|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
14-09-2012, 15:39 | #1 |
|
Mahkemeye yanlış mazeret dilekçesi verilmesi
Sayın meslaktaşlarım,
Duruşmadan bir önce, mazeret dilekçesi hazırlanmış, mazeret belgelenmiş, dilekçeye yeni duruşma gününün tebliği için gerekli pul eklenmiştir. Ancak, mahkemeye yanlışlıkla, başka bir mahkemeye hitaben hazırlanmış bir mazeret dilekçesi verilmiştir. Mazeret verilirken, veren de, kalem personeli de bu hatayı fark etmemiş ve dilekçe dosya içine konmuştur. Ertesi gün yapılan duruşmada, duruşma yargıcı sizce ne yönde bir karar vermelidir? |
14-09-2012, 15:59 | #2 |
|
Sayın Hakan Eren,
Yoruma açık bir konu, acizane fikirlerimi açıklamak istedim. Dilekçeye eklenen mazeretten avukatın mazeretli olduğu anlaşılıyorsa mazeretin kabulüne karar verilmesi gerektiği kanaatindeyim. |
14-09-2012, 16:14 | #3 | |||||||||||||||||||||||
|
Mahkeme kendi mahkemesine ve dosyasına hitaben yazılmamış bir dilekçeyi dikkate alamamalıdır kanısındayım. Amaç gözetildiğinde sert bir yorum gibi gelebilir belki size ama benim görüşüm bu. Ben olsam yani, dosyada falanca mahkemeye ve dosyaya hitaben yazılmış bir dilekçe olduğunu, dosyamız ile ilgisi olmadığını zabta geçer, hasıl olan bu duruma ve varsa hâzır taraf/vekilinin beyanına göre bir karar verirdim. Saygılarımla. |
14-09-2012, 16:15 | #4 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın bilal gedikci'nin yanıtına katılıyorum. Yasa, mazeretin bildirilmesi yollarını sınırlamamıştır. Yanlış mahkemeye hitaben yazılmış dilekçeden, taraf ya da vekilinin duruşma gün ve saatinde mazeretli olduğu anlaşılıyorsa, mazeretin kabulüne ya da en azından mazeretin kesin süre içinde yazılı olarak bildirilmesine karar verilmelidir. |
14-09-2012, 17:57 | #5 |
|
Mazeret belgelendiğine ve dilekçe mümzisi de duruşmada bulunmadığına göre, demek ki, avukatın o gün, bir mazereti vardır; hakim, durumu anlar, karşı tarafın " mazeretli sayılsın" biçimindeki beyanını alır, ve hatta masrafının da karşı taraftan alınmasına diye karar verir, iş biter.
|
14-09-2012, 18:38 | #6 |
|
Mazeret dilekçesi
Mazeret dilekçesi avukatın başka bir mahkemedeki işi nedeniyle verilmiş olup da belgelenmiş ise ve o belgelenen mazeret yanlışlıkla sunulduğu dosya için de mazeret teşkil ediyorsa ve bu maddi hata açıkça belli ise asıl verilmesi gereken mazeret dilekçesi de aynı şekilde başka bir mahkemeye verilmiş ise bu durum da belgelenerek eski hale iade istenebilir. Avukat tüm duruşmalara katılmak zorunda olmadığından bazı duruşmalara katılmak istemeyebileceğinden ve dosyanın yokluğunda işlemden kaldırılmasını da öngörmüş olabileceğinden hakim avukatın ne düşündüğünü mevcut durum itibariyle saptayamayacağından mazereti kabul etmemelidir diye düşünüyorum.
|
14-09-2012, 19:59 | #7 |
|
Maddi hata olarak değerlendirilmelidir düşüncesindeyim.
