmak, olayın kurumca iş kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Sigortalar Kurumu ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine iş kazasının tespiti davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak sonucuna göre karar vermektir.

Mahkemece açıklanan doğrultuda işlem yapılmaksızın Sosyal Sigortalar Kurumu'nun taraf olmadığı tazminat istemli bu davada olayın iş kazası olmadığının kabulüyle sonuca gidilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 29.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 08-08-2011, 14:59   #4
JACELYN

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım karar için teşekkürler. Ama Yargıtayın bu kararı bana hiç mantıklı gelmedi. İş kazasını bildirmesi gereken işveren iken davacı işçi neden açtığı davada iş kazası olgusunu ispat etmek zorunda bırakılıyor anlamadım. Siz ne dersiniz, saygılar.
Old 08-08-2011, 16:17   #5
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan JACELYN
Sayın meslektaşım karar için teşekkürler. Ama Yargıtayın bu kararı bana hiç mantıklı gelmedi. İş kazasını bildirmesi gereken işveren iken davacı işçi neden açtığı davada iş kazası olgusunu ispat etmek zorunda bırakılıyor anlamadım. Siz ne dersiniz, saygılar.

Üstad yerleşik Yargıtay uygulaması bu yöndedir. Zira bu davadaki amaç sigortalı ya da hak sahiplerine iş kazası kolundan gelir bağlanmasıdır.

Esasen 5510 sayılı yasanın 13. maddesinin 2 fıkrasında bu bildirimin yasal süresi içinde işveren tarafından yapılması gerektiği kabul edilmişse de, bu hükme riayet etmeyen bir işverene karşı da, zorla bildirimde bulunacaksın baskısı yapılamayacaktır. Bu nedenle hak sahibi başvuru yapacak, kendilerine işgöremezlik ödeneği bağlanmasını sağlayacak, tespitin idari sonucu olarak da zamanında iş kazasını bildirmeyen işverene idari para cezası kesilecektir.

Bu tespitin yapılmasının bir diğer sonucu da tespit halinde kurum tarafından sağlanacak gelirin, işverene karşı açılacak davada indirim sebebi olmasından kaynaklanmaktadır. Kolay gelsin
Old 08-08-2011, 16:42   #6
gnchukukcu

 
Varsayılan

Öncelikle verdiğiniz cevaplar için teşekkür ederim.
ilgili yargıtay kararı ile olay arasında çok bağ olmadığını düşünmekteyim şöyleki 27.08.2004 yılında meydana gelen kaza 20.03.2005 tarihinde müvekkil vekili tarafında kuruma bildirilmiş.27.07.2007 tarihinde soruşturma raporu sonuçlanabiliyor buna göre kurum iş kazası olup olmadığını tanıkların yalan beyanlarının da katkısıyla belirleyemiyor.Ancak soruşturma esnasında firma sekreterinin de sigortasının olmadığı ortaya çıkıyor.Süreç kurum açısından böyle işlemiş olsa da bundan sonrası tam bir muamma dava açılıp açılmadığı konusunda müvekkilin bilgisi yok. Söz konusu yargıtay kararında iş kazası olup olmadığının tespitinin kurumca araştırılması gerektiği kararı verilmiş bir nevi idari merci tecavüzü gibi benim anladığım.Fakat bizim olayımızda kurum iş kazası olup olmadığını tespit edemiyor.Bense kurum ve işveren aleyhine maddi manevi tazminat davası açmayı düşünüyorum.Ancak bu durumu nasıl kanıtlayacağım hakkında bilgim tecrübem yok.Tanıkların hepsi soruşturma aşamasında yalan beyanlarda bulunmuşlar.akşam 9 da o inşaatta çalışmayan birinin ne işi olabilir asansör boşluğunda inşaat halindeyken yapı.
Old 08-08-2011, 16:53   #7
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan gnchukukcu
Öncelikle verdiğiniz cevaplar için teşekkür ederim.
ilgili yargıtay kararı ile olay arasında çok bağ olmadığını düşünmekteyim şöyleki 27.08.2004 yılında meydana gelen kaza 20.03.2005 tarihinde müvekkil vekili tarafında kuruma bildirilmiş.27.07.2007 tarihinde soruşturma raporu sonuçlanabiliyor buna göre kurum iş kazası olup olmadığını tanıkların yalan beyanlarının da katkısıyla belirleyemiyor.Ancak soruşturma esnasında firma sekreterinin de sigortasının olmadığı ortaya çıkıyor.Süreç kurum açısından böyle işlemiş olsa da bundan sonrası tam bir muamma dava açılıp açılmadığı konusunda müvekkilin bilgisi yok. Söz konusu yargıtay kararında iş kazası olup olmadığının tespitinin kurumca araştırılması gerektiği kararı verilmiş bir nevi idari merci tecavüzü gibi benim anladığım.Fakat bizim olayımızda kurum iş kazası olup olmadığını tespit edemiyor.Bense kurum ve işveren aleyhine maddi manevi tazminat davası açmayı düşünüyorum.Ancak bu durumu nasıl kanıtlayacağım hakkında bilgim tecrübem yok.Tanıkların hepsi soruşturma aşamasında yalan beyanlarda bulunmuşlar.akşam 9 da o inşaatta çalışmayan birinin ne işi olabilir asansör boşluğunda inşaat halindeyken yapı.



