Yabanci Ülkeden Alinan Veraset İlaminda Tenfİz Gerekİr Mİ?

Müvekkilim Türkiye sınırları içinde bulunan bir arsayı satın almak istemektedir.

Arsanın sahibi vefat etmiş bir suriye vatandaşıdır.

Mirasçıları (onlar da suriye vatandaşı) bu gayrımenkulün satış vaadini vermek istemektedirler.

1. sorum : Fakat gayrımenkül Türkiye deyken , veraset ilamının Türkiyeden alınması mı gerekir ? Yoksa Suriye mahkemelerinden alıp tenfiz davası mı açmak lazım (Ayrıca bu konuda tenfiz davası açılabiliyor mu?

2. sorum :mirasçılar aşağıdaki yönetmelik hükümleri çerçevesinde bu gayrımenkulün satış vaadini tapuya şerhettirebilirler mi?


ek bilgi :

SURİYE UYRUKLU ÖZEL VE TÜZEL KİŞİLERİN HAZİNECE EL KONULAN MALLARININ İDARESİ HAKKINDA YÖNETMELİK

MADDE 1 - Suriye uyruklu özel ve tüzel kişilere ait olup 28.05.1927 gün 1062 sayılı Kanun hükümlerine göre Bakanlar Kurulunca müttehaz 01.10.1966 gün 6/7104 sayılı kararla elkonulan taşınır ve taşınmaz mallar ve bunlara müteferri hak ve menfaatlar bu Yönetmelik esasları dairesinde idare olunur.
II. EL KOYMANIN ŞÜMULÜ
MADDE 2 - El koyma, Suriye uyruklu özel ve tüzel kişilerin Türkiye'de bulunan ve Gümrük Yönetmeliğinin 1018, 1031 inci maddelerinde belirtilen zatî ve ev eşyaları dışında kalan bütün mal, hak ve menfaatlerine şamildir.

III. İSTİSNALAR
MADDE 3 - Aşağıda yazılı mallar el koyma işlemlerine tabi değildir,
a) Suriye Devletinin Türkiyedeki Elçilik ve Konsoloslu bina ve arsalariyle taşınır mallar, paralar, sair kıymetleri.
b) Memleketimizdeki Suriye Büyük Elçilik ile konsoloslukları mensuplarına ve bunların aileleri efradına ait mallar, paralar vesair kıymetler.
c) Turist olarak Türkiye'ye gelen Suriyelilerin beraberinde getirdikleri ve Türkiye'ye sokulmasında kanunen mahzur bulunmayan para eşya ve araçlar.
d) Transit olarak Türkiye'den geçen mal ve araçlar.
e) Türkiye'de açılan Milletlerarası fuarlara getirilen taşınır mallar.
f) Türk hükümetiyle Suriye hükümeti arasında aktedilen ticaret anlaşmaları gereğince Suriyelilerin Türkiye'ye ihraç ettikleri ticarî mallar ve bunların bedelleri, yurdumuzdan aynı şekilde satın aldıkları mallar ve bu maksatla getirecekleri dövizler.
g) Türkiye'deki her derecedik öğrenim Müesseselerinde okuyan Suriye uyruklu öğrencilere yurt dışından gönderilen veya getirilen paralar.

Yönetmeliğe göre Suriye uyruklu vatandaşların taşınmaz mallarına yasa gereği el konulduğundan bahsedilmektedir.Bu durumda taşınmaz hala Suriye uyruklu vatandaşın üzerinde mi görülüyor tapu kaydında ? Bu el koymanın şumulü nedir ? El koyma ile tapu hazine adına tescil edilmiyor mu?

1.Sorunuza cevap : Verasetin tapu ile alakası yok.Vatandaş Suriye vatandaşı ise veraset ilamını da suriye Mahkemelerinde almalıdır.
Tenfiz olayında ise karşılıklılık esası var eğer Türkiye Mahkemesi kararları orada tenfiz edilebiliyorsa ve bu hususta karşılıklı bir anlaşma var ise kararı burada tenfiz ettirebilirsiniz diye düşünüyorum.Bu anlaşmanın olup olmadığını bakınız.Veraset ilamını tenfiz ettirmeye gerek olmadığını düşünüyorum.Eğer tapuda muamele
yapacak durumda olursanız yeminli tercümana tercüme ettirilmesi ve noter tasdikli olması yeter diye düşünüyorum.Tenfize niye gerek olsun ki.

2.sorunuza cevap vermek için benim cevabımda sorduğun sorunun cevaplarını bilmek gerekiyor.Saygılarımla

1. soruya yanıt: Veraset ilamı teknik anlamda bir tespit hükmüdür. MÖHUK'a göre eda hükmü içermeyen tespit mahiyetindeki yabancı mahkeme kararları için tenfiz değil tanıma söz konusu olur. Türkiye'de nasıl nüfus işlemi yapılması için tanıma veya tenfiz gerekli ise tapu işlemi yapmak için de gereklidir diye düşünüyorum.
2. soruya yanıt: 1062 sayılı kanun teknik olarak misilleme düşüncesiyle hazırlanmış bir kanun. Zaten Yasanın 1. maddesinde "mukabelei bilmisil olmak üzere kısmen veya tamamen tahdit ve menkulat ve gayrimenkulatına vaziyet olunabilir." denildiği için mülkiyeti ortadan kaldırmaktan ziyade sadece kısıtlama ve idaresine el koyma söz konusu. Bahse konu yer üzerinde tapu kaydında bir tahdit şerhinin bulunup bulunmamasına göre değerlendirme yapmak gerekir sanırım. Eğer yoksa gerek satış vaadinde ve gerekse satışta bir sorun çıkmayacaktır. Lakin üzerinde tahdit varsa bu tahdidin niteliği gereğince yine Türk vatandaşına satışı engellemeyeceğini düşünüyorum. Kanunun amacı yabancı uyruklu şahısların misilleme suretiyle mülkiyet haklarının kısıtlanması ve idareye el konulması olduğuna göre; yabancı uyruklu kişiye değil de Türk vatandaşına satışında hiç bir sakınca olmamalıdır. Ama kanunun amacından hareketle yapılan bu yorumu Tapu müdürüne kabul ettirmeniz zor olabilir. Şerh varsa büyük ihtimal işlem yapmanız fiilen mümkün olmaz ve dava açılmak suretiyle öncelikle şerhin terkini istenilmesi gerekir.