Olaya bir de tersinden bakalım: Mahkeme tutanaklara taraf vekili olarak adımızı maddi hata sonucu yanlış yazarsa tutanak geçersiz mi sayılacaktır? Örneğin: Davacı vekili Avukat Hakan EREN yerine Davacı Vekili Avukat Akın GEREN yazarsa.. |
16-09-2012, 13:26 | #8 |
|
Öncelikle görüşlerini paylaşan tüm üyelere teşekkürler...
Benim düşüncem de, yanlış mahkemeye hitaben de olsa, madem ki o davanın taraf vekili bir mazeret sunmuştur, mahkeme "nıhaahahao yanlış yazmış, yanlış yazmıııışş!" dememeli, bir ara karar oluşturup, mazeret konusunu düzeltip düzeltmeyeceği konusunda mahkemeye açıklama yapmak üzere dalgın avukata süre vermelidir. Mahkeme ismi ve dolayısıyla esas numarası yanlış da olsa, bu hatalı mazereti veren, x bir avukat değildir; o davanın taraf vekilidir! Tartışmayı devam ettirmek adına biraz daha detay verecek olursak: Dalgın avukat, söz konusu mazereti UYAP üzerinden göndermiş; 5-TL mazeret dilekçesi ücreti bayıldığı (!) gibi, mazeret tam usulüne uygun olsun diye UYAP üzerinden 7-TL posta pulu avansı bile göndermiştir. Sorun şuradadır ki, "gönder" tuşuna basarken hazırladığı mazereti değil de, bilgisayar masaüstünde duran ve 3-4 gün önce bir başka mahkemeye hitaben yazdığı mazeret dilekçesini göndermiştir. Mahkeme kalemi sağolsun UYAP'la mesafeli olduğundan, ne bu "hatalı" mazeret dilekçesini onaylamıştır; ne çıktı almıştır ne de dosyasına koymuştur. Duruşma günü yargıç da dosyaya bakıp "gelen yok mazaret yok HMK 150" demiştir. Kalem ve yargıç, söz konusu duruşma tutanağını 3 ay geçtikten sonra onaylamış ve UYAP'a yüklemiştir. (3 ay - yenileme üst sınırı) Dalgın avukat, "nasılsa 7-TL tebligat gideri de, 5-TL gider de yolladık, mazereti de belgeledik" deyip duruşma günü beklerken 3 aylık süre geçmiştir. Hayır, avukat masraf eklememiş olsa, "duruşma gününü UYAP'tan / kalemden öğreneceğiz" dese, ajandasına makul bir süre sonrasına not alır ama, işte giderleri ödemiş olmak avukatta rehavete sebep olmuştur. Topu önünde bulan yargıç da, kalemine hiç kusur atfetmeksizin, "haa yanlış mahkeme öyle mi, al sana müracaat, al sana davanın açılmamış sayılması" diye gelen ofsayt topuna voleyi çakmıştır. Yargıç, "peki biz dilekçeyi doğru kaleme alsaydık yine kalemin ihmali sonucu bu mazeret dilekçesi dosyaya girmeyecekti? O zaman ne yapacaktınız?" sorusuna yanıt vermemekte sadece "yanlıııış yanlıııııış" demekle yetinmektedir. Olayın özü budur... |
16-09-2012, 13:45 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Olmadı şimdi. UYAP döküman editörde e-imza ile imzalanan belge, imzalanmasından itibaren 3 saat içinde gönderilmelidir. 3-4 gün öncesine ait dilekçeyi gönderdiğinize göre e-imzasızdır. Mahkeme yanlış, dosya numarası yanlış, belge imzasız. E bir de gözünüzün üzerinde kaşınız varsa hakim ne yapsın? |