Üstadım kurumun kararından da haberdar olmadığınızı düşünerek şöyle bir tavsiyede bulunayım.

Bir defa kurum tarafından bir kabul veya mahkemece kesinleşmiş bir kararla olayın iş kazası olduğu ortaya konulmadan işveren aleyhine bir tazminat kararı verilemez. Bu sebeple;

Kuruma bir dilekçe ile başvurun ve ilgili tahkikat akıbetini sorun. Karar aleyhinize ise iş kazası olduğunu tespit ettirmeniz için zorunlu olarak tespit davası açacaksınız. Bu arada zamanaşımı probleminiz olduğu için tazminat talepli davanızı da açabilirsiniz ancak dikkat edin, iş kazası olduğuna dair tespit kararı alamaz iseniz, tazminat talepli davada aleyhinize yargılama gideri ve vekalet ücreti çıkar. Eğer açacak olursanız tazminat talepli davanız, iş kazası tespiti talepli davanızın kesinleşmesini bekleyecektir.

Kurum cevabı lehinize ise tespit davası açmaksızın tazminat talepli davanızı açarsınız.
Old 08-08-2011, 17:20   #8
gnchukukcu

 
Varsayılan

Üstadım ilginize çok teşekkür ederim. Belirttiğiniz hususları anlamakla birlikte olayın o aşamaları geçtiği kanaatindeyim.Elimde kurumun soruşturma raporu mevcut buna göre iş kazası olup olmadığını ben belirleyemedim hakkınızı dava açarak arayabilirsiniz diyor.Meslektaşımın dava açıp açmadığı konusunda bilgimiz yok. Açmadığını varsayarsak sizce dava süreci nasıl olur?
Old 09-08-2011, 13:04   #9
gnchukukcu

 
Varsayılan

Biraz önce meslektaşımla görüştüm.İş kazası soruşturma dosyasından sonra herhangi bir işlem yapılmamış dava sürecine taşınmamış olay.Ben öncelikle iş kazası tespit davası mı açmalıyım davayı istanbulda açacağım müvekkilden masraf almayacağım.Bu süreçte ne kadar masraf gereklidir.Daha önce bu süreci yaşamış olan meslektaşlarımız var ise tecrübelerini paylaşırlarsa sevinirim.
Old 09-09-2014, 09:18   #10
yeniavukattt

 
Varsayılan

Merhaba,

Mesleğe yeni başlamış genç bir avukat olarak bir iş kazası tespiti dava dilekçesi yazmam gerekiyor. Kazanın iş kazası olduğunun tespiti için SGK'ya da başvuruldu. Ancak şimdi de işlemleri hızlandırmak için tespit davası açacağız. Bu durumda iş kazası tespiti istemli dava dilekçemde davalı olarak nereyi göstermem gerekir? SGK İl Müdürlüğü mü? Yanıtlarsanız çok makbule geçer. şimdiden tesekkürler...
Old 08-01-2018, 17:52   #11
Av.Serkan Bayazıt

 
Varsayılan

Ben de müvekkilim geçen sene ve 3 yıl önce işyerinde 2 farklı iş kazası geçiriyor ancak acile gittiğinde raporlara iş kazası olarak geçmiyor.
Ben tazminat davası açmak istiyorum.
öncelikle sgk'ya başvurmam. Daha sonrasında tespit davası ve sonrasında tazminat davası açmam gerekiyor heralde.
Müvekkilim doktordan 20 günlük rapor almış hatta geçici iş göremezlik ödemeleri var. Elimde e-devletten aldığım tedavi bilgileri var. İş kazasını gören 2 tane tanık var Ayrıca hastaneye de başvuracağım raporlar için. Siz davanızda nasıl süreçlerden geçtiniz ne tavsiye edersiniz.
Saygılar iyi günler.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Çalıntı Araçta Yapılması Gerekenler Av.ErtacDurak Meslektaşların Soruları 2 07-10-2010 09:58
Staj Öncesi Yapılması Gerekenler av.ahmtnc Hukuk Stajı ve Meslek Seçimi 2 10-09-2008 17:14
İş Kazası Sonrası Yapılması Gerekenler alperyldrm Meslektaşların Soruları 12 03-03-2008 23:06


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07053304 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.