Davayi Kabulden DÖnmek MÜmkÜn MÜ?

Çalışmakta olduğum kurumun eski vekillerinden birisi davaı olduumuz bir davada duruşma esasında kabul beyanında bulunmuş.Haliyle hakim yargılamayı sonlandırmış.Bunu yapan vekilin karşı tarafla şbirlii içinde olduğunu ve kabul beyanının kurumu zarara uratmak amaçlı olduğunu biliyoruz.Ama ortada geçerli bir kabul beyanı var gibi görünüyor.Şimdi kararı temyiz için dilekçe hazırlıyorum.Acaba bu kabul beyanına rağmen dosyanın yargıtaydan bozma kararı le dönme ihtimali var mıdır.Acil yardımlarınızı bekliyorum.Saygılarımla.Adnan M.

"kabul", beyanı okundu imzası alındı şeklinde yapılmış ve buna istinaden de yargılamaya son verilmiş ve bir itiraza da uğramamış ise, " kabul" geçerlidir. Yanı sıra davadan feragat va kabul, kesin hüküm neticelerini doğurur. Hâl böyle olunca, ümit edebileceğiniz "ihtimâl" bulunmamaktadır. Bundan dolayı, iç münasebet gereği vekil sorumludur. Kolaylıklar dilerim.

Alıntı: Yazan mete201186 Çalışmakta olduğum kurumun eski vekillerinden birisi davaı olduumuz bir davada duruşma esasında kabul beyanında bulunmuş.Haliyle hakim yargılamayı sonlandırmış.Bunu yapan vekilin karşı tarafla şbirlii içinde olduğunu ve kabul beyanının kurumu zarara uratmak amaçlı olduğunu biliyoruz.Ama ortada geçerli bir kabul beyanı var gibi görünüyor.Şimdi kararı temyiz için dilekçe hazırlıyorum.Acaba bu kabul beyanına rağmen dosyanın yargıtaydan bozma kararı le dönme ihtimali var mıdır.Acil yardımlarınızı bekliyorum.Saygılarımla.Adnan M.

HMK 311 Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.

HUMK da irade bozukluğu hallerinde iptal istenebilir. İbaresini göremedim.

Bence, vekile yapmış olduğu hileden dolayı dava açın, temyiz dilekçesine de bu husustan bahsedin...

Ancak, vekile karşı
Saygılarımla...

Alıntı: Yazan C_OKYAY Ancak, vekile karşı Saygılarımla...

311. Maddede ki yeni eklentiyi nasıl yorumluyorsunuz? Eski yasada ben bulamadım. HUMK 91 vd...

Şüphelerimi gidermek için kurcalama arzusundayım.

Okudukça fikrimden uzaklaşıyorum ancak denenmesinde hiçbir sakınca olmadığını düşünüyorum...

Bu arada, kurum vekillerine sulh, davayı kabul gibi özel yetkilerin verilmediğini görüyorum. Olayınızda dikkat ettiniz mi?

Özel yetki yoksa kabul geçerli değildir. Böyle bir karar hatırlıyorum...

Alıntı: Yazan mete201186 Vekaletnamede yetkiler yazılırken kabulden de bahsedilmiş malesef.Bende kabul beyanın hata hile sebebiyle ayrı bir dava açıp bunu temyizde belirtmeyi düşündüm.Ama vekilin hileli davranışının md 311/1 e göre bu davaya konu lup olmayacağı konusunda şüphelerim var....Yine bu davada kabul beyanını veren avukatın vekaleti değil aslında yetki belgesi bulunuyor.Asıl vekaleti olan yine eski vekil,kabul beyanını veren vekile yetki begesi verirken tanınan yetkiler olarak dayanak vekaletteki tüm yetkiler denilmiş.Yani yetki belgesinde kabule ilişkin ayrıca bir ifade yok.Asıl vekalete atıfla tüm yetkiler denilmiş.Asıl vekalette ise biraz önce söyldediğim gibi kabul açıkça yazılmış.Bu durumda yetkiden de yola çıkılabilir mi?Tecrübesiz bir meslektaş olarak bunları düşünüyorum kendimce

Vekaletteki yetkilerin, yetki belgesi ile, başka bir vekili tevkil edilmesi sağlanırken, vekalette yazıldığı gibi, yetki belgesinde de açık açık kabul beyanı vermeye yetkilidir yazılmaya gerek var mı?