16-09-2012, 13:57 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Bir dakika ama! Onu da izah edeyim... "Dalgın avukat" dilekçeyi yazdıktan sonra, belgeyi e-imza ile imzalamak için gerekli tuşa basmış; windows'ta açılan masaüstü penceresinden yanlışlıkla, yeni yazdığı mazereti değil de, masaüstünde duran "eski" mazereti imzalamıştır. E-imzasız olsa, zaten UYAP'a gitmez ki... Siz de desteğinizi çekerseniz ohoooo... Yani belge imzasız değil. Kırmayın hemen kalemimi... Bakın 5-TL diyorum, 7-TL diyorum, kalem dilekçeyi onaylayıp çıktı almamış diyorum... İlaveten duruşma tutanağı, 97 gün sonra onaylanıp sisteme yüklenmiş diyorum... Ben, pardon "dalgın avukat", sıfır kusurlu değil elbette... Ama dilekçeyi onaylamayan, çıktı almayan ve dosyasına koymayan kalem? Ama duruşma tutanağını 97 gün sonra onaylayıp sisteme atan yargıç? Selam ve saygı ile... |
16-09-2012, 14:15 | #11 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sevgili üstadım, Mahkemeye hitaben eski hale getirme talebimi içeren bir dilekçe hazırladım. Bu dilekçede, sizin yukarıdaki argümanınıza da cevaben , şöyle dedim:
|
16-09-2012, 22:45 | #12 | |||||||||||||||||||||||
|
Ooo bi' dakika! Ben yanıt yazdığımda, Uyap unsuru yoktu. Şayet mazeret, Uyap'ta gönderilmesi istenen dosyaya eklenmişse, mazeret gideri de bu dosyaya yatırılmışsa, bu takdirde mazeret kabul edilebilir kanısındayım. Zira büyük sayılar kanununa göre, üstüste bu kadar sehiv ve hata olmaz. Ben olsam, hakim olarak başka bir dosyaya ait olma ihtimali olan dilekçe hakkında karar vermek endişesini bu durumda artık yener ve mazereti kabul ederdim. Ancak ilk görüşüm de, Uyap'ta herhangi bir avukat işlemi olmaması haline münhasır olarak, bakidir. Saygılarımla. |
17-09-2012, 09:38 | #13 | |||||||||||||||||||||||
|
UYAP'a baktım, Kazancı'ya baktım, bulamadım bu yasayı... Google amcaya sordum, "wiki teyzeye bak dedi. Bugün bir şey daha öğrendik sayenizde Güntay üstat. Paylaşayım, bilmeyen bilsin, bilen bilgi tazelesin: İlk okuyuşta anlamadım ama yazı tura örneğini okuyunca anladım bu teoremi. HUKUK GÜZEL BİR SANATTIR. http://tr.wikipedia.org/wiki/B%C3%BC...ar_yasas%C4%B1 Büyük sayılar yasası bir rassal değişkenin uzun vadeli kararlılığını tanımlayan bir olasılık teoremidir. Sonlu bir beklenen değere sahip birbirinden bağımsız ve eşit dağılıma sahip bir rassal değişkenler örneklemi verildiğinde, bu gözlemlerin ortalaması sonuçta bu beklenen değere yakınsayacak ve bu değere yakın bir seyir izleyecektir. Büyük sayılar yasası bir zarın peş peşe atılması ile örneklenebilir. Öyle ki, multinom dağılımı sonucunda 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 sayılarının gelme olasılığı eşittir. Bu sonuçların nüfus ortalaması (ya da "beklenen değer"i), (1 + 2 + 3 + 4 + 5 + 6) / 6 = 3,5 olur.Sağdaki grafik bir zarın atılması deneyinin sonuçlarını göstermektedir. Bu deneyde görürüz ki, ilk başta zar atışlarının ortalaması çılgınca dalgalanmaktadır. Büyük sayılar yasası tarafından öngörüldüğü üzere, gözlem sayısı arttıkça, ortalama, beklenen değerin yani 3,5'in etrafında dengelenmektedir. Bir başka örnek madeni para atılması olabilir. Bir madeni paranın peş peşe atılması durumunda, yazıların (ya da turaların) sıklığı, gözlem sayısı arttıkça, %50'e gittikçe yaklaşacaktır. Fakat yazı ve tura sayıları arasındaki mutlak fark atış sayısı arttıkça açılacaktır.[1] Örneğin, 1000 atıştan sonra 520 ve 10000 atıştan sonra 5096 yazı görebiliriz. Ortalama ,52'den ,5096'ya gittiği, gerçek %50'ye yaklaştığı halde, ortalamadan toplam fark 20'den 96'ya yükselmiştir. Büyük sayılar yasası önemlidir, çünkü rastgele olaylardan kararlı uzun-vadeli sonuçlar alınacağını "garanti eder". Örneğin, bir gazino tek bir Amerikan Rulet dönüşünden para kaybedebilir, ama 1000lerce dönüşe oynanan paranın tamamının %5,3'üne yakınını neredeyse kesin olarak kazanacaktır. Bir oyuncunun herhangi bir kazancı, sonuçta oyunun başlıca parametreleri tarafından soğurulacaktır. Büyük sayılar yasasının büyük sayıda gözlem yapıldığı zaman etkili olacağı unutulmamalıdır. Küçük miktardaki gözlem için sonucun beklenen değere yaklaşacağını veya bir sapmanın hemen bir başkasıyla "dengeleneceğini" beklemek için bir neden yoktur. Kumarbaz aldanmasına bakabilirsiniz. |
17-09-2012, 15:38 | #14 | |||||||||||||||||||||||
|
Estağfirullah, çok mutlu oldum o takdirde. Öğrenmek işteş bir süreç olup, bu site bu işteşliği sağlamaya dair çok elverişli bir platform olmayı sürdürüyor... Hukuk, felsefeyle bezenip, bir düşünmek sanatına dönüşebilir, taçlanabilir.. Saygı ve sevgi ile. |
20-09-2012, 15:43 | #15 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Son gelişme...
Evet, yukarıda da yazmıştım. Mahkemeye, eski hale getirme (HMK 95) başvurusu yaptık.
Süreci özetleyip, eski hale getirme + yenileme talebinde bulunduk. Mahkeme, "esas hakkında karar verdik. Bundan sonrası ancak temyize tâbidir" deyip talebimizi reddetti. Bu arada, mahkeme personeli hakkında idari soruşturma açılması için adli yargı kom. başk. şikayette bulunduk. Eski hale getirme talebimizi temyiz dilekçemizde de dile getireceğiz. Şikayetimize esas olarak Hukek Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliğinin 5. maddesini dayanak yaptık. Bu madde, kalem personelinin UYAP'la ilgili görevlerini düzenlemekte. Biz özellikle 4. ve 5. fıkra hükümlerini işaret ettik.
|
20-09-2012, 16:16 | #16 | |||||||||||||||||||||||
|
Bence özrünüz mazeretinizden büyük. Teknolojik ilerleme ne kadar olursa olsun unutmayalım ki burası hala Türkiye'dir. 3 ay beklememeliydiniz. |
20-09-2012, 16:48 | #17 | |||||||||||||||||||||||
|
Doğru... Normal şartlar altında, mahkemeye verdiğim bir mazeret için, 3 gün 5 gün ya da 10 sonrasına ajandama not alırım. "Mazeret vermiştik ne oldu?" gibisinden. Hele ki, mazeret ekinde pul yoksa, "kalemden öğreneceğiz (yok bunu yapmıyorum uzunca bir süredir) ya da "UYAP'tan öğreneceğiz" (bak bunu yapıyorum) demişsek... Peki burda neden böyle bir not alınmamıştır? UYAP'a güvendiğimizden... Nasılsa 5-TL UYAP mazeret gideri ödedik... Eee 7-TL de posta pulu ödedik... E o zaman duruşma günü nasılsa gelir... E hadi gelmedi diyelim... Yine sorun değil. "Ben gün aşırı UYAP'a bağlanmıyor muyum? Bağlanıyorum. Safahat bölümüne bakmıyor muyum? Bakıyorum... O zaman zaten ordan görürüm" REHAVETİ işte... Aklıma gelmiyor ki kalemin mazeretten çıktı alıp dosyasına KOYMAYACAĞI! Aklıma gelmiyor ki, mahkemenin, o duruşma tutanağını, duruşmadan 97 gün sonra onaylayıp sisteme atacağı!!!! 