Eş soru ile, yetki belgesinde "tüm yetkileri" ibaresi, özel yetki kuralını da kapsar mı?

Bu konu üzerine gidilebilir ancak fazla yanar döner olduk şimdi.... Buna ilişkin bir karar hatırlıyorum, bulursam ekleyeceğim...

Vekaletnamede yetkiler yazılırken kabulden de bahsedilmiş malesef.Bende kabul beyanın hata hile sebebiyle ayrı bir dava açıp bunu temyizde belirtmeyi düşündüm.Ama vekilin hileli davranışının md 311/1 e göre bu davaya konu lup olmayacağı konusunda şüphelerim var....Yine bu davada kabul beyanını veren avukatın vekaleti değil aslında yetki belgesi bulunuyor.Asıl vekaleti olan yine eski vekil,kabul beyanını veren vekile yetki begesi verirken tanınan yetkiler olarak dayanak vekaletteki tüm yetkiler denilmiş.Yani yetki belgesinde kabule ilişkin ayrıca bir ifade yok.Asıl vekalete atıfla tüm yetkiler denilmiş.Asıl vekalette ise biraz önce söyldediğim gibi kabul açıkça yazılmış.Bu durumda yetkiden de yola çıkılabilir mi?Tecrübesiz bir meslektaş olarak bunları düşünüyorum kendimce

Yargıtay kararı bulursam zaten oradan giderim inşallah:-)

Niye kapsamasın ki, sayın Balku ?
Niye yazılmasına gerek olsun ki ?

Esasen, yetki belgesinde, müstenidatın ne olduğu yazmıyor mu ?

Bana göre, vekâlet gibi hayati konularda, hoşgörü de mümkün olmamalıdır. Emanete ihanet...

Alıntı: Yazan C_OKYAY Niye kapsamasın ki, sayın Balku ? Niye yazılmasına gerek olsun ki ?

Sayın Okyay,

Her iki soruya cevabım, kapsayabilir ve yazılmasına gerek yoktur.

Ancak, bana vekalet veren müvekkilim, T.C mahkemelrinde açılan tüm dava işler için.... şeklinde vekalet veriyor. Bu vekalette ayrıca özel yetki gerektirebilecek örneğin tenfiz ve tanıma yetkisi vermiyor.

Bu vekaletname ile bana tenfiz için özel yetki gerekir deniliyorsa; bende verdiğim yetki belgesinde özel yetkiyi açıkça belirtmediğim için geçersizdir diyebilmem gerekir...

Hareket noktam burası....

Sayın Mete, yargıtay kararını hatırlıyorum dedim ancak lehinize mi aleyhinize miydi hatırlayamıyorum...

Sizin beyanlarınız karşısında ve tabiriniz gibi, ben de yanar döner oldum, Sayın Balku... Saygılarımla...

Davayı kabul eden vekilin iradesi fesada uğramamış.Bunedenle kabul beyanı geçerlidir ve kurumu bağlar. Ancak iç ilişkide
kabul için özel talimat almayan vekil bu kabul beyanıyla kurumun uğradığı zarardan sorumludur. Davanın nasıl sonuçlanacağı da önemli,bu kabul beyanı olmasaydı da kurum aleyhine karar verilecek idiyse vekil kabul beyanı ile bir zarar vermiş olmayacağı için oluşan zarardan sorumlu olmaz. Ama kabul beyanı olmasaydı kurum lehine karar verilecek idiyse vekil verdiği kabul beyanı ile oluşan zarardan sorumlu olur. Bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekecektir.

Vekil hakkında görevi kötüye kullanmadan ötürü savcılığa şikayet dilekçesi de verilebilir.