97 gün! Ben demiyorum ki bende, pardon dalgın avukatta sıfır kusur var diye... Hele ki, UYAP'a daha doğrusu, UYAP'ı doğru dürüst kullanmayı beceremeyen kalem personelinin,ve onay işlemini 97 gün sonra yapan bir yargıcın olduğu sistemde UYAP mazerete böyle güvenirsen elbette kabahatin büyüğü bende... Samimi söylüyorum... Aklım çıkıyor, müvekkilimin uğradığı hak kaybını düşündükçe... Ben diyorum ki, kusurun tamamı bende değil. O dilekçeyi onaylamayıp çıktısını almayan kalemde de, duruşma tutanağını duruşmadan 97 gün onaylayıp sisteme atan yargıçta da kusur var diyorum. |
20-09-2012, 17:32 | #18 |
|
Sayın meslektaşlarım bu UYAP tehlikedir mazallahben mecbur kalmadıkça ne UYAPtan dilekçe yollarım ne mazeret;Şöyle ki davacısı olduğumuz boşanma dosyasında davalı UYAP'tan cevap ve karşı dava dilekçesi yolluyor aylarca farkedilmiyor,biz karşı taraf niye cevap vermedi diye bakınca ortaya çıkıyor, bir diğerinde temyiz dilekçesi farkedilmiyor kesinleşme şerhi vuruluyor,farkedilince şerh iptal ediliyor mübaşir uyarılıyor.Kısaca UYAP:UYUYAN YARGI AĞI PROJESİ
|
21-09-2012, 08:42 | #19 |
|
bakıyorum bütün mazeretler kabul oldu, hata yine kalem personelinde kaldı, yine suçlu biz olduk, siz yanlış dilekçe verin yanlış dosyaya girsin kalem personeli niye bunu alıp dosyaya koymadı diye suçlu olsun.
|
21-09-2012, 08:47 | #20 | |||||||||||||||||||||||
|
Meslek grubu refleksine girmeyiniz; doğruyu arıyoruz, suçlu değil.. Ben mazeretin reddine cevabı vermiştim mesela.. Ancak, Uyaptan doğru dosyanın içine özel evrak ve mazeret gideri ile de iletildiğini öğrenince, HMK. Uygulama Yönetmeliğinin Uyap ile ilgili kalem memurlarına yüklediği görevler de gözetildiğinde meselenin bu açıdan ele alınması tabiidir.. |
21-09-2012, 13:59 | #21 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın "uzer5613" Dilekçe yanlış ama yanlış dosyaya girmedi. Daha doğrusu herhangi bir dosyaya girmedi! Çünkü UYAP'tan onaylanmadı. Çıktısı alınmadı. Yukarıda açık açık ve tüm detaylarıyla anlattım süreci. HMK Yönetmeliğinin ilgili hükmü ile... Mesleki dayanışma refleksi ile yanıt vermeyin. Bakın, kendi meslektaşlarım, ve dahi bizzat ben, kendimi eleştiriyorum. Eleştirilerinizin bana ve kalem personeline, hatta duruşma tutanağını 97 gün sonra onaylayan yargıca da ayrı ayrı yöneltmenizini beklerdim. Saygılarımla... |
21-09-2012, 14:52 | #22 |
|
Sayın " Av. Hakan EREN" bey, Ben mesleki dayanışma refleksi ile yanıt vermedim. Öncelikle sizin sorunun nasıl düzeltilebileceği tartışılırken, doğruyu bulmak için uğraşırken en kısa yoldan kalem personeli üzerine odaklanıldı. Personel arkadaşlarında nasıl üç ay gibi bir sürede ekranlarında iş kaldığı düşündürücü, çünkü uyaptan gönderdiğiniz evrak muhtemelen yanlış numara olduğunu görünce sisteme atmamışlar, kimsede üç ay boyunca aramayınca o evrak ekranda kalmıştır. Sizin yazdığınız dilekçede belirtilen dosya sorgulandığı zaman ilgili kişi seçiliyor burada sizin isim görülmeyince mazeret dilekçesi olarak sisteme girmiyor.
|
21-09-2012, 15:33 | #23 | |||||||||||||||||||||||
|
Mesela, bir dosyamız hakkında görevsizlik kararı verilerek dosyadan el çekti mahkeme. Ardından kalemde tebliği elden alarak temyizden feragat dilekçemizi ve dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi talebimizi sunduk. Aradan 2,5 hafta geçti. Dur bir arayayım şu kalemi dedim. Ve arayıp dosyayı gönderip göndermediklerini sordum. Temyizden feragat dilekçesini bizzat alan yazı işleri müdürü: "temyiz süresini bekliyoruz kardeşim" dedi Şaştım kaldım bu cevaba Neyse geçte olsa gönderttik dosyaya.Bunun gibi neler neler Ama şimdi Sayın Ergin banada diyecektir neden 2,5 hafta bekledin diye Sormayın bir cevabım yok üstad |
21-09-2012, 15:43 | #24 | |||||||||||||||||||||||
|
Tamam sormuyorum. |
10-01-2014, 19:26 | #25 |
|
Sevgili THS dostları,
Yargıtay "yanlış" mazeret dilekçemiz üzerine işlem yapılmaması neticesinde verilen ve eski hale iade talebimizi reddeden kararı BOZDU! Hem de bizim argümanlarımızın tamamını kendisine gerekçe yaparak... Mutlu ve gururluyum... Paylaşmak istedim... Yargıtay bozma ilamını da ayrıca paylaşacağım... |
13-01-2014, 10:27 | #26 |
|
İşte o karar!
T.C. YARGITAY 13. Hukuk Dairesi ESAS NO : 2012/28596 KARAR NO : 2013/28298 Y A R G I T A Y İ L A M I MAHKEMESİ : Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 12/09/2012 NUMARASI : 2005/194-2012/197 DAVACI : 1-B.S., 2-R.S., 3-H.O.S. DAVALI : Nermin Dilek Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün davacılar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılar vekili avukat Hakan Eren geldi, karşı taraftan gelen olmadığından onun yokluğunda duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacılar, 1994 doğumlu çocuklarının bademciklerinin şişmesi nedeniyle doktorun yazdığı reçeteye göre verilen iğnenin vurulmasını davalıdan istediklerini, davalının bunu kabul ederek küçüğe iğne vurduğunu, ertesi gün çocuğun sağ ayağına basamadığını, gittikleri hastanede parsiyol akson teşhisi konulduğunu meydana gelen hasar nedeniyle mağdur olduklarını, küçüğün kısıtlı yürümesi nedeniyle maddi ve manevi zarar talep etmişlerdir. Mahkemece, 07/06/2012 tarihinde takip edilmeyen davanın yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, 12.09.2012 tarihinde ise dosyanın işlemden kaldırıldığı 07/06/2012 tarihinden itibaren kanuni müddet içerisinde yenilenmeyen davanın HMK 150. maddesi uyarında AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 Sayılı HMK.nun 150.maddesine göre; usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir. İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır. Somut olayda; davacı vekili 05.06.2012 tarihli mazeret dilekçesini 01.06.2012 tarih ve saat 16:29:47 da e-imza ile imzalayarak uyap-avukat portalından 5.6.2012 tarihinde mahkemeye göndermiş, aynı tarihte yeni duruşma gününün tebliği için 7 TL posta pulu ve 5 TL uyap mazeret giderini mahkeme adı ve dosya numarasını hatasız yazarak aynı yolla online olarak ödemiş, sözkonusu dilekçe yerine sehven, Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesine ait mazeret dilekçesini göndermiştir. Ne var ki dilekçe Mahkeme personelince hatalı olsa bile elektronik ortamda hakim onayına hiç sunulmadığı gibi bir çıktısı alınıp dosyaya da konulmadığı, işlemden kaldırma kararından sonra 24.06 2012 tarihinde onaylandığı için hakim tarafından fark edilmediği ve sonuçta gelen olmadığından bahisle mahkemece HMK 150.maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Dosyada duruşma gününün fiziki ortamdan kendisine tebliğini bekleyen davacı vekili uzun bir süre geçince adli tatil sonrasında bu gelişmeyi Uyaptan öğrenmiş ve eski hale getirme dilekçesi vermiş isede 17.09.2012 tarihli hakim derkenar yazısıyla talebi reddedilmiştir. Hal böyle olunca; duruşma davetiye masrafının mahkemeye zamanında ulaşmasına, hatalı da olsa mazeret beyanı içeren bir dilekçe var iken UYAP ortamında hazırlanan yeni duruşma gününü bildirir tebligatın davacı vekiline tebliğe gönderilmemesi neticesinde 12.09.2012 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 990.00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 21.15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi. Başkan Üye Üye Üye Üye R.Ünal M.Duman C.İlgün N.Güleç N.Özer |
13-01-2014, 23:19 | #27 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın Hakan Eren; Öncelikle sizi tebrik ediyorum. Ancak Yargıtayda görülen duruşmalı işler için her ne kadar vekalet ücreti uygun görülmekte ise de; davanızın niteliği itibariyle 990 TL vekalet ücretinin davacıya ödenmesi hususu sizce hakkaniyete uygun mudur? Davalının ne gibi bir kusuru olmuştur ki, 990 Tl vekalet ücretine hükmedilmiştir. Yanlış anlamayın, vekalet ücretinizde gözüm yoktur, sadece kararın hukuki niteliği açısından tartışılmasını istiyorum. |
14-01-2014, 12:34 | #28 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın meslektaşım; Tespitinize katılıyor, bu "ince" görüşü yakaladığınız için de ayrıca tebrik ediyorum. Bu temyizin "müsebbibi" hatalı mahkeme kararıdır. Davalı yanın, bu süreçte hiçbir kusuru / dahili yoktur. Ancak yasa da gayet açık; Yargıtay'ın duruşmalı işlerinde, lehine karar verilen tarafa vekalet ücretine hükmedilmelidir. peki bu adaletsizlik nasıl giderilebilir? Anayasa Mahkemesi'ne mükemmel bir bireysel başvuru konusu yapılabilir bu hukuksuzluk. Adalete erişimin "maddi anlamı" ile güçleçtirilmesi, adil yargılanma ve mülkiyet hakkının ihlali... Mevzuat sebebi ile yargı kararı ile... Ne dersiniz? |
14-01-2014, 20:19 | #29 | |||||||||||||||||||||||
|
Kesinlikle haklı bir eleştiri. Bu vekalet ücretinin davalıdan değil, mahkeme kaleminin hatalı işlemine atfen devletten tahsili gerekir. |
14-01-2014, 20:20 | #30 | |||||||||||||||||||||||
|
Benim bildiğim Avukat Hakan Eren bunu da sağlar. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Adli Tatil-Mazeret Dilekçesi | Avsibel | Meslektaşların Soruları | 2 | 26-07-2012 11:09 |
Mazeret dilekçesi nasıl verilir | fatihlk | Meslektaşların Soruları | 24 | 27-05-2012 22:39 |
Mazeret Dilekçesi | akrd61 | Meslektaşların Soruları | 4 | 26-05-2012 21:01 |
mazeret dilekçesi | avgubse | Meslektaşların Soruları | 3 | 14-05-2009 09:21 |
Hakimin Mahkemeye Verilmesi | sami | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 02-03-2002 01:29 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |